Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/631 E. 2022/918 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İncelenen Kararın
Mahkemesi: Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 08/10/2019
Davanın Türü: İtirazın İptali (Ant. 1. İcra Müd. …. Esas)

Mahalli mahkemenin kararına karşı istinafa başvurulmuş olmakla, Dairemiz Üyesi tarafından hazırlanan rapor incelendi. Yapılan müzakere sonucu,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Davacı vekili açtığı dava ile; taraflar arasında ticari ilişki olduğunu, tarafların yangın tesisatı yapımı konusunda anlaştıklarını, davalı tarafın tesisatı başka birine yaptırdığını, davacının davalıya sadece yangın tesisat malzemesi sattığını, davacının 95.580,00 TL tutarlı fatura keserek davalıya gönderdiğini, davalı tarafın faturaya itiraz etmeyip defterine kaydettiğini, alacağın davalıya teslim edilen mallara ilişkin olup, 36.580,00 TL’lik kısmının ödenmediğini, davalıya ihtarname gönderdiklerini, Antalya 1. İcra Müd. …. Esas sayılı dosyasında ilamsız takip başlattıklarını, itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile alacağın ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; takibin kötü niyetli yapıldığını, tarafların 95.580,00 TL bedel karşılığı 18/03/2017 tarihli sözleşmeyle yangın tesisatı yapımı konusunda anlaştıklarını, buna göre 59.000,00 TL ‘lik kısmın malzemelerin şantiye gelmesiyle kalan tutarın tesisatın devreye alınarak itfaiye onayı ile onaydan sonra ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davacının sözleşmeden doğan yükümlülüğünü yerine getirmediğini, süresinde sözleşme şartlarına uygun ifanın yapılmadığını, itfaiye onayının da alınmadığını, uyarılara rağmen gereğinin yerine getirilmediğini, ifada sıra kuralları gereği işin tamamlanarak itfaiye onayının alınmasından sonra bakiyenin ödenebileceğini ileri sürerek davanın reddi ile davalı lehine tazminata hükmedilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesi; taraflar arasında ticari ilişkinin varlığı ile 25/03/2017 revize tarihli sözleşmenin varlığının ihtilafsız olduğu, davacının davalıya teslim dilen malzeme bedeline ilişkin bakiye fatura alacağının tahsili için icra takibi başlattığı, takibin davalının itirazı ile durduğu ve itirazın iptali için eldeki davanın ikame edildiği, fatura muhteviyatı malzemenin davalıya teslim edildiği husunun sabit olduğu ancak davalının davacının sözleşme uyarınca yükümlendiği işçilikleri yapmadığından ve yangın onayını almadığından bahisle davacının ödeme talep edemeyeceğini beyan ettiği, varlığı ihtilafsız sözleşmenin incelenmesinde de ön sayfada davalıya teslim edilecek malzemelere ilişkin döküm yapılıp malzeme fiyatının 95.580,00-TL olarak belirlendiği, arka sayfada malzeme bedelinin 59.000-Tl sinin malzeme şantiyeye inince, kalan 36.580-TL’sinin “tüm yangın tesisatı devreye alındıktan sonra itfaiye onayı verilince” ödemesinin yapılacağının kararlaştırıldığı, yine sözleşmeye göre “işçilik” başlıklı bölümde işçilik için ara ödemeler yapılacağı, işçilik tutarının 27.000-TL olduğu, işçilik için fatura kesilmeyeceği ve işçilik bedelinin malzeme bedeline dahil olmadığı hususlarının yazılı olduğu, tarafların dava dosyasına sunduğu karşılıklı beyanlara ve ihtarname içeriklerine göre malzemenin teslim edilmesine rağmen davacının işçiliği yapmadığı , işçiliğin 3. Şahsa yaptırıldığının anlaşıldığı, bu durumda hem malzeme teminin hem de işçiliğin davacı tarafında yüklenildiği kabul edildiğinde davacının malzeme teslimine yönelik ifasının tüm sözleşme kapsamında kısmi ifa niteliğinde olduğu ve davacının davaya ve takibe konu ettiği miktarında zaten sözleşme kapsamında ifa ettiği sabit olan bakiye malzeme bedeline ilişkin olduğu ancak sözleşmeye göre malzeme bedelinin ödenmesinin geciktirici şarta bağlandığı, bu geciktirici şartın davacı tarafından sözleşmenin ifa edilmeyen kısmını oluşturmakla birlikte sözleşmenin halen ayakta olduğu, taraflarca fesh edilmediği, davalının kısmen ifayı kabul etmekle birlikte eksik işlerin tamamlanması için davacıya ihtar gönderdiği, takip tarihi itibari ile davacının bakiye malzeme bedeli alacağının muaccel hale gelmediği, buna karşın dosya kapsamında yapılan yazışmalar neticesinde itfaiye onayının davalının başvurusu ile 16/04/2019 tarihli denetim tutanağına binaen verildiğinin tespit edildiği, TBK’nın 112. Maddesi uyarınca borcun gereği gibi ifa edilmemesi halinde kusursuz olduğunu ispat edemeyen borçlunun, alacaklının bundan doğan zararını karşılamakla yükümlü olduğu ancak eldeki davada zarar iddiasına ilişkin davalı tarafça ileri sürülmüş bir takas mahsup talebi ya da karşı davanın bulunmadığı, davanın konusunun ifa edilen kısıma ilişkin bakiye alacak olduğu fakat bunun da yukarıda açıklandığı üzere şarta bağlı olması nedeniyle takip tarihi itibari ile muaccel olmadığı, yargılama aşamasında muaccel hale geldiği ,usul ekonomisi açısından ve geciktirici şartın sonradan gerçekleşmiş olması bakımından davacının talebinin değerlendirilmesi gerektiği, bu kapsamda davacının ödenmediği sabit şarta bağlı bakiye alacağının 16/04/2019 tarihinde muaccel hale geldiği (davacının bundan dolayı uğradığı zararı genel hüküm olan TBK’nın 112. maddesi ve sözleşmenin nitelendirilmesine göre diğer yasal hükümler kapsamında talep etme hakkının saklı olduğu), davacının işlemiş faiz alacağına ilişkin taleplerinin ve icra inkar tazminatı talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile davalının Antalya 1. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 36.580,00.-TL asıl alacak üzerinden, asıl alacağa 16/04/2019 tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, davacının fazlaya ilişkin istemleri ile icra inkar tazminatı istemlerinin reddine karar vermiş, iş bu karar davalı vekili tarafından alacağın yangın tesisatının itfaiyece onaylanması şartına bağlı olduğu, tesisatın davalı tarafça bitirildiğini, mahkemece alacağın malzeme bedeliymiş gibi değerlendirildiği gerekçeleriyle istinaf edilmiştir.
Davanın konusunu, sözleşmeden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan itirazın iptali ve tazminat istemi oluşturmaktadır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire ve ortaya koyduğu gerekçeye ve ayrıca istinaf incelemesinin istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmasına göre mahkemenin vardığı sonuçta istinaf sebepleri yönünden usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı HMK 355. maddesi kapsamında yapılan istinaf incelemesi sonucu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, alınması gerekli 2.498,77 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 625,00 TL harcın mahsubuyla bakiye 1.873,77 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 15/09/2022 tarihinde HMK’nun 362. maddesi uyarınca kesin olarak oybirliği ile karar verildi.