Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1052 E. 2020/910 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1052 Esas
KARAR NO : 2020/910

DAVA : Sigorta
DAVA TARİHİ : 28/11/2016
KARAR TARİHİ : 17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 03/02/2016 tarihli …. poliçe no.su ile iş yeri mallarının sel ve su baskınlarını da içerir nitelikte sigortaladığını, davacının 19994 yılından beri faaliyet yürüttüğünü, bir önceki yıl da sigorta poliçesinin oavalıdan kesildiğini, 11/04/2016 tarihinde yağan yoğun yağmur nedeniyle su bastığını, hasarın davalı şirkete ihbar edildiğini, davalı tarafından davacının zararının karşılanmadığını, ürünlerin palet üzerinde olduğunu, kaldı ki somut olayda su basmasının alttan yukarı doğru olmadığını, üst kat yan duvardan gelen yağmur sularının ilk başta giriş kata dolduğunu, giriş kattan bodrum kata yukarıdan aşağıya şeklinde su bastığını, su baskınının yukarıdan aşağıya doğru olduğu, bu sebeple paletin koruyucu etkisinin olmayacağı, davacının 5 adet sigorta poliçesinin bulunduğunu, bunların sadece emtia olarak toplam bedelinin 3.605.000,00 TL dava konusu depoya sığabilecek malların toplamının 1.500,000,00 TL yi geçmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin depoya sığabilecek malları buna göre riskleri hesap ederek hatta %20 fazlasını esas alarak emtia sigorta bedeli bildirdiğini, eksper raporunda ise stok durumunun gerçeği yansıtmadığının belirtildiğini, bir çok firmada mali açıdan stok fazlalığı olduğunun bir gerçek olduğunu, 22 yıldır faaliyet gösteren davacı şirketin kayden stok fazlasının bulunmasının normal olduğunu, somut olaydaki zararın sigorta bedellerinin çok çok aşağısında kaldığını, bu nedenle zararı hususlarını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla oluşan zarar bedelinin şimdilik 70.000,00 TL’sinin zararlandırıcı olayın meydana geldiği 11/04/2016 tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi birlikte davalıdan tazmini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 30/01/2017 tarihli dava dilekçesinde; davacı tarafın müvekkili şirkete 03/02/2016 – 03/02/017 vadeli … poliçe numaralı Akişyeri Paket Sigorta poliçesi ile sigortalı iş yerinde 11/04/2016 tarihinde meydana gelen su baskını nedeniyle oluşan emtia hasarının karşılanmadığından bahisle şimdilik 70.000,00 TL sigorta tazminatı talep ettiğini ancak davacının talebinin hukuka aykırı olduğunu, dava konusu hasarın poliçe genel ve özel şartları uyarınca sel ve su baskını teminatı kapsamı dışında kaldığını, taraflar arasında akdedilen dava dayağı dava dayanağı sigorta poliçesinde “Makine, Demirbaş Kayıt Klozu” , “Sel ve Su baskını teminat klozu, “Tenzilli muafiyet klozu” hükümlerinin düzenlendiğini, belirtilen ekspertiz incelemeleri uyarınca davacının işyerinde meydana gelen seylan hadisesi neticesinde işyerinin zemin ve bodrum katında bulunan hasarlı emtialardan sadece 10 adet TV ve 4 adet bazanın palet üzerinde muhafaza edildiğinin tespit edildiği, sigortalı işyerinde arka tarafta bulunan inşaatın kumunun caddede yığılı olması ve aşağı doğru akması gereken suyun kuma çarparak inşaat sahaına dolması ve oradan da bodrum kat duvarının sıvasını yıkmak suretiyle iş yerine girerek zemine suların yayıldığını, giriş katta paletsiz olarak bulunan emtiaların ağırlıklı kanepe, koltuk takımı, baza, yatak ve mobilyalarda hasar meydana geldiğini, bodrum katta ise … marka beyaz eşya ile … .marka televizyonların bulunduğunu, bodrum katta bulunan emtiaların bir kısmının palet üstünde, bir kısmının ise paletsiz olduğnu, paletli ve paletsizlerin tek tek sayımının yapıldığını, ürünlerin bazılarının sunta plaka bazılarının ise ahşap plaka üzerinde olduğunu, sigortalıdan eksik olan fatura ve sevk irsaliyelerinin ibrazının istendiğni ve iletilen tüm evrakların nihai olarak 338.349,50 TL tutarında fatura ve sevk irsaliyesinin iletildiğini, fatura ve sevk iraliyesi iletilmeyen hasarlı emtia bedelinin 61.299,31 TL olduğunu, sigortalı talebinin faturalardaki indirim tutarını içermediğini ve faturalardaki KDV ve iskontolar sebebiyle oluşan farkın 64.275,41 TL olduğunu, fatura ibraz edilen hasarlı emtia bedelinin 338.349,50 TL olduğunu, ibraz edilen fatura ve irsaliyelerde tamamının sigortalı şirketin merkezi olan “… Cad. No… … … ” adresine kesilediğini, ekspertiz incelemeleri esnasında hasara uğrayan ve davacı tarafından ibraz edilmeyen emtia, makine, demirbaş kayıt klozu uyarınca davacı tarafından varlığı belge ile kanıtlanamayan iş bu hasarın teminat dışında kaldığını, ödenebilir tazminat tutarının 188,54 TL olarak hesaplandığını, ancak bu tutarın yukarıda hesaplanan 30.100,00 TL tutarındaki muafiyet tutarının altında kaldığnı, davacının meydana gelen hasar nedeniyle talep edebileceği tazminat tutarının bulunmadığını, teminat kapsamı dışında bulunan taleplere ilişkin haksız ve hukuka aykırı davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar delillerini dosya içerisine sunmuştur.
Mahkememizin 20/02/2018 tarihli duruşmasında davacı tanıkları dinlenmiş olup, davacı tanıkları ifadelerinde;
Davacı tanığı … ….: olay tarihinde şirketin depo sorumlusu olarak görev yaptığını, deponun ….de bulunduğunu, içerisinde beyaz eşya ve mobilya olduğunu, o gün aşırı yağış olduğunu, saat olarak hatırladığı kadırıyla öğleden sonra 14:00 ve 16:00 saatleri arasında ki yağıştan dolayı deponun içerisine sular gelmeye başladığını, 3 ,4 sokağın suyunun onların deposunun arkasından geçtiğini, düz giriş mobilya mağazası olup, zemin katta ise beyaz eşyalar olduğunu, giriş katın suyu tamamen girişten ve arka duvardan su aldığını, alt kat ise tamamen tepeden akan sular nedeniyle su dolduğunu, ertesi gün ekspertiz firmasından gelip baktıklarını, ürünlerin tamamının paletli olduğunu ancak ekspertiz geldiğinde ürünleri göstermek için sağa sola çekerken bir kaç tanesini paletsiz gördüklerini, beyaz eşyaların da komple tepeden ıslandığını, suyun paletleri aştığını, o gece kendilerinin gece 03:00 – 04:00 ‘e kadar su boşalttıklarını, mobilyalar tamire fabrikaya gönderildiğini, ancak tamir edilemeyeceği belirtilerek geri gönderildiğini ve tamamının çöp olduğunu, beyaz eşyalardan da tamire giden olduğunu, çoğunun yapılamadığını, satılamadığını, depoda yaklaşık 1.500.000 TL’lik mal olduğunu, su seviyesinin de giriş kata 40-50 cm kadar vardı, alt katta ise 60cm ‘e kadar yükseldi, zira su tamamen aşağıya indi, paletlerin yüksekliği 15 cm olduğunu beyan etmiştir.
Davacı tanığı … ….: olay günü kendisinin depoda olduğunu, davacının eski çalışanı olduğunu, öğleden sonra yağış nedeniyle depoyu su basmaya başladığını, öndeki yol rampa olduğu için yukarıdan aşağıya gelen suların depoya girdiğini, hatta duvarı patlatıp duvara, ordan da aşağı kata girdiğini, daha sonra ki giriş kattaki mobilyaların olduğu bölümdeki sular aşağıya kattaki beyaz eşyaların olduğu yere akmaya başladığını, eşyaların tamamı paletlerin üzerinde olduğunu, paletlerin yüksekliğinin yaklaşık 15 cm kadar olduğunu, suların paletleri aştığını, kendisinin girdiği sırada suların beline kadar geldiğini, aşağıdaki depodaki ise daha da yüksek olduğunu, eşyaların zarar gördüğünü, tamamen hepsinin ıslandığını, suların yüksekliğinin yaklaşık 1 metreye kadar yükseldiğini, eşyaların tamamı zarar gördü ve tamir de edilmediği için çöp olduğunu beyan etmiştir.
Tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde ve davaya konu olay üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 20/08/2019 tarihli raporda; davalı … sigorta tarafından tanzim edilen poliçe ile davacıya ait işyeri emtia ve dekorasyon bedelinin toplam 1.505.000,00 TL teminatla sigortalandığını, poliçe kapsamında 11/04/2016 tarihinde meydana gelen hasarın kök nedeninin yağan yağmur nedeniyle binaya sel suyu seylap şeklinde sirayet etmesi olarak değerlendirildiğinden poliçe genel ve özel şartları gereği teminat kapsamında değerlendirilmesi gerektiği kanaati oluştuğunu, eksik sigorta yönünden yapılan inceleme neticesinde eksik sigorta yönüden yapılan inceleme neticesinde hasar tarihinde sigortalı işyerinde bulunan emdtia bedelinin sigorta poliçesindeki teminat bedeline oranlaması ile eksik sigorta hususunun hesaplanması gerektiğini, bu hususta eksik sigorta değerlendirmesi yapılamadığını, palet yönünden yapılan değerlendirmede dosyadaki eksper raporu resimler davalı ve davacı taraf beyanları ve tanık iadeleri hepsi birlikte değerlendirildiğinde işyerinde ürünlerin bir kısmının sunta plak bir kısmının ahşap plaka bir kısmının kalaslar üzerinde istif şeklinde üs üste konmak suretiyle yerden yüksek olduğu tespiti lie hasar gören hangi ürünlerin paletsiz olduğu ve paletsiz ürünlerin temizlik ve su arıtma çalışmaları esnasında mı paletsiz olduğu ayrımının yapılamadığını, bazı paletlerinde boş olarak kenarda duvarlara dayanış vaziette durduklarının görüldüğünü, dosyada mevcut tanık beyanalırad tüm ürünlerin paletli olduğu hasar aşamasanıda yer değiştiktiklerininifade edildiğini, bilirkişi kurulu tarafından yapılan değerlendirmede ürünlerin paletli olduğu yönünde kanaat oluştuğunu, muafiyet yönünden yapılan değerlendirmede sel ve su baskını teminatında hasar olması durumunda uygulanacak asgari muafiyet sigorta bedelinin %2 olduğunu, davacı şirket tarafından 14/04/2016 tarihinde yapılan 2. Ekspertiz çalışmasında zarar talebinin 463.000,00 TL olarak iletildiğini, bu rakam üzerinden teknik heyetce yapılan hasar tutarı hesaplaması neticesinde bulunan zarar rakımının 352.900,00 Tl olduğunu, davacı sigortalı tarafından davalı sigorta şirketine eksper raporu ile sabit olduğu üzere hasar gören ürünlere ilişkin sunuan fatura ve irsaliyeler toplamı olan 338.349,50 TL ile arz edildiği üzere hasar hesabı sonrasında 228.249,00 TL bedele ulaşıldığını, mahkememiz nezdinde davacının davasının kabulü halinde taleple bağlılık ilkesi gereğince 70.000,00 TL talep edebileceği belirtilmiştir.
Davacı vekili tarafından dava ıslah edilerek yeni dava değeri 228.249,00 TL olarak belirtmiştir.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna yönelik itirazlarının değerlendirilmesi yönünden dosya bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş olup, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 07/05/2020 tarihli ek raporda; kök rapordaki değerlendirmenin aynen geçerli olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, davalı şirket tarafından sigortalanan davacıya ait işyeri mallarında 11/04/2016 tarihinde meydana gelen hasarın, sigorta genel şartları çerçevesinde sigorta poliçesi kapsamında kaldığı ve davacı tarafından üstlenilen hasar bedelinin davalı sigorta şirketinden tahsili isteminden ibarettir.
Davalı şirket ile davacı arasında yapılan 03.02.2016 – 03.02.2017 tarihleri arasını kapsar …. numaralı sigorta poliçesinin olduğu görülmüştür. Bu poliçe dönemi hasar tarihini kapsar şekildedir. Poliçe kapsamında sel ve su baskınının teminata dahil olduğu, yaşanan olayın da yağan yağmur suyunun rögara girmemesi akabinde sokak ortasındaki kum yığıntısının yönledirilmesi ile suların deponun bulunduğu binanın duvarından giriş katında bulunan depoya daha sonrada bodrum kata girmesi sonucu hasar meydana geldiği dosya kapsamından ve bilirkişi raporundan anlaşılmıştır.
Poliçedeki emtia bedeli ile iş yerindeki hasar anındaki emtia bedellerinin uyumlu olduğu, tanık beyanları dikkate alındığında ürünlerin paletli olduğu, hasar aşamasında yer değiştirme esnasında bazı ürünlerin paletten ayrıldığı, yine tanık beyanlarına binaen sel suyunun paletleri de aştığı, bu durumun aksini iddia eder davalı tarafın beyanlarını ispat edemediği, asgari muafiyet bedelinin %2 olduğu, bilirkişi heyeti tarafından yapılan hesaplamada toplam zararın 228.249,00 TL olduğunun belirtildiği, bilirkişi heyeti tarafından yapılan hesaplamanın dosya kapsamına uygun ve gerekçeli olduğu, mahkememizce de benimsenerek hükme esas alındığı, ihbar tarihinin olay tarihi olan 11.04.2016 tarihi olduğu, bu tarihten 45 gün sonrasında yasa hükmü gereği davalı tarafın temerrüde de düştüğü görülerek, dava ve ıslah dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
-228.249,00 TL ‘nin (70.000,00 TL’sinin temerrüt tarihi olan 26/05/2016 tarihinden itibaren, bakiye 158.249,00 TL’sinin ıslah tarihi olan 31/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek) değişen oranlarda ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, (Davalının sorumluluğunun 1.505.000,00 TL ile sınırlı olduğunun tespitine)
2- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 15.591,68 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 1.195,43 TL ve ıslahla yatırılan 2.703,00 TL olmak üzere toplam 3.898,43 TL harcın mahsubu ile bakiye 11.693,25 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
– Davacı tarafça sarf edilen 29,20 TL başvuru harcı, 4,30 TL vekalet harcı, 1.195,43 TL peşin harç ve 2.703,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.931,93 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Davacı tarafından sarf edilen 2.679,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde yatıran davacı taraflara İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına),
– Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4- Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 24.427,43 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/11/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza