Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/234 E. 2022/261 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/234 Esas
KARAR NO : 2022/261

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 09/03/2015
KARAR TARİHİ : 15/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kazanın 11/08/2013 tarihinde, …..’ ın sevk ve idaresindeki ….. plakalı araç ile müteveffa …..’ ün sevk ve idaresindeki ….. plakalı aracın ….. altında bulunan köprüde yıkama ve beton blok boyama çalışması yaptığını; ….. plakalı otomobilin sürücüsü müteveffa …..’ ün, aracını köprünün altına park ettiğini, bu aracın arkasına da …..İnşaat Ltd. Şti.’ ye ait ….. plakalı su tanker aracının ….. tarafından park halinde bırakıldığını; davacı şirkete ait olan …..’ in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın varyant altı güzergahında seyir halinde iken, yolun ıslak ve havanın kararmış olması, trafik uyarı ve işaret levhalarının bulunmaması nedeniyle her ne kadar frene basmış olsa da aracın hakimiyetini kaybettiğini, bu esnada çalışma yapan kişilere ve araçlara çarpmamak için duvara çarptığı ve çarpmanın etkisiyle park halinde bulunan su tankerine vurduğu ve su tankerinin de önünde park halinde bulunan sivil otomobile çarptığını, bu sırada beton blokların yerinden çıkarak yolda sulama yapan …..’ ün üstüne devrilmesi sebebiyle vefat ettiğini; söz konusu ölümlü trafik kazası ile ilgili Bakırköy …ASCM’nin ….. Esas sayılı dosyası ile kamu davası açılmış olduğunu ve dosyanın halen derdest olduğunu, trafik polisleri tarafından düzenlenen kaza tespit tutanağında ….. plakalı araç ile ….. plakalı aracın KTK’ nun 59.maddesini ihlal ettikleri ve dava konusu trafik kazasında söz konusu araçların müştereken kusurlu olduklarının tespit edildiğini, olay tarihinde müvekkile ait aracın trafikten men edildiğini, davacı müvekkilin zararı sebebiyle kısmi ödemelerin başka sigorta şirketlerince yapıldığını, davacının bakiye 12.500,00 TL zararının bulunduğunu, bu zararın ….. plakalı aracı Kasko sigortası ile sigortalayan davalı sigorta şirketinden talep edildiği, ancak herhangi bir ödemenin yapılmadığı , yukarıda açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, 12.500,00 TL tutarındaki maddi zararın ihbar tarihi olan 23/05/2014 tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalı şirketten alınarak davacı müvekkile verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ….. plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin söz konusu poliçe kapsamında ihtiyari mali mesuliyet teminatından sorumluluğunun zorunlu trafik sigortası hadlerinin üzerinde kalan hasarlarda 20.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, dava konusu kazada taraflara izafe edilebilecek kusur oranlarının tespiti için dosyanın ATK Trafik İhtisas Dairesine sevk edilmesi gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün dava konusu kazada bir kusuru tespit edilse dahi müvekkil şirketin ihtiyari mesuliyet sigortacısı olarak ancak Trafik poliçesi teminatlarını aşan hasarlarda sorumluluğunun söz konusu olacağını, davasının faiz talebinin haksız olduğunu, müvekkil şirketin temerrüdünün söz konusu olmayıp müvekkil şirketin dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 26.03.2016 tarihli raporda; Sürücü …..’in %25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu olduğu,; Olay mahallinde yapılan çalışma ile ilgili işaretleme eksikliğinin kazanın meydana gelmesinde %75 (yüzde yetmişbeş) oranında etken olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
2016/208 Talimat sayılı dosyada alınan bilirkişi raporunda; Varyantta temizlik işlerini yapan taşeron firmanın meydana gelen olayda %50 (yüzde elli) oranında kusurlu bulunduğu, davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsü ….. “ın meydana gelen olayda %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu bulunduğu, davalı sigorta şirketinin …. içerisinde önlem almadan park yapan sürücünün kusuru oranında sorumlu bulunduğu, Dava dışı sürücü …..’in meydana gelen olayda %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu, görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
…. Talimat sayılı dosyada alınan bilirkişi raporunda; davacı sürücünün %25 oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatinin devam ettiği görüş ve kanaatini değiştirecek yeni bir bulguya rastlanılmadığı bildirilmiştir.
Bilirkişi tarafından hazırlanan 15/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu olayın Karayolları Trafik Kanunu Kapsamında Trafik Kazası olduğu, meydana gelen kazada kaçınılmazlık faktörünün etkisi olmadığı, önlenebilir bir kaza niteliğinde olduğu, söz konusu aracın dava konusu kaza neticesinde ağır hasarlı olduğu, aracın 2.el piyasa rayiç değerinin 2012 model mercedes kamyon actros 2541 6*2 , 230.000,00 TL civarında olduğu, hasar gören aracın hasar tespitine yönelik yapılan araştırmada hasar bedelinin KDV dahil 102.670,50 TL olduğu, bu kapsamda söz konusu aracın onarım bedelinin araç piyasa rayiç değerinin %70’ini geçmediğinden onarımının ekonomik olduğu ve pert olarak değerlendirilemeyeceği, söz konusu kaza ile hasar oranının uyumlu olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
…. Talimat sayılı dosyada alınan bilirkişi raporunda; Varyantta temizlik işleri yapan taşeron firmanın, olayda 50 (yüzde elli) oranında kusurlu olduğu, dava dışı sürücü …..’ın, olayda 025 oranında kusurlu olduğu, dava dışı sürücü …..’in olayda 025 oranında kusurlu olduğu, davalı şirkete sigortalı ….. plakalı araç sürücüsü …..’ün olayda kusursuz olduğu, görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Genişletilmiş İhtisas Kurulu’ nun 02.09.2021 tarihli raporda; ” A) Sürücü ….. sevk ve idaresindeki çekici ile meskun mahaldeki seyri sırasında aydınlatmanın bulunmadığı varyant altına geldiğinde, hızını görüş mesafesine göre ayarlayıp, yola gereken dikkatini vererek teyakkuz halinde seyrini sürdürmesi gerekirken bu hususa riayet etmeyip, dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde mevcut hızıyla varyant altına girip, seyrini sürdürmek istediği sırada varyant altında yapılan çalışmayı fark etmesi üzerine mevcut hızı ve zeminin ıslak olmasının da etkisiyle etkin tedbir alamayıp, çalışma nedeniyle duraklamakta olan kamyona ve beton perdelere kontrolsüzce çarpması sonucu meydana gelen olayda tali derecede kusurludur.

B)Olay mahallinde varyant altında yol kenarındaki beton blokların temizliği ve yıkanmasına dair yapılan çalışma ve bu çalışma nedeniyle zeminin ıslak olduğunu belirtir şekilde araç sürücülerini uyaracak mahiyette gerekli/yeterli güvenlik önlemlerinin alınmaması ve trafik işaret levhalarının konulmaması kazanın meydana gelmesine asli derecede etken olmuştur.
SONUÇ :
Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda;
A)Sürücü …..’in % 25 ( yüzde yirmi beş ) oranında kusurlu,
B)Olay mahallinde yapılan çalışmaya dair araç sürücülerini uyaracak mahiyette gerekli/yeterli güvenlik önlemlerinin alınmaması ve trafik işaret ve levhalarının konulmaması kazanın meydana gelmesinde % 75 ( yüzde yetmiş beş ) oranında etken olduğu” şeklinde rapor sunulmuştur.
Davacının 08.12.2017 tarihli ıslah dilekçesi ile dava bedelini 20.000,00 TL’ ye çıkartmıştır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları. bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; trafik kazasından kaynaklı taraflara atfedilen kusur oranının ne olduğu, trafik poliçe teminatını aşan hasar olup olmadığı, davalı sigorta şirketinin konumu, trafik poliçe içeriği ve ihtiyari mali mesuliyet poliçe içeriği gözetildiğinde davalının sıralı sorumluluk esası çerçevesinde müteselsil sorumluluğunun bulunup bulunmadığı; …. Sigorta A.Ş. tarafından yapılan ödeme tutarı da gözetildiğinde bakiye teminat tutarının halen bulunup bulunmadığı, davacı şirkete ait araçta meydana gelen hasar nedeniyle kasko sigortası kapsamında davalının ödemesi gereken bedel olup olmadığı, bu suretle davacının tazminata hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davalı sigorta şirketi tarafından, ….. plakalı araca ilişkin başlangıç 12/06/2013, bitiş 12/06/2014 tarihli KASKO Trafik Sigorta Poliçesinin celp edildiği görülmüştür.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan kusur ve hesap yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Genişletilmiş İhtisas Kurulu’ nun 02.09.2021 tarihli raporda; Sürücü …..’in % 25 ( yüzde yirmi beş ) oranında kusurlu; Olay mahallinde yapılan çalışmaya dair araç sürücülerini uyaracak mahiyette gerekli/yeterli güvenlik önlemlerinin alınmaması ve trafik işaret ve levhalarının konulmaması kazanın meydana gelmesinde % 75 ( yüzde yetmiş beş ) oranında etken olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir. Oluşa göre belirlenen bu kusur oranlarına mahkememizce de dosya kapsamına uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Davalı sigorta şirketi tarafından KASKO sigortası ile sigortası yapılan aracın sürücüsü …..’ ün, dosya kapsamındaki trafik kazası sebebiyle herhangi bir kusuru bulunmadığı anlaşıldığından, davalı sigorta şirketinin de sorumluluğu olmadığı kabul edilmiş ve açılan davanın sübut bulmadığından reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının sübut bulmadığından REDDİNE,
2- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70 TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 213,47 TL peşin harç ile ıslah ile yatırılan 128,00 TL harç olmak üzere toplam 341,47 TL harçtan mahsubu ile bakiye 260,77 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacı tarafa İADESİNE,
3- Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4- Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,

Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/03/2022

Katip ….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza