Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/1528 E. 2022/1721 K. 14.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/02/2022
DAVA : Maddi Tazminat (Haksız Hacizden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 14/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/11/2022

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, dosyada duruşma yapılmasını gerektiren eksiklik görülmediğinden Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca istinaf incelemesinin duruşmasız yapılmasına karar verilerek, dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVACI İSTEMİNİN ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının İstanbul 8. İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyası ile dava dışı …’den olan alacağının tahsili için icra takibine başladığı, icra takibi sırasında Denizli 4. İcra Müdürlüğünün … talimat sayılı dosyası ile müvekkiline ait makinelere 13/08/2018 tarihinde haciz uygulanarak 01/10/2018 tarihinde muhafaza işlemi yapıldığı, müvekkili tarafından açılan istihkak iddiasının İstanbul 20. İcra Hukuk Mahkemesinin … esas, … karar sayılı dosyası ile haklı görülerek davanın kabulüne karar verildiği, müvekkilinin eşyaları geri almak için 56.000,00 TL yediemin ücreti, 2.596,00 TL nakliye bedeli, 3.540,00 TL yükleme (vinç) bedeli, oluşan pas ve küfü temizlemek için 59.000,00 TL hizmet bedeli ödediği, ayrıca müvekkilinin bu süreç içerisinde eksik imalat yaptığı için kazanç kaybı yaşadığı ve siparişleri yetiştirmediği için sipariş iptali ile müşteri ve itibar kaybına uğradığından bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 126.136,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALI CEVABININ ÖZETİ:
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; istihkak iddiasının kabulüne karar veren icra mahkemesi kararının kesinleşmediği, asliye hukuk mahkemelerinin yetkili olduğu, icra hukuk mahkemesi kararına göre yaptıkları haczin haksız ve kötüniyetli olmadığı, aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmediği, talep edilen tazminatın fahiş olduğu, davacı talebinin zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddini istemiştir.
DELİLLER :
İstanbul 20. İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosya örneği, Denizli 4. İcra Müdürlüğünün … talimat sayılı dosyası, tüm dosya kapsamı.
İDM KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesince verilen kararda özetle; haksız hacze dayalı davanın TTK’nın 4/1. maddesi kapsamında sayılan mutlak ticari davalardan olmadığı, davanın nispi ticari dava kabul edilmesi için de her iki tarafın da tacir olması, ayrıca uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olmasının gerektiği, somut olayda davalı taraf tacir olmadığından davanın nispi ticari dava olarak kabulünün de mümkün bulunmadığı, davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği, davanın görevli mahkemede açılmış olmasının dava şartı olduğu ve davanın her aşamasında kendiliğinden değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle görev dava şartı yokluğu nedeniyle HMK’nın 114/1-c ve 115. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince dava usulden reddedildiği için AAÜT’nin 7. maddesi gereğince vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini beyanla ilk derece mahkemesi kararının yargılama giderlerine ilişkin hükümlerinin kaldırılarak müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmesini istemiştir.
İSTİNAFA CEVAP :
Davacı vekili istinafa cevap vermemiştir.
G E R E K Ç E
Uyuşmazlık, haksız hacizden kaynaklanan maddi tazminat isteğine ilişkindir.
Davacı, davalı alacaklı tarafından dava dışı borçlu aleyhine başlanılan icra takibi sırasında kendisine ait makinelerin haczedildiği, istihkak iddiasının icra hukuk mahkemesince kabul edilerek haczin kaldırıldığını beyanla uğradığı zararın tahsilini talep etmiş, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından vekalet ücretine yönelik olarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
6100 Sayılı HMK.’nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde gösterilen istinaf sebepleri ile sınırlı yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 Sayılı HMK’nın 331/2 maddesi gereğince; “Görevsizlik veya yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi hâlinde, yargılama giderlerine o mahkeme hükmeder. Görevsizlik veya yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkeme dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkûm eder.”
Yargılama giderlerinin neler olduğu HMK’nın 323. maddesinde sayılmıştır. Bu maddenin 1 fıkrasının (ğ) bendinde “Vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti” yargılama giderleri arasında gösterilmiştir.
Yine karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT’nin 7/1 maddesi gereğince “Ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar davanın nakli, davanın açılmamış sayılması, görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi durumunda bu Tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti, bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez.”
HMK’nın 323 ve 331/2 maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, görevsizlik ve yetkisizlik kararı verilmesi halinde, yargılama giderlerine davanın devam olunduğu görevli ve yetkili mahkeme tarafından hükmedilir. Görevsizlik ve yetkisizlik kararının kesinleşmesine rağmen taraflarca ilgili mahkemeye gönderilme talebinde bulunulmazsa bu kez görevsizlik veya yetkisizlik kararı veren mahkeme talep üzerine durumu tespit ederek, yargılama giderine kendisi hükmeder.
Somut olayda ilk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararı uyarınca, görevsizlik kararıyla birlikte HMK’nın 331/2 maddesinde yazılı amir hükmü gereğince yargılama giderlerine ve bu arada vekalet ücretine hükmedilemeyeceği gözetildiğinde davalı vekilinin istinaf talebi yerinde değildir.
AAÜT’nin 7/1 maddesi hükmü, görevsizlik ve yetkisizlik kararı üzerine dava dosyası kendisine gelen mahkeme tarafından davayı sonlandıran bir karar verilmesi halinde, esastan incelenen dava sonucunda verilecek vekalet ücreti dışında ayrıca görevsiz kararı uyarınca davalı yararına da vekalet ücreti verilmesi gerektiğine işaret ediyor gibi görülse de, bu halde de Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 28/02/2019 gün ve 2017/2-3004 esas, 2019/217 karar sayılı ilamı ve 23/02/2021 gün ve 2017/3-1008 esas, 2021/153 karar sayılı ilamı doğrultusunda ayrı bir vekalet ücretine hükmedilmesi mümkün değildir.
6100 saylı HMK’nın “Kötüniyetle istinaf yoluna başvurma” başlıklı 351. maddesi; “İstinaf başvurusunun kötüniyetle yapıldığı anlaşılırsa, bölge adliye mahkemelerince 329 uncu madde hükümleri uygulanır.” hükmünü,
Aynı Kanunun 329. maddesinin 2. fıkrası ise;“ Kötüniyet sahibi davalı veya hiçbir hakkı olmadığı hâlde dava açan taraf, bundan başka beşyüz Türk Lirasından beşbin Türk Lirasına kadar disiplin para cezası ile mahkûm edilebilir. Bu hâllere vekil sebebiyet vermiş ise disiplin para cezası vekil hakkında uygulanır.” hükmünü içermektedir.
Yukarıda açıklanan safahata göre; davalı vekilinin, görevsizlik kararına bir itirazı olmaksızın, HMK’nun 323/1-ğ ve 331/2 maddelerinde yazılı amir hükmüne göre görevsizlik kararı ile birlikte yargılama giderlerine hükmedilmeyeceğini mesleki durumuna göre bilmesi gerekmesine rağmen, hükme karşı kötüniyetle istinaf yoluna başvurduğu, amacının adaleti gerçekleştirmek değil, davayı uzatmaya matuf olduğu anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, açıklanan nedenler ve tüm dosya içeriğine göre; davalı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK’nın 353/1. fıkrası (b-1) bendi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine, kararı kötüniyetle istinaf ettiği anlaşılan davalı vekili Av. …’ın HMK’nın 351. maddesi yollaması ile 329/2. maddesi gereğince 5.000,00 TL disiplin para cezası ile cezalandırılmasına, para cezasının ilk derece mahkemesince infazının sağlanmasına ilişkin karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin tüm istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden istinaf isteminin 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkra (b-1) bendi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı tarafından peşin yatırılan 220,70 TL istinaf yoluna başvuru harcı ile 80,70 TL istinaf karar harcının Hazineye gelir kaydına,
3-Kararı kötüniyetle istinaf ettiği anlaşılan davalı vekili Av. …’ın HMK’nın 351. maddesi yollaması ile 329/2. maddesi gereğince 5.000,00 TL disiplin para cezası ile cezalandırılmasına,
4-Yapılan istinaf giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği ve disiplin para cezası infazı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 Sayılı HMK’nun 362. maddesi (1-a) bendi uyarınca 14/11/2022 tarihinde KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.

….