Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/782 E. 2023/453 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İncelenen Kararın
Mahkemesi : Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 23/05/2019
Davanın Türü: İtirazın İptali (Denizli 1. İcra Müd. …. E.)

İlk derece mahkemesince verilen karar istinaf edilmekle dairemiz üyesi tarafından hazırlanan rapor okunduktan ve dosya kapsamı incelendikten sonra yapılan müzakere sonucu gereği düşünüldü;
I. DAVA
Davacı vekili açtığı dava ile, davalının davacıdan 120.000,00 TL’lik inşaat ve izolasyon malzemesi satın aldığını, …. seri nolu irsaliyeli fatura ile teslimat yapıldığını, 55.000,00 TL’lik ödeme yapıldığını, 65.000,00 TL’lik borcun ödenmediğini ileri sürerek Denizli 1. İcra Müd. … Esas sayılı takip dosyasında yapılan itirazın iptali ile takibin devamına icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevabında, faturanın çiftlik inşaatı için alınan çatıpen malzemesi ve montajına ilişkin düzenlendiğini, ilk faturanın sehven yanlış düzenlenip tarafların bu konuda mutabakat sağladığını, bir kısım ödemenin yapıldığını, borcun tamamına itiraz edilmediğini, alacağın tespit yapılarak belirlendikten sonra takip yapılması gerektiğini, yapılan işin Denizli 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin …. D. İş tespit dosyasına göre 1.689,6 m2 olduğunu, faturada yanlışlıkla 3.160 m2 yazıldığını, faturada belirlenen birim fiyata göre davacının hak edişinin KDV dahil 64.158,15 TL olduğunu, bu borcun 55.000,00 TL’sinin ödendiğini, bakiye 9.158,15 TL borcun kaldığını ileri sürerek belirtilen miktar yönünden itirazın bulunmadığını ileri sürerek davanın reddi ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesi, taraflar arasında yazılı bir anlaşma bulunmadığı, faturada 3.160 m2 üzerinden fiyatlandırma yapıldığını, malzeme teslimine ilişkin belgenin sunulmadığı, çatı uygulaması yapıldığının keşfen tespit edildiği, taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu, tarafların serbest iradeleri ile yüklenici alacağının belirlendiği durumlarda ücretin saptanması için ayrıca bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekmediğini, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığı ancak yapılacak işin mt2 birim fiyatının faturada kararlaştırılan bedel 32,18 TL olduğu davacı ve davalının kabulünde olup taraflar arasındaki ihtilaf davacı tarafından yapılan alüminyum çatı imalatı uygulamasının m2 hesabının ne kadar olduğu, salt faturada belirtilen m2 hesabının kabulü yapılmayan işler adına yüklenicinin sebepsiz zenginleşmesine neden olduğu, bu nedenle mahallinde yapılan keşif ile çatı imalatı ve uygulamasına ilişkin gerçekleştirilen işin toplam 1689,60 mt2 olduğu inşaat mühendisi bilirkişisi tarafından tespit edildiği, bu tespitin davalı tarafından Denizli 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin .. D. İş sayılı dosyasından yaptırılan tespit değerlerle de uyumlu olduğu, taraflar arasında ihtilaf konusu olmayan işin birim fiyat bedeli üzerinden davacıdan talep edebileceği alacak miktarının (1689,60 mt x 32,18 TL + = 54.371,33 TL + %18 KDV = 64.158,17 TL) 64.158,17 TL olduğunun tespit edildiği, her ne kadar davacı-alacaklı tarafından 3.830,55 TL işlemiş faiz tutarı icra takibine konu edilmiş ise de, davalı-borçlunun icra takibinden önce usulüne uygun bir şekilde temerrüde düşürüldüğüne ilişkin herhangi bir belge, ihtar vs. sunulmadığı, alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı-borçlunun itirazında haksız olduğunun anlaşılmış olması karşısında dava ve takip tarihi de dikkate alınarak İİK. 67/2 maddesi uyarınca hüküm altına alınan asıl alacağın % 20’si oranındaki (1.831,63 TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile Denizli 1. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasında icra takibine yapılan itirazın kısmen iptali ile, takibin takip tarihi itibariyle 9.158,17 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacak miktarının %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili, taraflar arasında yazılı olmayan bir alım satım sözleşmesinin göz ardı edildiğini, eser sözleşmesine göre yargılama yapıldığını, davalı tarafından 55.000,00 TL ödeme yapıldığını, malzemenin teslim edildiğini, bakiye 65.000,00 TL’nin ödenmediğini gibi nedenlerle kararı istinaf etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafın hiç ödeme yapılmamış gibi iş bedelinden fazla alacak göstererek takip başlattığını, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğunu, alacağın likit olmayıp davalı aleyhine hükmedilen icra inkar tazminatı koşullarının oluşmadığı gibi nedenlerle kararı istinaf etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, İcra İflas Kanununun 67. maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır. Dava bir yıllık hak düşüm süresi içerisinde açılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, TBK 470 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir.
2. Ön İnceleme ve İncelemenin Kapsamı
İlk derece mahkemesi kararının; kesinlik, süre, istinaf başvuru şartları ve diğer usul konuları yönünden HMK 352. maddesine göre ön incelemesi yapılmış ve eksiklik bulunmadığı anlaşılan dosyanın incelenmesine geçilmiştir. İstinaf incelemesi de, HMK 355. maddesi göz önünde bulundurularak, kamu düzeninden olan hususlar re’sen gözetilmek suretiyle istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
3. Değerlendirme
3.1.Davacı tarafından davalı aleyhine Denizli 1. İcra Müd. … Esas sayılı takip dosyasında faturaya dayalı olarak 65.000,00 TL asıl alacak ve 3.830,55 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 68.830,55 TL’lik alacağın takibi için ilamsız takip başlatıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu, eldeki davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde, toplam takip miktarı yönünden açıldığı anlaşılmaktadır.
3.2. Taraflar arasında yazılı bir eser sözleşmesi bulunmasa da, dava ve cevap dilekçesi içeriği ve fatura içeriğine göre eser sözleşmesi ilişkisinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı taraf 120.000,00 TL bedelli .. yevmiye nolu faturaya dayalı olarak takip başlatmıştır. Faturada yapılan iş çatı pan malzemesi ve uygulaması olarak belirtilmiş 3.160 m2 ve 32,18 birim fiyatı üzerinden hesaplama yapılmıştır. Davalı taraf yapılan iş miktarının sehven yanlış yazıldığını, tespit raporuna göre 1.689,60 m2’lik iş yapıldığını ileri sürerek KDV’li iş bedelinin 64.158,15 TL olduğunu, 55.000,00 TL’lik ödemenin yapıldığını savunmuştur. Dava dilekçesinde, davacı taraf 55.000,00 TL’lik ödemenin yapıldığını kabul etmiş olup, bu husus uyuşmazlık konusu değildir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yapılan iş miktarından kaynaklanmaktadır. Her ne kadar davacı taraf satım ilişkisi bulunduğunu ileri sürmekte ise de, fatura içeriğinden hukuki ilişkinin eser sözleşmesi ilişkisi olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca davacının dayandığı fatura irsaliyeli faturada olmayıp fatura bedeli kadar mal tesliminin yapıldığı da ispatlanamamaktadır.
3.3. Her iki tarafın defterlerinde takip konusu fatura kayıtlı ise de, davalının faturayı defterine kaydetmiş olması faturada belirtilen işin yapıldığı sonucunu doğurmayacaktır. Mahkemece yapılan keşif ve öncesinde alınan tespit raporuna göre davacının meydana getirdiği iş miktarı 1.689,60 m2 olarak hesaplanmıştır. Bu durumda faturada yazılı birim fiyata göre davacının hak ettiği KDV’li iş bedeli davalı tarafın da dava dilekçesinde kabul ettiği üzere 64.158,15 TL ‘dir. Mahkemece yazılı olduğu şekilde 9.158,17 TL yönünden itirazın iptaline karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davacı vekilinin istinafının reddi gerekmektedir.
3.4.Davacının kötü niyetli olarak icra takibi başlattığına dair dosya kapsamında delil bulunmadığından, davalı tarafa kötü niyet tazminatı verilmemesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davalı vekilinin bu istinafı yerinde görülmemiştir.
3.5. Yukarıda açıklanan nedenler ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire, ortaya koyduğu gerekçeye göre, mahkemenin vardığı sonuçta aşağıdaki bendin dışında kalan istinaf sebepleri yönünden usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinafının tümden, davalı vekilinin ise, aşağıdaki bendin dışında kalan istinaf başvurusunun reddine,
3.6. İcra takibine konu eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak likit bir alacak olmayıp alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirmektedir. Bu nedenle icra inkar tazminatı koşulları oluşmamış olup, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemektedir. Bu sebeple davalı vekilinin istinaf isteminin kabulüyle hükmün bu kısmının düzeltilmesi amacıyla HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca kararın bu kısmının kaldırılarak, hükmün diğer kısımları aynı kalmak kaydıyla yeniden aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
V. KARAR
1)Yerel mahkeme kararının; “Asıl alacak miktarının %20 si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklindeki (2) nolu bendinin ORTADAN KALDIRILMASINA ve HÜKÜMDEN ÇIKARTILMASINA, yerine “Davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine” ibaresinin eklenmesine,
2)Davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince davalıya iadesine,
3)Davacıdan alınması gerekli 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50 TL harcın ilk derece mahkemesince davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4)Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 13/04/2023 tarihinde HMK’nun 362. maddesi uyarınca kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

…..