Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/766 E. 2018/899 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/766
KARAR NO : 2018/899

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/09/2014
KARAR TARİHİ : 27/12/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/01/2019
Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının mahkemenin faaliyetinin durdurulması üzerine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu 1.Dairesinin 08.09.2014 tarih 1945 Sayılı Kararı uyarınca yapılan devir işlemi nedeniyle, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas numarasını alan dava dosyasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekili … 28.09.2012 tarihinde saat 12:00 sıralarında Başakşehir Organize Sanayi bölgesi….Sitesi önü … Cadde üzerinde kendisine ait … plakalı motorsikleti ile seyir halinde iken davalılardan ekmekçi gıda …. Ltd Şti ‘ ne ait ve diğer davalı ….kullandığı …. plakalı ….marka ticari araç sanayi sitesi önünde bulunan ve U dönüşü yapmanın yasak olduğu kavşakta U dönüşü yaparak davacıya çarpmış davacıyı ve motorsikletini yaklaşık 20 metre fırlatarak davacının sol ayağının kopma derecesinde yaralanmasında vücudunun değişik yerlerinde kemik kırıklarına motorsikletininde kullanılmaz hale gelmesine sebep olduğunu kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün tamamen kusurlu olduğu davacının bu kazadan dolayı bir sürü çeşitli hastanelerde operasyolar geçirdiğini halende tedavi ve operasyonların devam ettiğini ayağının eski fonksiyonlarına ve işlevine sahip olup olmayacağının belirli olmadığına olayla ilgili Küçükçekmece Cumhiriyet Baş Savcılığının…. sayılı dosyası ile soruşturma açıldığını öncelikle davalı şirkete ait…. plakalı aracın kaydına teminatsız olarak tedbir konulmasına 50.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 28.09.2012’den itibaren işliyecek olan avans faizi ile birlikte davalılardan …Ltd.Şti ve …. ‘den müşterek ve müteselsilen tahsiline davacıya verilmesine fazlaya ilişkin hak ve taleblerinin saklı kalmak üzere 5.000 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 28.09.2012 itibaren işliyecek olan avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketlerinin sorumlulukları ile sınırlı olmak üzere bütün davalılardan müştereken müteselsilen olarak tahsiline davacıya verilmesine yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılar Uhdesinde bırakılmasında karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. Ltd.Şti.vekili cevap dilekçesinde; davacının 28.09.2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkili şirketin işleten sıfatıyla sorumlu olduğundan bahisle müvekkilinden maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğunu, davacının taleplerinin haksız ve mesnetsiz olup davanın reddi gerektiğini, kaza tespit tutanağında şirket çalışanı diğer davalı ….’e 8 asli kusur verilmesinin hatalı olduğunu, diğer davalı şoför tarafından da beyan edildiği ve kazanın meydana geliş şekli de dikkate alındığında müvekkili şirket aracının davacının motosikletine çarpmadığını, davacının sokak arasından çıkarak sola dönüş yapan müvekkili şirket aracına sağ ön tarafından çarptığını, müvekkilinin çıktığı sokak başla dikkate alındığında, geride bıraktığı mesafe ve geldiği nokta itibariyle kavşağın ortasında olduğunu, davacının ise kavşağa çok daha sonra girdiğini, hızını azaltmadığını ve hızı sebebiyle müvekkili şirket aracına çarparak kazaya sebebiyet verdiğinin anlaşıldığını, tespit tutanağından bu hususların anlaşılabileceğini, tespit tutanağını hazırlayan görevlilerin müvekkili şirket çalışanına asli kusur yüklemelerinin aynı tutanakta yer alan kroki ile açıklamanın çelişkili olması sonucunu doğurduğunu, bu sebeple tespit tutanağındaki kusur ile ilgili açıklamaları kabul etmediklerini, davacının kazanın meydana geliş şeklini dava dilekçesinde hatalı beyan ettiğini, dilekçedeki ifadeye göre şirket çalışanının sevk ve idaresindeki aracın U dönüşü yapılmayan yerden U dönüşü yaparken kaza meydana geldiğini, bu ifadeni kaza tespit tutanağında dahi yer almadığını, zira aracın U dönüşü yapmadığını, kaza tespit tutanağındaki krokiden de anlaşılacağı üzere kavşağa Turgut Özal caddesi istikametinden giriş yaptığını, kavşağa motosikletten önce giren ve gideceği istikametteki yola dahi giren müvekkiline davacının idaresinde olan motosikletin çarptığını, ve kazanın bu şekilde meydana geldiğini, tespit tutanağında her ne kadar Karayolları Trafik Kanunu 84. madde mucibi şirket çalışanına asli kusur verilmişse de bu maddede geçen kavşaklardaki geçiş üstünlüğü Karayolları Trafik Yönetmeliği 109.maddede açıklandığını, buna göre kavşaklarda geçiş üstünlüğü sağdan gelen aracın ise de kavşağa girmiş araca sağdan da gelse diğer aracın yol vermesi gerektiğini, davacının talep ettiği maddi ve manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, davacının tedavisine dair belgelerin henüz dosyaya sunulmadığını, bu belgelere ilişkin beyanda bulunma haklarını saklı tuttuklarını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı …. Sigorta A.Ş.vekili cevap dilekçesinde; sigortalı ….’ün 28.09.2012 tarihinde meydana geldiği iddia edilen kaza sebebiyle sigortalı araçta meydana gelen hasara ilişkin olduğunu, davacının düzenlenmiş olan kasko poliçesinden karşılanması talepli dava açtığını, öncelikle dava ve cevap dilekçelerinin tarafına tebliği ile birlikte talep türü, talep miktarı ve talep eden gibi ayrıntıların öğrenmesinin sağlanmasını, …. plaka sayılı aracın müvekkilinin sigorta şirketi nezdinde kasko poliçesi ile ihtiyari mali mesulivet sigorta poliçesi ile de sigortalı olup poliçe teminatı kaza basına tefriksiz maddi araç haşan ve bedeni zararlarda poliçe ile sınırlı olduğunu, ancak ihtiyari mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sağlanan teminatın her halükarda ödenmesi gereken bir tazminat olmayıp , Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesinin karşılayamadığı kaza tarihi itibariyle Zorunlu Mail Mesuliyet Sigorta Poliçesindeki teminatların üstündeki zararlar İçin devreye gireceğini, davacı yanın taleplerinin Trafik Poliçe teminatları dahilinde kalması durumunda müvekkili şirket bakımından herhengi bir sorumluluk doğmayacağını, Müvekkili sigorta şirketinin nezdinde düzenlediği tüm poliçelerinden kaynaklanan maddi tazminat taleplerine ilişkin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olup; kabul anlamına gelmemek kaydıyla, söz konusu sorumluluk aynı zamanda davacıların yoksun kaldıkları gerçek destek miktarı İle de sınırlı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydı ile müvekkili şirketin temerrüdü söz konusu olmadığını, sigortacı tarafından tazmin edilecek olan “gerçek” zararın davacının vücut bütünlüğü kaybı oranı olmayıp, “meslekte kazanma gücünün daimi kaybı” oranındaki gerçek maddi zarar olduğunu, e buradaki iş gücü kaybının hesaplanması için bu rapor üzerine bir de Adli Tıp uzmanlarınca İş gücü Kaybının bu özürlülük oranına göre kişide ne kadar olduğunun hesaplanması gerektiğini, ancak Sosyal Sigortalar Sağlık İşleri Tüzüğü’ ne göre verilecek Hastane raporunun zaten iş gücü kaybını göstereceğini, esasen Sosyal Sigortalar Sağlık İşleri Tüzüğünün mevcut olduğunu, hesaplamanın nasıl yapılacağının tüzükte örnekleriyle gösterildiğini, dosyanın en geçerli tespitin yapılabilmesi İçin Adli Tıp …. İhtisas Dairesi’ne gönderilerek meslekte kazanma gücünün daimi olarak ne oranda kaybedildiğinin tespitinin gerektiğini, davacının söz konusu olaydan dolayı SGK kurumun daim herhangi bir ödeme alıp almadığının tespiti gerekeceğini, müvekkili şirketir her halükarda poliçe limiti İle sorumlu olmakla, yasa gereği eğer sosyal güvenlik kuruluşları veyahut özet bir sigorta kuruluşundan anılan kaza sebebiyle yapılan ödemeler daha sonradan müvekkil şirkete rücu edileceği ve bu ödemelerin davacının zararını ortadan kaldırdığı ölçüde tazminat miktarında azalma olacağından bu konuda herhangi bir ödeme alınıp alınmadığının tespiti gerektiğini, yapılan ödemeler oranında zararın karşılandığını ve bu ödemeler için yine ayrıca müvekkili şirkete sosyal güvenlik kurumunca rücu edileceği düşünülerek bu ödemelerin hesaplanabilecek tazminat miktarından mahsubu gerektiğini, müvekkili şirket nezdinde doğmuş herhangi bir sorumluluk bulunmadığından dava açılmasına sebebiyet vermediğini, faiz talebi açısından dava konusu talebin bir haksız fiil olan trafik kazasından kaynaklanmakta olup, ticari iş olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, davanın reddini istemiştir.
Davalı …. Sigorta A.Ş.vekili cevap dilekçesinde; dosyanın yetkili olan İstanbul Mahkemelerine gönderilmesini, esasa ilişkin cevap hakkımız saklı kalmak kaydıyla, davacı delillerinin tarafımıza tebliğini, davacı tarafça maddi tazminat talebinin niteliğinin açıklanmasını, 6111 sayılı Yasa kapsamında müvekkil şirketin sorumluluğu kalmadığından davacının “Tedavi Gideri” ile “Geçici İş göremezlik tazminatına0 ilişkin taleplerinin reddini, daimi maluliyet tazminatı bakımından tüm delillerin toplanması ve “Adli Ttp Kurumu, Trafik İhtisas Dairesi” tarafından kusur tespitinin yapılmasından sonra müvekkili şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması durumunda; maluliyet oranının tespiti için davacının “Tam Teşekküllü bir Devlet Hastanesi’ ne sevk edilmesini ve müvekkil şirketçe sigortalı aracın kusurlu bulunması durumunda yine “Aktüer” sıfatına sahip bir bilirkişi kanalı ile “sakatlıktan kaynaklanan sürekli iş göremezlik” tazminatının hesaplanmasını, yapılacak yargılamada, sınırlı sorumluluk ilkesi, gerçek zararm giderilmesi ilkesi, kusur oranında sorumluluk ilkesi, gözetilerek kusur ve tazminat miktarının hesaplanmasını, huzurdaki davanın “Tedavi Gideri” tazminatı bakımından, HMK md,6i gereği (feri müdahil olması için) dava dışı SGK’ ya ihbar edilmesini, kaza tarihinden itibaren avans faizi talebinin reddi ile davanın reddini savunmuştur.
Davalı SGK Başkanlığı İstanbul İl Müdürlüğü cevap dilekçesinde; davaya dahil edilmesiyle ilgili olarak Cibali Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi ile yazışma yapılmış olup adı geçen Merkezin 25/04/2018 tarih …. sayılı yazısında; 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanun’un Bazı Alacakların Yeniden yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 59 uncu maddesi İle 2918 sayıl: Karayolları Trafik Kanununun yeniden düzenlenen 98 inci maddesi: “Trafik hazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup tatmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır.”dendiğini, Kanunun bu hükmü uyarınca tedavi giderlerinin Sağlık Uyğulama Tebliğinde belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde sorumlu olup genel sağlık sigortalısı için ödenmesi gereken miktarın üzerinde yapılan tedavi giderleri için Kuruntumuzun bir sorumluluğu bulunmadığını, yine aynı Kanunun Geçici l’inci maddesi: “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kavdan nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır…” hükmünün düzenlendiğini, yapılan incelemede, anılan şahıs ile ilgili herhangi bir başvuru bilgisine rastlamlamadığını, kurumun Karayolları Trafik Kanunun 98.maddesi kapsamındaki sorumluluğunın Sağlık Uygulama Tebliği ile sınırlı olduğunu, bu itibarla tedavi giderlerinin Sağlık Uygulama Tebliğini aşan kısmından sigorta şirketi sorumlu olduğu gibi geçici iş görmezlik ödeneği ve bakıcı giderleri Kurumun ödemekle yükümlü bulunduğu tedavi gideri kapsamında olmadığını, davanın reddini savunmuştur.
İhbar olunan … Sigorta A.Ş. vekili vermiş olduğu beyanında; haksız açılan davanın reddine yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ;
Dosyaya delil olarak;
Taraflara ait Sosyal ekonomik durum ,araç tescil bilgileri ,nüfus kaydı ,Tedavi görülen hastane kayıtları, kaza tespit tutanağı,SGK kayıtları, K.Çekmece ….Sulh Ceza Mah. …. esas sayılı dava dosyası, davalı Sigortaca yapılmış Zorunlu trafik poliçesi, Adli Tıp kurumu raporu, dosya arasına alınmştır.
Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulu’ndan alınan 06/04/2016 tarihli raporda özetle; mevcut belgelere göre,…. oğlu, … doğumlu ….’ün 28.09.2012 tarihinde geçirdiği motosiklet kazasına bağlı arızası sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr1 XII ( 27Aa——–15) A%19 E cetveline göre %20.0 (yüzdeyirminoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (geçici iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 18 (onsekiz) aya kadar uzayabileceği mütalaa olunmuştur.
03/11/2014 tarihli raporda özetle; davalı sürücü ….’in olayda %100 (yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu, davacı ….’ün olayda kusursuz olduğu bildirilmiştir.
25/10/2016 tarihli raporda özetle; hukuki durumun ve delillerin takdiri mahkemeye ait olmak üzere 28.09.2012 tarihli trafik kazası neticesinde %20 malûl kalan davacı …. ile davalılar arasındaki uyuşmazlık noktaları yönünden; davacı ….’ Ün nihai ve gerçek maddi zararının 274.774,16 TL olduğu, davacı ….’ ün davalı …. Sigorta A.Ş’ den talep edebileceği maddi zararının ZMSS poliçesi teminat limiti ile sınırlı ve (225.000,00-TL olduğu, davacı ….’ ün (225.000,00)TL ZMSS teminat limitini aşan (49.774,16)TL tutarındaki bakiye maddi zararını …. plakalı aracın davalı sürücüsü ve işleteni olan davalılardan müştereken ve mütesellilen talep edebileceği, davalı davalı … Sigorta A.Ş düzenlemiş olduğu İMM poliçesi ile bedeni zararlar yönünden 3. şahıslara karşı sorumlu olduğu, İMM poliçesi İle sigortaladığı aracın davacı sürücüsünün kusursuz olduğu da birlikte değerlendirildiğinde davacının maluliyet maddi zararı yönünden sorumluluğunun bulunmadığı, davacının aracını çektirmesi nedeniyle maddi zararının (150,00) TL olduğu, temerrüt başlangıç tarihinin davalı sigorta şirketleri yönünden 05.02.2013 dava tarihi, diğer davalılar yönünden 28.09.2012 kaza tarihi olduğu mütalaa olunmuştur.
15/03/2017 tarihli ek raporda özetle; hukuki durumun ve delillerin takdiri mahkemeye ait olmak üzere 28.09.2012 tarihli trafik kazası neticesinde %20 malûl kalan davacı …. ile davalılar arasındaki uyuşmazlık noktaları yönünden; davacı ….’ ün nihaî ve gerçek maddi zararının (289.370,15)TL olduğu, davacı ….’ ün davalı …. Sigorta A.Ş’ den talep edebileceği maddi zararının ZMSS poliçesi teminat limiti ile sınırlı ve (225.000,00)TL olduğu, davacı ….’ ün (225.000,00)TL ZMSS teminat limitini aşan (64.370,15)TL tutarındaki bakiye maddi zararını … plakalı aracın davalı sürücüsü ve işleteni olan davalılardan müştereken ve müteselsilen talep edebileceği, davalı … Sigorta A.Ş düzenlemiş olduğu İMM poliçesi ile bedeni zararlar yönünden 3. Şahıslara karşı sorumlu olduğu, İMM poliçesi ile sigortaladığı aracın davacı sürücüsünün kusursuz olduğu da birlikte değerlendirildiğinde davacının maluliyet maddi zararı yönünden sorumluluğunun bulunmadığı, davacının aracını çektirmesi nedeniyle maddi zararının (150,00)TL olduğu, davacının tedavi giderleri nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının; tedavi giderlerine ilişkin tablonun 23. ve 28 . sırasındaki alerji ve cildiye harcamalarının kaza ile illiyet bağının olduğuna ilişkin belge sunulması halinde (32.452,71)TL, belge sunulamaması halinde ise (31.614,57)TL olduğu, temerrüt başlangıç tarihinin davalı sigorta şirketleri yönünden 05.02.2013 dava tarihi, diğer davalılar yönünden 28.09.2012 kaza tarihi olduğu mütalaa olunmuştur.
07/09/2017 tarihli ek raporda özetle; 28.09.2012 tarihli trafik kazası neticesinde %20 malül kalan davacı …. ile davalılar arasındaki uyuşmazlık noktaları yönünden; davacı ….’ ün nihai ve gerçek maddi zararının 289.370,15-TL olduğu, davacı ….’ ün davalı … Sigorta A.Ş.’den talep edebileceği maddi zararının ZMSS poliçesi teminat limiti ile sınırlı ve (225.000,00) TL olduğu, davacı ….’ ün (225.000,00) TL ZMSS teminat limitini aşan (64.370,15)TL tutarındaki bakiye maddi zararını … plakalı aracın davalı sürücüsü ve İleteni olan davalılardan müştereken ve müteseisiien talep edebileceği, davalı … Sigorta A.Ş düzenlemiş olduğu İMM poliçesi ile bedeni zararlar yönünden 3. şahıslara karşı sorumlu olduğu, İMM poliçesi ile sigortaladığı aracın davacı sürücüsünün kusursuz olduğu da birlikte değerlendirildiğinde davacının maluliyet maddi zararı yönünden sorumluluğunun bulunmadığı, davacının aracım çektirmesi nedeniyle maddi zararının (150,00)TL olduğu, davacının tedavi giderleri nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının; tedavi giderlerine İlişkin tablonun 23. ve 28 . sırasındaki alerji ve cildiye harcamalarının kaza ile illiyet bağının olduğuna ilişkin belge sunulması halinde (32.452,71)TL belge sunulamaması halinde ise (31.614,57) TL olduğu, temerrüt başlangıç tarihinin davalı sigorta şirketleri yönünden 05.02.2013 dava tarihi, diğer davalılar yönünden 28.09.2012 kaza tarihi olduğu, SGK İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Cibali Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezinin 16.03.2017 tarihli ek raporumuzdan sonra (25.05.2017 tarihinde) dosyaya ulaşan yazısı ekindeki MEDULA dökümlerinin tetkikinde, davacı hasta adına Universal Hastaneler Grubu Çamlıca Hastanesi ve Medipol Mega Hastaneler Kompleksine toplamda 7.611,36 TL- ödeme yapıldığı, bu tedavilere dair döküm tablosunun, 6. maddede yer alan Davacr Hasta (….) tarafından yapılan 32.452,71 TL- (31.614,57) TL- tutarındaki ödemeler tablosuyla karşılaştırılmasında herhangi bir çakışma tespit edilmediği, dolayısıyla 5GK kendisine bildirilen tedavi giderlerini Sağlık Uygulama Tebliği Hükümleri uyarınca Ödenmiş bulunmadığı, davalı tarafın önceki rapora itirazlan arasında yer alan 2916 saydı yasanın 98. maddesi kapsamında tüm tedavi giderlerinin SGK tarafından ödenmesi ve davalı ZMSS poliçesi sigortalayanı … Sigorta A.Ş.’nin tedavi giderlerinden tamamen bağışık tutulması talebinin güncel mevzuata uygun bulunmadığı, önceki rapordaki maddi hükümlerde ve sonuçlarda bir değişiklik yapılmasına gerek görülmediği mütalaa olunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ SONUÇ
Dava; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 54, 56) maddeleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 maddelerinden ve Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Genel Şartları hükümlerinden kaynaklanan trafik kazası şeklinde gerçekleşen haksız eylem nedeni ile geçici ve sürekli işgöremezlik gelir kaybına bağlı olarak oluşan tedavi giderleri de dahil maddi zararın giderimi ve manevi tazminat isteminden ibarettir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre,
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 74. maddesi ve yerleşik Yargıtay uygulaması uyarınca, hukuk hâkimi, ceza hâkiminin belirlediği kusur oranı ve beraat kararı ile bağlı değil ise de, maddi olgulara ilişkin kararlarıyla bağlıdır. Bu açıdan hukuk hakimi sanığın isnat edilen eylemi işlemediğinin kesin olarak tespiti olgusuna dayalı beraat kararı veya eylemin hukuka aykırılığını ve fâilini belirleyen mahkumiyet kararı ile bağlıdır. Ancak kusur tespitiyle bağlı olmadığından mahkemelerde kusur tespiti yaptırılmış buna göre sürücü davalının meydana gelen kazadan dolayı asli ve tam kusurlu olduğu tespiti hususu mahkememizce kabul görmüştür.
Mahkememizce K.Çekmece ….Sulh Ceza mah. … esas (Ceza Dava Dosyası) E. sayılı dosyası esas sayılı dosyasının celp olunduğu, dosyanın tetkikinde; davalı sürücünün taksirle yasak olduğu halde U dönüşü yapmak suretiyle kusurlu şekilde taksirle yaralamaya neden olma suçundan cezalandırıldığı ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştıuır.
Alınan Ceza dosyasında ATK kusur raporunda Sanık sürücü …. olay yeri caddede park halinde bulunan idaresindeki otomobil ile harekete geçip olay mahalline geldiğinde de kendi istikameti için mevcut “U” dönüşü yasağına rağmen “U” dönüşü manevrasına geçtiği, dönüşü sırasında yol üzerinde gerekli-yeterli kontrolleri yapmadığı, ilk geçiş hakkını bölünmüş yol üzerinde doğrultu değiştirmeden yaklaşan motosiklete bırakmadığı ve manevrası sırasında motosikletin önünü kapadığı olayda dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışı ile asli derecede tamamen kusurludur.denmiştir.
Kural olarak Ceza mahkemesinde, haksız eylemin öğelerinden eylem, nedensellik bağı ve hukuka aykırılık yönleri saptanmış ve bunlar kesinleşmişse, bu üç öğe bakımından ceza mahkemesinin mahkumiyet ya da beraat kararı hukuk hakimini bağlayacaktır.Hukuk hakimi, ceza hakimini mahkumiyet kararına götüren olaylarla bağlıdır. O halde hukuk hakimi, artık olayların başka şekilde gerçekleştiğini benimseyemez ve zararın var olmadığını kabul edemez. (4. HD. 5.10.1987, 4123-7124, YKD.1987/12-1770) T.B.K.’nun 53. maddesi uyarınca ceza mahkemesinin sabit saydığı olaylar üzerine verdiği ve kesinleşen mahkumiyet kararı hukuk hakimini bağlar. (4. HD.4.2.1992, 90/12957-92/959, YKD.1992/5-693)bu ilke ve kurallar dikkate alındığında davalı sürücünün davacıya karşı haksız fiili olduğu sabittir. Böylece olaydaki hukuka aykırı fiil uygun illiyet bağı ve kusur durumu tespit edilerek haksız fiilin davalı sürücü tarafından ceza ve hukuk mahkemesinde alınan raporlarla davalı sürücü tarafından yasak olduğu halde U dönüşü yapmak suretiyle asli ve tam kusurlu olarak meydana getirildiği tespit edilmiş ve bu hususu sabit olmuştur. Bu sebeple Borçlar kanunu uyarınca davacının zararını tazminle araç sürücüsü ve işleten sorumludur. Söz konusu meydana gelen olayda kaza anında araç sürücüsü ve ruhsat sahibi işletenin haksız fiil ve yasa uyarınca meydana gelen zarardan sorumlu oldukları kanaat ve inancı mahkememizde oluştuğundan ruhsat sahibi şirketin sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik kanunun 85.maddesine göre “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa,… motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” hükmünü içermektedir. Sonuç olarak davalıların kaza kapsamında meydana tedavi giderleri ve iş göremezlik tazminat alacağından sorumlu oldukları sabit olmuş olup Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmeliğin 4.maddesinin 1.maddesinde yer alan “…….Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda” ibaresinin Danıştay 15.Dairesinin 16/03/2016 tarih, 2013/7713 Esas, 2016/1779 Karar sayılı kararı ile iptaline karar verilmiş olduğundan bundan böyle SUT ayrımına gidilemeyeceği, 6111 sayılı Kanunun 56.maddesiyle değişik 2918 Sayılı Kanunun 98.maddesi kapsamında davada talep edilen tedavi giderleri yönünden SGK’nın yasal hasım haline gelmesi nedeniyle iş bu davada davalı haline gelmiştir. Dosya kapsmaında usul ve yasaya uygun alınan bilirkişi raporlarına göre iş göremezlik sebebiyle tespit edilen geçici ve sürekli iş göremezlik nedeniyle toplam 279453,47 TL tazminadan davalı sürücünün kusuru oranında bütün davalıların söz konusu zarar olan davalı sigorta şirketi kazaya karışan aracın ZMMS poliçesi kapsamından TTK’nun 1483. Madde ve devamı hükümlerinde de belirtildiği üzere, sigorta şirketi poliçedeki limitle sınırlı olmak üzere sabit olduğundan hükme esas alınan aktüerya ek raporu usul ve yasaya uygun bulunmuş olup davalıların itirazları yerinde görülmemiştir.
Davacının artırım dilekçesi ile talep etmiş olduğu 279453,47 TL iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, Sigorta Şirketleri yönünden poliçedeki limitle sınırlı olmak üzere Karayolları Trafik Kanunu’ nun 99. Maddesi ve yerleşmiş Yargıtay Kararları gereğince, gerekli belgelerin eklenmesi sureti ile şirkete müracaat tarihinden öncesinde şirketin temerrüdü söz konusu olmadığını, Sigortacı yönünden sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü belgelerin ibrazından itibaren (8) iş günü içinde, böyle bir başvuru olmadığı takdirde dava tarihinde muaccel hale geldiğinden sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine şeklinde karar vermek gerekmiştir. Davacının avans faizi talebi ise davacının ve haksız fiil faili sürücünün de tacir olmadığı dikkate alındığında ,diğer davalılar tacir olsa da her iki taraf için de ticari iş sayılması gereken bir fiil olması yanında TTK’da ticari iş, ticari işletme esasına göre belirlendiğinden dolayısıyla söz konusu aracın haksız eyleminin de TTK’nın 3. maddesi uyarınca ticari iş niteliği taşımamasına, ayrıca çarpan aracaın ticari okası tek başına davayı tica hale getirmez bu durumda davalılardan ancak yasal faiz istenebileceğine, bu davalının hukuki sorumluluğunu üzerine alan davalı sigorta şirketinden de ancak aynı oranda yasal faizi istenebileceğinden davacının avans faizi talebi yerinde görülmeyerek yasal faize hükmedilmiştir.
Davacı için talep edilen Manevi tazminat yönünden ise olayın oluş şekli davalının kusuru meydana gelen yaralamanın ağır derecede kemik kırığı oluşturması maluliyet oranının yüksekliği dikkate alındığında motosiklet üzerinde iken çarpan araç sebebiyle oluşan zarar sebebiyle davacı üzerinde olumsuz ağır olumsuz psikolojik etkilere ve elem üzüntü kedere neden olacağı açıktır manevi tazminatın amacı kişilerde bir nebze olsun elem ızdırabı gidermeye araç olduğu hususu dikkate alınarak hakkaniyet gereği davacıda zenginleşmeye neden olmayacak ayrıca davalıyı da böyle bir fiilden vazgeçirecek ve tekrarlamayacak şekilde manevi tazminat hükmedilmesi gerekir. Ancak hükmedilecek bu manevi tazminatın sembolik bir düzeyde kalmaması da dikkate alınarak davacının acı ve elemini bir nebze giderecek bu fiilin ağırlığı ve gerçekleşme şekli tarafların sosyal ve ekonomik durumları nazara alınarak TMK 4. Maddesi uyarınca davalının maddi durumu da dikkate alınarak haksız fiilden zarar gören davacı yararına takdir edilen uygun manevi tazminat takdir edilmiştir.
Tüm bu nedenlerle; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile ; 279.453,47 TL’lik maddi zararın tamamının (maluliyet sebebiyle), haksız fiil tarihi olan 28/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan …. ile …. ve Ltd. Şti.’den , 225.000,00 TL’lik kısmının (ZMMS poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere) davalılardan … Sigorta A.Ş.’den dava tarihi olan 05.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, SGK tarafından ödenen bedelin mahsubu ile oluşan belgeli gideler olan 24.003,21 TL’lik maddi zararın (tedavi masrafları sebebiyle) davaya dahil edilme tarihinden tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı SGK’dan tahsili ile davacıya verilmesine, bu tazminat kaleminin diğer davalılar yönünden reddine, 150,00 TL’lik maddi zararın (araç çekim ücreti) haksız fiil tarihi olan 28/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan …. ile …. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 20.000,00 TL’lik manevi zararın haksız fiil tarihi olan 28/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan …. ile …. ve . Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalı … şirketi yönünden feragat nedeniyle reddine, davacının fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle ;

1- Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE
279.453,47 TL’lik maddi zararın tamamının (maluliyet sebebiyle), haksız fiil tarihi olan 28/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan …. ile …. Ltd. Şti.’den , 225.000,00 TL’lik kısmının (ZMMS poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere) davalılardan … Sigorta A.Ş.’den dava tarihi olan 05.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-SGK tarafından ödenen bedelin mahsubu ile oluşan 24.003,21 TL’lik maddi zararın (tedavi masrafları sebebiyle) davaya dahil edilme tarihinden tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı SGK’dan tahsili ile davacıya verilmesine, bu tazminat kaleminin diğer davalılar yönünden reddine,
3- 150,00 TL’lik maddi zararın (araç çekim ücreti) haksız fiil tarihi olan 28/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan …. ile …. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4- 20.000,00 TL’lik manevi zararın haksız fiil tarihi olan 28/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan …. ile …. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı … şirketi yönünden feragat nedeniyle reddine,
6-Davacının fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine,
7-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 19.099,71 TL ilam ve karar harcından davacı tarafından yatırılan 187,90- TL peşin harç ile 1.082,63- TL ıslah harcının mahsubuna, bakiye 17.829,18-TL ilam harcının davalılar …., …. Ltd. Şti. tamamından, diğer davalı … Sigorta A.Ş. 14.099,22 TL’sinden sorumlu olmak üzere, diğer davalı SGK 369,13-TL’sinden sorumlu olmak üzere, adı geçen bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
8-Maddi tazminat talebinin kısmen kabulü yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 22.726,21 TL vekalet ücretinin davalılar …., …. Ltd. Şti., … Sigorta A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine
9-Tedavi giderleri yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.880,39 TL vekalet ücretinin davalı SGK’dan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafından yatırılan 24,30 TL başvurma harcı, 187,90- TL peşin harç, 1.082,63- TL ıslah harcının davalılar davalılar …., …. Ltd. Şti., … Sigorta A.Ş., SGK’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
11-Maddi tazminat talebinin kısmen reddi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.180 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar …., …. Ltd. Şti’ne verilmesine
12-Tedavi giderileri talebinin kısmen reddi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.180 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı SGK’ya verilmesine
13-Manevi tazminata ilişkin davanın KISMEN KABULÜ yönünden;
-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 1.366,20 TL ilam ve karar harcının ilam ve karar harcından davacı tarafından yatırılan 187,90- TL peşin harç ile 1.082,63- TL ıslah harcının mahsubuna, bakiye 95,67-TL ilam harcının davalılardan …. ile …. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
14-Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1.maddesi uyarınca 2.400,00-TL vekalet ücretinin davalılar …. ile …. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
15-Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/2.maddesi uyarınca 2.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar …. ile …. Ltd. Şti.’ne verilmesine,
16-Davacının davalı … Sigorta A.Ş.’ne karşı açmış olduğu davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 10/3 maddesi hükmüne göre davalı … Sigorta A.Ş. yararına tayin ve takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta A.Ş.’ne verilmesine,
17-Davacı tarafından sarf edilen 435,00-TL tebligat gideri, 164,45-TL müzekkere gideri, 2.450,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.049,45 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak takdiren 2.489,00-TL’sinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, (davalı SGK yönünden 196,78 TL’den sorumlu olmak üzere)
18-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin , davalı …. vekilinin yüzüne karşı, diğer davalı tarafın yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/12/2018
Başkan ….
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸