Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1037 E. 2018/665 K. 19.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

BAKIRKÖY (1) NO’LU ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2015/1037
KARAR NO : 2018/665

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2015
KARAR TARİHİ : 19/10/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin davalıdan olan alacağı nedeniyle davalı aleyhine İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasıyla yaptıkları takibin borçlunun itirazı üzerine durduğunu, borçlunun söz konusu takipte, borcun aslına, faize ve yetkiye itiraz ettiğini, borçlunun borcun tahsilini geciktirme gayesinde olduğunu ileri sürerek, borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatı ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: huzurdaki davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkisizlik kararı verilmesinin gerektiğini, müvekkilinin üzerine düşen edimleri yerine getirmediğine dair iddiaların hukuka aykırı ve mesnetsiz olduğunu, müvekkilinin davacı tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, davacı taraf ile müvekkili arasında uzun yıllar boyunca süre gelen ticari ilişkinin olduğunu, bu kapsamda mal alım-satımının söz konusu olduğunu, bu alacak-borç kapsamında taraflar arasında gerekli ifaların yapıldığını, 2013 yılındaki hesap ekstresinde yıl sonu kapanışında alacak ve borç bakiyelerinin eşitlendiğini, tarafların birbirine herhangi bir ödeme borcunun kalmadığını, önden avans olarak verilen senetle, çekle davacıya banka üzerinden gönderilen nakitle ödemeler yapıldığını, şuana kadar hesap ekstresi kapsamında olan tüm ödemelerin davacıya yapıldığını, tarafların ticari defterleri üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile dava ve takip konusu alacağın taraflarınca ödenmiş olduğunun ve davacı tarafın işbu davayı haksız olarak ikame ettiğinin ortaya çıkacağını ileri sürerek, yetki itirazlarının kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine, huzurdaki davanın esastan reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, masraf ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
…. Vergi Dairesi Müdürlüğüne ve İstanbul … .Anadolu İcra Müdürlüğüne yazılan yazılara cevap geldiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık belirlenmiş, ön inceleme aşaması tamamlanmıştır.
Dosya kapsamında bilirkişiden rapor alınmıştır. İspat yükü üstünde olan davacı, kardeşinin imza yetkisi olduğundan fakat imzanın ona ait olmadığından bahisle imza itirazı üzerine davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında imza incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Davacıya bu konuda kesin süre tanınmış olup verilen kesin süreye rağmen grafolog bilirkişi ücreti yatırılmamış olup davacı imza itirazına dayanmaktan vazgeçmiş sayılmıştır.
Mahkememizce delil avansı ile ilgili yapılan uyarı yerinde ve usule uygundur. Davanın niteliği gereği bilirkişi incelemesi zorunludur. Üstelik defter incelemesi için bilirkişi raporunda davacı usule uygun davranmamıştır.
Tanık dinlenmesi, bilirkişi raporu alınması ve keşif gideri gibi delil ikamesine yönelik giderlerin gider avansı içinde değerlendirilmesi olanağı HMK’nun 324.maddesi düzenlemesi karşısında yoktur. Ayrıca delil ikamesi avansının da ispat külfetine göre taraflara yükletilmesi gerekir. Delil ikamesi avansının verilen kesin süre içinde yatırılmaması davanın dava şartı yokluğu ile reddine neden teşkil etmez. Taraf belirtilen sürede delil avansı giderini yatırmazsa dayandığı o delilden vazgeçmiş sayılır.
Dosya içindeki delillerle ispat yükü kendisinde bulunan davacının dayandığı imza itirazından vazgeçtiği başkaca ispata yarar delilde sunmadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddi yoluna gidilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İspatlanamayan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 35,90-TL maktu ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 690,89-TL harçtan mahsubuna, artan 654,99-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 4.800,11-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine BIRAKILMASINA,
5-Davalı tarafından yapılan 31,30-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Avanslardan artan olur ise karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,

5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 19/10/2018

KATİP …
¸e-imza

HAKİM …
¸e-imza