Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/185 E. 2022/1418 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İncelenen Kararın
Mahkemesi : Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi : 29/09/2020
Davanın Türü: Alacak (Eser Sözleşmesi)

Mahalli mahkemenin kararına karşı istinafa başvurulmuş olmakla, Dairemiz Üyesi tarafından hazırlanan rapor incelendi. Yapılan müzakere sonucu,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Davacı vekili açtığı dava ile, davacıya ait aracın, davalı tarafından periyodik bakıma alındığını, davalı tarafından araca konulan yağ ve yan sanayi bakım ürünlerinden kaynaklı yağ eksiltme şikayeti için tekrar davalıya yönlendirildiğini, davalının davacının onayını almadan motoru sökerek parçaları dağıttığını, bu durumun anlaşılması üzerine hasar tespiti ve onarımı için aracın … Otomotive teslim edildiğini ve araç üzerinde tespit yaptırıldığını, Antalya 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasından hasarın yanlış motor yağı kullanımından veya turbo arızasından meydana gelebileceğinin ve toplam hasar bedelinin 19.639,50 TL olduğunun belirlendiğini, ayrıca kazanç kaybı da oluştuğunu iddia ederek araçta meydana gelen hasar bedelinin ve aracın serviste kaldığı süre boyunca oluşan kazanç kaybının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, davacı tarafından yaptırılan tespit neticesinde alınan rapora itiraz ettiklerini, aracın periyodik bakımının davalı tarafından yapıldığını ve aracın davacıya teslim edildiğini, davacı tarafın hasarın yanlış yağ kullanımından ve yan sanayi bakım ürünlerinden kaynaklandığı iddiasının doğru olmadığını, aracın daha sonra motor arızası şikayetiyle davalıya tamire getirildiğini, davalının araçta sadece söküm işlerini yaptığını ve yazılı teklif verdiğini, davacı tarafından onay verilmediği için araç tamirine başlanamadığını, davacı aleyhine araç servis bakımından kaynaklı alacak nedeniyle icra takibi başlatılmasından sonra davanın açılmasının manidar olduğunu, arızanın turbo arızasından veya motor ömrünün tamamlanmasından kaynaklandığını, kullanılan yağın cinsinin ve miktarının arızaya sebebiyet vermeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesi, davacı şirkete ait taşımacılık işinde kullanılan servis araçlarının periyodik bakımlarının davalı şirket tarafından yapıldığı, bu kapsamda davaya konu davacıya ait aracın da 09/10/2018 tarihinde periyodik bakımının davalı tarafından yapılıp servis hizmeti kapsamında araç 248.653 km’de iken motor yağının da yine davalı tarafından değiştirildiği, aracın yağı değiştikten sonra 250.772 km’de araçta motor hasarı meydana geldiği ve yeniden servise götürüldüğü, servis tarafından araçtaki hasarın motor arızasından kaynaklandığı bildirilip bedel mukabilinde yapılabileceğinin belirtildiği, ancak davacının bunu kabul etmeyerek aracı çekici ile davalı servisten aldırarak başka yere götürüp yaptırdığı, davalı tarafından verilen servis hizmetinin ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak uğranılan zararın tazmini, yapılan masrafların tahsili için eldeki tazminat davasının ikame edildiği, her ne kadar davalı süresinde ayıp ihbarı yapılmadığını iddia etmiş ise de hasarlanan aracın davalı servise götürülmesinin ayıp ihbarı niteliğinde olduğu, bu nedenle davanın esastan incelenmesi gerektiği, her ne kadar dosyaya davacı tarafça “ekspertiz raporu” adı altında uzman görüşü ibraz edilmiş ise de uzman görüşünde de hasarın kesin olarak yağdan kaynaklandığının belirtilmediği gibi, alınan bilirkişi raporunda da yağ ile ilgili değerlendirmelerin yapıldığı, ancak kullanılan yağın cinsinin motorda yıpranmaya neden olacak olsa dahi bunun 2.119 km”lik bir kullanımla bu şekilde bir hasara neden olmayacağı, çok uzun süre sonunda meydana gelebileceğinin açıklandığının anlaşıldığı, toplanan deliller, dinlenen tanıklar ve denetime elverişli bilirkişi raporlarına göre aracın kilometresi, kullanıldığı işin niteliği, davaya konu araçla birlikte yağları değiştirilen diğer araçlarda hasar meydana gelmemiş olması dikkate alındığında araçtaki hasarın davalının kullandığı yağdan veya sunulan servis hizmetinden kaynaklandığının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş, iş bu karar davacı vekili tarafından bilirkişi raporunu ve ek raporunu kabul etmedikleri, bilirkişinin raporunda araca 6,4 litre yağ yerine 7 litre yağ konulmasının ne gibi zarar vereceğinin açıklanmadığı, Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan tespit, davacı şirketin aldığı ekspertiz raporu ile mahkeme tarafından alınan rapor ve ek raporun çeliştiği, bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağı, davalı şirketin orijinal ürün ve yedek parça kullanmadığı, yanlış ve fazla yağ kullanımının motora ve turboya zarar verip vermeyeceğinin tespitinin gerektiği gibi yazılı sebeplerle istinaf edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire ve ortaya koyduğu gerekçeye göre mahkemenin vardığı sonuçta istinaf sebepleri yönünden usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı HMK 355. maddesi kapsamında yapılan istinaf incelemesi sonucu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, alınması gerekli 80,70 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubuyla bakiye 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 27/12/2022 tarihinde HMK’nun 362. maddesi uyarınca kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

….