Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/1176 E. 2023/649 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ:ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ:22/03/2023
MAHKEMESİ:KEMER 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ:17/11/2021
DAVANIN KONUSU:Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ:27/04/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ:27/04/2023

Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 6360 sayılı “On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” un yürürlüğe girmesiyle birlikte Antalya ili mülki sınırları, Antalya Büyükşehir Belediyesi sınırları haline geldiğini, bu kapsamda Antalya İl Özel İdaresi’nin, Mahalli İdare Birlikleri’nin, Köylerin ve Belde Belediyeleri’nin tüzel kişilikleri sona erdiğini, bunların ve tüzel kişiliği sona ermemiş bulunan İlçe Belediyeleri’nin ve Mahalli İdare Birlikleri’nin içme suyu ve kanalizasyon hizmetlerine ilişkin görev yetki ve sorumlulukları ve bunlarla ilgili her türlü taşınır ve taşınmaz değer, yatırım, hak, alacak borç ve personel, kanun gereği müvekkil Kurum’a devredildiğini. 6360 sayılı Yasanın 01.04.2014 tarihi itibari ile yürürlüğe girmesi ile anılan borçlar müvekkil İdaremize devredilmiş olup bu borçların takip ve tahsiline ilişkin yetki ve sorumluluk müvekkil İdarelerine geçtiğini. Yapılan incelemeler neticesinde; davalının anılan kaçak su kullanım borçlarını ödediğini gösterir herhangi bir bilgi ve belgenin … Belediyesince tarafımıza devredilmediği görüldüğü, işbu davayı açma zarureti hasıl olduğunu. İşbu davaya konu borçlar, …. Mahallesi …. Caddesi … Otel – …. /ANTALYA adresinde abonesiz ve kaçak olarak kullanılan suyun, …. nolu sayaç ile kullanıldığı ve sayacın tespit edilen endekslerine göre tahakkuk ettirilen, ancak ödenmeyen kaçak su kullanım borçlarına ilişkindir. Ekte sunulan kaçak su kullanım tutanağından da görüleceği üzere dava konusu borca konu kaçak su müteveffa …. tarafından kullanılmış bulunduğunu. Davalı, sahibi bulunduğu davaya konu adresteki taşınmazın zilyedi bulunduğu, ekte sunulan 20.03.2008 tarihli dilekçesinde ifadesine yer verilen tapuyu istese de alamadığı yönündeki beyanından anlaşıldığını. Müteveffa, anılan adresteki taşınmazı 18.09.2006 tarihinde ticari faaliyette bulunmak üzere kiraya vermiş olup malik sıfatı ile müteveffanın ve dolayısı ile mirasçılarının kiraya verdiği taşınmaza ilişkin yapılan kaçak kullanımdan sorumlu olması kaçınılmaz olduğunu. Müteveffanın, işbu dava konusu borca ilişkin olarak müvekkil İdarelerine yapılmış herhangi bir itirazına yahut müvekkil İdaremiz aleyhine açılmış herhangi bir menfi tespit davasına rastlanmadığını. Haklı davalarının kabul edilerek, 42.335,62.-TL tutarındaki anapara alacağına, icra takibinin açıldığı 12.08.2010 tarihine kadar işletilen 24.628,75.-TL faiz ve 4.433,20.-TL KDV olmak üzere toplam 71.397,57.-TL’nin, icra takibinin açıldığı tarih olan 12.08.2010 tarihinden işbu davanın açıldığı tarihe kadar ve işbu dava tarihinden ödeneceği tarihe kadar işletilecek mevduata uygulanan en yüksek faiz de dahil olmak üzere, davalı müteveffa mirasçılarından alınarak müvekkil İdareye ödenmesine karar verilmesini, Mahkeme harç ve giderleri ile birlikte Avukatlık ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına, karar verilmesini, talep ettiği, yapılan yargılama sonucunda Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesi …. esas …. karar ve 17/11/2021 tarihli kararıyla davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu kanaatiyle görevsizlik kararı verildiği, Antalya 3.Asliye Ticaret Mahkemesi ise …. esas …. karar ve 22/03/2023 tarihli kararıyla davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kanaatiyle karşı görevsizlik kararı verildiği, her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığının doğduğu, sorunun merci tayini yoluyla çözülebileceği tespit edilmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi İle Hukuki Sebepler ve Gerekçe:
Dava, Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararında; Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Antalya ilinin mülki sınırları (Alanya ve Manavgat Ağır Ceza Mahkemeleri yargı çevreleri hariç) belirlenmesine işbu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği, Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesi …. esas …. karar ve 17/11/2021 tarihli ilamında ise yukarıda açıklanan karar uyarınca görevsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı HMK’nın 1.maddesinde mahkemelerin görevlerinin ancak kanunla düzenleneceği, görev kurallarının kamu düzenine ilişkin olduğu hükmü, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesinde ise ticari davaların Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği ve Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişkinin de görev ilişkisi olduğu belirtilmiştir. 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/4. maddesinde ise, yargı çevresinde ayrı bir Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmayan yerlerde Asliye Hukuk Mahkemelerine açılan davalarda görev kuralına dayanılmamış olması görevsizlik kararı verilmesini gerektirmeyeceği düzenlendiğinden yargı çevresinde Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmayan yerlerde bir ticari uyuşmazlığın çözümü için Asliye Hukuk Mahkemesine dava açılması halinde, mahkemece görevsizlik kararı verilmeksizin işin esasının görülmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
Dava açmanın maddi hukuk ve yargılama hukuku bakımından birtakım sonuçları vardır. Dava açmanın yargılama hukukuna ilişkin en önemli sonuçlarından biri davanın açılması anında görevli ve yetkili olan mahkemenin artık sabit hale gelmesidir (perpetuatio fori). Bu ilkeye göre sonradan ortaya çıkan değişiklikler görevi ve yetkiyi etkilemez. Bu çerçevede ortaya çıkan ikinci önemli sonuç da mahkemenin davayı inceleme zorunluluğunun doğmasıdır. Nitekim yasa değişikliklerinde dahi ayrı ve açık bir geçiş hükmü yoksa mahkemeler görevsizlik kararı vererek ellerinde derdest bulunan dosyaları yeni kurulan mahkemeye gönderemezler; bunlara bakıp sonuçlandırmak zorundadırlar.
Yukarıda açıklanan Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu kararında, yargı çevresinin belirlenmesine ilişkin kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği, görülmekte olan davaların devri ile ilgili bir düzenlemenin bulunmadığı, söz konusu genel kurul kararının görülmekte olan davaların da devredilmesi gerektiği şeklinde yorumlanarak kapsamının genişletilemeyeceği, 01/09/2021 tarihinden önce açılan eldeki davada görevli ve yetkili mahkemenin Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) olduğu anlaşıldığından, Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin …. esas ….karar ve 17/11/2021 tarihli görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekir.
Açıklanan nedenlerle davaya Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesince bakılması gerekirken Antalya 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmediğinden, Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin …. esas ….karar ve 17/11/2021 tarihli görevsizlik kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş aşağıda hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davaya Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesince bakılması gerekirken Antalya 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, HMK’nın 353/1-a, 353/3 maddeleri gereğince, Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin …. esas …. karar ve 17/11/2021 tarihli görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2-Yargı yeri olarak Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesi olarak belirlenmesine,
Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmek üzere Antalya 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’ne iadesine dosya üzerinden oy birliği ile KESİN olmak üzere karar verildi.27/04/2023