Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/383 E. 2022/280 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/12/2021
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 17/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/03/2022

Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/12/2021 tarih ve … Esas … Karar sayılı dosyası üzerinden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize intikal eden dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili Asliye Ticaret Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı şirket arasında 01/04/2018 tarihli “Araç Kiralama Sözleşmesi” imzalandığını, taraflar arasında yıllardır süregelen bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu, 01.04.2018 tarihli Araç Kiralama Sözleşmesi’nin konusunun, davalı şirketin yürüttüğü iş ve projeler kapsamında, kamyon, ekskavatör, jumbo, delici vs gibi araç ve İş makinelerinin davacı şirket tarafından davalı şirkete belirli süreliğine sözleşmede belirtilen bedeller dahilinde kiralanması olup, kiralayan sözleşme uyarınca kiralanan araçlara ilişkin kira bedellerinin yanı sıra, Sözleşme’nin 4.7.maddesinde yer alan; “Kiralayan, periyodik bakım dahil bütün bakım ve onarım masraflarını (yedek parça ve sarf malzemeleri dahil) karşılayacaktır.” hükmü uyarınca davacı şirket tarafından kiralanan araçların bakım ve onarımları için yapılan masrafları karşılayacak olduğunu, davacı şirketin, davalı şirket ile arasında ticari ilişki gereğince tüm edimlerini yerine getirdiğini, davacı şirket tarafından 01.04.2018 tarihli Araç Kiralama Sözleşmesi uyarınca, sözleşmede belirtilen kira bedelleri ile birlikte bu araçlar için yapılan tüm bakım, onarım, yedek parça vs masrafların faturaları davalı şirkete tebliğ edildiğini, davacı şirket tarafından gönderilen bu faturalara davalı tarafça da itiraz edilmediğini, davanın kabulü ile fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla; davalının Antalya Genel İcra Dairesi’nin … E sayılı dosyasına itirazının iptali ile aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine; ayrıca davalı adına kayıtlı araç bulunması halinde trafik kayıtlarına; gayrimenkul bulunması halinde tapu kayıtlarına; davalı adına kayıtlı banka hesaplarına ihtiyati tedbir konulmasını yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece tensip 16 nolu ara karar ile davacının ihtiyati tedbir kararının reddine karar verilmiş, kararın davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine;
Dairemizin 08/11/2021 tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamı ile “…Davacı vekilinin Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas ve 19/08/2021 tarihli tensip zabtının 16. maddesi ara kararına yönelik istinaf kanun yolu başvurusunun kabulü ile ile ara kararın HMK’nın 353/1-a/3. maddesi gereği KALDIRILMASINA,
Dosyanın kaldırma kararına uygun şekilde gereğinin yapılarak ihtiyati tedbir talebi hakkında karar verilmesi için mahal mahkemesine geri gönderilmesine…” karar verildiği anlaşılmıştır.
İSTİNAFA KONU KARAR: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, taşınmaz kiralama sözleşmesinden kaynaklanmakta olup; 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.’nun 4/1-a maddesinde, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere kira sözleşmesinden kaynaklanan tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara bakma görevinin, dava konusunun değer ve tutarına bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğunun düzenlendiği, açıklanan nedenlerle; davaya bakma görevinin Antalya Sulh Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu ve dava şartlarından olan görev hususunun yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerektiği, usul ekonomisi ve yargılamanın sürüncemede kalmaması ilkeleri dikkate alınarak duruşma açılmaksızın görevsizlik kararı verilebileceği anlaşılmakla davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usûlden reddi ile Mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiği tarihten, kanun yoluna gidilipte başvurunun reddi kararının tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde başvurulması halinde dosyanın görevli ve yetkili Antalya Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; yerel mahkemenin Antalya Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna dair verdiği kararının usul ve yasaya uygun olmadığını, iş bu davanın, konusunun davanın tarafları arasındaki ticari ilişkiden kaynaklandığını, müvekkili şirket ile davalı arasında imzalanan 01.04.2018 tarihli Araç Kiralama Sözleşmesi dava dilekçesinde tarafların arasındaki alacak ilişkisinin temeli olarak gösterilmiş olsa da, icra takibine konu alacağın tarafların arasındaki cari hesaba dayalı alacak olduğunu, bu husus, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesiyle ortaya çıkacağı gibi, dosyaya sunulan delillerden de anlaşılacağını, dolayısıyla işbu davaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; yerel mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğunu, 6100 sayılı HMK’ya göre aleyhine hüküm verilen tarafa karşı yargılama giderleri ile vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmekte olduğunu, görev yönünden davanın reddine karar veren mahkemece yargılama giderleri ile avukatlık ücretine hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, belirterek tüm bu nedenlerle dosyanın istinaf mahkemesince değerlendirilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dava; kira sözleşmesi, Antalya Genel İcra Dairesi’nin … E sayılı dosyası, faturalar ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:Dava, taraflar arasındaki ” Araç Kiralama Sözleşmesi” gereğince alacağın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olup mahkemece kira ilişkisinden kaynaklanan davada Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi üzerine davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince; istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nın sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK’dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması gerekmektedir.
Somut olayda; taraflar arasında ”Araç Kiralama Sözleşmesi” başlıklı 01/04/2018 başlangıç tarihli 8 ay süreli kontratta belirtilen kamyon, paletli ekskavatör, … vs ve iş makilerinin araçlar ve makinalar başına kontratta belirtilen aylık/günlük kira bedelinin davalı kiracı tarafından (sözleşmede kiralayan olarak belirtilmiştir.) davacı kiralayana (sözleşmede kiraya veren olarak belirtilmiştir.) ödenmesinin kararlaştırıldığı sözleşmenin imzalandığı, sözleşme içeriğinden (4., 5. ve 6. maddeler) kiralayan olarak adlandırılan ancak kiracı olduğu anlaşılan davalı … A.Ş.’nin araçların operatörünü temin edeceği, ücret, SGK girişi, kesinti ve her türlü fazla mesai’yi karşılayacağı, kiracının kiraya verenden ayrıca operatör isteminde bulunmayacağı, kiracının araçların teknik şartnamelerinde bulunan periyotta bakım ve onarım masraflarını (Yedek parça ve sarf malzemeleri dahil) yaptıracağı, bakımların yaptırılmamasından kaynaklanan tüm zararı gidereceği, kiracının kiraya verenin teslim ettiği şekilde sözleşme sonunda araçların bakımı yapılmış, çalışır vaziyette ve sağlam olarak, teslim alırkenki haliyle kiraya verenin belirteceği adreste kiraya verene teslim edeceği, kiracının kiraladığı araç ve makine başına sözleşmede belirtilen kira ücretlerini ödeyeceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarına göre de davaya dayanak ve hükme esas alınan sözleşmenin şartlarını düzenleyen ilgili maddeleri göz önüne alındığında taraflar arasındaki sözleşmenin kira sözleşmesi mahiyetinde olduğu, davacının kira sözleşmesinden kaynaklanan faturalar nedeniyle yaptığı icra takibine davalının itirazı üzerine eldeki itirazın iptali davası açılmış olup anılan yasal düzenlemeler çerçevesinde davanın Sulh Hukuk Mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden Asliye Ticaret Mahkemesince verilen görevsizlik kararında isabetsizlik bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı ve davalı vekillerinin istinaf kanun yolu başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70’er TL harçtan, peşin alınan 59,30’ar TL nin mahsubu ile eksik 21,40’ar TL harcın başvuran taraflardan ayrı ayrı tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin istinaf yasa yoluna başvuranlar üzerinde bırakılmasına, bakiye istinaf gider avansının istek halinde yatıranlara iadesine,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kesin nitelikte verilen dairemiz kararının ilk derece mahkemesince tebliğe çıkarılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.17/02/2022