Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2020/937 E. 2022/571 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İncelenen Kararın
Mahkemesi : Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 02/07/2020
Dava Türü: İtirazın İptali (Eser Sözleşmesi) (Antalya 8. İcra … Esas)

Mahalli mahkemenin kararına karşı istinafa başvurulmuş olmakla, Dairemiz Üyesi tarafından hazırlanan rapor incelendi. Yapılan müzakere sonucu,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Davacı vekili açtığı dava ile; Davalı şirketin …. Belediyesi tarafından yaptırılan çocuk trafik eğitim parkı ihalesini üstlendiğini ve alt taşeron olarak tüm işlerini dava dışı … A.Ş.’ye taşere ettiğini, davacı ile alt taşeron ….A.Ş. arasındaki varılan sözlü anlaşma ve imzalı teklif formu gereğince parkın elektrik ile ilgili işlerinin davacı tarafından yapılmasının kararlaştırıldığı, davacının üzerine aldığı işleri tam olarak yapıp teslim ettiği, yapılan bu işlerin hakediş değerinin 279.067,57 TL + KDV olduğu, yapılan delil tespitinde alınan bilirkişi raporunda, toplam iş bedelinin 272.633,86 TL + KDV olarak belirlendiğini, davacı tarafından bu miktarın 2.389,50 TL’si için 18/09/2017 tarihinde ….seri nolu 265.000,00 TL’si için 13/11/2017 tarihinde …. seri nolu 65.000,00 TL’si için 07/11/2017 tarihinde …. seri nolu faturaların düzenlendiğini ve faturaların davalı şirkete teslim edildiğini, davalı şirketin 65.000,00 TL’lik faturaya karşılık davacıya 65.000,00 TL bedelli çek verdiğini, bakiye alacağının ödenmemesi üzerine 2.389,50 TL bedelli ve 265.000,00 TL bedelli faturalara dayalı olarak davalı hakkında icra takibine girişildiğini, davalının bu takibe itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Davalı şirket ile davacı şirket arasında …. Belediyesine ait çocuk trafik eğitim parkının elektrik işlerinin yapılmasına ilişkin sözlü veya yazılı herhangi bir anlaşma yapılmadığını, iddia edildiğinin aksine belirtilen faturaların kendilerine teslim de edilmediğini, 65.000,00 TL bedelli fatura karşılığında 30/12/2017 keşide tarihli … çek nolu 65.000,00 TL bedelli çek verildiği iddiasının da doğru olmadığını, davacının talebini davalı şirkete değil ….A.Ş.’ye yöneltmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesi; Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, …. Belediyesine ait çocuk trafik parkının elektrik işlerinin davacı tarafından yapılıp yapılmadığı, yapıldığının kabul edilmesi halinde ise, işi dava dışı başka bir şirketten aldığını iddia eden davacının bunun bedelini davalıdan isteyebilmesine dayanak aralarında bir sözleşme olup olmadığı ve davalıdan talep edebileceği alacak miktarı bulunup bulunmadığı noktalarında olduğu, her ne kadar davacı, bu alacağının çocuk parkı elektrik işlerinin kendisi tarafından yapılmasından kaynaklandığını belirtmekte ise de, bu hususu yazılı bir delil ile ispatlayamadığı, bu hususun ispatıyla ilgili yemin deliline de dayanmadığı, ancak davacının, davalı defterlerine geçen 2.389,50 TL bedelli faturaya bağlı alacağını da takip konusu ettiği, davalı defterlerinde bu fatura bedelinin ödendiğine ilişkin bir kayıt olmadığının bilirkişi raporundan anlaşıldığı, davacının takibine dayanak ettiği diğer faturanın ve muhteviyatının davalıya teslim edildiğini davacının ispatlayamamış olması karşısında itirazın bu fatura yönünden iptaline karar verilemeyeceği, diğer fatura yönünden ise iptaline karar verilebileceği kanaatine varıldığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, davalının hakkında Antalya 8. İcra Müdürlüğünün …. esasında girişilen takibe yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 2.389,50 TL alacak yönünden takipte belirtilen diğer şartlarla aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen miktar üzerinden alacağın likit oluşu gözetilerek belirlenen % 20 oranındaki 477,90 TL tazminatın davalıdan alınıp davacıya verilmesine, alacağın likit oluşu davalının talebi gözetilerek red edilen miktar üzerinden % 20 oranında belirlenen 53.000,00 TL tazminatın davacıdan alınıp davalıya verilmesine karar vermiş, davacı vekili tarafından kararın gerekçesiz şekilde verildiği, davalı şirketin davacı şirket lehine keşide ettiği 65.000,00 TL bedelli çekin kaynağı ve neden keşide edildiğinin mahkemece değerlendirilmediği, davalı şirketin ticari defter kayıtlarının usule ve kanuna uygun tutulmadığı için delil olarak kabul edilemeyeceği, kararda davacı şirkete ait alacağın çocuk trafik parkı elektrik işlerinden kaynaklandığının yazılı delillerle ispat edilemediğinin belirtilmesinin gerçeğe ve hukuka aykırı olduğu, yalnızca faturaların davalı şirkete teslim edildiğinin kanıtlanamadığı sebebiyle taraflar arasında ticari ilişkinin bulunmadığı şeklinde karar verilemeyeceği, davalının dava dışı taşeron şirketin adının dahi belediyeye bildirmediği, davalının belediyeden alacağı tüm hakedişler ve teminat mektubuna ihtiyati tedbir konulması gerektiği gibi gerekçelerle istinaf yoluna başvurulmuştur.
Dava, taraflar arasında yapıldığı iddia edilen eser sözleşmesi nedeniyle bakiye iş bedelinden kaynaklanan alacağın tahsili için yürütülen ilamsız icra takibine vaki davalı borçlunun itirazının iptali istemine ilişkindir. Dava, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
HMK’nun 355.Maddesi uyarınca yapılan istinaf incelemesi neticesinde;
1)Davacı vekili istinaf dilekçesinde belediyedeki hakediş ve teminat mektubu ile ilgili ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebinde bulunmuş ise de, yargılama aşamasında ilk derece mahkemesince davacı vekilinin bu talebinin sonuçlandırıldığı, bu karara karşı istinaf başvurusunun bulunmadığı, istinaf incelemesi için gelen dosyada Dairemizce alınmış yeniden yargılamaya yönelik bir karar da bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin bu husustaki usule uygun düşmeyen talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2)Mahkemece davalı borçlu lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmiş olup, davacının takibinde kötü niyetli olduğunun ispatlanamaması karşısında, yasal koşulları bulunmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekmekte ise de, bu hususa yönelik istinaf başvurusu bulunmadığından, belirtilen yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir. Yine, takibe konu asıl alacak ve işlemiş faiz miktarlarının toplamı üzerinden itirazın iptali istemiyle dava açılmış olmasına karşın, kısmen kabulüne karar verilen 2.389,50 TL asıl alacağa ilişkin işlemiş faiz talebi yönünden mahkemece herhangi bir karar verilmemiş ise de, bu hususa yönelik istinaf başvurusu da bulunmadığından, belirtilen yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir.
3)Yukarıda ve açıklananlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire, ortaya koyduğu gerekçeye ve ayrıca asıl iş sahibi olan belediyenin parkına ait elektrik işlerini yaptığını iddia eden davacının, bu işler için düzenlediği faturalardan mahkemece hüküm altına alınan 2.389,50 TL tutarındaki faturanın, davalı asıl yüklenici şirketin ticari defterlerine kaydedilmiş olması nedeniyle, davacı ile davalı arasında sözleşme ilişkisinin kurulduğunun kabulü gerekmekte ise de, davalı yüklenici şirketin trafik eğitim parkının tüm işlerini dava dışı … A.Ş.’ye taşeron olarak verildiğini, dava dışı …. A.Ş. ile davacı şirket arasında sözlü anlaşma ve imza teklif formu gereği işlerin yapıldığının bizzat dava dilekçesinde belirtilmiş olması sebebiyle mahkemece reddedilen ve istinafa konu yapılan fatura yönünden davacı şirketle davalı asıl yüklenici şirket arasında sözleşme ilişkisinin kurulduğunun kabulünün mümkün bulunmamasına göre, mahkemenin vardığı sonuçta istinaf sebepleri yönünden usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı HMK 355. maddesi kapsamında yapılan istinaf incelemesi sonucu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ
Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebinin reddine, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm istinaf taleplerinin HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, alınması gerekli 80,70 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubuyla bakiye 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, ihtiyati tedbir talebinin reddi yönünden verilen karar kesin olmak üzere, diğer yönlerden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Dairemize ya da Dairemize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile Yargıtay ilgili Hukuk Dairesine temyiz yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 28/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.