Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/747 E. 2023/43 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İncelenen Kararın
Mahkemesi : Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 12/03/2021
Davanın Türü: İtirazın İptali (Antalya 7. İcra Müd. …. E.)

Mahalli mahkemenin kararına karşı istinafa başvurulmuş olmakla, Dairemiz Üyesi tarafından hazırlanan rapor incelendi. Yapılan müzakere sonucu,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Davacı vekili açtığı dava ile; taraflar arasında araç bakım ve onarıma dayalı eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğunu, davalının tamir ve bakım, parça değişimi hizmeti aldığını, 2018 tarihli 9.631,99 TL’lik ödenmemiş 4 tane fatura bulunduğunu, faturaların davalıya tebliğ edildiğini 8 günlük yasal süre içerisinde itiraz edilmediğini, Antalya 7. İcra Müd. … Esas sayılı dosyasında ilamsız takip başlattığını, itiraz üzerine takibin durduğunu, arabuluculuk sürecinin olumsuz sonuçlandığını ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi ile; davacı tarafça kendisine ait araçla ilgili birtakım iş ve işlemler yapılmış ise de, bedellerinin ödendiğini, fatura ve ödeme belgelerinin defterinde kayıtlı olduğunu, dava konusu faturalarla ilgili işlem yapılmadığını, yapıldığı kabul edilse dahi bilgisi ve rızası dışında olan işler sebebiyle fazladan fatura tanzim ettiğini, faturaların usulsüz olarak tebliğ edildiğini, 27/09/2018 tarihinde usulsüz tebligattan haberinin olduğunu ve faturaları süresinde iade ettiğini, fatura içeriklerini kabul etmediklerini, bilgi ve onayı dışındaki işlemleri kabul etmediğini, bu işlerin yapılması için onay ve talimat vermediğini, davacının yaptığı işlere karşılık toplam 12.000,00 TL’lik bono bedelinin ödendiğini ileri sürerek davanın reddi ile tazminata karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesi; davalının yaptığı itirazında açıkça ticari ilişkiyi inkar etmemekle birlikte borcu olmadığını beyan ettiği, tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verildiği, davacının incelenen ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduklarının ve davaya konu faturaların davacının defterlerinde kayıtlı olup, davalının ise ticari defterlerini incelemeye ibraz etmediği, yukarıda açıklanan HMK’nın 222/3. maddesi uyarınca davacının usulüne uygun tutulan defterlerinin defter ibrazından kaçınan davalı karşısında lehine delil teşkil edeceği, düzenlenen 2 adet senedin düzenleme tarihlerinin davaya konu fatura tarihlerinden önce olduğu, 1 adet senedin ise düzenlenme tarihinin bulunmadığı, davacı tarafça 12/03/2021 tarihli duruşmada 17/08/2018 ödeme tarihli 4.000,00 TL meblağlı ve 17/12/2018 ödeme tarihli 4.000,00 TL tutarlı bonoların müvekkilinin ticari defterlerinde kayıtlı borç nedeniyle alındığını belirttiği ve dolayısıyla da 12/03/2021 tarihli duruşmada 17/08/2018 ödeme tarihli 4.000,00 TL meblağlı ve 17/12/2018 ödeme tarihli 4.000,00 TL tutarlı bonoların davacının ticari defterlerinde kayıtlı alacaktan mahsup edilmesi gerektiği, davacı tarafın alacağına ilişkin keşide etmiş olduğu Antalya 11. Noterliğinin 07/09/2018 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarname ile davalıyı 17/09/2018 tarihinde temerrüde düşürdüğü ve 8.512,38 TL (8.512,38x7x97/365/100=14.70) asıl alacağın temerrüt tarihi olan 17/09/2018 tarihinden takip tarihi olan 24.09.2018 tarihine kadar işlemiş yasal faiz tutarının -re’sen hesaplanarak- 4,70 TL olduğu, neticeten davacının 8.512,38 TL asıl alacağını ispat etmesine rağmen davalının borcunun olmadığını yahut borcun tümünün ödendiğini ispat edemediğinden davanın kısmen kabulü gerektiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile, davalının Antalya 7. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile, takibin 8.512,38 TL asıl alacak ve 14,70 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam ‭8.527,08‬ TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı vekilinin icra inkar tazminat talebinin reddine karar vermiş, iş bu karar davalı tarafından istinaf edilmiştir.
Davalı istinaf başvuru dilekçesi ile özetle; faturaları davacıya iade ettiğini, davacının ticari defterleri esas alınarak karar verildiğini, davacının mal ve hizmet sunduğunu ispat etmesi gerektiğini, servis formu, iş bitim belgesi ya da imzala fatura sunulamadığını, fatura konusu mal ve hizmetin verilmediğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire ve ortaya koyduğu gerekçeye göre, mahkemenin vardığı sonuçta istinaf sebepleri yönünden usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı HMK 355. maddesi kapsamında yapılan istinaf incelemesi sonucu anlaşılmakla, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ
Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, davalıdan alınması gerekli 582,48 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 145,65 TL harcın mahsubuyla bakiye 436,83 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 19/01/2023 tarihinde HMK’nun 362. maddesi uyarınca kesin olarak oybirliği ile karar verildi.