Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/2665 E. 2022/1697 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/06/2022 tarihli tensip zaptı tutanağı
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 10/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/11/2022

Davacı vekili; 06/07/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazasında karşıdan karşıya geçmek isteyen davacılar desteği yaya …’a davalı sürücünün yönetimindeki araç ile çarpması sonucu …’ın hayatını kaybettiğini ileri sürerek desteğin ölümü nedeniyle eşi …, oğlu … ve oğlu … için ayrı ayrı 300’er TL maddi ve ayrı ayrı 50.000’er TL manevi tazminat ile kardeşler …, … ve … için ayrı ayrı 25.000’er TL manevi tazminatın sürücü ve işletenden kaza tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini istediği davada davacı vekili ayrıca davalı gerçek kişilerin mal varlıkları üzerine ihtiyati tedbir konulmasını istemiştir.
Mahkemece; 22/06/2022 tarihli tensip tutanağının (12) nolu bendi uyarınca ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili 08/07/2022 tarihinde istinaf yasa yoluna başvurmuştur.
İstinaf eden davacı vekili; davalıların malik olduğu mallarını elden çıkarmaya çalıştığını, davacı müvekkillerin haklarını elde etmelerinin önemli ölçüde zorlaşacağı ve tamamen imkansız hale geleceğini, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini ileri sürerek 22/06/2022 tarihli tensip tutanağının 12.nolu ara kararının kaldırılarak, teminatsız şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Talep, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemli davada ihtiyati tedbir isteminin reddine yönelik karara ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
1-İhtiyati tedbir, mahkeme tarafından asıl hukuki korunma talebi (dava) hakkında kesin hüküm verilinceye kadar devam eden, tarafların durumlarında ya da dava konusu hak veya şeyde meydana gelebilecek zararları önleme amacına hizmet eden, geçici nitelikte bir hukuki korumadır. İhtiyati tedbirin amacı, asıl hukuki korunma talebinin sonucunu güvence altına almaktır. İhtiyati tedbir kararı ancak “uyuşmazlık konusu şey hakkında” verilebilir. Bunun anlamı, ihtiyati tedbirin ancak dava konusu hakkında veya diğer yargılama türlerinin konusunu oluşturan şeyler veya hak bakımından verilebilmesidir.
2-Tazminat davaları ile hedeflenen hukuksal sonuç para alacağına kavuşmaktır. Dolayısıyla davalı adına kayıtlı menkul ve gayrimenkuller uyuşmazlığın konusu değildir. HMK’nın 389 ve izleyen maddelerine göre uyuşmazlık konusu olmayan mal varlığı değerleri üzerine ihtiyati tedbir konulması mümkün olmadığına göre mahkemece ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik yoktur. Kaldı ki HMK’nın 406/2 ve İİK’nın 257 vd. maddelerine göre, para alacağına ilişkin davalarda başvurulacak geçici hukuki koruma tedbiri öncelikle ihtiyati hacizdir. Böyle olunca istinaf başvurusunun esastan reddi icap eder.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE; yeterli harç alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, başvuru giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 10/11/2022 gününde, oy birliğiyle ve HMK’nın 362/1-f ve İİK’nın 265/ son maddeleri kesin olarak karar verildi.

….