Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ:ANTALYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ:17/11/2021
DAVA: Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :KAŞ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ:12/10/2021
DAVA:Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
İSTİNAF KARAR TARİHİ:24/12/2021
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ:24/12/2021
Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından yatırım amacı ile davalı şirketin 42.000,00.-TL bedelli paylarının tamamı, 42.000,00.-TL bedelle satın aldığını, müvekkilin %42 hissedar sıfatı ile ortak olduğunu, müvekkilin şirkete ortak olduğu tarihten itibaren 2011 yılına kadar şirketin her mali yılı zarar ile kapattığını, bu zararların toplamının 143.649,89.-TL olduğunu, davalı şirkette; 2011 mali yılında 905,90.-TL, 2012 mali yılında 2.946,57.-TL, 2013 mali yılında 6.356,77.-TL kar edildiğini, 2014 mali yılında 22.318,00.-TL zarar edildiğini, 2015 mali yılında ise geçmiş yıl 11.376,65.-TL kar elde edildiğini, 4 yıl boyunca elde edilen karların 2014 yılında şirketin zarar etmesi nedeni ile ortadan kalktığını, şirketin zarar etmenin önüne geçecek, kalkınacak, zarar kalemlerini engelleyecek nitelikte önlemler alınarak yönetilmediğini, ortaklık menfaatinin gözetilerek yönetimde basiretli bir iş adamı gibi davranılmadığını, davalı şirket yöneticileri tarafından davalı şirket bünyesinde yapılan tasarruflar ile şirketin içinde bulunduğu mali durumdan kurtulmak yerine her geçen gün daha büyük ekonomik kayıplarla karşılaşacağını, davalı şirketin düzenli olarak ortakları kurulu toplantılarını yapmadığını, davalı şirketin müvekkile bildirimlerde bulunmadığını, mali durumla ilgili izahat verilmediğini, davalı şirket yönetiminin ortaklık amacına ve ruhuna aykırı olarak yönetilmeye devam etmesi ve müvekkillerinin şirkete ortak olma amacına ve haklarına ortaklıktan olan beklentilerine halel getirilecek biçimde kötü ve basiretsiz bir biçimde yönetildiğini belirterek müvekkilinin TTK’nun 638/2-f.maddesi uyarınca haklı nedenlerle ortaklıktan çıkmasına, davalı şirketin, ortaklık amacına aykırı olarak ve ortaklık menfaatinin zararına yönetiliyor olması nedeni ile ortakların hak ve menfaatlerinin korunabilmesi amacıyla, davanın esası hakkında bir karar verilinceye kadar TTK’nun 530, 636/4.-f., 638/2.-f.maddeleri gereği ihtiyati tedbir kararı verilerek davalı ….’ün temsil ve ilzam yetkilerinin kaldırılmasına, davalı şirkete kayyım tayin edilmesine ve türkiye ticaret sicil gazetesinde ilanına, davalı şirketin, yöneticilerin basiretsiz tutum ve tasarrufları nedeniyle uğradığı zararların tespitine, davalı şirketin uğradığı tespit edilen zararların, şirket alacağı olduğu kabul edilmekle, müvekkilinin ortaklıktan çıkma hakkına dair yapılacak hesaplamalarda dikkate alınmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Kaş Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) 12/10/2021 tarih ve …. Esas … Karar sayılı ilamı ile Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 sayılı kararı kapsamında Mahkemenin Ticaret Mahkemesi sıfatının kalmaması nedeniyle Mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli ve yetkili Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/11/2021 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamı ile mahkeme görevsiz olduğundan davanın usulden reddine ve dosyanın görevli ve yetkili Kaş Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda sorunun merci tayini yoluyla çözülebileceği tespit edilmiştir
Delillerin Değerlendirilmesi İle Hukuki Sebepler ve Gerekçe:
Dava şirket ortağının ortaklıktan çıkarılması istemine ilişkindir.
Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararında; Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Antalya ilinin mülki sınırları (Alanya ve Manavgat Ağır Ceza Mahkemeleri yargı çevreleri hariç) belirlenmesine işbu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği, Kaş Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 12/10/2021 tarih ve …. Esas …. Karar sayılı ilamında ise yukarıda açıklanan karar uyarınca görevsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı HMK’nın 1. Maddesinde mahkemelerin görevlerinin ancak kanunla düzenleneceği, görev kurallarının kamu düzenine ilişkin olduğu hükmü, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesinde ise ticari davaların Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği ve Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişkinin de görev ilişkisi olduğu belirtilmiştir. 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/4. maddesinde ise, yargı çevresinde ayrı bir asliye ticaret mahkemesi bulunmayan yerlerde asliye hukuk mahkemelerine açılan davalarda görev kuralına dayanılmamış olması görevsizlik kararı verilmesini gerektirmeyeceği düzenlendiğinden yargı çevresinde asliye ticaret mahkemesi bulunmayan yerlerde bir ticari uyuşmazlığın çözümü için asliye hukuk mahkemesine dava açılması halinde, mahkemece görevsizlik kararı verilmeksizin işin esasının görülmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
Dava açmanın maddi hukuk ve yargılama hukuku bakımından birtakım sonuçları vardır. Dava açmanın yargılama hukukuna ilişkin en önemli sonuçlarından biri davanın açılması anında görevli ve yetkili olan mahkemenin artık sabit hale gelmesidir (perpetuatio fori). Bu ilkeye göre sonradan ortaya çıkan değişiklikler görevi ve yetkiyi etkilemez. Bu çerçevede ortaya çıkan ikinci önemli sonuç da mahkemenin davayı inceleme zorunluluğunun doğmasıdır. Nitekim yasa değişikliklerinde dahi ayrı ve açık bir geçiş hükmü yoksa mahkemeler görevsizlik kararı vererek ellerinde derdest bulunan dosyaları yeni kurulan mahkemeye gönderemezler; bunlara bakıp sonuçlandırmak zorundadırlar.
Yukarıda açıklanan Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu kararında, yargı çevresinin belirlenmesine ilişkin kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği, görülmekte olan davaların devri ile ilgili bir düzenlemenin bulunmadığı, söz konusu genel kurul kararının görülmekte olan davaların da devredilmesi gerektiği şeklinde yorumlanarak kapsamının genişletilemeyeceği, 01/09/2021 tarihinden önce açılan eldeki davada görevli ve yetkili mahkemenin (asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla) Kaş Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşıldığından Kaş Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 12/10/2021 tarih ve …. Esas …. Karar sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekir.
Açıklanan nedenlerle davaya Kaş Asliye Hukuk Mahkemesince (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) bakılması gerekirken Antalya Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmediğinden Kaş Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) 12/10/2021 tarih ve …. Esas …. Karar sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekir.
H Ü K Ü M/: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davaya Kaş Asliye Hukuk Mahkemesince (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) bakılması gerekirken Antalya Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, HMK.nın 353/1-a, 353/3 maddeleri gereğinceKaş Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) 12/10/2021 tarih ve …. Esas …. Karar sayılı görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2-Yargı yeri olarak Kaş Asliye Hukuk Mahkemesi’nin belirlenmesine,
Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için Kaş Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmek üzere Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne iadesine dosya üzerinden oy birliği ile KESİN olmak üzere karar verildi. 24/12/2021