Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2020/777 E. 2021/944 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İncelenen Kararın
Mahkemesi : Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi : 17/05/2018
Dava Türü : Alacak (Sebepsiz Zenginleşme)

Mahalli mahkemenin kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemiz Üyesi tarafından hazırlanan rapor incelendi. Yapılan müzakere sonucu,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Davacı vekili açtığı dava ile, davacının, dava dışı …’ye EFT ile göndereceği 8.850,00 TL’yi yanlışlıkla davalı şirket hesabına havaleyle gönderdiğini, davalının üçüncü kişilere borçlu olması nedeniyle gönderilen paraya bloke konulduğunu, davalıya bir borcu olmadığını, davalının bu şekilde sebebsiz zenginleştiğini ileri sürerek, 8.850,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı yargılamaya katılmamış, davaya cevap vermemiştir.
İlk derece mahkemesi, davalı tarafından hesabın bulunduğu bankaya paranın davacıya iade edilmesi yönünde yazılı dilekçe vermiş ise de, gerçekte davacının ödemeyi davalıya yapmak isteyip istemediğinin ve davalıya karşı bir ödeme yükümlülüğünün bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi noktasında iş bu talebin öncelikle davalının alacaklılarına yöneltmesi gerektiği, zira davacı ile davalının iş bu davada muvazaalı davranmalarının mümkün olduğu, bu yüzden davada husumet alacaklılara karşı yöneltilmesi gerektiği, ayrıca bu istihkak davası mahiyetinde olup icra mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş, iş bu karar davacı vekili tarafından yazılı gerekçelerle istinaf edilmiştir.
HMK 355. maddesine göre yapılan istinaf incelemesi neticesinde;
Mahkemece yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan değerlendirme ve varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Eldeki davada her şeyden önce, davanın konusunun ne olduğunun belirlenmesi gerekmektedir. Davacı, açtığı davada banka hesabında bulunan ve üzerine bloke konulmuş paranın kendine ödenmesine karar verilmesini istememektedir. Bilakis, davalının sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek sehven yaptığı havale miktarı kadar paranın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemektedir. Dolayısıyla davanın konusunu, bankada mevcut ve üzerine bloke konulmuş hesapta bulunan 8.850,00 TL’lik miktar değil, davacının davalıdan olan alacak talebi oluşturmaktadır. Bu nedenle, eldeki davada verilecek hüküm, bankada bulunan paranın doğrudan davacıya iadesini gerektirmeyeceği gibi, bu para üzerine haciz ya da bloke koymuş üçüncü kişilerin hak ve alacaklarını da etkilemeyecektir.
Davacının, davalı şirkete bir borcu bulunup bulunmadığı ve havalenin sehven yapılıp yapılmadığı konusunda mahkemece bir inceleme yapılmamış ise de, davalı şirket temsilcisi, paranın gönderildiği banka şubesine sunduğu 27/10/2015 tarihli dilekçesiyle paranın sehven gönderildiğini kabul etmektedir. Bu beyan davalı şirket yönünden bağlayıcı niteliktedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın konusunun bankada bloke edilmiş para olmayıp, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı alacak davası olmasına ve verilecek bu kararın bankada bulunan blokeli paranın davacıya iadesine yönelik bir sonucunun bulunmamasına ve sehven gönderilme iddialarının tarafların kabulünde olmasına göre, mahkemece alacak isteminin kabulü ile daha önce temerrüt bulunmaması nedeniyle dava tarihinden itibaren faize karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır. Bu sebeple, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, mahkeme kararının düzeltilmesi amacıyla HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince kaldırılarak yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ
1)Yerel mahkeme kararının tümüyle ORTADAN KALDIRILMASINA,
2)8.850,00 TL’nin dava tarihi olan 25/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili davacıya ödenmesine,
3)Alınması gerekli 604,54 TL karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 151,14 TL harcın mahsubu ile bakiye 453,40 TL’nin ilk derece mahkemesince davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4)Davacının başvuru harcı ile birlikte peşin olarak yatırdığı 180,34 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5)Davacı tarafından harç dışında yapılan 238,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8)Taraflarca yatırılan gider avanslarının kullanılmayan kısımlarının HMK’nun 333. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince yatıran taraflara iadesine,
9)Peşin yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ilk derece mahkemesince davacıya iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 12/10/2021 tarihinde HMK’nun 362. maddesi uyarınca kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

….