Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2020/543 E. 2022/341 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İncelenen Kararın
Mahkemesi : Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi
Davanın Türü : Alacak (Eser Sözleşmesi)
Mahalli mahkemenin kararına karşı istinafa başvurulmuş olmakla, Dairemiz Üyesi tarafından hazırlanan rapor incelendi. Yapılan müzakere sonucu,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Davacı vekili açtığı dava ile; Davacı asıl yüklenici / iş sahibi tarafından inşa edilen konutlara ilişkin olarak, 558 adet plastik doğrama işinin taşeron / yüklenici tarafından yapılması hususunda tarafların anlaştığını, davalının 558 adet plastik doğramayı taktığını, ancak kuvvetli esen rüzgar sonucunda kapı ve pencereler kapalı olduğu halde yağmur sularının içeriye sızması neticesinde dairelerde zarar oluştuğunu, davalıya durumun bildirilmesine karşın ayıplı iş düzeltilmediğinden, davacının binadaki tüm kapı ve pencereleri başka bir firmaya düzelttirmek zorunda kaldığını, ayıplı işlerin ve giderilme bedelinin belirlenmesi için delil tespiti yaptırdıklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL alacaklarının yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle taleplerini 21.145,00 TL’ye arttırmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Dava konusu hataların meydana gelmesinde davalının kusurunun bulunmadığını, binanın pencere ve kapı pervazlarının kasalarının oturacağı yerlerde inşaat aşamasında terazisi düzgün bir şekilde beton atılmaması ve mermerlerin eğimli şekilde konulmuş olması nedeniyle iddia edilen zararın meydana gelmiş olması ihtimalinin kuvvetle muhtemel olduğunu, davacının yaptırdığı delil tespitine karşı itirazlarına atıfta bulunduklarını ve beyanlarını tekrar ettiklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesi; Mahkemece yapılan yargılama, dava ve cevap dilekçeleri, toplanan deliller, Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyası, tarafların ticari defter ve kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında imzalanan “İş Karşılığı Gayrimenkul Satış Sözleşmesi” başlıklı 01/04/2016 tarihli sözleşme gereğince, davalı tarafın davacı şirkete ait 558 adet plastik doğrama işinin yapılması işini yükümlendiği, davacı tarafın ise karşılığında sözleşmeye konu daireyi davalı tarafa devretmeyi yükümlendiği, hem tespit dosyasında alınan bilirkişi raporu ile hem de mahkemece alınan bilirkişi raporu ile davalı tarafın edimini üstlendiği 558 adet plastik doğrama işinin ayıplı yapıldığının tespit edildiği, bu nedenle davacının zararının oluştuğu anlaşılmakla, bilirkişi raporları ile hesaplanan zarar tutarı üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği, her ne kadar davalı tarafça meydana gelen zararın binanın pencere ve kapı pervazlarının düzgün yapılmaması mermerlerin eğimli şekilde konulmuş olması nedeniyle meydana geldiği iddia edilmiş ise de, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davalı tarafın pencerelerde bir sorun olduğunu gördüğünde, bu sorunun düzeltilmesini isteyip düzeltme yapıldıktan sonra montaj yapması ve montaj yapılırken gerekli düzeltmeleri yaparak PVC doğramaları takması gerekirken bunu yapmadığı, kaldı ki pencere kenarları ve alt mermerlerde bilirkişi raporları ile de herhangi bir sorun tespit edilemediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile, 21.145,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiş, iş bu karar davalı vekili tarafından yazılı gerekçelerle istinaf edilmiştir.
Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında ayıplı işlerin giderilme bedelinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkemenin istinaf incelemesine konu kararında, dosyadaki mevcut delillere göre yaptığı değerlendirmeye, takdire, ortaya koyduğu gerekçeye ve ayrıca dava dilekçesinde miktar belirtilmek suretiyle alacak talebinde bulunulmuş olması ve alacağın tümünün aynı hukuki ilişkiden doğmuş olması dikkate alındığında, açılan davanın HMK’nun 109. maddesinde düzenlenen kısmi dava niteliğinde olması itibariyle dava açmakta davacının hukuki yararının varlığının kabul edilmesinin gerekmesine, düzenlenen bilirkişi raporu ile pencere kenarları ve alt mermerlerde dikkate değer hata tespit edilemediğinin bildirilmesine, kaldı ki hatanın mevcut olduğunun kabulü halinde dahi TBK 472/3 maddesi gereğince davalı yüklenicinin bu hususta davacı iş sahibine bildirimde bulunduğunun ispatlanamamış olması itibariyle, doğan sonuç ve zarardan davalının sorumlu tutulmasında isabetsizlik bulunmamasına göre, mahkemenin vardığı sonuçta istinaf sebepleri yönünden usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı HMK 355. maddesi kapsamında yapılan istinaf incelemesi sonucu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, alınması gerekli 1.444,41 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 361,10 TL harcın mahsubuyla bakiye 1.083,31 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 17/03/2022 tarihinde HMK’nun 362. maddesi uyarınca kesin olarak oybirliği ile karar verildi.