Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1155 E. 2021/1072 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1155 Esas
KARAR NO : 2021/1072

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/12/2015
KARAR TARİHİ : 09/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 19.12.2015 tarihli dava dilekçesinde;
Müvekkil davacı, 2001 yılından bilitibar … firmasında makasçı olarak çalıştığını, söz konusu şirkette
ücretsiz iş yeri servisi bulunmakta olup, çalışanlar iş yerine ulaşımı servis ile sağladığını, 09.02.2015 tarihinde mesai bittikten sonra müvekkili ve dava dışı diğer iş arkadaşları, davalılardan …
idaresindeki … plakalı servis aracına bindiklerini, araç TEM otoyolunda Edime-Ankara istikametinde
ilerlemekteyken, kaza tespit tutanağına göre, davalılardan …- …. idaresindeki … plakalı aracın hatalı
şerit değiştirmesi neticesinde diğer davalı … idaresindeki … plakalı TIR ile çarpıştığını o çarpışmanın
etkisiyle savrulan … idaresindeki araç müvekkilinin de içinde bulunduğu servis aracına çarptığını ve bu çarpma
neticesinde … direksiyon hâkimiyetini kaybettiğini ve servis aracı takla atarak, metrelerce yerde
sürüklendiğini, şu kaza neticesinde müvekkilinin iş arkadaşlarından … hayatını kaybettiğini, diğer iş
arkadaşlarında yaralanmalar meydana geldiğini, müvekkilinin ise, sol kolu kopmuş, kaburgasında ve göğsünde kırıklar
meydana geldiğini, müvekkilinin kopan kolu kazadan sonra kaldırıldığı … Hastanesinde yapılan
operasyon ile vücudunun çeşitli yerlerinden alman parçalarla dikildiğini, müvekkilinin işbu yaralanmalar neticesinde 4 kez
ameliyat geçirdiğini, ayrıca müvekkilinin söz konusu kazadan bu yana çalışamadığını, günlerce yoğun bakımda kaldığını, kopan kolu, vücudundan kesilen et parçaları ile dikilmiş ancak müvekkilinin halen daha kolunu kullanamadığını, ayrıca
söz konusu kaza müvekkilinin evlilik birliğine de zarar verdiğini, kazanın psikolojisini üzerinden atamayan müvekkilin bir de
sakat duruma düşmesi, günlerce hastanede bakıma muhtaç olarak yaşaması ve hayatının kalan kısmında da çalışıp
çalışamayacağının belli olmaması gibi nedenlerle eşiyle aralarında huzursuzluk çıktığını ve müvekkilinin eşinden ayrılma
noktasına geldiğini, müvekkilinin sol kolu dikilmesine rağmen halen daha kolunu kullanamadığını, nitekim kaza
neticesinde kolu dışında kaburgasında 7 kırık, göğsünde ise 4 kırık oluştuğunu, söz konusu kaza müvekkilin de telafisi
imkânsız ve kalıcı maddi, manevi zararlara sebebiyet verdiğini, işbu sebeple tarafımızda müvekkilinin uğramış olduğu
maddi, manevi zararların tazmini için, söz konusu kazanın oluşumuna sebebiyet veren sürücüler ve kazaya karışan
araçları sigortalayan sigorta şirketleri aleyhine işbu davayı ikame etme zorunluluğu hâsıl olduğunu, nitekim davalılar
hakkında Bakırköy …. Ağır Ceza Mahkemesinde … E. sayılı dosya çerçevesinde taksirli adam öldürme ve
yaralama suçlarından da ayrı bir cezai kovuşturma yapıldığını, davalılardan … ekte sunulan kaza tespit tutanağında ifade edildiği üzere söz konusu kazanın oluşumuna
hatalı şerit değiştirmek suretiyle sebebiyet vermekle asli kusur olduğunu, diğer sürücüler … ve … ise
söz konusu kazanın meydana gelmesinde tali kusurlu olduğunu, … sigorta … idaresindeki … plakalı
ve … idaresindeki … plakalı araçların zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğunu, bu çerçevede … Sigorta
A.Ş. diğer davalılar ile birlikte poliçe dâhilinde ve poliçe limitleri ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu, davalılardan … Sigorta A.Ş. ise … idaresindeki … plakalı servis aracının zorunlu mali
mesuliyet ve ferdi koltuk_ sigortacısı olduğunu, işbu sebeple … Sigorta A.Ş’de poliçe dâhilinde ve poliçe limitleri ile
sınırlı olarak sorumlu olduğunu, maddi Tazminat Taleplerinin öncelikle davamızın HMK m. 107 uyarınca belirsiz alacak davası olarak ele alınmasını talep ettiklerini, müvekkili … için;
Sağlık harcamaları, yol ve iaşe_gideri için şimdilik 1.000,00 TL,
Kolu tam olarak iyileşene kadar bakıcı ihtiyacı, sebebiyle şimdilik 1.000,00 TL,
Sürekli iş gücü kaybı ve maluliyet sebebiyle -müvekkilin kaza tarihinden itibaren çalışamadığı ve tekrar çalışıp
çalışamayacağının belli olmadığı hususu da göz önünde bulundurularak- şimdilik 1.000,00 -TL maddi
tazminatın fazlaya ilişkin her türlü hakkımız saklı kalmak üzere, 09.02.2015 tarihinden itibaren işleyecek
faiziyle birlikte davalılardan müşterek ve müteselsil olarak tahsiline ve müvekkile ödenmesine karar
verilmesini, Davalı … ve … Sigorta A.Ş. poliçe kapsamında ve poliçe limitleri
ile sorumlu olduğunu, söz konusu kaza neticesinde müvekkilinin hem iş arkadaşı hem de çok yakın dostu olan … hayatını
kaybettiğini, müvekkilinin ise sol kolu koptuğunu, ayrıca müvekkilinin kaburgasında 7 göğsünde 4 kırık meydana geldiğini, kaza
sebebiyle şimdilik 100.000 TL’nin manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
işbu dava konusu trafik kazası neticesinde müvekkilin maddi ve manevi kayıplar yaşadığı son derece açık olduğunu, işbu davanın neticesinde davanın konusuz kalmaması ve müvekkili lehine hükmedilecek maddi manevi
tazminatların semeresiz kalmaması için ihtiyaten davalıların malvarlıklarının, özellikle de dava konusu trafik kazasına
karışan araçların üzerlerine işbu dava neticeleninceye kadar ihtiyaten tedbir konulmasına karar verilmesini , davanın HMK.m.107 uyarınca belirsiz alacak davası olarak ele alınmasını, ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile öncelikle … , …, … ve … plakalı araçlarıyla davalıların diğer araç ve taşınmaz mallarına ihtiyati tedbir konulmasına, davalı … ve … sigortasının poliçe kapsamında ve poliçe limitleri ile sınırlı tutulmasına, davanın kabulüne, fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydı ile kaza tarihi olana 09.02.2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte şimdilik 3.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, kaza tarihi olan 09.02.2015 tarihinde itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte şimdilik 100.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan …. Sigorta A.Ş. vekilinin 29.02.2016 havale tarihli cevap dilekçesinde usule ilişkin
itirazlardan sonra;
davayı kabul anlamına gelmemekle beraber;
davaya konu kazaya karışan … plaka sayılı araç müvekkil … Sigorta A.Ş. nezdinde ….
numaralı Trafik Sigorta Poliçesi ile 20.11.2014/2015 Tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğu
poliçe limiti ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, Poliçeye müstenit
müşterek müteselsil sorumluluğu poliçe limitiyle sınırlı olmakla beraber; masraf, vekâlet ücreti
sorumluluğumuz da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, poliçe limiti üzerindeki zararlardan müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığını, Zorunlu trafik sigortası sorumluluk sigortası olup, bu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu
motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanması amaçlandığını, sigortacı ise, KTK ve Genel Şartlar
Mucibince poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralamasına veya
bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre
işleten düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitine kadar temin eder. Böyle bir halde zorunlu trafik
sigortasında, sigortacının karşılamakla yükümlü olduğu zararlar, işletme halinde motorlu aracın neden olduğu
kazalarda üçüncü kişilerin zararına neden olacak bir kazanın meydana gelmesi ve bu kazada araç işleteninin
sorumlu bulunması gerektiğini, dolayısıyla KTK. 86. Madde gereğince araç işleteninin ve sürücünün kusursuz olduğu
hallerde sigortacının da tazminat ödeme yükümlülüğü olmayacaktır. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 15,03.2001 tarih ve
2001/1244 E. ve 2001/1941 K. sayılı kararı bu yönde olduğunu, davacı vekilinin talep ettiği ulaşım masrafları karayolu motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi
teminatı kapsamına girmemektedir, işbu sebeple bu istemin de reddi gerektiğini, ayrıca davacı vekilinin talep ettiği bakıcı giderleri, ileride iktisaden karşılaşabileceği mağduriyetinden doğabilecek
zararları ve karşılanmayan giderlerin tazmini taleplerinden müvekkili şirket sorumlu olmadığını, … plakalı araç müvekkil şirkete zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olup; davacı yanın manevi
tazminat taleplerinden gerek karayolları trafik kanunu gerekse zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi gereğince
sorumluluğu bulunmadığını, Karayolu Trafik Kanunu’nun 92/f. maddesinde açıkça manevi tazminata ilişkin
talepler sigorta poliçesi teminatı dışında tutulmuş olup, bu açıdan da müvekkil şirket aleyhine açılan davanın reddi
gerektiğini, “Olayda tam kusurlu bulunan davalı … Sigorta AŞ’ye ZMSS poliçesi ile sigortalı araç özel araç olduğundan hükmolunan
tazminata yasal faiz işletilmesi gerekirken yazılı şekilde avans faizine hükmedilmesi de doğru bulunmamıştır” bilirkişi hesap raporunda bakiye tazminat hesaplanması halinde, faiz başlangıç tarihi olarak bilirkişi raporu tarihi esas
alınması gerektiğini, talep edilen tazminat tutarı, bilirkişi raporu ile belirlenmiş, bilirkişi raporu tarihi ile istenebilir hale geldiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … Sigorta A.Ş. vekilinin 09.03.2016 havale tarihli cevap dilekçesinde; Poliçe deki teminat ile sorumlu olduklarını, ATK trafik ihtisas dairesinden kusur raporu alınması gerektiğini, yine maluliyete ilişkin ATK’ dan rapor alınması gerektiğini, meydana gelen kazanın iş kazası olduğunu, SGK tarafından aylık bağlanıp bağlanmadığının tespit edilmesi gerektiğini, belgelenemeyen tedavi giderlerinin reddi gerektiğini, tedavi gideri yönünden sorumlulukları olmadığını, emniyet kemeri takılmaması sebebiyle tazminattan indirim yapılması gerektiğini, talep edilen faizin hukuka aykırı olduğunu, faiz başlangıç tarihi olarak bilirkişi raporu tarihi esas
alınması gerektiğini, talep edilen tazminat tutarı, bilirkişi raporu ile belirlenmiş, bilirkişi raporu tarihi ile istenebilir hale geldiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … – … vekilince 01.02.2017 tarihli davaya cevap dilekçesinde;
Davacı tarafından açılan haksız ve fahiş talepler içerir işbu davanın kabulü mümkün olmadığını, şöyle ki; davacı, araç sahibinin davalı … olduğu sürücüsünün ise davalı …’ın karışmış
olduğu bir kazada yaralandığını, işbu kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’ın hiç bir kasıtlı eylemi mevcut olmamakla
birlikte, diğer davalı müvekkili araç sahibi …’ın ise kazaya hiç bir şekilde müdahil olmamasından
dolayı hiç bir eylem ve kusurunun olmaması gerçeği nedeniyle de kendisinin sorumlu olduğu iddiası kabul
edilemeyeceğini, Kaldı ki davaya konu kazaya ilişkin mevcut ceza yargılaması da hala derdest olduğunu, bu yargılama neticesi de işbu
dava dosyasını da bizzat ilgilendirdiği için Bakırköy …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasının
bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacı taraf sağlık harcamaları, yol ve iaşe giderleri için hiç bir delil ibraz etmeksizin maddi talepte
bulunduğunu, bu taleplerini haklı kılacak somut delillerini sunmalıdır. Kaldı ki davacının Sağlık sigortasının (SGK)
olup olmadığı, tedavisini ne şekilde yaptırdığı esasına da açıklık getirilmeli ve araştırılıp tespit edilmesi gerektiğini, davacının bakıcı ihtiyacı için de tazminat talep edilmiş olmakla bu talepte tamamıyla soyut olduğunu, işbu talebinde
kabulünün mümkün olmadığını, davacı ayrıca işgücü kaybı ve maluliyeti olduğunu beyan ederek de buna karşılık da tazminat talep etmediğini, oysaki bu talep de tamamıyla soyut olduğunu, şöyle ki davacının son durumunu, kaza sonrası herhangi bir kalıcı hasar
oluşup oluşmadığını ve de maluliyet yaşamakta olup olmadığının sorulması ve rapor hazırlanması için Adli Tıp
Kuruma şevki ile bu hususların tespiti gerektiğini, bu rapor ve tespitlere göre davacının taleplerinin haklılığı
durumu netleşebileceğini, ayrıca davacı maddi tazminat taleplerine ilişkin de kaza tarihinden itibaren faiz
talebinde bulunduğunu, bunun kabulü de mümkün olmadığını, davacı için talep edilen manevi tazminatın da hem esas olarak hem de bedel miktarı olarak kabulü mümkün
olmadığını, davacı bakımından meydana gelen kazanın iş kazası niteliğinde olduğunu, buna ilişkin de davacının bir dava açıp açmadığı, işverence de buna ilişkin bir ödeme yapılıp yapılmadığı yada mükerrer nitelikli taleplerin olup olmadığı, SGK tarafından da herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı önem arz ettiğini, bu durumların da tespit edilmesi gerektiğini, bu doğrultuda davacının talebi ve hak etme ihtimali olan tazminatları hesaplanmasını, bu sayede davacının bu taleplerinin zenginleşme aracı olmasının önüne geçilmesi gerektiğini, davacının talepleri ile davacının reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan … Sigorta A.Ş. vekilince Mahkemenin 04.01.2016 tarihli müzekkeresine 15.01.2016
tarihinde verdiği cevap müzekkeresinde;
Sayın Mahkemeniz tarafından gönderilen ilgi müzekkere gereği yapılan inceleme neticesinde;
Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle … plakalı araca ait … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta
Poliçesine dayanılarak, davaya konu kaza nedeniyle davacı/davacılar tarafından şirketimize herhangi bir müracaatın
yapılmadığı, bu nedenle de herhangi bir hasar dosyasının açılmadığı ve tazminat ödemesinin yapılmadığı tespit edilmiştir.
… plakalı aracın kaza tarihini kapsayan zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi sistem kayıtlarımızda mevcut
değildir.
Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle … plakalı araca ait … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta
Poliçesine dayanılarak, davaya konu kaza nedeniyle davacı/davacılar tarafından şirketimize herhangi bir müracaatın
yapılmadığı, bu nedenle de herhangi bir hasar dosyasının açılmadığı ve tazminat ödemesinin yapılmadığı tespit edilmiştir.
Mahkememizin 14/03/2017 tarihli duruşmasında Dosyanın ve tedavi belgelerinin ATK ‘ya gönderilmesi suretiyle kaza nedeniyle davacının geçici iş göremezlik süresi ve sürekli iş göremezlik oranı bakımından rapor alınmasına karar verilmiş olup, Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen raporda; ….’nün 09.02.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği kapsamında %46,2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı ve iyileşmesinin 14 aya kadar uzayabileceği kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Hükme esas alınan ceza yargılaması dosyasında Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 08/06/2016 tarihli raporda; davalılardan …’ ın asli derecede tamamen kusurlu, … ve …’ in kusursuz olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Bilirkişi ….’ın 29.06.2020 tarihli Bilirkişi raporunda özetle; HMK’nın 280. Maddesi hükmünün gözetilmesi ve HMK.nın 259.maddesi uyarınca her türlü hukuki takdir tamamen Sayın Mahkemelerine ait olmak kaydıyla; ilgili Kanun maddeleri ve dava dosyasına ibraz edilmiş olan deliller ve tüm dosya kapsamı dikkate alınmak suretiyle yapılan bilirkişi incelemesinde, dava konusu somut olayda; T.C. Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu İstanbul Trafik İhtisas Dairesi tarafındanhazırlanan 08/06/2016 tarihli … sayılı “Adli Tıp Rapomu” na göre& sanık …’ın asli derecede tamamen kusurlu, Sanık …’in kusursuz, Müşteki- sanık …’in kusursuz olduğu, …” sonuç ve kanaatine varıldığı, T.C. Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı …. İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan 8.10.2018 tarih ve …. sayılı “Adli Tıp Raporu” na göre; b cetveline (yaşma) göre 646.2 (yüzdekirkaltınaktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik / iş güçten kalma) söresinin olay tarihinden itibaren 14 (ondört) aya kadar uzayabileceği, …” şeklinde görüş ve kanaatine varıldığı, Rapor tanzim tarihi 29.06.2020 tarihi itibariyle; davacı mağdur …’e ilişkin olarak, Hesaplanan 15.209,91 TL geçici işgöremezlik tazminat tutarından SGK tarafından ödenen 52.390,92 TL geçici işgöremezlik ödemesinin tenzil edilmesi sonrası ödenebilir bakiye geçici iş göremezlik tazminatının -37.181,01 TL olduğu, bu durumda geçici işgöremezlik tazminatı ödenmemesi gerektiği ) b) Hesaplanan 311.710,78 TL sürekli iş göremezlik tazminat tutarından ödenen ilk gelir PSD nin yarısı 110.603,79 TL PSD nin tenzil edilmesi sonrasında,
Davalı … AŞ Tarafından davacı … İçin Ödenebilir EK Sürekli İş göremezlik Tazminat Tutarı Toplamı 201.106,99 TL olduğu, olmak üzere geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı olarak 201.106,99 TL hesaplandığı, Davacı vekili tarafından talep edilen sağlık giderlerin kazaya ilişkin olup olmadığı ve SUT kapsamında ödenirliği konusunda uzman bir tıp doktorundan görüş alınmasının daha hakkaniyetli olacağı, davacı vekilince talep edilen 1.000,00 TL tedavi gideri konusunda takdir sayın mahkemenin olduğu, kaza tarihinden , Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Sorumluluk / Trafik sigorta poliçesinin kişi başına sakatlanma ve tedavi teminatı ayrı ayrı 290.000,00 TL olduğu, davacı vekili tarafından toplam 3.000,00 TL maddi tazminat talep edildiği belirtilmiştir.
Bilirkişi Dr. ÖĞr. Ü.M. … tarafından düzenlenen 22.05.2021 tarihli raporda özetle; Dosya kapsamında yer alan iddia ve savunmalar, ilgili mevzuat uyarınca incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda hukuki değerlendirme Sayın Mahkemenize ait olmak üzere bilirkişi raporunu sunduğunu, . 09.02.2015 tarihinde davalılardan sürücü … idaresindeki … plaka sayılı aracıyla …. güney yan yoldan TEM güneye katıldıktan sonra aracının sol yan kısmalarıyla aynı istikamette seyreden sürücü … idaresindeki … plaka sayılı aracın ön sağ köşe kısımlarına çarparak yolun yönüne ters istikamette savrularak aracının ön kısımlarını da aynı istikamette seyreden sürücü … idaresindeki … plaka sayılı aracın sağ yan kısımlarına çarpar bu çarpmanın etkisiyle … plakalı araç sürücüsü … direksiyon hâkimiyetini kaybederek yolun sağında bulunan beton bariyerlere çarparak sol yon kısımları üzerine devrilmesiyle davacı …’in ağır yaralanmasına yol açtığı, Davacı …’in …. Hastanesi Acil Servisine kaldırıldığı, geçirdiği operasyonlar sonrasında Gr1 VII (19C ……… 52) A % 56 x 0,8 = % 44.8 (sol taraf) ve E cetveline (yaşına) göre % 46.2 (yüzdekırkaltınoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik / iş ve güçten kalma) süresinin olay tarihinden itibaren 14 (ondört) aya kadar uzayabileceğinin karara bağlandığı, MEDULA dökümünde davacının maruz kaldığı kaza nedeniyle tüm tedavilerinin … Tıp Fakültesinde gerçekleştirildiği anlaşıldığı ve 2012/5 sayılı genelge uyarınca SGK tarafından Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) hükümleri çerçevesinde ödendiği, Dosyadaki tıbbi belgelerin incelenmesinde bu tutarların, davaya konu kazayla illiyetinin tam ve kesin olduğu, Davacının …. Hastanesindeki yatarak tedavilerinden sonra 59 kez daha ayaktan muayene için mezkur hastaneye gittiği, bu nedenle yaklaşık 9.000,00 -TL yol ve iaşe giderine katlanmış olabileceği kanaatine varılmaktadır. T.C. Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu İstanbul Trafik İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan 08/06/2016 tarihli …. sayılı Adli Tıp Raporunda sanık …’ın asli derecede tamamen kusurlu. Sanık …’in kusursuz, Müşteki- sanık …’in kusursuz olduğu
Davacı tarafça 30.06.2020 harç tahsil tarihli ıslah dilekçesinin dosya içerisine sunulduğu ve davanın sadece davalılar …, … ve … Sigorta yönünden ıslah edildiğinin bildirildiği örülmüştür.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları. bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi – manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, 09.02.2015 tarihli trafik kazasındaki yaralanmasından dolayı geçici iş göremezlik, yol-iaşe bedeli, sürekli iş göremezlik (maddi tazminat) ve manevi tazminatlarının tazmini amacıyla kazaya karışan tüm araçların şoförü – maliki ve sigortalayan sigorta şirketi aleyhine bu dava açmıştır.
Davalı … şirketleri tarafından, Motorlu Kara Taşıt Araçları Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta Poliçelerinin celp edildiği görülmüştür.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan kusur, maluliyet ve hesap yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Hükme esas alınan ceza yargılaması dosyasında Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 08/06/2016 tarihli raporda; davalılardan …’ ın asli derecede tamamen kusurlu, … ve …’ in kusursuz olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir. Oluşa göre belirlenen bu kusur oranlarına mahkememizce de dosya kapsamına uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen raporda; İman Tütüncü’nün 09.02.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği kapsamında %46,2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı ve iyileşmesinin 14 aya kadar uzayabileceği kanaatine varıldığı belirtilmiştir. Teknik incelemeye göre belirlenen bu iş göremezlik raporuna mahkememizce de dosya kapsamına uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Bilirkişi ….’dan alınan 29.06.2020 tarihli raporda; davacıya geçici işgöremezlik tazminatı ödenmemesi gerektiği, Sürekli İş göremezlik Tazminat Tutarı Toplamının 201.106,99 TL hesaplandığı görülmüştür. Davacının hak edeceği maddi tazminatın dosya kapsamına ve delillere göre uygun olması sebebiyle hesaplamaya itibar edilmiştir.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 22.05.2021 tarihli raporda; davacının … Hastanesindeki yatarak tedavilerinden sonra 59 kez daha ayaktan muayene için mezkur hastaneye gittiği, bu nedenle yaklaşık 9.000,00 -TL yol ve iaşe giderine katlanmış olabileceği kanaatine varıldığının bildirildiği görülmüştür. Davacının hak edeceği yol-iaşe miktarının dosya kapsamına ve delillere göre uygun olması sebebiyle hesaplamaya itibar edilmiştir.
Davacının emniyet kemerini takmadığına dair dosya içerisinde herhangi bir delil olmadığından, hakkaniyet indirimi yapılmamıştır.
Davalılar .., …, … ve … sigorta yönünden kusurlarının bulunmaması sebebiyle açılan tüm davaların(maddi-manevi) subut bulmadığından reddine karar verilmiştir.
Davalı …’ ın, kazaya karışan … plakalı aracı şoför olarak kullanmaktadır. Diğer davalılar …(…) ve …. Sigortanın da sigorta poliçesinin tarafı olduğu görülerek, davalıların kaza kapsamında meydana gelen maddi tazminat ve yol-iaşe alacağından sorumlu oldukları sabit olmuştur.
** Hakimin manevi zarar adı ile kazaya uğrayana verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hükmedilen tutarın uğranılan manevi zararla orantılı, duyulan üzüntüyü hafifletici olması gerekir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması da gözetilerek, gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda, tarafların sosyal ve ekonomik durumları olaydaki kusur durumu ve olayın oluş şekli, olay tarihi ve kaza olayı göz önüne alınmak sureti ile manevi zarar aşağıdaki şekilde belirlenmiş ve hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan tüm sebepler dolayısıyla aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalılar …, …, .. ve … sigorta yönünden açılan tüm davaların subut bulmadığından REDDİNE,
2-Davacının davalılar …, … ve … Sigorta A.Ş yönünden açmış olduğu maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
-Davacının geçici iş göremezlik tazminat talebinin subut bulmadığından REDDİNE,
-9.000,00 TL yol ve … giderinin davalı … yönünden dava tarihinden, davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 09/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (davalı … şirketinin 290.000,00 TL poliçe limiti ile sorumlu olduğunun tespitine, )
-201.106,99 TL maddi tazminatın davalı … yönünden dava tarihinden, davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 09/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (davalı … şirketinin 290.000,00 TL poliçe limiti ile sorumlu olduğunun tespitine, )
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Davacının manevi tazminat davası yönünden KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
-60.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 09/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve …den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
4-Davalı … ( … sigorta ) yönünden açılan manevi tazminat davasının pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
5- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca maddi ve manevi tazminat talebi yönünden toplam alınması gereken toplam 18.451,00 TL karar harcından, dava açılırken ve ıslah ile alınan toplam 1.059,80 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 17.391,20 TL harcın davalılar …, … ve … Sigorta şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
– Davacı tarafından dava açılırken ve ıslahla yatırılan toplam 1.091,60 TL harcın davalılar …, … ve … Sigorta şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderleri( ATK ücretleri, bilirkişi ücreti ve posta masrafları) olmak üzere toplam 3.216,40 TL’ nin kısmen kabul – red oranları ve takdiren %87 si olan 2.798,26 TL’ nin davalılar …, … ve … Sigorta şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, Bakiye masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın (Bilirkişi olarak görevlendirilen ….’ ın ücreti olan 600,00 TL ödendikten sonra) karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
7- Davalı … tarafından yapılan yargılama giderleri olmak üzere toplam 50,00 TL’ nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8- Kabul edilen maddi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 23.157,48 TL vekalet ücretinin davalılar …, … ve … Sigorta şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE
9- Reddedilen maddi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalılara VERİLMESİNE,
10- Kabul edilen manevi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 8.600,00 TL vekalet ücretinin davalılar Kenan ve Yüksel’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,

11- Reddedilen manevi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 8.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalılara VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza