Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/783 E. 2022/1230 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İncelenen Kararın
Mahkemesi: Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 28/09/2021
Davanın Türü: Alacak (Eser sözleşmesi)

Mahalli mahkemenin kararına karşı istinafa başvurulmuş olmakla, Dairemiz Üyesi tarafından hazırlanan rapor incelendi. Yapılan müzakere sonucu,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Davacılar vekili açtığı dava ile; davacılara ait Antalya … Mah. … ada … parsel taşınmaz üzerine kat karşılığı inşaat yapmak üzere yüklenici … Tic. Ltd. Şti. arasında düzenleme şeklinde inşaat sözleşmesi yapıldığını, yüklenicinin edimlerini tam olarak yerine getiremediği için sözleşmenin karşılıklı olarak feshedildiğini, aynı inşaatı tamamlaması için davalı yüklenici ile davacılar ve eski yükleniciden daire satın alarak malik olan 3.şahıslar arasında Antalya 2. Noterliğinin 02/03/2000 tarih ve … yevmiye nolu düzenleme şeklinde inşaat ikmal sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmeye göre davalının proje, ruhsat ve sözleşmeye uygun olarak inşaatı tamamlayarak genel iskan ruhsatı alınmış şekilde 31/12/2000 tarihine kadar davacılara teslim edeceğini, teslim edilmezse davalı tarafından bağımsız bölüm başına rayiç bedel üzerinden kira bedeli ödeyeceğini, inşaatın teslim süresi geçtiği halde davalının inşaatı bitirmediğini, genel iskan ruhsatını almadığını, inşaattaki faaliyetleri durdurduğunu, bunun üzerine Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin … – … değişik iş sayılı dosyası ile inşaatın durumunun tespit ettirildiğini, bırakılan işlerin tamamlanması ve mahrum kalınan kira tazminatının tahsili için 31/12/2000 ile 02/11/2002 tarihleri arasındaki kiradan yoksunluk tazminatı talepli Antalya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası ile dava açıldığını, derdest olduğunu, iş bu dava ile 02/11/2002 tarihi ile dava tarihi arası dönem için kiradan yoksunluk tazminatını talep ettiklerini, dava konusu inşaatta davacılardan …’ın 4,5 dairesi, …’ın 6 dairesinin olduğunu, bu dairelerin henüz tamamlanmadığını, …’a ait 2 adet dükkanın da tamamlanmadığını, paylaşım projesine göre 2,5,11,16,19,20 ve 27 nolu bağımsız bölümlerin davacı …’a, 3,4,9,12,15,23 ve 24 nolu bağımsız bölümlerin davacı …’a ait olduğunu, davacı …’ın kendisine ait 2 adet dükkanı daha sonra başkalarına sattığını, inşaatın bulunduğu çevrede 02/11/2002 ile 02/11/2003 tarihleri arasında emsal 1 dairenin aylık kirasının en az 250.000.000.-TL( eski), 1 dükkanın kirasının 100.000.000.-(eski)TL, 02/11/2003 ile 02/10/2004 tarihleri arasında aynı çevrede emsal 1 dairenin aylık kirasının 325.000.000.-(eski)TL, 1 dükkanın aylık kirasının 150.000.000.-(eski)TL olduğunu belirterek sözleşme ile kabul edilen sürede teslim edilmeyen davacılara ait 9 daire ve 2 adet dükkan nedeniyle 02/11/2002 ile 02/10/2004 tarihleri arası dönemi kapsayan ve kiradan yoksun kalma tazminatı toplamının davalıdan tahsiline, hükmedilecek kiradan yoksun kalma tazminatına bağımsız bölüm başına aylık banka reeskont faizi oranında faiz uygulanması, hükmedilecek kiradan yoksun kalma tazminatının davacı …’a ait 4,5 daireye tekabül eden kısmının davacı …’a hükmedilecek kiradan yoksun kalma tazminatının davacı …’a ait 5 daire ve 2 dükkana tekabül eden kısmının davacı …’a ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı yan dava değeri olarak gösterilen 68.162,50.-TL’nin 29.587,50.-TL’sini davacı muris … için, 38.575,00.-TL’sini … için talep edildiğini açıklamıştır. Bilahare ıslah ile dava değeri 91.764,00 TL ye yükseltilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacılar ile … İnşaat şirketi arasında imzalanan sözleşmenin feshedildiğini, akabinde davacıların müvekkili ile Antalya 2. Noterliğinin 02/03/2000 tarihli … yevmiye numaralı ikmal inşaat sözleşmesini imzaladıklarını, sözleşmenin 26.maddesine göre önceki dönem borçlarının … Ltd. Şti’ye ait olduğunu, … şirketinin kendi dönemine ait su borcunu ödememesi sebebiyle müvekkili aleyhine başlatılan takip sonucu inşaatın su tesisatının mühürlendiğini, bu nedenle müvekkilin uzun süre su kullanamadığını, … şirketinin veya davacıların su borcunu ödemediklerini, su kullanılamadığı için inşaatın durduğunu, sözleşme dışı olarak inşaatın devamı için müvekkilinin su kuyusu açtırdığını, yine … şirketinin hazırladığı ve kalıbı yapılan inşaatın projesine uygun yapılmaması, taşmalar olması, pis su giderlerinin projeye uygun olmaması, ruhsat harcının yatırılmaması, aplikasyon vizesinin alınmaması gibi sebeplerle müvekkili tarafından önceden tahmin olunamayan bir çok nedenin ortaya çıktığını, bu nedenle sözleşmede öngörülen 31/12/2000 tarihinde inşaatın bitirilemediğini, BK 362/2 maddesi gereğince önceden tahmin olunamayan sebeplerle eserin tamamlanması mümkün değilse veya aşırı zorlaşırsa müteahhidin alacağının yükseltilmesini isteme veya sözleşmeyi feshetme hakkının bulunduğunu, müvekkiline iyi niyet çerçevesinde sözleşmeden 6 ay sonra malikleri durumdan haberdar etmek için toplantı düzenlediğini, davacıların sözleşmenin şartlarının müvekkili için ağır olduğu konusunda hem fikir olduklarını ve bazı işlerin tamamlanmasının kendilerinin üstleneceğini, sözleşmeden doğan haklarını müvekkile vereceklerini ifade ettiklerini, toplantı sonrası 5, 11, 16, 19, 20, 27 nolu bağımsız bölümlerin … tarafından tamamlanmasının kararlaştırıldığını, toplantıda alınan kararlar çerçevesinde müvekkilinin inşaat işlerine devam ettiğini, davacıların bağımsız bölümlerinin inşaatlarının bitirildiğini, teslim edildiğini, sadece …’a ait olan 2 ve 5 nolu bağımsız bölümün bitirilmesine rağmen davacı tarafça teslim alınmadığını, yine 11,16,19,20 ve 27 nolu bağımsız bölümlerin … tarafından tamamlanacağını, davacıların istedikleri kira bedelinin ceza-i şart niteliğinde olduğunu, eseri teslim alan davacıların ceza koşulunu saklı tutmadıkları için artık bu talepte bulunamayacaklarını, yine teslim edilen daireler için kiradan yoksunluk tazminatı istenemeyeceğini, davacının aynı yerle ilgili Antalya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında açtıkları davanın bekletici mesele yapılmasını ve neticeten davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi; Antalya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasını bekletici mesele yapmış ve ilgili dosyanın Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 01/06/2011 tarih, … esas -… karar sayılı ilamı ile; Nama ifaya izin talebi hakkında hüküm kurulmamış olması, gecikme tazminatı hesabında 1 aylık su kuyusu açma süresinin hesaba katılmamış olması ve davacılara ait 4 adet dükkan yönünden talep aşılmak suretiyle kira kaybının tespit edilmesi sebepleriyle hükmün bozulduğu, bozma sonrası dosyanın … esasını aldığı, yapılan yargılama sonucu 10/06/2014 tarih, … esas, … karar sayılı ilam ile; kira tazminatı talebinin kısmen kabulüne, nama ifaya izin talebinin kabulüne, 170.798,73.-TL harcanan ve harcanması gereken giderleri karşılamak üzere 26 nolu bağımsız bölüm ile 8 nolu bağımsız bölümün 1/2 hissesinin davacılar tarafından satışına izin verilmesine karar verildiği, kararın temyiz sonucu Yargıtay’a gönderildiği, Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 14/12/2017 tarih, … esas, … karar sayılı ilamı ile davalı yüklenicinin tüm itirazlarının reddine, asıl ve birleşen davada davacı arsa sahiplerinin nama ifa bedeline ilişkin itirazları dikkate alınarak arsa sahipleri tarafından ödenen emlak vergisinin tamamının nama ifa bedeline dahil edilmesi gerekirken bunun yapılmamasının doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bu yönden bozulduğu, dosyanın yerel mahkemeye iade edildiği anlaşıldığını; Dosyada dava konusunu ilgilendiren gecikme tazminatı ile ilgili verilen hükümlerin kesinleşmiş olması sebebiyle artık bekletici mesele yapılmasını gerektirir bir durumun kalmadığını, ilgili dosyadaki keşif tutanakları üzerinden gayrimenkul değerleme uzmanı bilirkişiden rapor alındığını ve Antalya 5. Asliye Hukuk mahkemesinin … esas, … karar sayılı ilamında davacı …’a 6.5 bağımsız bölüm, davacı …’a 7 bağımsız bölüm düştüğünün yazılı olduğu, bu dosyada yapılan keşif ve alınan raporlar dikkate alındığında 2001 yılında aylık kira bedelinin daireler için 150,00.-TL, dükkanlar için ise 40,00.-TL olarak belirlendiği, bu kira bedellerinin TUİK verilerine göre dava konusu dönem için güncellendiğinde 2002-2003 yılında aylık kira bedelinin daireler için 352,00.-TL, dükkanlar için 94,00.-TL olduğu, 2003-2004 yılında ise aylık kira bedelinin daireler için 410,00.-TL, dükkanlar için 110,00.-TL olduğu neticeten davacı …’ın talep ettiği 4.5 daire için toplam kira kaybının 41.148,00.-TL olduğu, davacı …’ın talep ettiği 5 daire ve 2 dükkan için toplam kira kaybının 50.616,00.-TL olmak üzere davacıların toplam talep edebilecekleri tazminatın 91.764,00.-TL olduğu belirtildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar vermiş, iş bu karar davacılar vekili tarafından yazılı gerekçelerle istinaf edilmiştir.
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesi ile özetle;İlk olarak dava dilekçesinde kiradan yoksunluk tazminatına banka reeskont faizi uygulanmasını talep ettiklerini, davalı tarafın, ticari şirket olup, davanın konusu davalı tarafın ticari işletmesiyle ilgili tazminat talebi olduğunu, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu 3.mddesine göre, ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir şeklinde düzenleme olduğunu ve 19/2 maddesine göre, taraflardan biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler kanunda aksine hüküm yoksa diğeri için de ticari iş sayılır dendiği için reeskont faizi verilmesi gerektiğini ; ikinci olarak da mahkemenin talep etmediklerini gerekçe göstererek ıslah edilen miktara faiz uygulamadığını, zaten dava dilekçesinde talep ettikleri için ıslah edilen miktara da faiz uygulanmasını gerektiğini beyanla kararın düzeltilmesini talep ve istinaf etmiştir.
Davalı şirketin tasfiye memuru tarafından isinaf başvuru dilekçesi sunulmuş ise de; istinaf başvuru harcı ile peşin harcın yatırılmadığı; mahkemece çıkartılan muhtıra ile de yasal sürede harç yatırılmadığı için ilk derece mahkemesinin istinaf edilmemiş sayılmalarına dair karar verdiği, bu kararın usulünce tebliğ edildiği ve ek karara yönelik bir istinaf başvurusun bulunmadığı anlaşılmıştır.
HMK 355. maddesine göre yapılan istinaf incelemesi neticesinde;
1) Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire, ortaya koyduğu gerekçeye ve ayrıca belirsiz alacak davasının hukukumuza ilk kez 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) ile girmiş olmasına, davacının açıkça ıslah kurumunu işlettiği eldeki dava 6100 Sayılı HMK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olmakla bu düzenlemenin somut uyuşmazlıkta uygulanabilirliği bulunmamasına (Aynı yönde Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2017/13-582 Esas 2017/942 Karar) göre, mahkemenin vardığı sonuçta aşağıdaki bendin dışında kalan istinaf sebepleri yönünden usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan istinaf başvurusunun esastan reddine,
2) Davalı yüklenici tacir olup uyuşmazlık konusu da inşaat işidir. 6102 Sayılı TTK’nın 19. ve 3. maddesi uyarınca taraflardan biri için ticari olan iş, diğer taraf için de ticaridir. Bu nedenle davacı 3095 Sayılı Kanunun 2. maddesi gereğince tazminat halinde ticari faiz istenebilir. Kabulüne karar verilen miktar yönünden reeskont faizine hükmedilmesi gerekirken, alacağa yasal faiz uygulanması usul ve yasaya uygun düşmediğinden, davacı vekilinin bu yönden istinaf başvurusun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının bu yönden düzeltilmesi için HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılarak yeniden aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ
1)Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile ilk derece mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2)Davanın KABULÜ ile; Davacı … için 50.616,00 TL, … mirasçıları olan …, …, …, … ve … için 41.148,00 TL olmak üzere toplam 91.764,00 TL kira kaybı tazminatının 68.162,50 TL kısmına (Davacı … için 38.575,00 TL’ye, davacı muris … mirasçıları için 29.587,50 TL’ye) dava tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmak suretiyle davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
3)Alınması gerekli 6.268,39 TL harçtan peşin alınan 920,20 TL ile tamamlama harcı olarak alınan 403,05 TL olmak üzere toplam 1.323,25 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.945,14 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, harç tahsil ile ilgili iş ve işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
4)Davacı tarafından yapılan 793,40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
5) Davacı tarafından yatırılan başvuru, peşin ve tamamlama harcı olarak alınan 2.116,65 TL’nin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
6)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 14.682,24 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
7)Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde davacılara iadesine,
8)Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ilk derece mahkemesince iade edilmesine,
9)Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama gideri olan başvuru harcı gideri 162,10 TL, 3 tebligat gideri 93,00 TL, dosyanın istinafa gidiş dönüş ücreti gideri 72,00 TL olmak üzere toplam 327,10 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 15/11/2022 tarihinde HMK’nun 362. maddesi uyarınca kesin olarak oybirliği ile karar verildi. 15/11/2022