Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/321 E. 2022/464 K. 28.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/09/2021
ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … ESAS SAYILI ASIL DOSYASI ve BİRLEŞEN ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
… ESAS SAYILI DAVA DOSYASI BAKIMINDAN BAKIMINDAN
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 28/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 28/03/2022

Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın istinaf edilmesi üzerine dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü;
Davacı vekili; 26/09/2010 günü , davacının içinde yolcu olarak bulunduğu ve davalı …’un maliki ve sürücüsü olduğu … plakalı minibüsün diğer davalı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı servis otobüsü ile çarpışması sonucu davacının ağır bir şekilde yaralandığını, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu minübüsün trafik sigortasının davalı … sigorta ve ferdi kaza koltuk sigortasının … sigorta şirketince yapıldığını, davacının tedavi giderlerini kendisinin karşıladığını ve tedavi süresince çalışamadığını beyan etmiş, geçici işgöremezlik zararının dava tarihinden itibaren 3095 S.K. 4/a maddesi uyarınca işletilecek faiz ile birlikte, aynen veya ödeme tarihindeki TL karşılığının tahsilini, 23.225,36 EURO tutarındaki manevi tazminatın sigorta şirketleri dışındaki davalılardan haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte veya ödeme tarihindeki TL karşılığının tahsilini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili; iki yıl içinde yapılmayan istemin zamanaşımına uğradığını, … plakalı aracın 01/01/2010-2011 tarihleri arasında kişi başına 125.000TL poliçe limitiyle sigortalı olduğunu, davadan önce başvuru bulunmadığını,davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili; taraflar arasındaki ilişkinin taşıma ilişkisi olduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını, zarar görenin zararını ve kusuru ispat yükü altında olduğunu, istenilen tazminatın fahiş olduğu beyan etmiş, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Ltd.Şti. vekili; zamanaşımı itirazında bulunduğu ve kusur oranının tespit edilmesi gerektiğini, davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili; zamanaşımı itirazında bulunduğu ve kusur oranının tespit edilmesi gerektiğini, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalılara dava dilekçesi tebliğ edilmiş, ancak cevap vermemişlerdir.
Birleşen dosyada davacı vekili; işleteni ve sürücüsü … olan … plakalı minibüsün içinde yolcu olarak bulunduğu sırada meydana gelen kazada yaralanan müvekkilinin sağlık sorunlarının sona ermediğini, meslekte çalışma ve kazanma gücünü, %40 oranında kaybettiğini ileri sürerek şimdilik 5.000 Euro’luk maddi zararının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Birleşen dosyada davalı … Sigorta vekili; yetkisizlik kararı verilmesini ve dosyanın yetkili-görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini talep ettiklerini, davacının önce müvekkil şirket hakkında Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde … Esas sayısı ile aynı kaza ilişkin olarak müvekkil şirkete karşı aynı maddi tazminat talepleri için dava açtığını, davanın derdestlik sebebi ile usulden, zamanaşımı sebebi ile esastan reddini istemiştir.
Birleşen dosyada davacı … vekili; taraflar arasındaki ilişki taşıma ilişkisi olduğunu, bu bakımdan, kazanın 26.09.2010 tarihinde meydan gelmiş olması nedeniyle 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 TTK’nın yürürlük kanunu olan 6103 sayılı kanunun 2 ve 6. maddesi gereğince zaman aşımı açısından eski hukuk yani 6762 sayılı TTK hükümleri uygulanacak olup, davada talep edilen alacak zamanaşımına uğradığını, açıklanan nedenle ve derdestlik nedeniyle işbu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosyada davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirket hakkında açılan davanın zamanaşımı ve derdestlik sebebi ile reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Karşı araç sürücüsü davalı … ve işleteni davalı … Turizm Taşımacılık İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; asıl davada istemin kısmen kabulü ile 1.176,26 Euro maddi ve 10.000 Euro manevi tazminata , birleşen dosyada istemin ıslah edilmiş şekliyle kabulü ile 42.149,85 euro maddi tazminata hükmolunmuştur.
Süresi içinde verdikleri istinaf dilekçesi ile;
a-Davalı … Sigorta A.Ş. vekili ; birleşen dosyada dava tarihinin 18/11/2020 olduğunu, kazanın ise 26/09/2010 tarihinde gerçekleştiğini, 8 yıllık ceza zamanaşımı süresinin geçtiğinden, müvekkili şirket yönünden zaman aşımı sebebiyle davanın reddi gerektiğini,
b-Davalı … Tic.Ltd.Şti. vekili; davacının birleşen davadaki talebi yönünden davanın zaman aşımına uğradığını, davacının gelirinin fazla hesaplandığını, mahkemece yeterli araştırmanın yapılmadığını, manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, harç ve yargılama giderlerinin hatalı hesaplandığını,
c-Davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekili; asıl davada talep edilen tedavi giderlerinden müvekkilinin sorumluluğu bulunmadığını, birleşen davadaki taleb yönünden davanın zaman aşımına uğradığını, yargılama giderlerinin hatalı hükmedildiğini,
d-Davalı … vekili ; hükmolunan manevi tazminatın kasap olan davacı için fahiş olduğunu, tercüme edilmiş nöroloji bölümüne ait tıbbi evrakta davacının doğumdan sonra sağ elinin sakarlığını fark ettiğini, kaza ile davacının rahatsızlığı arasında uygun illiyet bağı bulunduğu hususunun şüpheye yer bırakmayacak şekilde net olarak tespit edilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğini
İleri sürerek kararın kaldırılmasını ve talepleri gibi karar verilmesini istemişlerdir.
Uyuşmazlık, asıl ve birleşen dava dosyasında yolcu taşıması sırasında meydana gelen trafik kazasına bağlı yaralanma nedeni ile maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından inceleme ve görüşmeler HMK’nın 353 ve 355’inci maddeleri uyarınca istinaf sebepleriyle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Dosya kapsamı ve ilk derece mahkemesinin kabulü itibariyle kaza sırasında davacının … plakalı yolcu minibüsünde ücreti karşılığı taşınan yolcu olarak bulunmaktadır, davacı ile davalı minübüs işleteni … arasında yolcu taşıma sözleşmesi kurulmuştur. Trafik kazası da bu sözleşmenin ifası sırasında gerçekleşmiştir. Davalı … kaza yapan minübüsün sürücüsü aynı zamanda işleteni, diğer bir kısım davalılar ise minübüsün sigortasını yapan sigorta şirketleridir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 914/2 maddesi gereğince taşıyıcı, taşıma sırasında yolcuların kaza nedeni ile yaralanması veya ölümü halinde her türlü zararı karşılar. Yine Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi gereğince kasten veya taksirle başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. Bedensel zarara uğrayanların aynı kanunun 54. maddesi gereğince maddi tazminat, aynı kanunun 56/1 maddesi gereğince manevi tazminat isteme hakları bulunmaktadır. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. maddesi gereği motorlu araç işleteni ile birlikte aracı bilet satmak suretiyle taşımacılıkta kullanan teşebbüs doğan zararlardan sürücü ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludurlar.
Dava; tüketici sıfatına sahip davacı ile yolcu taşımacılığı yapan davalı … arasındaki yolcu taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat isteklerine ilişkin olup, 6502 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği 28/05/2014 tarihinden sonra 14/10/2014 tarihinde açılmıştır.
6502 sayılı yasanın 73/1. maddesi tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemesi görevli olacağı öngörülmüştür. Yine aynı yasanın 83/2 maddesi, taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez hükmünü ihtiva etmektedir. Davacı ile diğer davalılar arasında doğrudan bir sözleşme ilişkisi bulunmasa dahi, davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluklarının istenilmesi, diğer davalılar hakkındaki davanın tefrikinin usul ekonomisine uygun düşmemesi ve farklı kararların verilmesinin önüne geçilmesinin amaçlanması nedeni ile tüketici mahkemesinin görevli olmadığından bahsedilemez.
6100 Sayılı HMK’nun 1 inci maddesine göre görev hususu kamu düzenine ilişkin ve 114/1-c maddesi uyarınca ayrıca dava şartı olduğundan aynı Kanunun 115 inci maddesi uyarınca da her aşamada mahkemece kendiliğinden göz önüne alınması zorunludur. Buna göre ise o yerde ayrı bir tüketici mahkemesi varsa göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden ret kararı ve karar kesinleştiğinde talep halinde gönderme kararı verilmesi, aksi halde davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiği gözetilmeden işin esasının incelenmesi usul ve yasaya aykırıdır (Benzer Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 29/09/2015 gün ve 2015/9974 esas, 2015/9594 karar sayılı ilamı, Yargıtay (Kapatılan).17. Hukuk Dairesinin 26/01/2017 gün ve 2016/18663 esas, 2017/640 karar sayılı ilamı). Bu nedenle davaya bakma görevi Tüketici Mahkemesine ait olduğu halde davaya Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatı ile bakılması usul bakımından hukuka aykırı ve bu husus kamu düzeniyle ilgili olduğundan 6100 Sayılı HMK un 355/(1) inci fıkrası uyarınca resen Dairemizce göz önüne alınmıştır.
HMK’nın 353/1-a,3 madde ve fıkrasına göre mahkemenin görevli olmasına rağmen görevsizlik kararı vermesi yahut görevli bulunmamasına rağmen davaya devam etmesi durumunda Bölge Adliye Mahkemesince işin esası incelenmeden kararın kaldırılması ile gerekli biçimde hüküm kurulması için dosya mahkemesine gönderilebilir.
Hal böyle olunca açıklanan nedenler ve tüm dosya içeriğine göre, davalıların istinaf başvurusunun değişik gerekçe ile kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyasına ilişkin kayıtların kapatılarak davanın görevli Antalya Tüketici Mahkemesinde görülmesi için dosyanın Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine iade edilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl ve birleşen dosyada davalılar … Sigorta A.Ş. vekili, … Tic.Ltd.Şti. vekili, … Sigorta Anonim Şirketi vekili ve … vekilinin istinaf başvurularının görev yönüyle 6100 Sayılı HMK.’nun 355. maddesi gereğince KABULÜNE, ilk derece mahkemesi kararının ESASI İNCELENMEDEN KALDIRILMASINA, dosyanın esasının kapatılarak; davanın görevli Antalya Tüketici Mahkemesinde yeniden görülmesi için Antalya Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna GÖNDERİLMEK ÜZERE Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesine İADE EDİLMESİNE, sair istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, talepleri halinde peşin alınan istinaf karar harcının müstenif davalılara iadesine, başvuru masraflarının ilk derece mahkemesince nihai karar sırasında gözetilmesine, dair, 28/03/2022 gününde, oy birliğiyle ve HMK’nın 353/1-a madde ve bendi uyarınca kesin olarak karar verildi.