Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/303 E. 2019/516 K. 26.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/303
KARAR NO : 2019/516

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/03/2015
KARAR TARİHİ : 26/04/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin takip dayanağı faturalar ve 25/03/2014 tarihli mutabakat mektubu doğrultusunda alacağın tahsili istemiyle takip başlattığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini, mevcut borcun fatura, cari hesap ekstresi ve davalı tarafından imzalanan mutabakat mektubuna dayalı olduğunu, davalının itirazının dayanağının bulunmadığını belirterek davalının itirazının iptali ile %20 oranında tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının icra dosyasında faturalara dayandığını, davada ise mutabakat mektubuna dayandığını, müvekkili tarafından davacıya verilmiş herhangi bir mutabakat mektubu bulunmadığını, iddia edilen mutabakat mektubu altandıki imzanın müvekkiline ait olmadığını, icra takibine dayanak faturalardaki malların müvekkiline teslim edilmediğini, faturalardaki imzaların müvekkili şirketin yetkili çalışanlarına ait olmadığını belirterek davanın reddi ile %20 oranında tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı …. tarafından borçlu … hakkında faturalara dayalı olarak 41.895,53 TL alacağın tahsili istemiyle ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Davacı tarafından bir örneği sunulmak suretiyle taraflar arasında mutabakat mektubu düzenlendiği iddia edilmiş olmasına rağmen ve davacı tarafa mektup aslını sunması hususunda kesin süre verilmiş olmasına rağmen davacı tarafça iddia edilen mutabakat mektubu aslı sunulmamıştır.
Taraflarca bildirilen tüm deliller toplandıktan sonra dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından düzenlenen 06/06/2016 tarihli raporda; davacının 6 adet faturadan kaynaklı 41.895,53 TL alacaklı olduğunu iddia ettiğini, icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 45.786,59 TL alacaklı olduğu, 6 adet faturanın davacı kayıtlarında davalı borcuna işlenmiş olduğu, faturaların irsaliyeli fatura olarak düzenlenmiş olduğu, dava konusu edilen 6 adet faturada teslim alan isim ve imzasının bulunmadığı, davacı tarafından düzenlenen 11.800,00 TL tutarlı ve 5.900,00 TL tutarlı toplam 14.721,84 TL bedelli faturaların tanzim edildiği tarihte davalının davacıya 730,72 TL borçlu olduğu, ancak davalı tarafından düzenlenen 17.110,44 TL bedelli ve 6.676,56 TL bedelli faturaların davalı alacağına kaydedilmesi neticesinde davalının davacıdan 5.356,28 TL alacaklı duruma geçtiği, yine takip konusu edilen toplam 27.173,69 TL bedelli faturaların düzenlendiği tarihte davacının davalıdan 18.613,30 TL alacaklı olduğu, diğer faturalar ile birlikte davacının 45.786,99 TL alacaklı duruma geçtiği, sonuç olarak davacının bu tutarlı alacağından 14.721,48 TL kısmının davalı tarafından davacıya düzenlenen faturalar ile ödenmiş olduğu, davacının cari hesapta davalıdan 14.721,84 TL daha alacaklı olduğu, bu bedelin ise tamamen davacının davalıya keşide etmiş olduğu 24.828,00 TL bedelli çekten kaynaklandığı, dolayısıyla davacının alacağının bu kısmının çekle yapılan fazla ödemeden kaynaklandığı belirtilmiştir.
Mahkememizce davalının ticari defterlerinin incelenmesi ve tarafların itirazlarının değerlendirilmesi bakımından bilirkişiden ek rapor alınmış, bilirkişi tarafından düzenlenen 25/01/2017 tarihli ek raporda; davalının ihtara rağmen ticari defterlerini ibraz etmediği, davalının 2013 ve 2014 yılı BA formlarının incelendiği, bu formlara göre 2013 yılında davalının davacıdan yaptığı alımlarını beyan etmediği, 2014 yılında davacıdan alım olarak 15.059,00 TL bildirdiği, buna karşılık davacının davalıya satışlarını hiç bildirmediği, davacının 6 adet fatura bedeli toplam 41.895,53 TL alacaklı olup, davalı tarafından düzenlenen toplam 14.721,84 TL bedelli faturalarla ödeme yapıldığı, davacının bakiye alacağının 27.173,69 TL olduğu, davacının 14.721,84 TL bedelli alacağının ise 17/02/2014 tarihinde davacı tarafından keşide edilen ve davalıya olan borcundan daha yüksek miktarda ödeme yapmasından kaynaklandığı belirtilmiştir.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı tarafından düzenlenen 6 adet faturaya dayalı olarak takip başlatıldığı, davacı tarafça mutabakat mektubu örneği sunularak buna da dayanıldığı, ancak davalı tarafından mutabakat mektubu altında bulunan imzaya itiraz edildiği, davacı tarafça mutabakat mektubu aslının süre verilmiş olmasına rağmen sunulmaması nedeniyle imza incelemesi yaptırılamadığı, taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığı, dayanak irsaliyeli faturalarda teslim alan isim ve imzasınnı bulunmadığı, ancak cari hesap dökümlerine göre dönem içerisinde davalının ilgili fatura tutarlarından fazla ödemelerinin bulunduğu, bu nedenle fatura konusu malların tesliminin kabulü gerektiği, faturalar dışında davacının davalıya borcuna mahsuben çek ile yaptığı ödeme nedeniyle 14.721,84 TL alacağının oluştuğu, fatura bedelleri ile birlikte davacının toplam alacağının 41.895,53 TL olduğu, buna karşılık davalının yapılan ihtara rağmen ticari defter kayıtlarını sunmadığı, tespit edilen alacağın ödendiğine dair delil sunulmadığı, dolayısıyla davacının alacaklı olduğunun kanıtlandığı anlaşılmış ve davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Ayrıca alacak likit olup davalının itirazında haksız olması nedeniyle davacı yararına tazminata hükmedilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜNE,
2-Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı icra takibine yönelik itirazının iptaline, takibin devamına,
3-Takip konusu asıl alacak tutarı olan 41.895,53 TL üzerinden hesaplanacak %20 oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 2.861,88 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 715,48 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.146,40 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafça yapılan 715,48 TL peşin harç ödemesi, 500,00 TL bilirkişi ücreti, 160,10 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.375,58 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık ücret tarifesi gereğince 4.958,51 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı karar verildi.26/04/2019

Katip ….

Hakim ….