Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/411 E. 2020/988 K. 02.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/411 Esas
KARAR NO : 2020/988

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 21/04/2015
KARAR TARİHİ : 01/12/2020
G. KARAR TARİHİ : 30/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı …..’ın sevk ve idaresindeki ….. plaka sayılı araç ile 11/04/2014 günü saat 02.00 sıralarında …. hal yolu …. istikametinde seyir halindeyken araç hakimiyetini kaybederek aracının arka kısımları ile yolun gidişe doğru sol tarafındaki aydınlatma direğine çarptığını ve bu aydınlatma direği hal yolu … istikametine düştüğü, bu nedenle birçok araçta devrilen diğreğe çarpıp araçlarda addi hasarın meydana geldiğini ve araç içerisinde bulunan …..’nın da bu kaza sebebiyle yaralandığını, davacı …..’nın her iki bacağında ve kalçasında kırıklar oluştuğunu ve kalçasına platin takıldığını, ilerleyen yaşlarında doktorların söylemine göre daha birçok operasyon geçirmesi gerektiğini, bu olay ile ilgili İstanbul … Asliye Ceza Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyasıyla ceza davası açıldığını ve halen devam ettiğini, davacının çocuk yaşta sakat kaldığını ve uzun zaman yatakta tedavi gördüğünü, davacının … … spor’da amatör futbolcu lisansına sahip olduğunu ve artık futbol oynayamadığını, bu kaza sebebiyle … için 45.000,00 TL, … ve … için 25.000.00 TL manevi tazminat talep etmiş, kazanma gücünü kaybetmesinden doğan malüliyet sebebiyle maddi zararı olarak 55.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan ve davalı sigorta şirketinden alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
…. Sigorta A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde; ….. plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının … Sigorta tarafından yapıldığından bahsedildiğini, …. Sigorta’nın kayıtlarında yapılan incelemede dava konusu olay tarihi olan 11/04/2014 tarihinde söz konusu araca ait herhangi bir ZMSS poliçesine rastlanılmadığını ve yapılan TRAMER incelemesinde kaza tarihini kapsayan ZMSS poliçesinin ….. Sigorta A.Ş. Şirketinde bulunduğunun anlaşıldığını, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekilinin 06/07/2015 tarihli dilekçesi ile davanın ….. Sigorta A.Ş.’ye dahil edilmesi istemini içeren dilekçe sunulmuş olup, mahkememizin 18/09/2015 tarihli ara kararı ile taraf değişikliği kararı verilmiş ve …. Sigorta şirketi davalı olmaktan çıkartılmış, davalı olarak ….. Sigorta dosyaya eklenmiştir.
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde; davaya konu aracın ….. sevk ve idaresinde iken kaza yaptığını ve davacıların yaralandığını, eylemin müvekkili açısından hatır taşımacılığı olduğunu, …..’ın davalın ….’ın akrabası olduğunu, yolun ulaşıma elverişli olmaması nedeniyle otoyolun bu kesiminde aynı saatte başkaca kazalar olduğunu, bu kazalarında beton bariyer nedeniyle meydana geldiğinin görüldüğünü, dosyada başka kaza tutanakları olduğnu ve bu tarih ve saatte bu mevkide meydana gelen diğer kazaların ilgili trafik şubesinden celbi ile olayın aydınlanacağını, müvekkilinin olayda bir kusuru olmamakla davanın müvekkili açısandan reddi gerektiğini, dava masraf ve giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….. Sigortakili cevap dilekçesinde; davaya konu kazaya karışan ….. plaka sayılı aracın ….. Sigorta A.Ş. Nezdinde …. numaralı trafik sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin zorunlu mali sorumluluk sigortası gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğu poliçe limiti ( sakatlanma ve ölüm kişi başına 250.000,00 TL ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün ksuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluğunun poliçe limiti üzerindeki zararlardan müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığını, sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumu’na ait ait olduğunu, dava konusu kaza sırasında davacı …..’nın sigortalı araçta yolcu olarak bulunduğundan olayda hatır taşıması olup olmadığı hususunun mahkememizce araştırılarak tespiti halinde TBK 51.52.maddeleri uyarınca hakkaniyet indirimi yapılması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….. Sigorta şirketi ile davacılar arasında sulh protokolü yapılmış olup, bu protokol kapsamında davacı taraf davalı sigorta şirketine karşı açmış olduğu maddi tazminat davasından feragat etmiştir.
Tarafların kusur oranlarının tespiti için dosya Adli tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmiş olup, 10/03/2017 tarihli Adli Tıp Kurumu raporuna göre; davalı sürücü …..’ın %100 oranında kusurlu olduğunu, davacı yolcu …..’nın kusursuz olduğunu, yolun solunda yol dışında kalan beton bariyer çalışmasının kazanın meydana gelmesinde etken olmadığının anlaşılmakla çalışmayı üstelenen ve yapan kişi, kum veya kuruluşa kusur izaf edilemeyeceği kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Davacı …..’nın trafik kazası nedeniyle tüm tıbbi bilgi ve belgeler de incelenerek meydana gelen dava konusu kaza nedeniyle çalışma gücü kaybının olup olmadığı, bedensel zararının olup olmadığı, kazanç kaybının olup olmadığı varsa oranının ne olduğunun tespit edilmesi üzere Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Dairesi’ne gönderilmiş olup,
Adli tıp Kurumu …. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 15/03/2019 tarihli raporda; …..’ nın 11/04/2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı maluliyet oranının E cetveline göre %5,1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağını, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceğini belirtildiği görülmüştür.
Davacının talep edebileceği geçici ve sürekli iş göremezlik ve tedavi zararı hesabı bakımından hesap bilirkişisinden rapor alınmıştır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları. bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan geçici, sürekli iş görememezlik tazminatları ve manevi tazmini istemine ilişkindir.
Davacılar, 11/04/2014 tarihli trafik kazasındaki yaralanmadan dolayı geçici, sürekli iş görememezlik tazminatları ve manevi tazminatın tazmini amacıyla kazaya karışan ….. plaka plakalı aracın şoförü, maliki ve sigortalayan sigorta şirketi aleyhine bu dava açmıştır.
Davalı ….. Sigorta A.Ş tarafından, ….. plakalı araca ilişkin başlangıç 12/08/2013, bitiş 12/08/2014 tarihli Motorlu Kara Taşıt Araçları Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta Poliçesinini varlığı cevap dilekçesinde belirtilmiştir.
İstanbul …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyası uyaptan getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan kusur, maluliyet ve hesap yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 10/03/2017 tarihli Adli Tıp Kurumu raporuna göre; davalı sürücü …..’ın %100 oranında kusurlu olduğunu, davacı yolcu …..’nın kusursuz olduğunun belirtildiği görülmüştür. Oluşa göre belirlenen bu kusur oranlarına mahkememizce de dosya kapsamına uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Adli tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 15/03/2019 tarihli raporda; …..’ nın 11/04/2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı maluliyet oranının E cetveline göre %5,1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağını, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceğini belirtildiği görülmüştür. Teknik incelemeye göre belirlenen bu iş göremezlik raporuna mahkememizce de dosya kapsamına uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Davacı tarafların maddi tazminat talepleri hakkında, davalı sigorta şirketi tarafından karşılanması sebebiyle sigorta şirketi yönünden feragat sebebiyle diğer davalılar yönünden konusuz kalması sebebiyle aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
** Hakimin manevi zarar adı ile karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hükmedilen tutarın uğranılan manevi zararla orantılı, duyulan üzüntüyü hafifletici olması gerekir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması da gözetilerek, gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda, tarafların sosyal ve ekonomik durumları olaydaki kusur durumu ve olayın oluş şekli, olay tarihi ve kaza olayı göz önüne alınmak sureti ile manevi zarar aşağıdaki şekilde belirlenmiş ve hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan tüm sebepler dolayısıyla aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafın davalı ….. Sigorta Şirketi hakkında açmış olduğu maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine,
2-Davacı tarafın davalılar … ve …. yönünden açmış oldukları maddi tazminat davasının konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacıların manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile kısmen reddine,
-5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 11/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleriyle birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ……’ya verilmesine,
-5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 11/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleriyle birlikte davalılar … ve ..’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ….ya verilmesine,
-10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 11/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleriyle birlikte davalılar … ve ….’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …..’ya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca toplam alınması gereken 1.366,20 TL karar harcından, dava açılırken alınan 426,94 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 939,26 TL harcın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
– Davacılar tarafından dava açılırken yatırılan 462,84 TL harcın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE,
5- Davacılar tarafından yapılan yargılama giderleri( ATK ücretleri, bilirkişi ücreti ve posta masrafları) olmak üzere toplam 2.171,25 TL’ nin kısmen kabul – red oranları ve takdiren %30′ u olan 651,37 TL’ nin davalılar … ve ….’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE, Bakiye masrafların davacılar üzerinde bırakılmasına,
-Davacı taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,(gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
6- Kabul edilen Manevi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE,
7- Reddedilen manevi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 4.0800,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı ….’ a VERİLMESİNE,

Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/12/2020

Katip ….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza