Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/658 E. 2023/421 K. 06.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İncelenen Kararın
Mahkemesi : Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi : 23/02/2021
Davanın Türü : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesi) (Denizli 7. İcra … Esas)

İlk derece mahkemesince verilen karar istinaf edilmekle dairemiz üyesi tarafından hazırlanan rapor okunduktan ve dosya kapsamı incelendikten sonra yapılan müzakere sonucu gereği düşünüldü;
I. DAVA
Davacı vekili açtığı dava ile, davacı yüklenici ile davalı iş sahibi arasındaki bornoz dikimi konulu anlaşma gereğince, davacının bornoz dikim işini tamamlayarak teslimi gerçekleştirmesine karşın, ödenmeyen faturaya dayalı bakiye iş bedelinden kaynaklanan alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibinin davalı borçlunun itirazı üzerine durduğunu belirterek, davalının itirazının iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevabında, davanın 1 yıllık süre geçtikten sonra açıldığını, davacı tarafından dikimi gerçekleştirilen bornozların tesliminden sonra kontrolden geçirildiğinde, bornozların sipariş edilen ölçü ve özelliklerde olmadığının tespit edildiğini ve hataları açıklayan dikim raporlarının davacıya iletildiğini, bunun üzerine davacının da talebiyle reklamasyon faturası düzenlenerek davacıya gönderildiğini, bu mallar üzerinde davalı tarafından tamiratlar yapıldığını, üzerinde tamirat dahi yapılamayan malların halen davalı şirketin deposunda mevcut olduğunu belirterek, davanın reddine ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesi, dosyaya sunulan tekstil mühendisi bilirkişi Prof. Dr. …’dan alınan 30/11/2020 havale tarihli ek bilirkişi raporunda, dava konusu 20 adet bornozun tamamının ayıplı olduğu, basit bir şekilde gözle incelenmesiyle hataların net olarak görülebildiği, dolayısıyla ayıbın açık ayıp olduğunun tespit edildiği, takibe konu faturaya ilişkin malların 29/05/2017 tarihinde davalıya teslim edildiği, davalının 30/06/2017 tarihinde reklamasyon faturası keserek davacıya gönderdiğinin anlaşıldığı, teslim edilen bornoz sayısının 2672 adet olması nedeniyle adet olarak fazlalığı ve tek tek incelenmesiyle ayıbın tespit edileceği göz önünde bulundurulduğunda, TBK 474 gereği bir ay gibi makul bir sürede davacının ayıp ihbarını süresinde yaptığı kanaatine varıldığı, ayıp halinde iş sahibinin haklarının TBK’nın 475. maddesinde düzenlendiği, bu maddeye göre iş sahibinin seçimlik haklarının sözleşmeden dönme, bedelden indirim yapılmasını veya ayıbın giderilmesini talep etme hakları olduğu, eserin iş sahibinin kullanamayacağı derecede ayıplı olması veya hakkaniyet kaideleri gereği eseri kabul etmesinin iş sahibinden beklenememesi veya eserin sözleşmede açıkça kararlaştırılan nitelikleri taşımaması halinde iş sahibi eseri kabulden kaçınarak sözleşmeden dönebileceği, eserdeki ayıpların eserin reddini gerektirecek nitelikte önemli olmaması halinde ise, diğer seçimlik hakların kullanılması gerektiği, dosya kapsamından ve hükme esas alınan bilirkişi raporundan, davaya konu bornozlardaki ayıbın tamir ile giderilemediği, 1. kalite bornozun satış bedelinden 2. kalite bornozun satış bedelinin düşürülmesiyle bornoz başına 25 TL’lik değer kaybının elde edildiği, bir bornoz için değer kaybının sadece dikim ücretinden meydana gelmediği, hatalı olarak dikilen her bir bornoz için rayiç 27/11/2020 tarihi itibarıyla değer kaybının 50,00 TL olduğu, buna göre davalı firmanın uğradığı toplam zarar miktarının 20×50,00 TL=1.000,00 TL olduğu tespit edildiğinden, ayıp nedeniyle davaya konu faturadan 1.000,00 TL indirim yapılması gerektiği kanaatine varıldığı, her ne kadar davacı icra inkar tazminatı talebinde bulunmuş ise de; takibe konu fatura bedeli likit olmakla birlikte, faturaya konu mallardan ayıp nedeniyle yapılması gereken indirim ve buna göre belirlenecek borç tutarının bilirkişi tarafından hesaplanacak olması, yargılamaya muhtaç olması nedeniyle yasal şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin de reddine karar vermek gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, Denizli 7. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapılan itirazın iptali ile takibin 9.552,16 TL asıl alacak olmak üzere aynen devamına, yasal şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davalı vekili, davacı tarafından dikilen bornozların bir çoğunda hatalı dikim yapıldığı ve bu nedenle müşterilere gönderilemediği, tüm bilirkişi raporlarında malların ayıplı olduğu ve ayıp nedeniyle davalının bakiye borcunun bulunmadığının bildirildiği, davalının bornozları süresinde inceleyerek ve reklamasyon faturası düzenleyerek ayıpları davacı tarafa bildirdiği, alacak talebinin haksız ve kötü niyetli olduğu, kararın hukuka ve mantığa aykırı olduğu gibi nedenlerle kararı istinaf etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, İcra İflas Kanununun 67. maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır. Dava bir yıllık hak düşüm süresi içerisinde açılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, TBK 470 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir.
2. Ön İnceleme ve İncelemenin Kapsamı
İlk derece mahkemesi kararının; kesinlik, süre, istinaf başvuru şartları ve diğer usul konuları yönünden HMK 352. maddesine göre ön incelemesi yapılmış ve eksiklik bulunmadığı anlaşılan dosyanın incelenmesine geçilmiştir. İstinaf incelemesi de, HMK 355. maddesi göz önünde bulundurularak, kamu düzeninden olan hususlar re’sen gözetilmek suretiyle istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
3. Değerlendirme
3.1. 6098 Sayılı TBK 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda eserin sözleşmeye, fen ve sanat kurallarına uygun şekilde teslim edildiğini ispat külfeti yükleniciye, eserin ayıplı olduğu iddiası ve iş bedelinin ödendiği hususunu ispat külfeti ise, iş sahibine aittir.
3.2. Somut olayda, sözleşme konusu bornozların davacı yüklenici tarafından davalı iş sahibine teslim edildiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı tarafça, nezdinde bulunan ve yapılan keşif sonucu ayıplı oldukları bilirkişi raporuyla belirlenen sözleşme konusu 20 adet bornoz dışındaki bornozların ayıplı olduğu hususu usulünce ispatlanamadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir.
3.3. Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire ve ortaya koyduğu gerekçeye göre, mahkemenin vardığı sonuçta istinaf sebepleri yönünden usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı yapılan istinaf incelemesi sonucu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
V. KARAR
1)Davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2)Alınması gerekli 652,51 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 163,12 TL harcın mahsubuyla bakiye 489,39 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
3)Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 06/04/2023 tarihinde HMK’nun 362. maddesi uyarınca kesin olarak oybirliği ile karar verildi.