Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/773 E. 2022/690 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İncelenen Kararın
Mahkemesi: Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 17/03/2022
Davanın Türü: İhtiyati Hacze İtiraz

Mahalli mahkemenin kararına karşı istinafa başvurulmuş olmakla, Dairemiz Üyesi tarafından hazırlanan rapor incelendi. Yapılan müzakere sonucu,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Talep, alacaklı yüklenici ile borçlu iş sahibi arasında düzenlenen 05/10/2021 tarihli sera satış sözleşmesi başlıklı sözleşme kapsamında, yüklenici alacaklının 1.265.000,00 Amerikan doları karşılığında karşı taraf iş sahibine sera kurulumu edimini üstlendiğini ve üstlendiği edimini de yerine getirmeye başladığını, bununla ilgili olarak KDV dahil toplam 458.466,19 Amerikan doları bedelli e- faturaları keşide ederek karşı tarafa göndermiş olmasına rağmen, karşı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığını iddia eden alacaklı yüklenici vekilinin ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesi, 28/02/2022 tarihinde talep dilekçesine ekli sera satış sözleşmesi, irsaliyeli faturalar ve ihtarnamelere istinaden toplam 458.466,19 Amerikan doları (25/02/2022 tarihli kur bilgisi 1 USD =14.0297TL) 6.432.143,10 TL miktarlı borcun muaccel olmasına rağmen ödenmediği ve rehin ile de temin edilmemiş bulunduğunun anlaşıldığı, ihtiyati haciz talebinin İİK’nın 257. maddesine uygun olduğu gerekçesiyle, borçlunun kendisine ait menkul ve gayrimenkulleri ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının borca ve ferilerine yetecek kadarına ihtiyati haciz konulmasına, ihtiyati haciz talebinin % 20’sine isabet eden 1.286.428,65 TL nakdi teminatın mahkeme veznesine yatırılması veya kesin ve süresiz banka teminat mektubu getirilmesi halinde Antalya İcra Müdürlüğünce ihtiyati haciz kararının yerine getirilmesine karar vermiş, iş bu karara karşı taraf borçlu vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine ilk derece mahkemesince 17/03/2022 tarihinde açılan duruşma neticesinde, İhtiyati haciz kararlarına itirazın, 2004 Sayılı İİK’nın 265/1. maddesinde düzenlendiği ve itiraz sebeplerinin sınırlı olarak sayıldığı, bu maddeye göre borçlunun kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebileceği, her ne kadar borçlu vekili ihtiyati hacze itiraz etmiş ise de, borçlu vekilinin itirazlarının yargılamayı gerektirdiği alacaklının dosyaya sunmuş olduğu deliller kapsamında yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği gerekçesiyle itirazın reddine karar vermiş, iş bu karar karşı taraf borçlu vekili tarafından alacağın muaccel olmadığı, tespit raporuna göre işin ancak % 29’luk kısmının tamamlandığının belirtildiği, kararın hukuka aykırı olduğu, taraflarınca kabul edilmeyen faturalara dayanılarak ihtiyati haciz kararı verilmesinin doğru olmadığı gibi yazılı gerekçelerle istinaf edilmiştir.
HMK 355. maddesine göre yapılan istinaf incelemesi neticesinde;
Taraf iddialarının gerçekliği, vakıalarla ilgili subut mahkemece yapılacak yargılama sonucunda ortaya çıkacak ise de, dosyada mevcut deliller itibariyle yapılan incelemede, eser sözleşmesi hukuki sebebine dayanılarak yapılan ihtiyati haciz talebinde taraflar arasındaki sözleşme, tarafların iddia ve savunmaları, karşılıklı olarak gönderilen ihtarnamelerin kapsamı, sözleşmenin feshedildiğine dair 24/02/2022 tarihli ihtarname, Serik 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin …. D. iş sayılı dosyasından alınan 04/03/2022 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde alacağın varlığı konusunda ihtiyati haciz kararı verilmesini gerektirecek ölçüde yaklaşık ispatın gerçekleştiği, dolayısıyla ihtiyati haczin koşullarının oluşması sebebiyle ihtiyati haciz kararı verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda yapılan açıklama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire ve ortaya koyduğu gerekçeye göre mahkemenin vardığı sonuçta istinaf sebepleri yönünden usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı HMK 355. maddesi kapsamında yapılan istinaf incelemesi sonucu anlaşılmakla, karşı taraf borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ
Borçlu vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, alınması gerekli 80,70 TL istinaf karar harcının peşin alınan harçtan mahsubuyla, yeniden harç alınmasına yer olmadığına, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 07/06/2022 tarihinde HMK’nun 362. maddesi uyarınca kesin olarak oybirliği ile karar verildi.