Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
YEDİNCİ HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İncelenen Kararın
Mahkemesi : Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi : 24/12/2018
Davanın Türü : Tazminat/ Gecikme tazminatı
Dava Tarihi : 26/04/2011
İlk derece mahkemesince verilen karar istinaf edilmekle, dosya kapsamı incelendikten sonra yapılan müzakere sonucu gereği düşünüldü;
I. DAVA
Davacı vekili açtığı dava ile, taraflar arasında … Mah. … ada … parsele ilişkin Antalya 8. Noterliğinin 14/04/2006 tarih ve … yevmiye nolu kat karşılığı inşaat sözleşmesi, aynı noterliğin 04/10/2006 tarih ve … yevmiye nolu, 09/11/2006 tarih … yevmiye nolu tadil sözleşmeleri yapıldığını, buna göre inşaatın teslim tarihinin 15/11/2006 tarihinden itibaren 30 ay olup teslimin 15/05/2009 tarihinde gerçekleşmesi gerektiğini, davacı arsa sahibine 25 adet bağımsız bölüm düştüğünü, düğün salonu hariç 24 adet bağımsız bölümün anahtarının 24/10/2009 tarihinde teslim edildiğini, iskanın 15/06/2010 tarihinde alındığını … blok … nolu düğün salonunun iskanının alınmadığını, kira kaybı sebebiyle sorumluluğun iskan alınıncaya kadar devam ettiğini, düğün salonunun imalatının tamamlanmadığını, teslim edilmediğini, bu nedenle düğün salonu yönünden kira kaybının halen devam ettiğini bu konudaki talep ve dava haklarını saklı tuttuklarını, Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında açılan kira alacağı davasında teslim tarihi olan 15/05/2009 tarihinden dava tarihi olan 06/08/2009 tarihine kadar olan dönemin kira alacağının kabulüne karar verildiğini, bu davada 06/08/2009 tarihinden iskan alındığı 15/06/2010 tarihine kadar olan süredeki kira tazminatını talep ettiklerini ileri sürerek şimdilik 57.500,00 TL’nin(ıslahla 125.000,00 TL) davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacağa ticari avans faizi uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının temyiz edildiğini ve Yargıtayda olduğunu, davacının sözleşmenin ifasını engellediğini, taşınmazların 24/10/2009 tarihli tutanak ile teslim edildiğini, tamamlanan inşaata ruhsat alınmasının engellendiğini, 30/04/2009 tarihinde iskan için belediyeye başvuru yapıldığını, davacı tarafın vekil tayin ettiği …’ü azlederek iş bitim belgesini imzalamadığını, iskan alınmasını engellediğini, davacının … Belediyesince mühürlenen inşaatta kendisine ait 2 adet dükkanı birleştirerek kiraya verdiğini, 24/10/2009 tarihinde bağımsız bölümleri teslim aldığını, yüklenicinin ifa sırasında davacı tarafından engellendiğini ve gecikmeye sebebiyet verdiğini, tadil sözleşmesi ile düğün salonu yönünden ortaklığın tasfiyesi hakkında düzenleme yapıldığını, davacıya tadil sözleşmesine göre proje tadilatına onay vermesi için ihtarname çekildiğini, bu nedenle ifaya izin davasının Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında açıldığını, davacının sözleşmenin ifasını engellediğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesi, ilk dava dilekçesinde kısmi dava olarak 57.500,00 TL talep edildiği, davalı tarafça kısmi davaya ilişkin zaman aşımı defiinde bulunulmadığından 57.500,00 TL gecikme tazminatı alacağı yönünden davanın ıslah edilmiş haliyle kabulüne karar vermek gerektiği, ıslah ile arttırılan kısım zaman aşımına uğradığından ve davalı taraf da ıslaha karşı süresinde zaman aşımı defiinde bulunduğundan, bu kısım yönünden de davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar vermek gerektiği, tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; davacı arsa sahibi tarafından davalı yüklenici aleyhine açılan iş bu davada davalı yüklenicinin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüğünü geç ifa etmesi, kısmi genel iskan belgesini 15/06/2010 tarihinde alması göz önünde bulundurularak, 06/08/2009 tarihinden genel iskanın alınma tarihine kadarki geçen süre yönünden davacının gecikme tazminatına hak kazandığı, taleple bağlı kalınarak 57.500,00 TL kira kaybı alacağının davalıdan tahsiline karar vermek gerektiği, ıslah ile arttırılan kısım yönünden de talebin zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle, davanın ıslah edilmiş haliyle kısmen kabulü ile, 57.500,00 TL’nin dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesi ile özetle, mahkemenin ıslahla arttırılan kısım yönünden zamanaşımı sebebiyle verdiği kararın usul ve hukuka aykırı olduğunu, yüklenicinin ağır kusurlu olduğunu, projede bir çok ayıp ve eksik olduğunu, düğün salonunun 2019 yılına kadar imalatının %40 seviyesinde tamamlandığını, düğün salonuna yapı ruhsatı alınıp alınmayacağının belli olmadığını, TBK’nun 147/6. maddesine göre yüklenicinin ağır kusuruyla ya da gereği gibi ifa etmemesi dışında zamanaşımının 5 yıl olduğunu, iskan alınmadığı sürece inşaatın tamamlanmış sayılamayacağını, zamanaşımının 20 yıllık zamanaşımı olduğunu, ileri sürerek reddedilen kısmın ortadan kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesi ile özetle, anahtar teslim tutanağı ile davacı tarafa bağımsız bölümlerin teslim edildiğini, bu nedenle kira tazminatı talep edilemeyeceğini, davacının taşınmazları bizzat kiraya vererek kullandığını, kira kaybının bulunmadığını, bilirkişi raporlarına itirazlar dikkate alınmadan alınan bilirkişi raporu ile hüküm kurulduğunu, taşınmazdaki düğün salonu yönünden özel bir tadil sözleşmesi yapıldığını, ifaya izin davasının lehlerine bozulduğunu, davacının iskan alınmasının hukuka aykırı eylemler ile geciktirdiğini, talebin hakkın kötüye kullanılması mahiyetinde olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, TBK 237. maddesinde düzenlenen taşınmaz satış vaadi ve TBK 470 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinin unsurlarını içeren karma nitelikteki gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı arsa sahibi, davalı ise yüklenicidir.
2. Ön İnceleme ve İncelemenin Kapsamı
İlk derece mahkemesi kararının; kesinlik, süre, istinaf başvuru şartları ve diğer usul konuları yönünden HMK 352. maddesine göre ön incelemesi yapılmış ve eksiklik bulunmadığı anlaşılan dosyanın incelenmesine geçilmiştir. İstinaf incelemesi de, HMK 355. maddesi göz önünde bulundurularak, kamu düzeninden olan hususlar re’sen gözetilmek suretiyle istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
3. Değerlendirme
3.1. İlk derece mahkemesince verilen 24/12/2018 tarih ve … Esas … Karar sayılı hüküm taraf vekillerince istinaf edilmiş olmakla Dairemizin … Esas … Karar sayılı kararıyla davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilerek verilen karar ortadan kaldırılmış ve davanın kısmen kabulü ile 43.761,44 TL’nin dava tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmekle Yargıtay 15. Hukuk Dairesi Başkanlığının … Esas … Karar sayılı bozma ilamıyla kaldırılarak dosya Dairemize gönderilmiştir. Dairemizce bozma ilamına uyularak bozma doğrultusunda bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
3.2. Taraflar arasında ilk olarak 14/04/2006 tarihinde noterde düzenleme şeklinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı, bilahire 04/11/2006 tarihinde ve 09/11/2006 tarihinde tadil sözleşmelerinin noterde yapıldığı, anlaşılmaktadır. Buna göre 09/06/2006 tarihli Antalya 8. Noterliğince düzenlenen … yevmiye numaralı tadil sözleşmesine göre inşaatın 15/11/2006 tarihine kadar ruhsatının alınacağı, bu tarihten itibaren 30 ay içerisinde tamamlanarak teslim edileceği kararlaştırılmıştır.
3.3. Davacı tarafça Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas (eski … Esas) … Karar sayılı 19/10/2017 tarihinde kesinleşen dosyasında davacının bahsi geçen davanın açılış tarihi olan 06/08/2009 tarihine kadar kira alacağı talebinin kabul edilerek hüküm altına alındığı, dosya kapsamında iş bitim tarihinin 15/05/2009 tarih olarak kabul edilmek suretiyle 15/05/2009 tarihinde 06/08/2009 tarihine kadar olan kira tazminatının hesaplanarak hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasında görülen ve kesinleşen dosya içeriği ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile tadil sözleşmelerine göre, davalı yüklenicinin inşaatı 15/05/2009 tarihinde bitirerek (iskanı alınmak suretiyle) teslim etmesi gerekmektedir.
3.4. Yargıtay 15 HD’nin 27/11/2019 tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında da belirlendiği üzere eser sözleşmesi feshedilmediği sürece iş sahipleri gecikme tazminatını alarak ifayı bekleyebileceğinden eserin teslim edilmemesi ve ifa gerçekleşmemesi halinde teslimi gereken tarih geçse de zamanaşımı süresi işlemeye başlamayacaktır. Önceki döneme ait olsa da gecikme tazminatı (kira tazminatı) ile ilgili zamanaşımı süresi eserin teslimi ve sözleşmenin ifası ile sonuçlandığı tarihten itibaren işlemeye başlacaktır. Bunun yanında davaya konu bağımsız bölümlerin genel iskanı da 15/06/2010 tarihinde alınmış olup, davacı taraf 06/10/2018 tarihinde talebini ıslah ile artırmıştır. Davalı yüklenicinin ağır kusurundan bahsetme imkanı da bulunmadığı dosya kapsamından anlaşılmakla 5 yıllık zamanaşımı süresi ıslah ile artırılan miktar yönünden gerçekleşmektedir. Davalı taraf ıslah dilekçesi 05/11/2018 tarihli celsede tebliğ edilmiş ve verilen 2 haftalık cevap süresi içerisinde 14/11/2018 tarihli dilekçe ile zamanaşımı itirazında bulunulmuştur. Bu durumda ıslah ile artırılan talep yönünden zamanaşımı nedeniyle red kararı verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır.
3.5.Tüm dosya kapsamı ve yukarıda yapılan açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde, mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire ve ortaya koyduğu gerekçeye göre, mahkemenin vardığı sonuçta, aşağıda belirtilen bent dışında kalan istinaf sebepleri yönünden usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin ve davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
3.6. İlk davanın açıldığı 06/08/2009 tarihinden iskanın alındığı 15/06/2010 tarihine kadar gecikilen süre kabul edilerek kira tazminatı hesabı yapılmak suretiyle hüküm verilmiştir. Ancak dosya kapsamında taraflar arasında imza altına alınan 24/10/2009 tarihli teslim protokolüne göre düğün salonu dışındaki bağımsız bölümler davacı arsa sahibi vekiline teslim edilmiş ise de, Yargıtay bozma ilamında belirlendiği üzere teslim tutanağının imzalanmış olması bağımsız bölümlerin arsa sahibine fiilen teslim edildiği sonucunu doğurmamaktadır. Bu nedenle elektrik ve su abonelik kayıtlarına göre, iskan tarihinden önce davacı arsa sahibine düşen 22 adet bağımsız bölümü fiilen teslim edilip edilmediği yazılan müzekkerelerle araştırılmış ve iskan tarihinden önce teslim edildiği anlaşılan bağımsız bölümlerin teslim tarihi nazara alınarak bilirkişi kurulundan rapor alınmıştır. Bilirkişi heyetince düzenlenen raporda 22 adet bağımsız bölümün fiili teslim tarihi belirlenmiş ve ilk davanın açıldığı 06/08/2009 tarihinden her bir bağımsız bölümün teslim edildiği tarihe kadar emsal kira bedelleri nazara alınarak hesaplama yapılmış, 2 adet dükkan yönünden ise iskan tarihi esas alınarak kira tazminatı hesaplanmıştır. Bununla birlikte … blokta yer alan 1 adet bağımsız bölümün giriş kat olması gözetilerek bu bağımsız bölümün rayiç kira bedelinin 450,00 TL olduğu dosya kapsamında alınan raporlardan anlaşılmakla bu husus değerlendirilmiş ve Dairemizce yapılan hesaplamayla davacı tarafın talep edebileceği gecikme tazminatının 180.625,00 TL olduğu sonucuna varılmıştır.
3.7. Davacı tarafın asıl dava dilekçesinde talep ettiği 57.500,00 TL’lik gecikme tazminatıdır. Davacı taraf 06/10/2018 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 125.000,00 TL’ye yükseltmiştir. Bağımsız bölümlerin teslim tarihleri nazara alındığında 5 yıllık zaman aşımı süresi dolduktan sonra ıslahla talep arttırılmıştır. Davalı taraf ıslah dilekçesine karşı verdiği beyan dilekçesinde ıslahla arttırılan kısım yönünden zaman aşımı definde bulunmuştur. Bu durumda 57.500,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiği, fazlaya ilişkin istemin zaman aşımı sebebiyle reddi gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.
V. KARAR
1)Yerel mahkeme kararının tümüyle ORTADAN KALDIRILMASINA,
2)57.500,00 TL’nin dava tarihi olan 26/04/2011 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin zamanaşımı sebebiyle reddine,
3)Alınması gerekli 3.927,82 TL karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 2.119,51 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.808,31 TL harcın ilk derece mahkemesince davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4)Davacının başvuru harcı ile birlikte peşin olarak yatırdığı 2.137,91 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5)Davacı tarafından harç dışında yapılan 4.498,88 TL yargılama giderinin 57500/125000 oranında davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmının davacının kendi üzerinde bırakılmasına,
6)Davalı tarafından yapılan 318,00 TL yargılama giderinin 67500/125000 oranında davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, kalan kısmının davalının kendi üzerinde bırakılmasına,
7)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 10.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
9)Taraflarca yatırılan gider avanslarının kullanılmayan kısımlarının HMK’nun 333. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince yatıran taraflara iadesine,
10)Peşin yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ilk derece mahkemesince istinaf eden taraflara iadesine,
11)Dair, duruşmalı yapılan inceleme neticesinde 20/09/2023 tarihinde HMK’nun 362. maddesi uyarınca kesin olarak oybirliği ile karar verildi.
…