Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/478 E. 2019/714 K. 21.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2013/478
KARAR NO : 2019/714

DAVA : Menfi Tespit
BİRLEŞEN DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 02/07/2012
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 30/07/2013
KARAR TARİHİ : 21/06/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit, Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin akaryakıt istasyonu işletmecisi olduğunu, müvekkili ile davalı arasında 23/02/2010 tarihli bayilik sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında müvekkilinin teminat olarak ……. Bankası’na ait 50.000,00 TL tutarlı teminat mektubunu davalıya verdiğini bir süre sonra davalının akaryakıt ikmali yapamadığını, müvekkilinin 21/12/2012 tarihli ihtarname ile talepte bulunduğunu, ancak sonuç alamadığını, müvekkilinin 5015 sayılı yasa gereğince davalı dışında dağıtım firmasından akaryakıt ikmali yapmasının da mümkün olmadığını, müvekkilinin bunun üzerine sözleşmeyi 18/01/2012 tarihli ihtarname ile feshettiğini, davalıya borcu bulunmadığından teminat mektubunun iadesinin talep edildiğini, ancak ihtarlara rağmen teminat mektubunun iade edilmediğini belirterek, davalıya borçlu olmadıklarının tespiti ile 50.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun iptaline ve %40 oranına tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; yetkili mahkemenin Bakırköy Mahkemeleri olduğunu, ayrıca iş bölümü itirazında bulunduklarını, müvekkilinin davacıya vadeli mal verme zorunluluğunun bulunmadığını, bu nedenle feshin haksız olduğunu, ihtilafın davacının peşin alıma yanaşmamasından kaynaklandığını, oysa bayilik sözleşmesinde vadeli mal verileceğine dair düzenleme bulunmadığını, sözleşmeye göre ödemelerin müvekkilinin tercihine göre peşin veya çekle ödenmesinin kararlaştırıldığını, süregelen ticari ilişkide zaman zaman peşin, bazen vadeli satış yapıldığını, müvekkilinin davacıya mal vermediği iddiasının gerçeğe aykırı olduğunu, davacının müvekkiline sözleşme kapsamında borçlarının bulunduğunu, sözleşmenin cezai şart hükmüne göre davacının müvekkiline 127.770,00 USD cezai şart borcunun bulunduğunu, bu nedenle teminat mektubunun iptalinin mümkün olmadığını, ayrıca davacının müvekkiline cari hesap borcunun bulunduğunu, müvekkili tarafından davacıya verilen ekipmanların müvekkiline teslim edilmediğini, sonuç olarak teminat mektubunun iptalinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı … vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı arasında 23/02/2010 tarihli bayilik sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin eki niteliğindeki taahhütnamede davacının her yıl asgari 500 metreküp beyaz mal satın almayı, buna uymaması halinde eksik ton başına 80 USD cezai şart ödemeyi taahhüt ettiğini, sözleşmenin 5 yıllık olarak düzenlendiğini, davalının sözleşmeyi 18/01/2012 tarihinde feshettiğini, feshin tamamen haksız olduğunu, sözleşmenin bu tarihte sona ermesi nedeniyle davalının 107.966,00 USD tutarında cezai şart borcu oluştuğunu, bu borca ilişkin olarak müvekkili tarafından 189.383,16 TL bedelli fatura düzenlenerek davalıya gönderildiğini, ancak davalının ödeme yapmadığını, ayrıca müvekkili tarafından davalıya verilmiş olan ekipmanların müvekkiline teslim edilmediğini, bu kapsamda müvekkilinin 77.284,40 TL alacağının bulunduğunu belirterek şimdilik 10.000,00 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosyada davalı … vekili cevap dilekçesinde; sözleşmenin feshine davacının sebebiyet vermiş olması nedeniyle cezai şart talep etmesinin mümkün olmadığını, davacının müvekkiline yakıt ikmali yapmadığını, yasa gereği müvekkilinin başka dağıtıcıdan mal almasının mümkün olmadığını, bu nedenle müvekkilinin sözleşmeyi haklı nedenle feshetmek zorunda kaldığını, müvekkilinin davacıya cari hesap borcunun bulunmadığını, ancak davacının kötüniyetli olarak sözleşme kapsamında teslim edilen teminat mektubunu dahi iade etmediğini, asgari mal alım taahhütnamesi ve cezai şart hükmünün hiçbir zaman uygulanmadığını, davacının dönem içerisinde böyle bir talepte bulunmadığını, ancak kendilerince dava açılması üzerine bunun ileri sürüldüğünü, ticari ilişkinin devam ettiği dönemde talep edilmeyen ve bu sebeple bu duruma güvenerek ticari ilişkiye devam eden müvekkilinin söz konusu cezai şarttan sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, cezai şart tutarınnı fahiş olduğunu ve zamanaşımına uğradığını, müvekkili tarafından 30/01/2012 ve 10/04/2012 tarihli ihtarnameler ile davacının vermiş olduğu malzeme ve teçhizatın teslim alınmasının ihtar edildiğini, ancak davacının bugüne kadar bunları teslim almadığını, bu nedenle davacının malzeme bedeli talep etmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında düzenlenmiş olan bayilik sözleşmesi ile eki niteliğindeki taahhütname incelenerek değerlendirilmiş, sözleşme kapsamında asıl dava davacısı ….. Turizm tarafınan davalıya ……. Bankası ……şubesi tarafından düzenlenmiş olan 29/03/2010 tarihli ve 50.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun verilmiş olduğu görülmüştür.
Davacı … tarafından düzenlenen 18/01/2012 tarihli ihtarname ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin talep edildiği görülmüştür.
Yine davacı … tarafından keşide edilen Fethiye ……Noterliği’nin 10/04/2012 ve 06/04/2012 tarihli ihtarnameleri ile karşı tarafça teslim edilen malzeme ve teçhizatın teslime hazır edildiği, teslim alınmasının ihtar edildiği görülmüştür.
Taraflarca bildirilen tüm deliller toplandıktan sonra dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Asıl dava davacısı ….. Turizm’in ticari defterleri üzerinde talimat yoluyla yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen 30/06/2014 tarihli raporda; davacı …’in davalıdan taahhüt ettiği tutarın altında beyaz mal alımı yapmış olduğu, toplam 82.071 kg. eksik mal alınmış olduğu, davacının davalı şirkete cari hesaptan kaynaklanan borcunun bulunmadığı, davacının davalı şirketten almış olduğu mal karşılığı 2.844.054,87 TL ödeme yaptığı ve borcunun bulunmadığı belirtilmiştir.
Dosyamız üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 08/02/2016 tarihli raporda; davalı …’ün cari hesap incelemesi sonucunda ….. Turizm firmasının cari hesapta ….Petrol’e 1.440,56 TL borcunun bulunduğu, ….Petrol tarafından fesih sonrasında ….. Turizm’e yönelik olarak 189.383,16 TL tutarlı cezai şart bedeli ve 77.284,40 TL tutarlı kurumsal kimlik kanopi malzemeleri bedeline ilişkin faturalar düzenlenmiş olduğu, taraflar arasındaki ilişkide genel olarak peşin satış yapıldığı, ancak kısmen vadeli satış uygulamasının yapıldığı, 2.844.054,87 TL tutarındaki mal satışı karşılığında 2.842.614,31 TL tutarında ödeme yapılmış olduğu, davacının davalıdan vadeli ödeme talebinde bulunduğuna ilişkin bir delil bulunmadığı gibi davalının vadeli ürün gönderilmeyeceğine ilişkin bildiriminin bulunmadığı, bu nedenle davacıya mal gönderilmemesinde davacının kusurunun bulunmadığı, davalının mal vermediği için tonajın eksik kalmasına sebebiyet verildiği, fesih tarihine kadar olan dönem için eksik tonaj nedeniyle tespit edilen cezai şart tutarının 3.231,88 USD olduğu, fesihten sonraki kısım için eksik tonaj nedeniyle cezai şart tutarının 104.540,89 USD olduğu, ödenmemiş bakiye 1.440,56 TL tutarın düşülmesi sonucunda davacıya teminat mektubundan bakiye 48.559,44 TL’nin iade edilmesinin gerektiği, birleşen dosya davalısının sözleşmeyi haklı olarak feshi nedeniyle cezai şart talep edilmesinin mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Davalı vekilinin itirazları doğrultusunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınmış, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 11/04/2017 tarihli ek raporda, kök raporda belirtilen tespitlerin aynen geçerli olduğu görülmüştür.
Tarafların itirazları üzerine bilirkişi kurulundan yeniden ek rapor alınmış, bilirkişi kurulu tarafından düzenleen 09/04/2018 tarihli raporda, sözleşmenin feshinin haklı olduğunun belirtildiği ve diğer hususlarda bir görüş değişikliğinin bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
Asıl dava, borçlu olunmadığının tespiti ile teminat mektubunun iadesi istemine ilişkin; birleşen dava ise cezai şart ve ekipman bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında 23/02/2010 tarihli ve 5 yıl süreli bayilik sözleşmesi imzalandığı, bayilik sözleşmesi ekinde bulunan taahhütnamede yıllık asgari alınması gerekli beyaz mal tutarı belirtilerek eksik mal alınması halinde tonaj başına cezai şart uygulanmasının kararlaştırıldığı, davacı tarafından sözleşmenin 18/01/2012 tarihli ihtarname ile yakıt ikmalinin sağlanmaması gerekçesiyle feshedildiği, sözleşmenin devamı süresince akaryakıt ikmali yapılmaması nedeniyle yine asıl dosya davacısı ….. Turizm tarafından davalıya 21/12/2011 tarihli ihtarname keşide edilmiş olduğu, sözleşmenin feshi sonrasında ….. Turizm tarafından keşide edilen Fethiye …..Noterliği’nin 06/04/2012 ve 10/04/2012 ihtarnameleri ile davalı tarafından ariyet olarak verilmiş olan malzeme ve ekipmanın teslime hazır olduğu, teslim alınmasının ihtar edildiği, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davacı … tarafından davalıya ……. Bankası ……şubesi tarafından düzenlenmiş olan 29/03/2010 tarih ve 50.000,00 TL tutarında teminat mektubu verilmiş olduğu, bilirkişi raporlarıyla tespit edildiği üzere imzalanmış olan taahhütnamenin davacı tarafından yerine getirilmediği, bu kapsamda davacı … tarafından eksik alım yapıldığı, taahhütname kapsamında eksik alımdan kaynaklanan cezai şart tutarının sözleşme dönemi içerisinde 3.231,88 USD, sözleşme sonrası dönem için ise 104.548,49 USD olmak üzere toplam 107.780,37 USD olduğu, yine bilirkişi raporlarıyla tespit edildiği üzere davacı …’in cari hesap kapsamında davalı …’e 1.440,56 TL tutarında borcunun bulunduğu anlaşılmıştır.
Asıl dava bakımından yapılan değerlendirmede; sözleşme kapsamında teminat olmak üzere davacı … tarafından davalıya 50.000,00 TL tutarında teminat mektubu verildiği, bilirkişi raporuyla tespit edildiği üzere davacının davalıya cari hesaptan kaynaklı bakiye 1.440,56 TL tutarında borcunun kaldığı, bu tutarın düşülmesi sonucunda teminat mektubunun bakiye 48.559,44 TL yönünden iptalinin gerektiği, istemin İİK’nın 72.maddesine tabi olmadığı, bu nedenle bu madde kapsamında tazminat talep koşullarının bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Birleşen dava bakımından yapılan değerlendirmede; davacı tarafından ariyet olarak verilen malzeme ve ekipman bedeli talep edilmiş ise de, davalı … Petrol tarafından keşide edilen 06/04/2012 ve 10/04/2012 tarihli ihtarnamelerden anlaşılacağı üzere davalının ekipmanı teslime hazır olduğunu belirterek gelip teslim alınmasının talep edildiği, dolayısıyla davalının ekipman bedeli yönünden sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, ekipmanın davacı tarafından teslim alınmaması sonucunda bedelinin talep edilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmıştır. Sözleşmenin devamı süresince bayi olan ….. Turizm’in vadeli satış istemi bulunmadığı gibi, ….Petrol’ün de vadeli satış yapılamayacağına dair bir bildirimi yoktur. Dolayısıyla ….. Turizm’e akaryakıt verilmemesi sonucunda ….. Turizm’in sözleşmeyi haklı olarak feshettiğinin kabulü gerekmektedir. Her ne kadar sözleşme ekindeki taahhütnamede cezai şart düzenlenmiş ise de, istikrar kazanmış Yargıtay kararlarında da vurgulandığı üzere somut olayda olduğu gibi ilişkinin devamı sırasında taahhüt edilen tutarın altında mal alımına karşılık satış yapmaya devam eden davacı …’ün bu tutumu, birleşen dosya davalısı ….. Turizm’de cezai şartın uygulanmayacağına dair haklı bir güven oluşturmuş, davalı bu duruma güvenerek ilişkiye ve mal almaya devam etmiştir. Bu nedenle birleşen dava bakımından davacının cezai şart talebinin de yerinde olmadığı sonucuna varılmış, birleşen davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Asıl davanın KISMEN KABULÜNE,
2-……. Bankası ……Şubesi tarafından düzenlenmiş olan 29/03/2010 tarih ve……. no.lu, 50.000,00 TL bedelli, lehtarı davalı … Ürünleri Pazarlama A.Ş.olan teminat mektubunun 48.559,44 TL yönünden İPTALİNE, bu tutar yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
3-Koşulları oluşmadığından davacının tazminat isteminin reddine,
4-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
5-Birleşen davanın REDDİNE,
6-Asıl dava bakımından harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.317,09 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 742,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.574,59 TL harcın davalı …’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Asıl dava bakımından davacı tarafça sarf edilen 742,50 TL peşin harç, 2.450,00 TL bilirkişi ücreti, 185,00 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 3.377,50 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınarak takdiren 3.276,17 TL yargılama giderinin davalı …’den alınarak davacı …’e verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Asıl dava bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince 5.691,51 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacı …’e verilmesine,
9-Asıl dava bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince 1.440,86 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı …’e verilmesine,
10-Birleşen dava bakımından harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 44,40 TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 170,80 TL harçtan mahsubu ile bakiye 126,40 TL harcın karar kesinleştiğinde isteği halinde davacı …’e iadesine,
11-Birleşen dava bakımıdan davacı … tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
12-Birleşen dava bakımıdan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı …’e verilmesine,
13-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı karar verildi.21/06/2019

Katip …

Hakim …