Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1124 E. 2019/185 K. 15.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

BAKIRKÖY (1) NO’LU ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2015/1124
KARAR NO : 2019/185

DAVA : TAZMİNAT (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/12/2015
KARAR TARİHİ : 15/02/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29/08/2015 tarihinde davalı …. sevk ve idaresinde olan ve diğer davalı …. adına kayıtlı …. plakalı araç, davacı….’ın kullandığı ….plakalı motosiklete çarmak suretiyle davacının ağır şekilde yaralanmasına ve sürekli malül kalmasına neden olduğunu, olayın meydana gelmesinde davacının kusurunun bulunmadığını, davacının kazadan sonra kaldırıldığı Yalova Devlet Hastanesinde iki gün yoğun bakımda kaldığını, daha sonra Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildiğini, bu hastanede de ağır operasyonlar geçirdiğini, kaza sonucunda davacının kalça kemiğini kırdığını, sol kol dirsek ve omuz arasının kırıldığını, sol kol ve kalçaya platin takıldığını, kafatasında çatlak oluştuğunu, davacının tedavi sürecinin devam ettiğini, tekerlekli sandalye ile yaşamını sürdürdüğünü, davacının geçici ve sürekli iş görmezlik nedeniyle maddi zararı oluştuğunu, davacı tedavi süresince bir başkasının bakım ve desteğine ihtiyaç duyduğunu, halen davacının tek başına hayatını idame ettirmeye çalıştığını, fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik yargılama sonunda alacağın güvence atına alınabilmesi amacıyla, davalılar adına kayıtlı …. plakalı araç üzerine varsa başkaca araçlar üzerine ve taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, 1.500,00-TL maddi tazminat ile 150.000,00-TL manevi tazminatın 28/08/2015 olay tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek bankaların mevduata uygulamış oldukları en yüksek faiz oranıyla yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte sigorta şirketi bakımından maddi tazminat yönünden poliçe limiti ile sınırlı olarak tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. ve …. vekili cevap dilekçesinde; yetkiye yönelik itirazlarının bulunduğunu, söz konusu trafik kazasının Yalova İli sınırlarında olduğunu, davayı görmeye yetkili ve görevli mahkemelerin Yalova Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, bu sebeple öncelikle yetkiye yönelik itirazarının kabul edilerek yetkisizlik kararı verilmesini, esasa ilişkin olarak ise ; olayın şeklini de ortaya koyması açısından Yalova … Asliye Ceza Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasında müvekkilerinden ….’ın yargılanmasına 07/01/2016 tarihinde başlanacağını, iş bu dosyada dinlenecek tanık beyanları ve yapılacak keşif neticesinde ortaya çıkacak olan raporlarında beklenmesinin gerektiğini, talep edilen manevi tazminat tutarının müvekkillerinin sosyal ve ekonomik durumları nazara alındığında çok yüksek bir bedel de olduğunu, olayın oluş şekli ve müvekkilinin ekonomik durumu da nazara alındığında tümü ile kabul edilebilir seviyede olmadığını, bu nedenlerle öncelikle yetki itirazlarının kabulü ile dosyanın görevli ve yetkili Yalova Asliye Ticaret Mahkemelerin gönderilmesine karar verilmesini, yetki itirazlarının kabul edilmez ise davacının davasının reddi ile yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ……Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde; ….plakalı araç, sigortalı şirket tarafından tanzim edilen 24.12.2014-2015 vadeli ….poliçe nolu zorunlu karayolu taşımacılık mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları gereği poliçe teminatı ancak araçta yolcu olarak taşınan biletli yolcuları kapsamakta olduğunu, davacı yan tarafında dosyaya sunulan belgeler taraflarına tebliğ edilmediğinden öncelikle araçta biletli yolcu olarak taşınıldığının ispatlanması gerektiğini, zira Poliçe Genel Şartları A.5.b maddesi gereği sürücü, hizmetliler ve sigortalının eylemlerinden sorumlu tutulduğu diğer kişiler ile yolcu biteli olmayan kişilerin taleplerinin teminat dışı olduğunu, maluliyet kaynaklı tazminat talep eden davacının sigortalı araçta yolcu olmadığını, aksine karşı araç sürücüsü olduğunu, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Mesuliyet Poliçesi yalnızca sigortalı araçta yolcu konumuda bulunan kişileri kapsadığından davanın reddi gerektiğini, davacı karşı aracın sürücüsü konumunda olduğundan müvekkil şirketin sorumluluğu bulunmaması sebebiyle davanın reddine karar verilmesini, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davaya konu kazaya karışan ….plaka sayılı araç müvekkil şirketin nezdinde ….nolu Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin Zorunlu Karayolu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçe gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürcüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, kabul anlamına gelmemekle beraber kazaya sebep olan olayda öncelikle kusur durumunun tespiti gerektiğini, davacı sigortalının araç sürücüsüne raci kusur ve zararı kanıtlanması gerektiğini, zararın kanıtlanmaması halinde müvekkil şirketin sorumluluğunun olmadığını, dava konusu kaza 29/08/2015 tarihinde meydana geldiğini, bu nedenle kaza tarihi üzerinden henüz 12 ay geçmediğinden davacı vekilinin maluliyet iddialarının reddi gerektiğini, meydana gelen kaza nedeniyle davacı tarafından yapılmış olan masraflardan (tedavi giderleri, geçici veya sürekli iş göremezlik, bakıcı giderleri, sakatlık tazminatı) müvekkil şirketin sorumlu tutalamayacağını, açıklanan nedenlerle açılan davanı reddine, yargılama, harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 25/09/2018 havale tarihli ıslah dilekçesi ile; müvekkilinin davalılardan talep ettiği maddi tazminatın toplam 49.283,24-TL olduğunun tespit edildiğini, maddi tazminat taleplerinin 1.500,00-TL üzerinden açtıklarını, davayı 47.783,24-TL üzerinden ıslah ettiklerini bildirdikleri görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacının yaralandığı trafik kazasından davacıya ait kaza tarihi ve sonrasına ait hastane belgelerinin (tüm tedavi evrakları) onaylı suretleri, sigorta poliçeleri, ceza dava dosyası ve film ve grafileri ilgili hastaneden celp edilerek dosya içine alınmıştır.
Davacının maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu …İhtisas Kurulundan rapor, kusur ve aktüerya raporları alınmıştır.
Davacının yaralandığı trafik kazasında sürücü ile karşı sürücü olarak yaralanan….’ın kusur durumlarının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi …. tarafından hazırlanan 05/12/2016 tarihli bilirkişi raporunda; “sürücü …. yönetimindeki ….plaka sayılı minibüs ile Yalova ili …. numaralı Bursa-Yalova Devlet Karayolunun …. ‘sinde Yalova istikametine, hızın gerekli şartlara uygunluğunu sağlama ve doğrultu değiştirme kurallarını ihlal ve yeterli uyanıklık ve özeni göstermeden seyir halinde iken anılan yere geldiğinde, aracının istikameti itibariyle yolun sol şeridinde aynı yönde seyreden ancak hızı koşullara uygun olmayan…. yönetimindeki ….plakalı motosiklete çarpması ve aldığı darbenin etkisiyle dengesi bozulan motosikletin savrulması ve devrilmesi sonucu yaralamalı olarak gerçekleşmiş olduğunu, kusurun derecelendirilmesinde, tehlike yaratan ilk davranışta bulunan, kendisinden diğer tarafa göre daha fazla özen beklenen ve önemli ya da birden fazla emredici trafik kuralını ihlal eden tarafın ağır kusurlu olacağı, dikkatli kişilerin göstermesi gereken özeni göstermeyenin ise hafif kusurlu olacağı ilkesinden yararlanıldığını, bu bağlamda istenen kazada, şerit izleme ve değiştirme kuralları ile manevraları düzenleyen genel şartları ihlal ederek, kendi istikametinde sol şeritte seyreden araçları dikkate almaksızın ve orta şeritte seyrederken işaret vermeden aniden sol şeride yönelerek şerit değiştirme eylemine başladığı, asgari uyanıklık ve özeni göstermediği anlaşılan ….plaka sayılı minibüs sürücüsü ….’ın diğer trafik kurallarına üstünlüğü kabul edilen önemli emredici trafik kurallarını ihlal ettiği ve tehlike yaratan ilk kusurlu davranışta bulunduğunu, davacı sürücü…. yönünden yapılan değerlendirmede; kendi istikametinde yaklaşık 9.00 metre platform genişliği olan yolun sol şeridinde seyrini sürdürürken kavşak yaklaşımında hızının koşullara uygun olmadığı görüşünün benimsendiğini, çünkü gerek kendi beyanında gerekse tanık beyanında davalı sürücü yönetimindeki minibüsün katılım yaklaşımında sağ şeritten sol şeride yavaş yavaş geçmeye başladığı, bu durumun davacı sürücü tarafından fark edildiği ve ayrıca motosikletin aldığı darbenin etkisiyle 58.00 metre sürüklendiğinin belirtildiğini, bu tespite göre davacının hızının koşullara uygun olmadığının değerlendirildiğini bir diğer iade ile hızı koşullara uygun olsa idi sol şeritten sola yönelerek seyir şeridine geçen davalı sürücünün yarattığı tehlikeyi veya ihlalini önleyebilmek için etkin fren tedbirine başvurarak ya da aracın manevra yeteneğini kullanarak ve doğrultu değiştirerek çarpışmayı önleyebileceği anlaşıldığından….’ın kazanın oluşmasında kısmen etkili olduğu “kanaatini bildirdiği görülmüştür.
Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu …. .Adli Tıp İhtisas Kurulu’na ait 25/10/2017 tarihli raporunda; …. oğlu, ….
doğumlu….’ın 29/08/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasında bağlı vücudundaki değişik arızaları nedeniyle, 11/10/2018 tarih ve … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak Gr24 VII (2Aa….30)A %34×1/5×4/5=%5.44 E cetveline göre %4.3 (yüzdedörtnoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin 29/08/2015 tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceğini oy birliğiyle mütalaa edildiği bildirilmiştir.
Aktüerya bilirkişisi Y.Müh. … ve …. tarafından düzenlenen 15/08/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; 29/08/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu %4.3 oranında malul kalan davacı…. ile davalılar arasındaki uyuşmazlığın noktaları yönünden davacı ….geçici iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 2.282,19-TL olduğu, davacı….’ın sürekli iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 42.805,55-TL olduğu, davalı …. sigorta şirketi yönünden temerrüt başlangıç tarihinin 08/12/2015 dava tarihi olduğu, diğer davalılar yönünden temerrüt başlangıç tarihinin 29/08/2015 kaza tarihi olduğu, temerrüt faizi nev’inin yasal faiz nev’inden işleyecek faiz olduğunu bildirdiği görülmüştür.
Kazaya sebebiyet veren ….plakalı sayılı aracın kaza tarihi itibariyle ve halen malik durumunun tespiti için ilgili Trafik Tescil Şube Müdürlüğüne müzekkere yazılmış, müzekkereye verilen cevapta anılan aracın kaza tarihi itibariyle davalı ….’a ait olduğu ve tescil belgesine göre aracın kullanım amacının minibüs olduğu anlaşılmıştır.
Kazaya sebebiyet veren ….plakalı araç 22/11/2014-22/11/2015 vadeli Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçesi ile sakatlık halinde 290.000,00-TL teminatla davalı …. sigorta şirketi tarafından sigortalanmıştır.
Davacının yaralanması ile ilgili yürütülen soruşturmada Yalova …. Asliye Ceza Mahkemesinin …Esas sayılı dava hakkında HAGB kararı verildiği anlaşılmıştır.
Olayın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmış olan ….plakalı aracın davalı sürücü …. %75 kusurlu olup, davacının %25 kusuruna isabet eden tutar davacı yararına maddi tazminat miktarı olarak dikkate alınacaktır. Başka bir anlatımla, davacının kusur oranında indirim yapılacaktır.
Dosyada … tarafından verilen yazı cevabında; davacının devlet memuru olup maluliyeti %10’unun altında kaldığından geçici ya da sürekli iş göremezlik ödemesi yapılmayacağı bildirilmiştir. O halde rücuya tabi ödemeler hususunda indirime yer bulunmamaktadır.
Davacıya maluliyeti ve tedavi giderleri nedeniyle ödeme yapıldığına ilişkin dosyada belge olmadığından hesaplanan maddi zarar tutarından ödeme tenzili hususunda indirime yer bulunmamaktadır.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 24/09/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminata ilişkin taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda artırmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85/1’inci maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine sonra sözü geçen Kanunun 88/1’inci maddesinde “Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.” denildikten sonra anılan Kanun’un 90’ıncı maddesinde “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/01/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” şeklindedir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49/1’inci maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür” denilerek haksız fiil sorumluluğu belirlendikten sonra anılan Kanunun 61’inci maddesi “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” hükmünü içermekte olup buna göre zarara sebebiyet veren sürücü, işleten ve zorunlu sigortacı zarar görene karşı haksız fiil hükümleri çerçevesinde müteselsilen sorumludurlar. Ancak sigorta şirketinin sorumluluğu teminat limiti ve sigortalısının kusuru oranındadır.
Dosya kapsamında somut olay değerlendirildiğinde, davacının olay günü olan 29/08/2015 tarihinde saat …. sıralarında Bursa-Yalova Devlet Yolu …. ‘sinde 2 araçlı yolda ilerlerken davalı sürücü ….’ın sevk ve idaresindeki, yine davalı ….’ın maliki olduğu ve diğer davalı …. sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk poliçesi ile sigortalı ….plakalı aracın manevralara ilişkin şartlara uygun olmayan şekilde trafik kuralını ihlal etme yoluyla davacının sürücüsü olduğu motosiklete çarparak, davacının vücut bütünlüğüne zarar vererek sebebiyet verdiği, davacının kaza sonrasında Yalova Devlet Hastanesine kaldırıldığını ve burada tedavisinin yapıldığı, meydana gelen kazada araç sürücüsü davalı ….’ın %75 kusurlu olduğu, davacının %25 kusurlu olduğu, mahkememizce alınan kusur raporunun kaza tespit tutanağındaki belirlemeler ile uyumlu olup hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu, Adli Tıp Kurumu …. ‘üncü İhtisas Kurulunun hükme esas alınan raporuna göre, davacının E cetveline göre %4.3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağının ve geçici iş göremezlik (iyileşme) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceğinin bildirildiği, buna göre alınan bilirkişi kurulu raporuna göre de davacının 42.805,55-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 2.282,19-TL geçici iş göremezlik tazminatı, bakıcı gideri nedeniyle 3.820,50-TL ulaşım gideri ve 375,00-TL maddi zararının meydana geldiği, meydana gelen zarardan davalılar …. A.Ş, …. ve ….’ın müteselsilen sorumlu olduğu ve tüm zararların sigorta poliçesi teminatında olup teminat limiti içinde kaldığı, davalı sürücü …. ile davalı işleten ….’ın haksız fiil hükümleri çerçevesinde, diğer davalı …. sigorta şirketinin ise ZMMS poliçesi kapsamında davacının uğradığı zararı gidermekle yükümlü oldukları, davalı ….Sigorta şirketinin sorumlu olmadığı anlaşıldığından maddi tazminata ilişkin davanın ıslah edilmiş haliyle kabulü ile uğranılan zarardan sorumlu oldukları anlaşılmakla; davacı….’ın açtığı maddi tazminata ilişkin davanın kabulü ile toplam tazminat miktarı olan 49.283,24-TL’nin davalılardan olay tarihi olan 29/08/2015 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi …. Sigorta A.Ş’den ise dava tarihi olan 08/12/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerekmiştir.
Manevi tazminat talebi bakımından ise davanın dayanağı, Türk Medeni Kanunun 24.ve Türk Borçlar Kanununun 49.ve 56. maddeleridir.
MK’nun 24.maddesinde “Şahsiyet haklarının hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğraması”koşulu öngörülmüş, maddede belirtilen hususlar kanıtlandığı takdirde, manevi tazminat isteme hakkı doğmuş olacağı kabul edilmiştir.
Kişisel haklar, kişinin kendi hür ve bağımsız varlığının bütünlüğünü sağlar. Bu hak insanın doğumu ile kazanılan ve kişiliğe bağlı olan bir haktır.
Bedensel zararlarda, kişinin manevi değerlerinden olan vücut bütünlüğünün korunması hakkı çerçevesinde manevi zarar olarak değerlendirilmelidir.
Olayımızda, meydana gelen kaza nedeniyle davacının vücut bütünlüğü zarar görmüştür. Vücut bütünlüğü de kişilik haklarından olup, yaralanması nedeniyle, ızdırap çeken, canı acıyan, davacının kişilik haklarının hukuka aykırı bir şekilde ağır ve haksız bir tecavüze uğradığı ve bu nedenle de manevi tazminat talep edebileceği kabul edilmelidir. Üstelik davacının yaşı da dikkate alındığında çektiği acı daha da ağır olmuştur.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davalı sürücünün kusur oranı, kazanın meydana geliş şekli, davacının yaralanmasının niteliği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve diğer hususlar gözetildiğinde sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet vermeyecek şekilde talep edilen manevi tazminatın kısmen kabulü ile 9.000,00-TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen KABULÜNE,
A)Maddi tazminata ilişkin davanın ıslah edilmiş miktar üzerinden kabulü ile, 42.805,55-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 2.282,19-TL geçici iş göremezlik tazminatı, bakıcı gideri 3.820,50-TL ve ulaşım gideri 375,00-TL olmak üzere toplam 49.283,24-TL’nin davalılardan olay tarihi olan 29/08/2015 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi …. Sigorta A.Ş’den ise dava tarihi olan 08/12/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davacıya VERİLMESİNE,
B)Manevi tazminata ilişkin davanın kısmen KABULÜNE, 9.000,00-TL’nin kaza tarihi olan 29/08/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …. ve ….’dan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
C)Davalı ……Sigorta Şirketinin sorumluluğu bulunmadığından REDDİNE,
2-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Davanın maddi tazminat talebi yönünden ıslah edilmiş haliyle kabulü dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 3.366,53-TL karar ve ilam harcı ile davanın manevi tazminat talebi yönünden kısmen kabulü dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 614,79-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 2.587,25-TL harcının mahsubuna, bakiye 1.394,07-TL harcın ( davalılar …. ve …. bu miktarın tamamından davalı …. Sigorta A.Ş bu miktarın 344,75-TL’sinden, davalı ……Sigorta Şirketi bu miktarın 10,49-TL’sinden sorumlu olmak üzere) alınarak hazineye GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından peşin yatırılan 27,70-TL başvurma harcı ile 2.587,25-TL peşin harcın davalılardan (davalılar …. ve …. bu miktarın tamamından davalı …. Sigorta A.Ş bu miktarın 646,68-TL’sinden, davalı ……Sigorta Şirketi bu miktarın 19,68-TL’sinden sorumlu olmak üzere) alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davanın manevi tazminat talebi yönünden kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılar …. ve ….’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davanın manevi tazminat talebi yönünden red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
7-Davanın maddi tazminat talebi yönünden kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 5.771,15-TL vekalet ücretinin (davalılar …. Sigorta A.Ş, …. ve …. bu miktarın tamamından davalı ……Sigorta Şirketi bu miktarın 43,43-TL’sinden sorumlu olmak üzere)alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yapılan 310,00-TL tebligat, 222,30-TL posta, 1.850,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.382,30-TL yargılama giderinden davanın kabul miktarı dikkate alınarak 696,73-TL’sinin (davalılar …. ve …. bu miktarın tamamından davalı …. Sigorta A.Ş bu miktarın 172,30-TL’sinden, davalı ……Sigorta Şirketi bu miktarın 5,24-TL’sinden sorumlu olmak üzere) alınarak davacıya VERİLMESİNE,
9-Davalı …. Sigorta A.Ş tarafından yapılan 50,00-TL yargılama giderinden davanın red miktarı dikkate alınarak 37,63-TL’sinin davacıdan alınarak davalı …. Sigorta A.Ş’ye verilmesine,
10-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 15/02/2019
KATİP ….
¸e-imza

HAKİM ….
¸e-imza