Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/947 E. 2022/1378 K. 23.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 23/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 23/09/2022

Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın istinaf edilmesi üzerine HMK’nun 352. maddesi uyarınca dosyanın ön incelemesi yapıldı, gereği düşünüldü;
Davacılar vekili; müvekkillerinin desteğinin davalı sigorta şirketince ZMMS sigortalı minibüsün çarpması sonucu vefatı nedeniyle başvuru üzerine, davalı tarafça davacılar …. ve …. için bir miktar ödeme yapıldığını, ancak zararın karşılanmadığını ileri sürerek belirsiz alacak davası olarak müvekkilleri için 1.000’er TL destekten yoksunluk tazminatı talep etmiş, 03/02/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini toplamda 106.709,91 TL’ye çıkarmıştır.
Davalı vekili; davacı tarafa başvuru üzerine 09/02/2018 tarihinde 145.942,36 TL …. için, 4.361,03 TL …. için ödeme yapıldığını, zararın karşılandığını savunmuştur.
Mahkemece; davalı sigorta şirketine ZMMS sigortalı araç sürücüsü, dava dışı ….’ın kazada kusuru bulunmadığı ve ceza yargılamasında beraat etmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
İstinaf eden davacılar vekili; ceza mahkemesi kararının hukuk hakimini bağlayıcı nitelikte olmadığını, olay yeri kaza tutanağında dava dışı sigortalı araç sürücüsünün kusurlu bulunduğunu, eksik araştırma ve inceleme ile ceza dosyası ve ATK raporuna göre karar verildiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemişlerdir.
Dava, destekten yoksunluk tazminatı istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından inceleme ve görüşmeler HMK’nın 353 ve 355’inci maddeleri uyarınca istinaf sebepleriyle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgere, yargılama sırasında …. ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan raporda tüm kusurun ölende olup, sigortalı araç sürücüsü (minübüs) kusurunun bulunmadığı yönünde görüş belirtilmiş, konu ile ilgili ceza yargılamasında dava dışı sürücünün olayda kusuru bulunmadığı, ölenin tam kusurlu olduğu kabul edilerek beraat kararı verilmiş ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. Eldeki dosyada kazanın oluşuna davalı şirkete sigortalı araç sürücüsünün kusuruyla sebebiyet verdiği yönünde tarafların kusur durumunu ve sonucu değiştirecek güçte yeni bir delil sunulmadığı anlaşılmakla davalı sigorta şirketinin sorumluluğu sigortalı araç sürücüsünün sorumluluğu ile sınırlı olmakla dava dışı sürücüye atfı kabil kusur bulunmadığından kararda bir isabetsizlik yoktur. Buna göre davanın reddinin dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmakla, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi gerekir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b-1.madde ve bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacılar tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 80,70 TL istinaf karar harcının Hazineye gelir kaydına,
3-Başvuru giderlerinin müstenif taraflar üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan avansın ilgililerine iadesine,
5-Avans iadesi, kesinleştirme, kararın temyiz edilmemesi durumunda harç tahsil müzekkeresinin düzenlenmesi ve sair işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 23/09/2022 tarihinde 6100 Sayılı HMK’nun 361/1 ve 362/1-a maddeleri uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta süre içinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.