Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2009/277 E. 2019/77 K. 22.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2009/277
KARAR NO : 2019/77

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 19/03/2009
KARAR TARİHİ : 22/01/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında davalılara ait olan Büyükçekmece İlçesinde bulunan .. Ada .. Parsel sayılı taşınmaza ilişkin inşaat işlerinin yapımı konusunda 88.000,00 TL bedelli sözleşme düzenlendiğini, işin yapımı sırasında davalıların sözleşme dışında ek talepleri doğrultusunda ek işler yapıldığını, sonuçta işin 2008 yılı aralık ayında bitirilerek teslim edildiğini, sözleşme uyarınca işin başında davalılar tarafından 20.000,00 TL nakit ödeme yapıldığını, 30/11/2008 tarihinde 15.000,00 TL çek ile ödeme yapıldığını, ayrıca her biri 2.400,00 TL bedelli 3 adet çek ile ödeme yapıldığını, sonuçta davalılar tarafından toplam 44.600,00 TL ödeme yapıldığını, davacının 43.400,00 TL sözleşme bedeli alacağı kaldığını, ayrıca 26.644,00 TL sözleşme dışı iş bedelinin ödenmediğini, bu bedelin ödenmesi için yapılan ihtarların sonuçsuz kaldığını, bunun üzerine Büyükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …D.iş sayılı dosyası ile delil tespiti yapıldığını, tespit raporunda tüm işlerin yapıldığının tespit edildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakların saklı kalmak kaydıyla 43.400,00 TL sözleşme bedeli ve 24.162,51 TL ilave iş bedeli olmak üzere toplam 67.562,51 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; 20/06/2008 tarihli sözleşme dışında taraflar arasında 19/07/2008 ve 07/09/2008 tarihli sözleşme ve taahhütname başlıklı 2 sözleşme daha imzalandığını, davacı tarafın belirttiği 44.600,00 TL ödeme dışında 20/06/2008 tarihli sözleşme uyarınca müvekkilleri tarafından 23/06/2008 tarihli çek ile 20.000,00 TL daha ödeme yapıldığını, dolayısıyla müvekkillerinin yaptıkları ödemelerin toplamının 64.600,00 TL olduğunu, davacının sözleşmelerde üstlendiği işlerin birçoğunun yerine getirmediğini, yerine getirdikleri işleri eksik ve kusurlu olarak yaptığını, hidrofor sisteminin kurulmadığını, bordo renkli kompak sistemi ve bina giriş kapısı kompak sistemini yapmadığını, ayrıca kalitesiz malzeme kullanıldığını ve işçiliğin kaliteli olmadığını, bina çatısında ahşap kullanılması gerekirken kalitesiz suntadan üretilen OSB kullanıldığını, binanın kör cephelerinde ince sıva yapılmadığını, tüm bu nedenlerle müvekkilleri tarafından 27/01/2008 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğini, işin zamanında ve eksiksiz teslim edilmediği gibi kalitesiz yapılmış olması nedeniyle müvekkillerinin yaklaşık 60.000,00 TL zarara uğradıklarını, ayrıca her iki sözleşmede ayrı ayrı 30.000,00 TL ve 19.000,00 TL olmak üzere cezai şart öngörüldüğünü belirterek davanın reddi ile davacının cezai şarta mahkum edilmesini talep etmiştir.
Davacı şirketin 18/02/2015 tarihinde TTK’nın geçici 7.maddesine göre resen terkin edildiği anlaşılmakla bu hususta ihya davası açılması için süre verilmiş, davacı tarafından açılan ihya davası sonucunda Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas, .. Karar sayılı kararı ile davacı şirketin ihyasına karar verildiği ve kararın 08/09/2017 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Taraflar arasında düzenlenmiş olan 20/06/2008 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; davalılara ait taşınmazda sözleşmede belirtilen inşaat işlerinin davacı tarafından yapımı hususunda 88.000,00 TL bedelle sözleşme imzalandığı görülmüştür.
Yine taraflar arasında düzenlenen 19/07/2008 tarihli sözleşmede; belirtilen işlerin yapılacağı, 20.000,00 TL tutarlı ilk ödeme dışında 15.000,00 TL bedelli 30/11/2008 tarihli çekin verildiği, davacı tarafından eksik ve kusurlu iş yapıldığı takdirde 30.000,00 TL cezai şart ödemesinin öngörüldüğü görülmüştür.
Yine taraflar arasında düzenlenen 07/09/2008 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; 2.400,00 TL bedelli 4 adet çek verildiği, ayrıca yine 19.200,00 TL cezai şart hükmünün düzenlendiği görülmüştür.
24/06/2008 tarihli ödeme makbuzu başlıklı belgenin incelenmesinde; taraflar arasındaki sözleşmelere istinaden … tarafından davacı şirkete 24/06/2008 tarihinde 20.000,00 TL ödendiğine dair davacı şirket yetkilisi ….’nin imzasının bulunduğu görülmüştür.
Söz konusu belge altındaki imzaya itiraz edilmesi üzerine imza incelemesi yaptırılmış, 14/05/2012, 10/10/2012 ve Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi’nin 19/03/2014 tarihli raporları ile söz konusu ödeme makbuzu altındaki imzanın davacı şirket yetkilisi …’nin eli ürünü olduğu belirtilmiştir.
Davacının ticari defter kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 02/04/2012 tarihli raporda; davacı defterlerinde kapanış tasdiklerinin bulunmaması nedeniyle lehine delil olamayacağı, ayrıca davalıların ödemelerine ilişkin kayıt bulunmadığı belirtilmiştir.
Büyükçekmece … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin… D.iş sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından yapılan işlerin ve bedelinin tespiti için delil tespiti talep edildiği, mahkemece alınan bilirkişi raporunda sözleşme kapsamındaki yapılan iş bedelinin 105.520,74 TL olduğu, sözleşme dışı iş bedelinin 19.916,50 TL ve 4.246,01 TL olmak üzere 24.162,51 TL olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Tüm deliller toplandıktan sonra yerinde inceleme suretiyle bilirkişi raporu alınmış, 31/01/2011 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; işin tamamlanma oranının %95 olup, bedelinin 83.600,00 TL olduğu, ayıplı iş tutarının %15 oranında olup bedelin 12.540,00 TL olduğu, davacının talep edebileceği sözleşme bedeli tutarının 71.060,00 TL olduğu, yapılan sözleşme dışı iş bedelinin 19.305,80 TL olduğu, 20.000,00 TL tutarlı ikinci ödemenin varlığı kabul edilmez ise bakiye alacak tutarının 45.765,80 TL olduğu belirtilmiştir.
Tarafların itirazları üzerine bilirkişi kurulundan yeniden rapor alınmış, 12/01/2015 tarihli raporda eksik ve ayıplı işler nedeniyle sözleşme bedelinden %5 oranında indirim yapılması gerektiği, sözleşme kapsamında yapılan iş bedelinin 83.600,00 TL olduğu, ilave iş bedelinin 10.951,60 TL olduğu, 44.600,00 TL ödeme düşüldüğünde davacının 49.951,60 TL bakiye alacağının olduğu belirtilmiştir.
Daha önce alınan 2 bilirkişi raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi bakımından yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 16/06/2016 tarihli raporda; yapılan iş bedelinin 83.600,00 TL olduğu, yapılan sözleşme dışı iş bedelinin 10.956,37 TL olduğu, toplam 94.556,37 TL yapılan iş bedelinden davalıların yaptığı 44.600,00 TL ödemenin düşülmesi sonucunda davacının talep edebileceği bakiye iş bedelinin 49.956,37 TL olduğu belirtilmiştir.
Dava, eser sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında davalılara ait taşınmazdaki sözleşmede belirtilen bir takım inşaat işlerinin yapımı hususunda 20/06/2008 tarihli ve 88.000,00 TL bedelli sözleşme düzenlendiği, işlerin devamı sırasında yine taraflar arasında 19/07/2008 ve 07/09/2008 tarihli 2 sözleşme daha düzenlendiği, sonradan düzenlenen her iki sözleşmede ayrı ayrı davalılar lehine cezai şart içeren hüküm konulduğu, sözleşme ve ek sözleşmelerde işlerin yapımı hususunda süre öngörülmediği, davalılar tarafından ayıplı işler bulunduğu savunulmasına rağmen dava öncesinde bu hususta davacı tarafa ihtar edilmediği gibi süre verilmemiş olduğu, bilirkişi raporlarıyla tespit edildiği üzere sözleşmenin davalılar tarafından feshinden önce binanın kullanılmaya başlandığı, oluşa uygun ve tutarlı 16/06/2016 tarihli bilirkişi kurulu raporu ile davacının yapmış olduğu toplam iş bedeli 94.556,37 TL olup, davalılar tarafından yapılan 44.600,00 TL ödeme düşüldüğünde davacının talep edebileceği bakiye iş bedelinin 49.956,37 TL olduğu anlaşılmıştır.
Davalılar tarafından imzanın davacı şirket yetkilisine ait olduğu tespit edilen 24/06/2008 tarihli makbuz ile 44.600,00 TL ödeme dışında ayrıca 20.000,00 TL daha ödeme yapıldığı iddia edilmiş ise de, makbuz tarihi 24/06/2008 olmasına rağmen 19/07/2008 ve 07/09/2008 tarihli sözleşmelere istinaden ödeme yapıldığının belirtildiği, yani henüz düzenlenmemiş sözleşmelere dayalı olarak ödeme yapıldığının belirtildiği, bu nedenle makbuzun hayatın olağan akışına aykırı olduğu, ayrıca taraflar arasında düzenlenmiş olan sonraki 2 sözleşmede ödemelerden bahsedilirken makbuzla yapıldığı iddia edilen bu ödemeden hiç bahsedilmediği, davalıların fesih ihtarnamesinde de aynı şekilde ödemelerden bahsedilirken bu ödemeden bahsedilmediği, bu hususlar dikkate alındığında söz konusu makbuzda geçen 20.000,00 TL tutarı daha önce sözleşme ile öngörülen ve çek ile yapıldığı belirtilen ödemeye ilişkin olarak düzenlendiğinin kabulünün gerektiği, sonuçta davalılar tarafından yapılan toplam ödeme tutarının 44.600,00 TL olduğu kanaatine varılmıştır.
Davalıların cezai şarta ilişkin iddiaları yönünden yapılan değerlendirmede ise, yukarıda da belirtildiği üzere sözleşmede süre öngörülmediği gibi davalılarca davacıya süre verildiğine dair ve ayıplı işlere ilişkin herhangi bir ihtar ve uyarı bulunmadığı, davacının temerrüde düşürmemiş olduğu, TBK’nın 475.maddesi kapsamında işin yapım seviyesine göre sözleşmeden dönme koşullarının bulunmadığı, bu nedenle davalıların iradesinin sözleşme bedelinden indirim yönünde olduğu, davalıların bu kapsamda cezai şart bedelini değil, ifayı seçerek eseri kabul ettikleri, bu nedenlerle cezai şart talep koşullarının oluşmadığı sonucuna varılmış, bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
2-49.956,37 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 3.412,51 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 912,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.500,41 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen 912,10 TL peşin harç, 727,80 TL tebligat ve müzekkere gideri, 4.320,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.959,90 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınarak takdiren 4.407,34 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar tarafından sarf edilen 1.950,00 TL bilirkişi ücreti, 192,60 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 2.142,60 TL yargılama giderinden davanın reddedilen kısmı dikkate alınarak takdiren 558,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, bakiye giderin davalılar üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince 5.845,20 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık ücret tarifesi gereğince 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
9-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,

Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar tarafların yüzüne karşı verildi.22/01/2019

Katip …

Hakim …