Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/2953 E. 2023/1172 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/07/2022
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Haciz Nedeniyle )
KARAR TARİHİ : 18/07/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/07/2023

Davacı vekili; müvekkiline ait olan 3 adet fotokopi makinasının dava dışı … İnşaat AŞ’ye kiraya verildiği, kira dönemi içinde adı geçen şirket alacaklısı davalı tarafından borçlunun iş yerinde yapılan fiili hacizde Antalya 12. İcra Hukuk Müdürlüğü’nün … E. (yeni esası Antalya Genel İcra Müdürlüğü … E.) sayılı dosyası ile üçüncü kişi konumunda istihkak iddiasında bulunan müvekkili şirkete ait … ve … nolu 2 adet … markalı … model renkli fotokopi makinesi ve … nolu1 adet … markalı … model renkli fotokopi makinesi olmak üzere toplamda 3 adet makinanın haczedildiği, haciz işlemi sırasında dava dışı borçlu şirketin müvekkili şirket lehine istihkak iddiasında bulunması ve fotokopi makinasının kiralık olduğunu belirtmesine rağmen davalı alacaklının istihkak iddiasına itiraz etmesi nedeniyle fiili haciz işlemi tamamlanarak makinaların yediemine teslimi nedeniyle davacı müvekkilinin Antalya 3. İcra Hukuk Mahkemesinde istihkak davası açtığı, ancak borçlu şirketin iflasına karar verilmesi nedeniyle menkullerin iflas masasına geçtiği ve geri alınamadığı, İcra Hukuk Mahkemesince iflas kararı nedeniyle davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de, anılan dosyada istihkak iddiası ve menkullerin müvekkili davacıya ait olduğu hususun aşikar hale geldiğini, davalı alacaklı şirketin istihkak iddiasına haksız itirazı nedeni ile haczedilen menkullerin bu süreçte kullanılamadığı, kiraya verilemediği ve müvekkilinin kira gelirinden mahrum kaldığından bahisle 3 fotokopi makinesinin muhafaza altına alınması sebebi ile mahrum kalınan kâr için maddi tazminat talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın öncelikle pasif husumet yokluğundan usulden reddi, aksi halde 2 yıllık dava açma süresi geçtiğinden zamanaşımından reddini istemiş, Antalya 12.İcra Müdürlüğünün … (yeni esas … ) esas sayılı dosyasında üç adet değil iki adet fotokopi makinesı haczedildiğini ve istihkak iddiasının sübuta ermediğini, borçlunun işyerinde yapılan haciz işlemi haksız olmadığından tazminat isteminin esastan reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; haciz işleminin haksız haciz niteliğinde olduğu hususu ve alacaklının kötüniyeti ispat edilmediğinden bahisle davanın esastan reddine karar verilmiştir.
Süresi içinde verdikleri istinaf dilekçesi ile;
A- Davacı vekili; ilk derece mahkemesince verilen kararın gerekçesinde işlemin haksız haciz olduğu kabul edilmemiş bu nedenle dava reddedilmiş ise de, davalı tarafın haczin haksız olmadığı iddia ve savunmasını öne sürmediği, haczedilen menkullerin müvekkili şirkete ait olduğunu, Yargıtay HGK kararı uyarınca istihkak davasında müvekkili haklı çıkmakla yapılan haczin haksız olduğunun sübuta erdiğini, haksız haciz nedeniyle maddi tazminat davasında alacaklı davalının haciz işleminde kötü niyeti ve ağır kusurunun aranmayacağını, mahkemenin hatalı değerlendirme ile karar verdiğini,
B- Davalı vekili; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken zamanaşımı itirazının reddedildiğini, dava dışı borçlunun 20/12/2017 tarihinde iflas ettiği ve haczedilen menkullerin iflas masasına geçtiği, davalı şirketin menkuller üzerinde tasarruf yetkisi kalmadığı, iflas masasının menkulleri teslim aldığı Mayıs 2018 tarihinde haksız fiilin sonlandığını ve 2 yıllık zaman aşımının dava tarihi itibariyle dolduğu gözetilmeden hatalı gerekçe ile red kararı verildiğini,
İleri sürerek kararın kaldırılması ve talepleri gibi karar verilmesini istemişlerdir.
Dava; haksız haciz nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. Ve 355. Maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usule ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle kanıtların toplanması ve değerlendirilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine, mahkemenin ilamda yazılı şekilde ortaya koyduğu takdirine, mahkemenin değerlendirmesi ve vardığı neticede istinaf nedenleri yönüyle usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, 6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi kapsamında yapılan inceleme neticesinde istinaf talebinin yerinde olmadığının anlaşılmasına göre taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b-1.madde ve bendi uyarınca ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine,
2- Alınması gerekli 269,85 TL karar harcından peşin alınan 80,70TL’nin mahsubu ile bakiye 189,15TL’nin davacıdan ve davalı şirketten ayrı ayrı alınarak hazineye gelir kaydına ,
3-Yapılan istinaf başvuru giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın tebliği, kullanılmayan avansın iadesi, kararın kesinleştirilmesi vs. gibi işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
18/07/2023 gününde, oy birliğiyle ve HMK’nın 362/1-a madde ve bendi uyarınca kesin olarak karar verildi.