Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/791 E. 2018/849 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/791
KARAR NO : 2018/849

DAVA : TAZMİNAT (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/08/2013
KARAR TARİHİ : 20/12/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14.01.2019

Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/04/2014 tarih … esas ve … karar sayılı görevsizlik kararı üzerine Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas numarasını tevzi olan ve mahkemelerin birleşmesi sonucu mahkememizin …. Esasına kaydı yapılan dava dosyasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekççesinde özetle; müvekkili …’nun 20.12.2012 tarihinde işe gitmek için …. Mah. Atışalanı yan yol yaya kaldırımında beklerken ….işletmesine bağlı …. plakalı Özel Halk Otobüsü olması gerekenden çok süratli bir biçimde duracağı bölüme yanaştığını, otobüs şoförü davalı …’ın trafik kurallarına aykırı şekilde otobüsü sevk ve idare etmesi, otobüsün bakım ve onarımlannın yapılmamış / eksik yapılmış olması sebepleriyle otobüs üzerinde bulunan onlarca kilo ağırlığındaki metal kapağın yerinden fırlayarak hızla müvekkili …’ya çarptığını, çarpma sebebiyle, müvekkilinin sol kolunun parçalanarak koptuğunu, vücudunda kemik kırıkları oluştuğunu ve diyaframında büyüme meydana geldiğini, müvekkilinin aldığı darbe omurilik bölgesine kadar ulaştığından, periyodik olarak da omuriliği ile ilgili olarak kontrole gitmekte ve gözlem altında tutulduğunu, zaman geçtikçe yeni yeni sağlık problemlerinin de ortaya çıktığını, hastane raporlarları ve kayıtlarından da anlaşılacağı üzere müvekkili …’nun, basit tıbbı müdahale ile iyileşemeyecek ve hayat fonksiyonlarını ağır derecede etkileyecek, kemik kırıkları oluşacak biçimde yaralandığını, müvekkilinin kazadan sonra …. Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldığını kolunu kullanamaması nedeniyle daimi İş gücü kaybının da mevcut olduğunu, çalışma gücü kaybına İlişkin maddi tazminat bedelinin bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağı ve maddi zararlar henüz belirli hale gelmediğinden sonradan arttırmak üzere ve fazlaya ilişkin her türlü yasal haklan saklı kalmak kaydıyla; iş gücü kaybı nedeniyle şimdilik 5.000,00-TL (beşbinTürkLirası), gelir kaybı nedeniyle şimdilik 1.000,00 TL (blnTürkLirası), tedavi masrafları nedeniyle şimdilik 15.500,00 TL (onbeşbinbeşyüzTürkLirası) olmak üzere toplam 21.500,00 TL (ylrmlbirbinbeşyüztürkLirası) maddi tazminatın davacı … lehine, 20.12.2012 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalı …Ş, (poliçe üst sınırı ile sınırlı olmak kaydıyla), davalı …, davalı işleten ….Gıda Son. ve Tic. Ltd, Şti., ve davalı … Müdürlüğümden müştereken ve müteselsilen tazminine karar verilmesini, kusurları olmadan maruz kaldıkları acı, üzüntü ve ızdırap nedeniyle davacı … Iehine 100.000,00 TL (yüzbinTürkLİrası), davacı … lehine 30.000,00 TL (otuzbln Türklirası), davacı müşterek çocuklar … lehine 10.000,00 TL (onbinTürkLirası), … lehine 10.000,00TL (onbinTürİkLirası), … lehine 10.000,00 Tk (onbinTürkLirası) olmak üzere toplam 160.000,00 Tl (yüzatmişblnTürkürası) manevi tazminatın 20.12.2012 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalı …, davalı işleten ….Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti, davalı … ve davalı kasko sigortacısı ….Sigbrta A.Ş.’den (ihtiyari mali mesuliyet teminatı üst sınırı ile sınırlı olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tazminine karar verilmesini, müvekkilinin meydana gelen kazada kusursuz olduğunun dilekçesi ekindeki belgelerden açıkçi ortada olduğundan; dava sonunda hüküm altına alınacak tazminat taleplerinin tahsilinin imkânsız hale gelmemesi ve alacaklarının teminat altına da alınmamış olması sebebiyle takdiren ve teminatsız olarak davalı ….Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. ait; …. plakalı 2012 model …. marka araç üzerine, otobüs hattı üzerine ve şirketin başkaca taşınır ve taşınmaz mal varlıkları üzerine İhtiyati tedbir konulması talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin 13/09/2013 havale tarihli cevap dilekçesinde; dava dilekçesinin incelenmesinde; 20.12.2012 tarihinde sürücüsü olduğunu, …plaka sayılı vasıtanın kapağının fırlayarak davacılardan …’ya çarpması neticesinde oluştuğu iddia edilen zararın müştereken ve müteselsilen tahsilinin talep ve dava edildiğinin anlaşıldığını, sorumluluk hukukunun temel prensipleri gereği oluşan zarardan sorumlu tutulabilmesi için olayda kusurunun veya kanuni sorumluluk nedenlerinin birinin bulunmasının zorunlu olduğunu, işleten sıfatının bulunmadığını, kazaya karışan araç sürücüsü olması nedeniyle davaya dahil edildiği olayda bu sebeplerin hiç birisinin mevcut bulunmadığını, dava konusu kazanın sürücü hatası olarak değil, engellenmesi mümkün olmayan bir teknik arıza nedeniyle meydana geldiğini, bu teknik anzanın ortaya çıkmasını engellemek ya da gidermek için yapabileceği hiçbir şey bulunmadığını, işleten tarafından aracın gerekli bakımlarının periyodik olarak yapılmakta olduğunu, ayrıca bıı bakımların yapılıp yapılmamasının kendisinin sorumluluk alanında olmadığını, kaza sırasında aracın hızının da normal sınırlar içerisinde olup aksi yöndeki iddianın gerçeği yansıtmadığını, olayın meydana gelmesinde kendisinin herhangi bir kusuru olmadığı gibi, meydana gelmesini önlemek için alabileceği bir tedbir de bulunmadığını, işleteni olmadığı sadece sürücüsü olduğu aracın teknik arıza ve bakımlanndan sorumlu tutulmasının da mümkün olmadığından davanın kendisi yönünden reddinin gerektiğini, beyan ederek haksız fiile konu trafik kazasının asli kusurlu tarafı olan davacının hukuki dayanaktan yoksun, haksız ve kötıi niyetli olarak fahiş miktarda İstediği manevi tazminat talebinin reddini savunmuştur.
Davalı ….Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili 09/09/2013 havale tarihli cevap d|ekçesinde; meydana gelen trafik kazasında davalı müvekkili şirketin herhangi bir kusuru ve sorumluluğu bulunmadığından davalı müvekkili şirket yönünden davanın reddinin gerektiğini, davacının dava dilekçesinde, davla konusu kazanın, …. plakalı otobüsün sol dış bölgesinde bulunan kapağın yerinden fırlaması sonucu meydana geldiğini iddia ettiğini, , otobüste bulunanve kazaya sebebiyet verdiği iddia olunan kapağın, otobüsün sol yanında bulunmakta olup kilitli bulunduğunu, aracın tüm elektronik donanımın burada bulunması nedeniyle güvenlik açısından kilitli olduğunu, bu nedenle davacının iddia ettiği gibi aracın hızlı gitmesi vs. nedenlerle kapağın yerinden çıkmasının mümkün bulunmadığını, kazaya sebebiyet veren müvekkili şirkete ait aracın 2012 model …. Markalı otobüs …. Otomotiv San. ve Tic. Ltd. $ti, ‘den satın alınmış olup yine aracın periyodik bakımları yetkili servise zamanında ve tam olarak yaptırıldığını, davanın ….Otomotiv San. ve Tlc. Ltd. Şti. ve Ulaşım Motorlu Araçlar Servis Oto. Tur. San. Tlc. Ltd. Şti.’ne ihbarını talep ettiklerini, günümüz ekonomik koşulları ve piyasa şartları göz önüne alındığında montaj eleneni olduğu belirtilen davacının iddia ettiği ücretin fahiş bulunduğunu, davacının kazadan önce aylık 1.650-TL ücret ile çalıştığının kabulünün mümkün olmadığını, davacının aldığı ücretin yazılı delil ile ispatlanmasının gerektiğini, günümüz piyasasında montaj elemanlarının asgari ücret düzeyinde ücretle çalışmakta olduğunu, yargılama aşamasında davacıya ait sigorta kayıtları celp edildiğinde davacının aldığı ücretin ortaya çıkacağını, yine yargılama aşamasında yapılacak emsal ücret araştırması sonucu da davacının alabileceği ücretin ortaya çıkacağını, davacının talepve iddialarını kabul anlamına gelmemek üzere, davacıların talep et miş oldukları manevi tazminat miktarının da fahiş bulunduğunu, talep edilen manevi tazminat davacıların zenginleşmesine rteden olacak nitelikte olup kabulünün mümkün olmadığını beyanla davanın reddini istemiştir.
Davalı … A,Ş. vekili 16/09/2013 havale tarihli cevap dilekçesinde; kazaya karışan …. plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde 27/10/2012 – 27/l0/20l3 başlangıç ve bitiş tarihli …… nolu Zorunlu Mail Mesuliyet Sigortası ile sigortalı bulunduğunu, müvekkili sigorta şirketin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limiti ile sınırlı bulunduğunu, poliçe teminat limitinin, azami teminat miktarı olup her halükarda ödenecek blrimeblağ olmadığını, dava öncesinde davacının müvekkili şirkete başvurusunun bulunmadığını, bu nedence müvekkili şirketin temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına sebebiyet de vermediğini, zarar hesabı için seçilecek bilirkişinin aktüerler siciline kayıtlı kişilerden olmasının gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere yaptınlacak olan zarar hesabında asgari ücretin esas alınması gerektiğini, müvekkili şirkete ait …. plakalı özel halk otobüsünün hızlı bir şekilde duracağı yere yaklaşırken otobüs üzerinde bulunan metal kapağın yerinden fırlayarak davacı …’ya çarptığını ve davacının yaralanmasına sebebiyet verdiğini belirterek tazminat talebinde bulunduğunu, meydana gelen trafik kazasında davalı müvekkil şirketin herhangi bir kusuru ve sorumluluğu bulunmadığından davalı müvekkili şirket yönünden davanın reddinin gerektiğini davacının kazadan önce aylık 1.650,00-TL ücret ile çalıştığının kabulünün mümkün olmadığını, davacının aldığı ücretin yazılı delil ile ispatlanmasının gerektiğini, günümüz piyasasında montaj elemanlarının asgari ücret düzeyinde ücretle çalışmakta olduğunu, yargılama aşamasında davacıya ait sigorta kayıtları celp edildiğinde davacının aldığı ücretin ortaya çıkacağını, yine yargılama aşamasında yapılacak emsal ücret araştırması sonucu da davacının alabileceği ücretin ortaya çıkacağını, davacının talepve iddialarını kabul anlamına gelmemek üzere, davacıların talep et miş oldukları manevi tazminat miktarının da fahiş bulunduğunu, talep edilen manevi tazminat davacıların zenginleşmesine rteden olacak nitelikte olup kabulünün mümkün olmadığını beyanla davanın reddini talep etmektedir.
Davalı …Ş. vekilince 12/09/2013 havale tarihli cevap dilekçesinde; davanın konusunun, davacının yaralanma sonucu uğradığı maddi geçici-sürekli işgörmezlik tazminatı ile manevi tazminat taleplerine ilişkin olduğunu, davacılar vekilinin, maddi tazminat talebini aracın trafik zorunlu sorumluluk sigortacısı …. Sigorta A.Ş.ne. manevi tazminat talebini müvekkil …ne hasretmiş bulunduğunu, davaya konu ….. plakalı aracın, müvekkili … nezdinde 14.11.2013 -14.11.2013 vadeli, …..sayılı Genişletilmiş Ticari Kasko Poliçesi kapsamında ihtiyari mali soıjumluluk sigortası ile sigortalı bulunduğunu, müvekkil sigorta kuruluşunun ihtiyari mali sorumluluk sigorta poliçesinde kişi başına mİaddi ve manevi tüm tazminat talepleri yönünden azami sorumluluğunun 100.000.00 TL ile sınırlı olduğunu, davacının talep ettiği manevi tazminat tutarının 150.000,00 TL olduğunu, müvekkil sigortacının azami sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olduğundan, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla; fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmesini, sorumluluğu ve davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla davaya konu 20.12.2012 kazanın tarih itibariyle poliçe vadesi kapsamında bulunduğunu, manevi tazminat talebinin, uğranılan zarar ile uygun olması ve ancak, maddi tazminat ile tazmin edilemeyen zarar tutarı için söz konusu edilmesinin gerektiğini, manevi tazminat talebi bakımından, benzer olaylarda uygulanan tazminat tutarları emsal alındığında, davacı tarafın talebinin yüksek bulunduğunu, müvekkili sigorta kuruluşunun ihtiyari mali sorumluluk sigortası poliçe azami limiti 100.000,00 TL ile sınırlı bulunduğunu, bu bakımdan fazlaya ilişkin taleplerin reddinin gerektiği gibi müvekkil şirketin doğrudan doğruya azami poliçe limiti ile de sorumlu tutulmaması gerektiğini, olay tarihinden faiz talep edilemeyeceğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da yer aldığı üzere ancak, sigortacının tazminat yükümlülüğünü yerine getirebilmesi, talep konusu ile ilgili gerekli tüm belgelerin sigortacıya ibraz edilmiş olmasına bağlı bulunduğunu, davaya konu olayda bu gerekliliğin yerine getirilmediğini, 2/b maddesi uyarınca sigortacı, yaralanan kimselerin yardım, muayene ve kontrol veya bu yaralanmadan ötürü ayakta hastane, klinik ve diğer yerlerdeki tedavi giderleri ile tedavinin gerektirdiği diğer giderlere ilişkin belgeler birlikte kendisine başvurulması gerektiğinden, gerekil şartların yerine getirilmemesi ve başvuru yapılmaması durumunda, sigortacının temerrüdünden söz edilemeyeceğinden poliçe genel şartları ve Yargıtay’ın yerleşik içtihatları uyarınca, sigortacının sorumluluğunun dava tarihinden itibaren başlatılması gerektiğini beyanla davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekilince 02/09/2013 havale tarihli cevap dilekçesinde; müvekkili İdarenin Özel halk otobüslerinin işleteni olmayıp gerek 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu uyarınca gerek Özel halk otobüslerine ilişkin kurum içi mevzuat uyarınca müvekkil idarenin, özel halk otobüslerinin kendi eylemleri sonucu neden oldukları zararlardan dolayı sorumluluğunun söz konusu olmadığından, davanın müvekkil idare açısından husumet yokluğundan reddini talep etttiğini, davayı husumet yönünden kabul etmemekle beraber mahkemenin bu hususta aksi kanaatte olma ihtimaline binaen davanın esasına ilişkin itirazlarında; dava dilekçesinde …’nun kusursuz diğer davalı şoförün ise tam kusurlu olduğu iddia edilmekle birlikte olayın oluş şeklinin davalı şoförün kusurlu olduğuna dair bir emare barındırmadığını, bu hususun diğer davalı şoför hakkında Bakırköy … Sulh Ceza Mahkemesinin …. Esas sayılı kovuşturması kapsamında netlik kazanacağını, davalar arasında bağlantı olması hasebiyle işbu ceza davasının bekletici mesele yapılmasının gerekli olduğunu, dava dilekçesinde davacrnm sol kolunu hissetmekte ve kullanmakta sorun yaşadığı belirtilmekle birlikte zaman içinde iyileşme ihtimalinin olması da gerek davacının zararını gerekse işbu zarara bağlı tazminat taleplerini fahiş kılacağını, yargılama aşamasında da ortaya çıkacağı üzere davacının tazminat talebinin bu hail ile bile fahiş olduğunu, gerek hukuki düzenlemeler gerekse yerleşik içtihatlar uyarınca olayın oluş şekli, kazanın meydana gelmesinde zarar görenin / müteveffanın kusuru ile zararın meydana gelmesine ne oranda sebebiyet verdiğimi, maddi ve manevi tazminatın doğması için şartların oluşup oluşmamış olması ile manevi tazminatın taşıması gereken nitelikler gözetildiğinde manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunun açık bulunduğunu, manevi tazminatın davacı yan açısından zenginleşme unsuru olmaması gerektiğini, bu sebeplerle davacılar için talep ve dava edilen toplam 160.000,00-TL manevi tazminat tutarının fahiş olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
İhbar Olunan (dahili) davalı …Ş. vekili dilekçesinde; müvekkili şirketin…. Meclisi Kararlan gereğince Büyükşehir sınırları içerisinde toplu taşıma yapılacak hatların 3.şahıslara kiralanmasıyla yetkilendirilmiş bir…. iştiraki olduğunu, müvekkilinin işleten, araç maliki ya da aracı kullanan kişi olarak nitelendirilemeyeceğini beyan etmiştir.
İhbar Olunan (Dahili) Davalı …vekili tarafından verilen 17/11/2017 havale tarihli dilekçede; müvekkili şirkete ihbar edilen davada zarfın içerisinden sadece Adli Tıp Kurumu raporu çıktığını, dava konusu olay ve uyuşmazlıkla ilgili müvekkilinin 3. kişi konumunda olduğu ve davanın kendisine ihbarını haklı kılacak herhangi bir haklı, hukuki ve maddi bir sebep bulunmadığını beyanla ihbar talebinin reddini talep etmektedir.
DELİLLER ve YARGILAMANIN ÖZETİ;
Dosyaya delil olarak;
Taraflara ait Sosyal ekonomik durum ,araç tescil bilgileri ,nüfus kaydı ,Tedavi görülen hastane kayıtları, kaza tespit tutanağı,SGK kayıtları, Bakırköy …..Asliye Ceza dosyası …. davalı Sigortaca yapılmış Zorunlu trafik poliçesi, Adli Tıp kurumu raporu, dosya arasına alınmştır.
Bakırköy…..Asliye Hukuk Mahkemesinin….. Esas sayılı 26/12/2013 tarihli (2) nolu ara kararı ile davacı tarafın adli müzaharet talebinin kısmen kabulü ile HMK’nun 335/1-a maddesi gereğince yargı harçları yönünden dava sonuna kadar muaf tutulmasına, gider avansı yönünden ise verilecek ara kararlardan sonra davacı tarafca ikmal edilmesine, önceden gider avansı depo edilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davacılar vekili 18/10/2018 havale tarihli dilekçesiyle dava değerini artırma talebini içerir ıslah dilekçesini sunmuş, adli yardım talebinin kısmen kabulüne karar verildiğinden harçtan muaf tutularak ıslah harcını yatırmamıştır.
16/03/2015 tarihli raporda özetle; davalı …Ş.’ne zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı ,davalı …Ş.’ne genişletilmiş ticari kasko poliçesi kapsamında ihtiyari mali sorumluluk sigortası ile sigortalı, …. plakalı aracın davalı maliki ….Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş.nin %75 oranında, aracın diğer davalı sürücüsü …’ın %25 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya ….Aksu’nun meydana gelen yaralanmalı trafik kazasında kusurunun bulunmadığı kanaati bildirilmiştir.
03/09/2015 tarihli raporda özetle; aracın işletmeye uygunluğunu kontrol eden ve denetleyen kurum ile bakım ve onarımından sorumlu olan kişi veya kurumlarda Asli ve %75 (yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu oldukları, sürücü …’ın tali ve %25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu bulunduğu kanaati bildirilmiş, 25/04/2016 tarihli ek raporda da kök raporda belirtilen görüşü değiştirecek bir durum olmadığı mütalaa olunmuştur.
24/09/2018 tarihli raporda özetle; davacının nihai ve gerçek malüliyet maddi zararının 461.720,86-TL olduğu, davacının nihai ve gerçek tedavi gideri maddi zararının 16.101,00-TL olduğu, temerrüt başlangıcının davalı … şirketleri yönünden 06/08/2013 dava tarihi, diğer davalılar yönünden ise haksız fiilin başlangıcı olan 20/12/2012 kaza tarihi olduğu, davalı … şirketi ve işleten yönünden işleyecek faizin avans faizi, davalı sürücü yönünden ise yasal faiz olduğu, malüliyet maddi zararı yönünden davalı …Ş.’nin sorumluluğu kalmamakla birlikte tedavi giderleri maddi zararı yönünden davalı …Ş.’nin sorumluluğunun devam ettiği, davalı …Ş.’den maddi tazminat talep edilmeyip, sadece manevi tazminat talep edildiği, mahkemece manevi tazminat yönünden hüküm kurulması halinde davalı …Ş.’nin manevi tazminat yönünden sorumluluğunun 100.000,00-TL teminat limitiyle sınırlı olacağı kanati bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu ….İhtisas Kurulu 05/07/2017 tarihli raporunda; …. oğlu 1971 doğumlu …’nun 27/12/2012 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı arızası nedeni ile, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:
Gr1 I (16Aa………..45)A %49×1/4=%12.25
Gr1 VII (19A……….57)A %65
Gr1 X (1Ab…………22)A %26
Balthazard formülüne göre %77.27
E cetveline göre %78.0 (yüzdeyetmişsekiznoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 12 (oniki) aya kadar uzayabileceği mütalaa olunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ SONUÇ
Dava; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 54, 56) maddeleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 maddelerinden ve Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Genel Şartları hükümlerinden kaynaklanan trafik kazası şeklinde gerçekleşen haksız eylem nedeni ile geçici ve sürekli işgöremezlik (maluliyet) gelir kaybına bağlı olarak oluşan maddi zararın giderimi ve manevi tazminat isteminden ibarettir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre,
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 74. maddesi ve yerleşik Yargıtay uygulaması uyarınca, hukuk hâkimi, ceza hâkiminin belirlediği kusur oranı ve beraat kararı ile bağlı değil ise de, maddi olgulara ilişkin kararlarıyla bağlıdır. Bu açıdan hukuk hakimi sanığın isnat edilen eylemi işlemediğinin kesin olarak tespiti olgusuna dayalı beraat kararı veya eylemin hukuka aykırılığını ve fâilini belirleyen mahkumiyet kararı ile bağlıdır. Ancak kusur tespitiyle bağlı olmadığından mahkemelerde kusur tespiti yaptırılmış buna göre sürücü davalının meydana gelen kazadan dolayı asli ve tam kusurlu olduğu tespiti hususu mahkememizce kabul görmüştür.
Mahkememizce Bakırköy ….Sulh Ceza Mah. …. esas (Ceza Dava Dosyası) E. sayılı dosyası esas sayılı dosyasının celp olunduğu, dosyanın tetkikinde;
Alınan Ceza dosyasında kusur raporunda;Sanık sürücünün sigorta kapağını sefere başlamadan önce kontrol etmediğinden dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmediğinden bahisle kusurlu olduğu yönünde rapor düzenlenmiştir. Davalı hakkında taksirle yaralama suçu nedeniyle verilen mahkumiyet kararı kesinleşmiştir.
Kural olarak Ceza mahkemesinde, haksız eylemin öğelerinden eylem, nedensellik bağı ve hukuka aykırılık yönleri saptanmış ve bunlar kesinleşmişse, bu üç öğe bakımından ceza mahkemesinin mahkumiyet ya da beraat kararı hukuk hakimini bağlayacaktır.Hukuk hakimi, ceza hakimini mahkumiyet kararına götüren olaylarla bağlıdır. O halde hukuk hakimi, artık olayların başka şekilde gerçekleştiğini benimseyemez ve zararın var olmadığını kabul edemez. (…. ….. 5.10.1987, 4123-7124, YKD.1987/12-1770) T.B.K.’nun 53. maddesi uyarınca ceza mahkemesinin sabit saydığı olaylar üzerine verdiği ve kesinleşen mahkumiyet kararı hukuk hakimini bağlar. (…. …..4.2.1992, 90/12957-92/959, YKD.1992/5-693)bu ilke ve kurallar dikkate alındığında davalı sürücünün davacıya karşı haksız fiili olduğu sabittir. Böylece olaydaki hukuka aykırı fiil uygun illiyet bağı ve kusur durumu tespit edilerek haksız fiilin davalı sürücü tarafından ceza ve hukuk mahkemesinde alınan raporlarla davalı sürücü tarafından asli kusurlu olarak meydana getirildiği tespit edilmiştir ve bu hususu sabit olmuştur. Bu sebeple Borçlar kanunu uyarınca davacının zararını tazminle araç sürücüsü ve işleten sorumludur. Söz konusu meydana gelen olayda kaza anında araç sürücüsü ve ruhsat sahibi işletenin haksız fiil ve yasa uyarınca meydana gelen zarardan sorumlu oldukları kanaat ve inancı mahkememizde oluştuğundan ruhsat sahibi şirketin sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik kanunun 85.maddesine göre “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa,… motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” hükmünü içermektedir. Sonuç olarak davalıların kaza kapsamında meydana tedavi giderleri ve iş göremezlik tazminat alacağından sorumlu oldukları sabit olmuş olup Davalı … ise her ne kadar özel halk otobüsünün maliki olmasa da, özel halk otobüsleri….’den aldıkları çalışma ruhsatı ile çalışmakta, bu otobüslerde Akbil kullanılabilmekte ya da….’nin sorumluluğunda bilet kesilmektedir. Başka bir deyişle özel halk otobüsleri tamamen bağımsız değil, davalı …’nin denetim ve kontrolündedir.Bu nedenlerle davalı …, halk otobüsünün sürücüsünün kusurundan kendi kusuru gibi ve otobüsün maliki davalı ….. ile birlikte işleten sıfatı ile sorumlu olacağı gözetilerek (Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 18/11/2015 Tarih … E…. K. Sayılı ilamı) tazminattan sorumlu tutulması gerekmiş olup , aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan reddine karar yönündeki itirazı yerinde görülmemiştir. Dosya kapsmaında usul ve yasaya uygun alınan bilirkişi raporlarına göre iş göremezlik sebebiyle tespit edilen ve ödeme sonrası oluşan 461720,86 maluliyet sonucu ulaşan tazminadan davalı sürücünün kusuru oranında bütün davalıların söz konusu zarar olan davalı … şirketi kazaya karışan aracın ZMMS poliçesi kapsamından TTK’nun 1483. Madde ve devamı hükümlerinde de belirtildiği üzere, sigorta şirketi poliçedeki limitle sınırlı olmak üzere sorumlu olduğu anlaşılmakla dava tarihi itibariyle davacının durakta beklerken davalıların sürücüsü ve işleteni oldukları otobüsün ön tarafındaki sigorta kapağının fırlaması soncu davacıya çarpması ile meydana gelen yaralamalı kazadan dolayı iş göremez duruma gelen davacı geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik maluliyet için süresine göre yapılan hesaplama ek raporla teknik kusur raporu ve davacının mobilya ustası olduğu husus sabit olduğundan hükme esas alınan aktüerya ek raporu usul ve yasaya uygun bulunmuş olup davalıların itirazları yerinde görülmemiştir.
Davacının ıslah dilekçesi ile talep etmiş olduğu 461.720,86- TL iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, Sigorta Şirketleri yönünden poliçedeki limitle sınırlı olmak üzere Karayolları Trafik Kanunu’ nun 99. Maddesi ve yerleşmiş Yargıtay Kararları gereğince, gerekli belgelerin eklenmesi sureti ile şirkete müracaat tarihinden öncesinde şirketin temerrüdü söz konusu olmadığını, Sigortacı yönünden sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü belgelerin ibrazından itibaren (8) iş günü içinde, böyle bir başvuru olmadığı takdirde dava tarihinde muaccel hale geldiğinden sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine şeklinde karar vermek gerekmiştir. Davacının avans faizi talebi ise davacının ve haksız fiil faili sürücünün de tacir olmadığı dikkate alındığında ,diğer davalılar tacir olsa da her iki taraf için de ticari iş sayılması gereken bir fiil olması yanında TTK’da ticari iş, ticari işletme esasına göre belirlendiğinden dolayısıyla söz konusu aracın haksız eyleminin de TTK’nın 3. maddesi uyarınca ticari iş niteliği taşımamasına, bu durumda davalılardan ancak yasal faiz istenebileceğine, bu davalının hukuki sorumluluğunu üzerine alan davalı … şirketinden de ancak aynı oranda yasal faizi istenebileceğinden davacının avans faizi talebi yerinde görülmeyerek yasal faize hükmedilmiştir.
Davacı için talep edilen Manevi tazminat yönünden ise olayın oluş şekli davalının kusuru meydana gelen yaralamanın ağır derecede kemik kırığı oluşturması maluliyet oranının yüksekliği dikkate alındığında kaza sebebiyle oluşan zarar sebebiyle davacı üzerinde olumsuz ağır olumsuz psikolojik etkilere ve elem üzüntü kedere neden olacağı açıktır manevi tazminatın amacı kişilerde bir nebze olsun elem ızdırabı gidermeye araç olduğu hususu dikkate alınarak hakkaniyet gereği davacıda zenginleşmeye neden olmayacak ayrıca davalıyı da böyle bir fiilden vazgeçirecek ve tekrarlamayacak şekilde manevi tazminat hükmedilmesi gerekir. Ancak hükmedilecek bu manevi tazminatın sembolik bir düzeyde kalmaması da dikkate alınarak davacının acı ve elemini bir nebze giderecek bu fiilin ağırlığı ve gerçekleşme şekli tarafların sosyal ve ekonomik durumları nazara alınarak TMK 4. Maddesi uyarınca davalının maddi durumu da dikkate alınarak sadece haksız fiilden zarar gören davacı yararına takdir edilen uygun manevi tazminat takdir edilmiştir.
Tüm bu nedenlerle; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, maddi tazminata ilişkin davanın ıslah edilmiş miktar üzerinden kabulü ile 461.720,86-TL gerçek maluliyet tazminatının ZMMS poliçe ödeme kapsamında sigorta şirketinin ödeme yapması nedeniyle limiti aşan miktarın ise yukarıda anılan gerekçelerle davalı ….Gıda LTD. ŞTİ ….Genel Müdürlüğü’den olay tarihi olan 20/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, davalı … yönünden 20/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ya verilmesine, ayrıca davacının tedavi giderleri talebi yönünden yargılama sırasındaki ödeme nedeniyle TBK 1166/1 maddesi uyarınca borçlulardan birinin yaptığı ödeme kadar müteselsil sorumluların alacaklıya karşı sorumlu oldukları toplam miktar eksilmiş olur hükmü ve TBK 166/1 maddeye göre de borcun amamı borçlulardan biri tarafından ödenirse diğer borçlular da alacaklıya karşı borçtan kurtulur hükümleri dikkate alınarak tedavi giderleri yönünden sigorta şirketi dava aşamasında ödeme yaptığından diğer bütün borçlular yönünden de konusuz kalan talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulü ile 30.000,00-TL ‘nin kaza tarihi olan 20/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ….gıda, …, ….genel müdürlüğü’den tahsili ile davalı … (….) A.Ş yönünden dava tarihi olan 06/08/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacı …’ya verilmesine, manevi tazminat yönünden …,…, … Ve …için ise dava açma hakkı zarar gören tarafa ait olduğundan manevi tazminat talebinin reddine, davacıların, davalı …aleyhine açtığı davanın söz konusu ZMMS poliçesi kapsamında limit dahilinde ödeme yaptığı da gözetilerek feragat nedeniyle reddine, davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Tedavi giderleri yönünden yargılama gideri hesaplanırken HMK 331.madde uyarınca dava tarihindeki haklılık durumu dikkate alınarak davalılardan tahsili yönünde hesaplama yapılması gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle ;

1-Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine,
Maddi tazminata ilişkin davanın ıslah edilmiş miktar üzerinden KABULÜ ile 461.720,86-TL gerçek maluliyet tazminatının davalı ….Gıda, ….Genel Müdürlüğü’den olay tarihi olan 20/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, davalı … yönünden 20/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ya VERİLMESİNE,
2-Davacının tedavi giderleri talebi yönünden yargılama sırasındaki ödeme nedeniyle konusuz kalan talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
3-Manevi tazminata ilişkin davanın KISMEN KABULÜ ile 30.000,00-TL ‘nin kaza tarihi olan 20/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ….Gıda, …, ….Genel Müdürlüğü’den tahsili ile davalı … (….) A.Ş yönünden dava tarihi olan 06/08/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacı …’ya VERİLMESİNE,
4-Manevi tazminat yönünden …,…, … ve … yönünden dava açma hakkı zarar gören tarafa ait olduğundan manevi tazminat talebinin reddine,
5-Davacıların, davalı …aleyhine açtığı davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
6-Davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
7-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 31.540,15 TL ilam ve karar harcının davalılar ….Gıda, ….Genel Müdürlüğü, …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili hazineye gelir kaydına,
8-Maddi tazminat talebinin ıslah edilmiş miktar üzerinden kabulü yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 32.418,83 TL vekalet ücretinin davalılar ….Gıda, ….Genel Müdürlüğü, …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ya verilmesine,
9-Manevi tazminata ilişkin davanın KISMEN KABULÜ yönünden;
-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 2.049,30 TL ilam ve karar harcının davalılar ….Gıda, …, ….Genel Müdürlüğü, Unico (….) A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsili hazineye gelir kaydına,
10-Manevi tazminat talebinin kabulü yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1.maddesi uyarınca 3.600,00-TL vekalet ücretinin tüm davalılar …, …, ….Gıda San.ve Tic.Ltd.Şti, …. Sigorta A.Ş.’den alınarak davacı …’ya verilmesine,
11-Davacı ….dışındaki diğer davacıların Manevi tazminat talebinin reddi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/3 maddesi uyarınca 2.180 TL vekalet ücretinin davacılar …,…, … ve …’dan alınarak davalılar ….Gıda, …, ….Genel Müdürlüğü, Unico (….) A.Ş.’ne verilmesine
12-Davacı …’nun manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/2 maddesi hükmü uyarınca davalılar davalılar …, …, ….Gıda San.ve Tic.Ltd.Şti, …. Sigorta A.Ş. yararına tayin ve takdir olunan 3.600,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalılar …, …, ….Gıda San.ve Tic.Ltd.Şti, …. Sigorta A.Ş.’ne verilmesine,
13-Davacılar tarafından sarf edilen 737,70-TL tebligat gideri, 137,50-TL müzekkere gideri, 1.750,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.625,20 TL’nin davanın kabul-red oranı dikkate alınarak takdiren 2.023,90-TL’sinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine, kalan kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
14-Davalı … tarafından yapılan 75,00 TL tebligat ve müzekkere giderinin davalı … yönünden davanın ret oranı dikkate alınarak takdiren 17,18-TL’sinin davacılardan alınarak davalı …’a verilmesine, kalan kısmın davalı … üzerinde bırakılmasına,
15-Davalı … tarafından sarf edilen 50,00-TL tebligat ve müzekkere giderinin davalı … yönünden davanın ret oranı dikkate alınarak takdiren 11,45-TL’sinin davacılardan alınarak davalı …’ne verilmesine, kalan kısmın davalı … üzerinde bırakılmasına,
16-Davalı ….Gıda tarafından sarf edilen 65,00-TL tebligat gideri, 25,00-TL müzekkere gideri, 1.350,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.440,00-TL yargılama giderinin davalı ….Gıda yönünden davanın ret oranı dikkate alınarak takdiren 329,85-TL’sinin davacılardan alınarak davalı ….Gıda’ya verilmesine, kalan kısmın davalı ….Gıda üzerinde bırakılmasına,
17-Avanslardan artan olur ise karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin, davalı … vekilinin, davalılar … , ….Gıda vekilinin, davalı …Ş.vekilinin, ihbar olunanlar vekillerinin yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/12/2018

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸