Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/513 E. 2022/678 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İncelenen Kararın
Mahkemesi : Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi : 19/01/2022
Dava Türü : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesi) (Antalya Genel İcra … Esas)

Mahalli mahkemenin kararına karşı istinafa başvurulmuş olmakla, Dairemiz Üyesi tarafından hazırlanan rapor incelendi. Yapılan müzakere sonucu,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Davacı vekili açtığı dava ile; Davacı yüklenici ile davalı iş sahibi arasında 13.079 m2’lik muz serası yapılması hususunda KDV hariç 1.503.229,50 TL iş bedeli üzerinden sözleşme imzalandığını, davacının sözleşme kapsamında üzerine düşen edimlerini yerine getirdiğini, davalının sorumluluğundaki bazı işlemlerin ihtara rağmen yerine getirilmemesi nedeniyle buna bağlı olan bir kısım işlerin tamamlanamadığını, davacının bakiye alacağının ve işlemiş faizinin tahsili amacıyla başlattıkları icra takibine davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Davacının tüketici konumunda olması nedeniyle dava konusu uyuşmazlıkta Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğunu, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, esasa ilişkin olarak ise, davacıya herhangi bir borçlarının bulunmadığını, davacının süresi içerisinde sera kurulumunu tamamlamadığını, eksik ve ayıplı imalatta bulunduğunu belirterek, davanın usulden ve esastan reddine, kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesi; Davanın TTK’nun 4/1-a-f bentlerinde sayılan mutlak ticari davalardan (tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın) olmadığı, davacının limited şirket olduğu ve tacir sıfatını taşıdığı sabit ise de, davalının tacir olmadığı, dolayısıyla davanın da hukuki niteliği itibariyle ticari dava olmadığı, bu nedenle uyuşmazlığın mahkemenin görev alanına girmediğinin anlaşıldığı, görevin 6100 Sayılı HMK’nın 1. maddesi hükmü gereği kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece yargılamanın her safhasında kendiliğinden gözetilmesi gerektiği, bu durumda, davanın Asliye Hukuk Mahkemesinin görevine girdiği gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın 6100 Sayılı Kanunun 114/1-c maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle, HMK’nun 115/2. maddesi gereğince usulden reddi ile, mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştikten sonra talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.
Davalı vekili tarafından; 6502 Sayılı Yasa gereğince tüketici konumunda bulunan davalı ile davacı tacir arasındaki eser sözleşmesinden doğan uyuşmazlıkta tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle karara karşı istinaf yoluna başvurulmuştur.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili için yürütülen ilamsız icra takibine vaki davalı borçlunun itirazının iptali istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire, ortaya koyduğu gerekçeye ve ayrıca sözleşme konusu işin niteliği ve miktarı, davalının tropikal ve subtropikal (muz vb.) meyve yetiştiriciliği faaliyeti nedeniyle vergi kaydının bulunması hususları gözetildiğinde, davalının 6502 Sayılı Yasanın 3. maddesi kapsamında nihai tüketici olduğunun kabulünün mümkün bulunmamasına göre, mahkemenin vardığı sonuçta istinaf sebepleri yönünden usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı HMK 355. maddesi kapsamında yapılan istinaf incelemesi sonucu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, alınması gerekli 80,70 TL istinaf karar harcından, peşin alınan harcın mahsubuyla yeniden harç alınmasına yer olmadığına, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 02/06/2022 tarihinde HMK’nun 362. maddesi uyarınca kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

:…