Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1093 E. 2019/1066 K. 16.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1093
KARAR NO : 2019/1066

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/12/2016
KARAR TARİHİ : 16/10/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin toptan LPG tüp satışı yapan bir firma olduğunu, davalı şirketin ise bu malların perakende satışı yapan bayi olduğunu, müvekkili şirketin davalıya cari hesap şeklinde isteyen bir ticari ilişki içinde LPG tüm sattığını, davalının müvekkili firmadan almış olduğu bu malların bedelinin bir kısmını ödediğini, dava konusu bakiyenin 130.233,58-TL’yi aradan uzun bir süre geçmesine rağmen ödemediğini, malların teslim edildiği tarihten uzun bir süre geçmesine rağmen, borcunu kötü niyetli olarak ifa etmeyen davalı aleyhine satılan malların bedelini tahsil etmek amacı ile Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı vekilinin icra dosyasına verdiği itiraz dilekçesi ile müvekkilinin davalı şirkete hiçbir borcunun bulunmadığından asıl alacak ve fer’iler kalemlerine itiraz ettiğini, davalının itirazlarının haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkili ile davalı şirket arasında, müvekkilinin toptan satışını yaptığı LPG tüplerinin davalıya satışından kaynaklanan bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkilinin kendi edimi olan malların teslimini yapmış olduğunu, bu malları imza karşılığında davalının çalışanlarına teslim etmiş olduğunu, davalının kendi edimini yerine getirmemiş ve satılan malların bedelini müvekkiline ödemeyerek temerrüde düşmüş olduğunu, davalı vekilinin itirazlarının haksız ve kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile icra takibinin devamına ve %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine ikame olunan itirazın iptali davasının tamamen mesnetsiz olduğunu, müvekkilinin alacaklı görünen davacıya herhangi bir borcunun olmadığını, bu hususun dava aşamasında ve delillerin ibrazı ve toplanmasına müteakip olası bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağını, alacaklı görünen tarafından başlatılan Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına müvekkilinin borcunun bulunmaması nedeni itirazda bulunulduğunu, ileri sürerek, beyanlarının ve delillerinin kabulüne, davanın reddine, karşı tarafın %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, cari alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67. Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı-borçlu aleyhine cari hesaptan kaynaklanan toplam 138.400,83-TL alacağın tahsili için 06/10/2016 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı-borçlunun 15/10/2016 tarihinde takibe itiraz ettiği, işbu itirazın iptali davasının da yasal 1 yıllık sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222 nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş davalı defter ibraz etmediğinden sadece davacı defterleri incelenmiştir. Bilirkişi …. tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda; davacı ve davalı tarafın dava konusu döneme ait 2013, 2014, 2015 ve 2016 yılı yasal ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdikinın yapılmış olduğunu, davacı ticari defterlerine göre 06/10/2016 tarihi itibariyle 130.233,58-TL alacağı bulunduğu, davalının itirazlarına konu davalı tarafça 10 adet çekin iade alınarak elden ödediğini beyan etmişse de dosyada tahsilat makbuzu sunulmadığından ayrıca dava konusu çeklerin davacı defterlerinde kayıtlı olup davalı tarafın cari hesap borcundan düştüğünü, Vergi Usul Kanunu 459 Sayılı Genel Tebliğin 4.1 maddesinde, 7.000,00-TL’yi aşan tutardaki her türlü tahsilat ve ödemelerin aracı finansal kurumlar kanalıyla yapılmasını ve bu tahsilat ödemeleri söz konusu kurumlarca düzenlenen belgeler ile teşvik edilmesini zorunlu kıldığı, davalı burada ödemeleri tahsilat makbuzlarıyla ispat edemediği gibi Vergi Usul kanunu 459 sayılı Genel Tebliğine de riayet etmediğinden, takip tarihi(06/10/2016) itibariyle davacının davalıdan 130.233,58-TL alacağının bulunduğunu bildirildiği görülmüştür.
Yargılama aşamasında davalı şirket yetkilisinin ödeme savunmasını araştırmak amacıyla …. Bank ….., …bank …, ….bank ….. ve …bank ….. … Şubelerine müzekkere yazılmış olduğu ,gelen müzekkere cevaplarında, …. Bank … Şubesi çeklerinin 30/06/2015 tarihli …. çek nolu 10.000,00-TL bedelli, 15/04/2015 tarihli … çek nolu 10.000,00-TL bedelli, 15/06/2016 tarihli ….. nolu 15.000,00-TL bedelli, 15/06/2016 tarihli … nolu 20.000,00-TL bedelli, 30/05/2015 tarihli …. nolu 15.000,00-TL bedelli toplam 70.000,00-TL bedelli çekler olduğu, ….bank …. ve …bank ….. Şubesi çeklerinin, 15/07/2015 tarihli ….. çek nolu 15.000,00-TL bedelli, 30/07/2015 tarihli ….. çek nolu 15.000,00-TL bedelli, 13/08/2015 tarihli …. çek nolu 15.000,00-TL bedelli, 15/08/2015 tarihli ….. çek nolu 15.000,00-TL bedelli toplam 60.000,00-TL bedelli çekler olduğu, çeklerin davacı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve davalının cari hesap ekstresi borcundan düşülmüş olduğu tespit edilmiştir. …bank ….. verilen cevabi yazıda; …’a ait ….nolu hesabına tanımlı ……., ……., ……., …… seri numaralı çeklerin ibrazına ilişkin banka kayıtlarında herhangi bir bilgiye rastlanmadığını, ….. seri numaralı 15.000,00-TL tutarlı çekin 25/02/2016 tarihinde …… Şubesine ibraz edilmiş olduğunu, ibraz anında hesap bakiyesi yetersiz olduğundan çek tutarının ödenmediğini ve karşılıksız işlemlerine tabu tutulduğunu, söz konusu çek için bankanın ödemekle yükümlü olduğu 1.290,00-TL tutarının 25/02/2016 tarihinde ……’e ödenmiş olduğunu beyan etmiştir. Banka tarafından gönderilen çekin görüntüsü incelendiğinde çekin önce davacı …… Petrol Şirketi adına düzenlendiği, sonradan tek çizgi ile davacı unvanı silinerek …… adına düzenlenmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; Davacının cari hesap ilişkisinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili için icra takibine giriştiği,yapılan itiraz sonucu takibin durduğu ve huzurdaki davanın açıldığı,yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlığın cari hesap alacağının davalı tarafça çeklerle ödenip ödenmediği hususunda toplandığı, davacı defter ve kayıtlarının incelenmesinde çeklerin ödemesinin kabul edilip cari hesaptan düştüğü, davalının dosya kapsamında sunmuş olduğu cevap dilekçesinden anlaşılacağı üzere davacı ile aralarında borç ilişkisi olduğu, fakat çekleri iade alarak elden ödeme yaptığını beyan etmişse de taraflar tacir olmakla TTK m. 18/2 uyarınca basiretli iş adamı gibi hareket etmesi gerekip Vergi Usul Kanunu 459 sayılı Genel Tebliğin 4.1 maddesinde 7.000,00-TL’yi aşan tutardaki her türlü tahsilat ve ödemelerin aracı finansal kurumlar kanalıyla yapılmasını ve bu tahsilat ve ödemeleri söz konusu kurumlarca düzenlenen belgeler ile teşvik edilmesini zorunlu kıldığı, davalı burada ödemeleri tahsilat makbuzlarıyla ispat edemediği gibi Vergi Usul Kanunu 459 sayılı Genel Tebliğine uygun şekilde davranmadığı görülmekle davalı yargılama esnasında ihtilaf konusunu ödeme ile ilgili herhangi bir evrak ya da herhangi bir tahsilat makbuzu da dosyaya sunulmuş değildir. Davalının savunmasıyla da uyumlu davacı taraf defter ve kayıtlarına itibar edilerek davacının dava tarihi itibariyle davalıdan 130.233,58-TL alacağı olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline ve takibin 130.233,58-TL üzerinden kaldığı yerden devamına karar vermek gerekmiştir.
Davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği,dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu,bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67/2. maddesi uyarınca davacı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiği, davalının koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddinin gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜNE, Küçükçekmece ….İcra Dairesinin ……. Esas sayılı dosyasına konu olan 130.233,58-TL asıl alacağa yönelik itirazın iptali ile bu kısım yönünden takibin devamına,
2-Hükmolunan asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
3-Asıl alacağın %20’si oranında 26.046,60-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davalının koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 8.896,25-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.532,07-TL harç ile 692,00-TL icrada yatırılan harcın mahsubu ile bakiye 6.672,18-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
6-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 13.168,69-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından ödenen 29,20-TL başvurma harcı, 1.532,07-TL peşin harç, 692,00-TL icrada yatırılan harç, 171,00-TL tebligat, 32,50-TL posta, 989,50-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.446,27-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve ….. sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı,davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 16/10/2019

KATİP …
¸e-imza

HAKİM …
¸e-imza