Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/2434 E. 2022/2228 K. 30.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/04/2022
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
KARAR TARİHİ : 30/12/2022
YAZIM TARİHİ : 18/01/2023

Davacı vekili; müvekkili kurumda doktor olarak çalışan davalı …’nın, 27/12/2014 tarihinde tedavi için … Hastanesine müracaat eden dava dışı …’a uyguladığı ameliyelerde hizmet kusuru işlendiğinin tespiti üzerine zarar görene müvekkili tarafından ödeme yapıldığını, oluşan bu kamu zararından davalı doktor ile birlikte Tıbbı Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı olan diğer davalının da sorumlu olduğunu ileri sürerek 463.500 TL’nin işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsili talep etmiştir.
Mahkemece, dava dışı tedavi gören şahıs ile davalı doktor arasında vekalet sözleşmesi bulunduğu, 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Kanun uyarınca davayı görmeye Tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, bu tür davalara bakan Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin de bu tür kararları bulunduğu gerekçesiyle Tüketici Mahkemesine yönelik görevsizlik kararı vermiştir.
Davacı vekili istinafında görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Dava, hizmet kusuru sebebiyle mutazarrıra ödenen tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nun 353. Ve 355. Maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
1-Asliye ticaret mahkemesi; dava konusunun değerine veya miktarına bakılmaksızın ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli özel bir mahkemedir (6102 sayılı Ticaret Kanunu m.5/1).
2-Davanın maddi dayanağı, davalı doktorun dava dışı hastaya uyguladığı yanlış tedavi nedeniyle dava dışı zarar görene ödenen tazminatın davalı doktordan ve sigortacısından rücuen tahsili istemine ilişkindir. Mahkeme davalı doktor ile dava dışı zarar gören arasında vekalet akdi bulunduğunu belirterek ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin kararını dayanak kılarak Tüketici Mahkemelerine yönelik görevsizlik kararı vermiş ise de bu karar isabetsizdir. Şöyle ki; davalı doktorun işlediği hizmet kusuru sebebiyle davacı bakanlık tarafından ödeme yapıldığı, davacı bakanlığın yaptığı bu ödemeyi zarara sebep olan davalı ve onun sigortacısından talep ettiği, zarar görenin eldeki davada taraf olmadığı, bu itibarla eldeki davanın rücuen tazminat davası olduğu görülmektedir. Davalılar arasında Tıbbı Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı olan sigorta şirketi de bulunmakla dava ticari davadır. Bu durumda Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlardan olması nedeniyle TTK’nın 4/1-a ve 5/1 maddeleri gereği dava ticari dava olmakla Asliye Ticaret Mahkemesi görev alanı içinde bulunmakta olup mahkemece işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
İstinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-a,3 madde ve bendi uyarınca kararın kaldırılmasına ve işin esasına girilerek hasıl olacak neticeye göre gereken kararın verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine, davacı harçtan muaf olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, dosya üzerinden yapılan inceleme ve müzakere sonucunda 30/12/2022 gününde, oy birliğiyle ve HMK’nın 353/1-a madde ve bendi uyarınca kesin olarak karar verildi.

……