Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1079 E. 2020/769 K. 19.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1079 Esas
KARAR NO : 2020/769

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2016
KARAR TARİHİ : 19/10/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 07/12/2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı … MÜH. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. kendi adına kayıtlı …., …., …., …., …., …, …., …., …. ve …. plakalı araçlar içinmüvekkilin şirketin servisinden bakım/onarım hizmeti aldığını,Bu hizmetler nedeniyle davalı/borçluya 23.07.2015 tarih, …. nolu, 23.06.2015 tarih, … nolu, 23.06.2015 tarih, …. nolu, 23.06.2015 tarih, …. nolu,22.06.2015 tarih, …. nolu, 22.06.2015 tarih, …. nolu, 22.06.2015 tarih, … nolu, 19.06.2015 tarih, …. nolu, 19.06.2015 tarih, … nolu, 17.06.2015 tarih, …. nolu,17.06.2015 tarih, …. nolu, 17.06.2015 tarih, …. nolu, 17.06.2015 tarih, …. nolu, 15.05.2015 tarih, …. nolu, 15.05.2015 tarih, …. nolu, 06.05.2015 tarih, … nolu, 05.05.2015 tarih, … nolu, 05.05.2015 tarih, …. nolu, 05.05.2015 tarih, …. nolu, 04.05.2015 tarih, … nolu, 21.04.2015 tarih, … nolu, 04.05.2015 tarih, …. nolu,04.05.2015 tarih, …. nolu faturalar düzenlenmiş olup fatura bedelleri toplamı 44.139,85-TL olduğunu, fatura bedelinin tahsil edilememesi üzerine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. E Sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibine başlandığını, borçlu dosyaya kısme ödeme yaparak bakiye asıl alacak tutarına itiraz ettiğini, davalının haksız itiraz nedeniyle huzurdaki davanın açılması zorunluluğu doğduğunu, davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. E Sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile takip tutarımız üzerinden takibin devamına karar verilmesine, davalı aleyhine alacağın % 20’ sinden az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine
karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından müvekkil davalı şirket aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibe konu asıl alacak miktarı davacı alacaklı tarafından 44.139,85-TL olarak gösterilmekle birlikte, müvekkilinin davalının davacı alacaklı yana olan toplam bakiye borcu 22.267,00-TL olduğundan icra takibine kısmi itirazda bulunduğunu ve itiraz edilmeyen alacak miktarını icra müdürlüğüne ödediğini, müvekkili davalı şirket, kendilerine ait olan araçlardan bir kısmının bakım ve onarımının yapılması amacı ile davacı tarafa ait servisten hizmet aldığını, alınan bu hizmetler neticesinde, müvekkili tarafından davalı tarafa bir kısım ödemeler yapıldığını, müvekkili davalı tarafından davacı tarafa 10.000,00-TL ödeme yapılarak icra takibi itibari ile bakiye borç miktarı 22.267,00-TL olduğunu, yapılan bu ödemeyi davacı taraf cari hesabına işlemediği gibi, bu rakam üzerinden vade farkı işlettiğini, kısmi ödeme yapıldığı ve yapılan ödemenin toplam borçtan düşülerek vade farkı işletilmemesi hususu davacı tarafa defaatle şifahi olarak ve e-mail yolu ile bildirilmesine rağmen, yapılan uyarılar davacı tarafından dikkate alınmmadığını, icra takibine yapmış olduğumuz itirazda da belirtmiş olduğumuz üzere, davacı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde uygulanan faiz oranına, yapılan faiz hesabına ve yapılan kısmi ödeme dikkate alınmaksızın tespit edilen asıl alacak miktarına itiraz etmekle, haksız olan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı tarafından Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası tetkikinden davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında 49.979,61-TL ilamsız takip yapıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 04/08/2016 tarihinde tebliğ edildiği ve davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi Mali Müşavir – Denetçi …. tarafından düzenlenen raporda özetle; davalının yapmış olduğu ödemenin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları, uyarınca ödenen miktar için dava açılmasında hukuki yarar olmadığı gerekçesi ile davalı tarafından ödenen tutarın davacının asıl alacağından mahsubu halinde davacının takip tarihi itibariyle 15.911,61-TL alacağının kalmış olduğunun kabulü gerekeceği, davalının yapmış olduğu 22.267,00 -TL ödemenin işlemiş faiz ve ferilerden mahsubu neticesinde kalan tutarın anaparadan mahsubu yöntemine göre hesaplanması halinde ödenen tutarın anaparadan tekabül eden kısmı iç yüzde yöntemi ile tenzili yönteminin benimsenmesi halinde hesap edilen 18.344,33-TL tutarın ana paradan mahsubu halinde davacının takip tarihi itibariyle 19.834,28-TL tutarında alacağının bulunduğunun kabulü gerekeceği, davacının takip tarihinden önce davalıya bir ödeme ihtarının bulunmadığı, takip tarihi itibariyle davacının 5.839,76-TL işlemiş faiz talebinin dayanağının bulunmadığından takip tarihi itibariyle işlemiş faiz yönünden alacağının bulunmadığının kabulü gerekeceği kanaati edinilmiştir şeklinde bildirmiştir.
Bilirkişi Mali Müşavir – Denetçi … tarafından düzenlenen ek raporda özetle; davacının dosyaya sunduğu cari hesap ekstrelerinin karşılaştırılması ve değerlendirilmesi sonucunda takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 29.986,35-TL alacaklı olduğu, davalının takip tarihinden sonra yapılan 20.919,85-TL ödemenin mahsubu ile davacının alacak tutarının 9.066,50-TL olacağı görüş ve kanaatinde bulunulmuştur.
Bilirkişi SMMM-KGK Bağımsız Denetçi …. tarafından düzenlenen raporda özetle; davacının ticari defterlerinin incelenmesinde; takip tarihi itibariyle davacının davalıdan38.178,61-TL alacaklı olduğu, davalının icra dosyasına takip tarihinden sonra 22.267,00-TL ödeme yapmış olduğu, bu ödemenin davacının asıl alacağından mahsubu halinde davacının takip tarihi itibariyle 15.911,61-TL alacağının kalmış olduğu, davacının davalıdan 4.870,95-TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerinin incelenmesinde takip tarihi itibariyle davalının davacıya 27.061,90-TL borçlu olduğu, davalının icra dosyasına takip tarihinden sonra yaptığı 22.267,00-TL ödemenin davalı kayıtlarında yer almamış olduğu gerekeceği kanaati edinilmiştir şeklinde bildirmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 14.09.2020 tarihli raporda özetle; davacının alacağının kabulü halinde tarafların ticari defterlerine göre davacı … Davalı …. İnş. Müh. San. Ve tic. Ltd. Şti.’den 21.132,24-TL alacağı olduğu, davacının takip öncesi işlemiş faiz talebinde bulunduğu, fakat faiz talebinin zaten cari hesap akiyesi olan 44.139,85-TL nin içinde yer aldığı, bu nedenle icra takibine kadar olan faiz tutarının 0,00-TL olarak tespit edildiği, asıl alacağa takip tarihinden itibaren taleple bağlı kalınarak, 3095 sayılı Kan. Tacirler arasında faiz oranlarına uygun olarak değişen oranlarda faiz uygulanması gerektiğine dair görüş ve kanaatlerini bildirmiştir.
TÜM DOSYA MUHTEVİYÂTI KÜLLÎYEN TETKÎK EDİLDİĞİNDE;
Dava taraflar arasında ticari ilişki olduğundan bahisle alacak olduğuna dair yapılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır.(Kuru, Medeni Usul Hukuku, 2016, sy 319)
Dava dosyamızda ispat yükü müdde-i iddiasını ispatla mükelleftir kuralı gereği alacaklı olduğunu iddia eden davacı üzerindedir.
Tarafların tacir olduğu hususu göz önünde bulundurularak davacının iddiası noktasında ticari defterleri üzerinde ihtaratlı inceleme kararı verilmiştir. Yapılan inceleme neticesinde bilirkişi raporlarına itiraz edilmesi üzerine mahkememizce son bilirkişi heyetinden itirazları da karşılayacak şekilde rapor alınmasına karar verilmiş ve sunulan raporun yeterli olduğu kanaatine varılarak yapılan itirazların reddine karar verilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 14.09.2020 tarihli rapora göre, davacının defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu ve lehine delil niteliği taşıdığı, davalının da bir kısım defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu tespit edilmiş, tarafların ticari defterlerine göre davacı … Davalı İnş. Müh. San. Ve tic. Ltd. Şti.’den 21.132,24-TL alacağı olduğu, davalı defterlerine göre ise 20,935,33 TL davacıya borcunun olduğu, uyuşmazlık konusu faturaların taraflarca vergi dairesine bildiriminin yapıldığı bu sebeple davacı tarafından faturaya konu hizmetin davalıya verildiği anlaşılmıştır.
Gelinen aşamada ispat yükü davalı üzerine geçmiş olup, alınan hizmetin bedelinin davalı tarafından davacıya ödendiğinin ispatlanması gerekmekte olup, incelenen ticari defterlere göre davalının davacıya hala borçlu olduğu, uyuşmazlık konusu bedeli ödediğinin kanuni delillerle ispatlaması gerektiği yargılama sırasında bu hususu ispata yarar delil sunulmadığı dikkate alınarak davacının talepleri hakkında bilirkişi raporu ile belirlenen 21.132,24 TL bedel üzerinden aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Alacağın likit olmadığı, yargılama sırasında belirlendiği, talebin kısmen reddedildiği, ayrıca reddedilen kısımla ilgili olarak davacının kötüniyetinin ispatlanması hususları göz önüne alınarak icra inkar ve kötüniyet tazminatı talepleri hakkında da aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Kısmen Kabulü ve Kısmen Reddi ile
-Davalının aleyhine yapılan Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın KISMEN İPTALİNE, Takibin ; Asıl alacak olarak 21.132,24-TL üzerinden aynen devamına,
-Belirlenen asıl alacağı takip tarihinden itibaren davacının takip talebindeki miktarı aşılmamak üzere avans faizi işletilmesine,
-Davacının icra inkar tazminatı şartları oluşmadığından talebinin REDDİNE,
-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin şartları oluşmadığından kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 1.443,54-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 246,36- TL peşin icra harcın mahsubuna, bakiye 1.197,18-TL harcın davalıdan alınarak hazineye GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 29,20-TL başvurma harcı ile 246,36-TL peşin harcın, 3.389,65-TL bilirkişi ücreti ve yargılama gideri olmak üzere toplam 3.665,21-TL yargılama giderinden red ve kabule göre hesaplanıp takdir olunan 3.335,70-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 3.400-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 2.087,76-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Davalı tarafından yapılan 100,00-TL yargılama giderinden red ve kabule göre hesaplanıp takdir olunan 8,99-TL’nin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE, kalan tutarın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Gider avansından artan olur ise davacıya İADESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/10/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza