Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1140 E. 2019/568 K. 14.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1140
KARAR NO : 2019/568

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/12/2014
KARAR TARİHİ : 14/05/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı tarafından davalı borçlu hakkında Bakırköy ….3. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası ile 44.604,00 TL bedelli faturadan kaynaklı alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, müvekkilinin takibe konu faturada belirtilen malları davalıya satarak teslim ettiğini, ancak davalı şirketin fatura bedelini ödemediğini belirterek itirazının iptali ile %20 oranında tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dayanak faturanın müvekkiline gönderilmediğini ve teslim alınmadığını, icra takibiyle ilgili fatura içeriğine dair davacı ile herhangi bir sözleşme yapılmadığını, faturada geçen malzemenin hiçbir şekilde müvekkiline teslim edilmediğini, davacı ile 16/01/2014 tarihinde bir adet sözleşme yapıldığını, iş bedelinin 20.580,00 TL olarak belirlendiğini, sözleşme uyarınca davacıya 10.000,00 TL bedelli çekin avans olarak teslim edilip ödendiğini, sözleşmeye rağmen davacının sözleşme kapsamındaki işi tamamlamadığını, montaj işinin başka firma tarafından tamamlandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu Arma Yapı hakkında bir adet faturaya dayalı olarak 44.604,00 TL alacağın tahsili istemiyle ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Davacı tarafça sunulan dayanak faturalar ile 15/11/2013, 16/12/2013, 12/02/2014, 17/01/2014 tarihli sözleşmeler incelenerek değerlendirilmiştir.
Davacı tarafından sunulan 20/12/2013 ve 19/02/2014 tarihli teslim tutanaklarında teslim edilen ürünler belirtilerek tutanağın altının davacı ile teslim alan olarak … tarafından imzalandığı görülmüştür.
19/02/2014 tarihli fatura içeriğinin 2100 metre köşebente ilişkin olduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından sunulan 17/02/2015 tarihli dilekçede, müvekkilinin faturalardan kaynaklı toplam alacağı 251.338,82 TL olup davalı tarafından yapılan ödeme tutarının 208.741,00 TL olduğu, bakiye alacağın ise 42.597,82 TL olduğu belirtilmiştir.
Davalı şirket temsilcisi 08/12/2015 tarihli celsedeki imzalı beyanında, davacı tarafça düzenlenen 03/06/2014 tarihli faturadaki ürünün 1900 metrelik kısmının şantiyede teslim edildiğini, kalınlığının 2,5 mm altında olduğunu, anlaştıkları birim fiyatın 10,00 TL olduğunu, aldıkları ürünlerin tahminen %60 veya %70’inin montajını davacının yaptığını, ancak montajın kusurlu olduğunu, kalan kısmın montajını ise dava dışı bir firmaya yaptırdıklarını beyan etmiştir.
Deliller toplandıktan sonra dosya ve tarafların ticari defter kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından düzenlenen 02/10/2015 tarihli raporda, davacı şirket defterlerinde takip tarihi itibariyle 4 adet fatura toplamı olarak 251.338,82 TL alacağın kayıtlı olduğu, davalı tarafından yapılan ödemelerin kaydının bulunmadığı, ancak davacı tarafından sunulan dilekçeler ile 208.741,00 TL ödeme yapıldığının ikrar edildiği, bu ödemeler düşüldüğünde davacının alacak tutarının 42.597,82 TL olduğu, sözleşme bedeli 37.807,00 TL iken davacı tarafça 44.604,00 TL talep edildiği, faturanın 37.807,00 TL + KDV olarak düzenlenmiş olduğu, sözleşmede hata yapılmamış ise KDV tutarı olan 6.804,00 TL fazla talep gözüktüğü, davalı defterlerinde 2013 yıl sonu itibariyle 188.741,00 TL borç kayıtlı olduğu, 2014 yılında davacı tarafından düzenlenmiş olan 17.993,82 TL tutarlı ve 44.604,00 TL tutarlı iki adet faturanın davalı şirket kayıtlarında bulunmadığı, 2014 yılı içerisinde davalı tarafından davacıya toplam 217.196,00 TL ödeme yapıldığı, davalı kayıtlarına göre davalının davacıya 28.455,00 TL fazla ödeme yapmış olduğu, her ne kadar davalı çalışanı …’ın usulsüz işlem yaptığı iddia edilmiş ise de, 12/02/2014 tarihli sahte olduğu iddia edilen sözleşmeye dayalı olarak davalı tarafça davacıya çek ile ödeme yapıldığı ve ödeme tutaranın davalının defterlerinde kayıtlı olduğu belirtilmiştir.
Tarafların itirazları doğrultusunda yerinde inceleme yapılması suretiyle bilirkişi kurulundan rapor alınmış, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 25/05/2017 tarihli raporda; taraflar arasındaki ilişkinin 15/11/2013 tarihli sözleşme ile başladığı, sözleşme bedelinin ödenmiş olduğu, 16/12/2013 tarihli sözleşme bedelinin ödenmiş olduğu, 16/01/2014 tarihli sözleşmede köşebent ve montajının kararlaştırıldığı, 10.000,00 TL bedelli çekin avans olarak alındığının belirtildiği, 17/01/2014 tarihli sözleşmede sözleşme bedeline karşılık çek verildiği ve 17.993,82 TL bedelli fatura düzenlenmiş olduğu, davacının iddiasına göre 16/01/2014 tarihli sözleşme yerine 12/02/2014 tarihli sözleşme düzenlendiği, işin metrajının 1780 metre olarak gösterildiği, birim fiyatın ise KDV hariç 18,00 TL olup toplam bedelin 37.807,00 TL olarak gösterildiği, iş bedeline mahsuben davalı tarafından 10.000,00 TL tutarlı çek verildiği, davalı vekilinin sözleşmenin sahte olduğunu ileri sürdüğünü, davacı tarafından bu sözleşmeye dayalı olarak 44.604,00 TL tutarlı fatura düzenlenmiş olduğu, 1870 metre köşebentin 06/03/2014 tarihinde teslim edildiği, 230 metrenin ise 06/03/2014 tarihinde teslim edileceğinin kararlaştırıldığı, teslim belgesinin şirketin o tarihteki şantiye şefi … tarafından imzalanmış olduğu, kalan 230 metrenin teslimine ilişkin kayıt bulunmadığı, köşebent işinin montajının taşınmazdaki A blok hariç davacı tarafından yapılmış olduğu, köşebentlerin faturada 2,5mm kalınlıkta oldukları yazılı olmasına rağmen kalınlığının 2mm olduğunu, taraflar arasındaki ilk sözleşmede köşebentin 2 mm kalınlıkta olacağı belirtilmiş olmasına rağmen ikinci sözleşmede bu yönde bir hüküm bulunmadığını, sözleşme tarihi itibariyle 1 metre köşebent satış fiyatının KDV dahil 11,80 TL olduğu, 1 metretül boyutundaki köşebentin satış fiyatının ise KDV dahil 7,52 TL olduğu, taraflarca düzenlenmiş sözleşmede 12,39 TL olarak belirlendiği, bu fiyatın montaj işçiliğini de içeren günün rayiçine uygun bir fiyat olduğunu, davalının kabul ettiği 1900 metretül köşebentin malzeme bedelinin 14.288,00 TL olduğu, faturada yazılı 2100 metretül köşebentin bedelinin ise 15.792,00 TL olduğu, teslim edilen köşebent miktarının %80 oranına karşılık geldiği, dolayısıyla malzemenin montaj bedelinin 7.569,60 TL olduğu, faturada yazılı 2100 metretül köşebentin %80’i olan 1680 metretül köşebentin montaj bedelinin ise 8.366,40 TL olduğu, sonuç olarak teslim edilen 1900 metretül kabul edilirse alacağın 21.857,60 TL olduğu, 2100 metre kabul edilirse alacağın 24.158,40 TL olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi kurulu raporuna yönelik itirazlar üzerine bilirkişi kurulundan ek rapor alınmış, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 28/12/2018 tarihli raporda, kök raporda belirtilen tespitlerin geçerli olduğu belirtilmiştir.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında inşaat malzemesi satışı ve montajına ilişkin olarak 15/11/2013, 16/12/2013, 12/02/2014, 17/01/2014 tarihli sözleşmeler düzenlendiği, tarafların ticari defter kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda faturalar ve ödemelerin tarafların ticari defter kayıtlarında eksik gösterildiği veya hiç gösterilmediği, bu nedenle uyuşmazlığın tarafların ticari defter kayıtları üzerinden çözümlenmesinin mümkün olmadığı, uyuşmazlığın davacı tarafından davalıya düzenlenmiş olan 03/06/2014 tarihli ve 44.604,00 TL bedelli faturadan kaynaklandığı, faturanın ise taraflar arasında düzenlenmiş olan 12/02/2014 tarihli sözleşmeye dayalı olarak tanzim edildiği, söz konusu sözleşmede 1780 metretülün 18,00 TL birim fiyat üzerinden satış ve montajının kararlaştırıldığı, bedelin ise 37.807,00 TL olarak kararlaştırıldığı, davalı şirket yetkilisinin mahkememiz huzurunda alınan beyanında 1900 metretül malzemenin teslim edildiğini kabul ettiği, yine bu tutardaki teslim hususunun 19/02/2014 tarihli teslim tutanağı ile de kanıtlanmış olduğu, davalı tarafça her ne kadar teslim tutanaklarında imzası bulunan … tarafından sahte belge düzenlendiği iddia edilmiş ise de, o dönem şantiye şefi olarak çalışan …’ın imzaladığı teslim tutanaklarına dayalı olarak davalı şirket tarafından davacıya çek ile ödeme yapıldığı, bu ödemeye ilişkin kayıtların davalının ticari defterlerinde yer aldığı, bu nedenle davacının bu yöndeki itiraz ve iddialarına itibar edilmesinin mümkün olmadığı, davalı tarafça birim fiyatların fahiş olduğu iddia edilmiş ise de dayanak sözleşmenin taraflarca imzalandığı ve birim fiyatın sözleşmede 18,00 TL olarak belirlenmiş olduğu, taraflar tacir olduğundan düzenlenmiş olan sözleşmenin birim fiyat yönünden bağlayıcı nitelikte bulunduğu, kaldıki bilirkişi kurulu raporu ile de tespit edildiği üzere montaj dahil birim fiyatın piyasa rayiçlerine uygun olduğu, dolayısıyla teslim edilip montajının yapıldığı davalı tarafça da kabul edilen 1900 metretül köşebentin sözleşmede geçen 18,00 TL birim fiyat üzerinden yapılan hesaplaması sonucunda davacının alacağının 34.200,00 TL olduğu tespit edilmiş, davalı tarafından yasal süresinde ayıp iddia ve ihbarının yapılmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir. Ayrıca alacak likit olmayıp miktarının tespitinin yargılamayı gerektirmesi nedeniyle tarafların tazminat istemlerinin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
2-Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı icra takibine yönelik itirazının kısmen iptaline,
3-Takibin 34.200,00 TL asıl alacak üzerinden ve bu tutara takip tarihinden itibaren davacının talebi aşılmamak üzere değişen oranlarda ticari avans faizi uygulanmak suretiyle devamına,
4-Koşulları oluşmadığından tarafların tazminat istemlerinin reddine,
5-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
6-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 2.336,20 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 538,75 TL harç ile icrada yatırılan 223,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.574,45 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Davacı tarafça sarf edilen 538,75TL peşin harç, 223,00 TL icrada yatırılıp mahsup edilen harç, 1.900,00 TL bilirkişi ücreti, 655,00 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 3.316,75 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkkate alınarak takdiren 2.520,73 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından sarf edilen 102,40 TL tebligat ve posta masrafından davanın red oranı dikkate alınarak takdiren 24,57 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık ücret tarifesi gereğince 4.104,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık ücret tarifesi gereğince 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere tarafların yüzüne karşı karar verildi.14/05/2019

Katip …

Hakim …