Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/846 E. 2023/982 K. 12.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/01/2021
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 12/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/06/2023

Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın istinaf edilmesi üzerinde dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
Davacılar vekili ; 23.05.2015 tarihinde davalı şirkete sigortalı, dava dışı … adına kayıtlı ve davalı …’ın yönetimindeki … plaka sayılı aracın kontrolünü kaybedip tek taraflı kaza yapması neticesinde araçta yolcu olarak bulunan davacı …’ın kaval kemiği kırılacak şekilde yaralandığından bahisle,kendisinde meydana gelen bedensel zararlar için şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan, davacı … için 20.000,00 TL , annesi … için 5.000,00 TL ve babası … yararına 5.000,00 TL manevi tazminatın ise davalı …’dan tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili 15/09/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile 11.084,45 TL işlemiş dönem, 111.509,60 TL işleyecek aktif dönem, 10.965,56 TL işleyecek pasif dönem alacağı olmak üzere toplam 133.559,61 TL’nin, 23/05/2015 kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp müvekkile ödenmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta AŞ vekili; müvekkil şirketin herhangi dava konusu kazada herhangi bir sorumluluğu olmadığını, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, davaya konu trafik kazası 23.05.2015 tarihinde meydana geldiğini, zaman aşımı süresinin 23.05.2017 tarihinde dolduğunu, davanın zamanaşımı süresi sonrasında açıldığını, İlgili yasa gereği davacının dava açmadan evvel müvekkil şirkete talebi ile ilgili yazılı başvuru yapması gerektiği, davacının başvuru şartını yerine getirmediğini, destekten yoksun kalma tazminatlarının sigorta kapsamı dahilinde olmadığını, bu nedenlerle … ve …’ın yaralanması nedeniyle tazminat talebi bakımından herhangi bir hakkı olmadığını bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili; davacının kaza neticesinde kaza tespit tutanağında belirlenen kusurun değil, bilirkişilerce alınan kusur raporunun dikkate alınması gerektiğini, kazanın meydana geliş şekli ile o anki hal ve koşulların belirlenmesi için keşif yapılması gerektiğini, davacının emniyet kemerinin takılması konusuna uyup uymadığının belirsiz olduğunu, talep edilen tazminatların fahiş olduğunu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme ; ceza mahkemesince temin edilen rapor ve verilen karara göre … plaka sayılı aracı davalı … ’ın kullandığı, meydana gelen tek taraflı kazada sevk ve kumanda hatası yapan dikkatsiz araç kullanan davalı sürücünün tamamen kusurlu olduğu,ATK 2.İhtisas Kurulundan temin edilen ve usule uygun görülen rapora göre davacının %10,3 daimi sakatlığı olduğu,aldırılan ve dosyadaki delillere uygun görülen aktüerya bilirkişisinin 27.05.2020 günlü raporu uyarınca davacının maddi tazminat davasının kabulü ile, 1.000,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatının davalı … yönüyle 23.05.2015 kaza gününden,davalı sigorta şirketi açısından ise 29.12.2017 temerrüt gününden işleyecek yasal faiziyle birlikte, ıslah edilen 132.559,61 TL’nin ise 15.09.2020 artırım tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine (davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı sorumlu tutulmasına, manevi tazminat istemi yönüyle taktiren istemin kısmen kabulü ile,7.000,00 TL manevi tazminatın 23.05.2015 kaza gününden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine hükmetmiştir.
Süresinde sundukları istinaf dilekçlereyle;
Davacılar vekili; hal ve şartlara dosyadaki delillere göre davacılar yararına az tutarlarda manevi tazminata hükmedildiğini, isteklerinin tümüyle hüküm altına alınması gerektiğini, yine manevi tazminatların red edilen kısımları yönüyle davalı yararına hatalı vekalet ücretine hükmedildiğini, bu noktada hatalı olarak kabul edilen tutarlar nazara alındığını
Davalı … vekili ; salt kaza tutanağında ve ceza mahkemesinde tespit edilen kusura dayanılmasının doğru olmadığını, mahallinde keşif icrası ile uzman bilirkişi eliyle kusurun tayini gerektiğini, kemer takmayan ,yaşa küçük kimsenin aracına binen davalı müterafik kusurlu sayıldığı için buna göre tazminattan indirim yapılması icap ettiğini, manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu
Davalı … Sigorta A.Ş vekili ;dava açmadan evvel müvekkiline usulünce başvuruda bulunmayan davacının davasının usulden reddi icap ettiğini, davaya konu kaza orman arazisinde meydana geldiği için dava konusu taleplerin trafik sigortası teminatı kapsamı dışında kaldığını, olayda hatır taşıması olduğu için hesap ve taktir edilen tazminattan %20 nispetinde hatır taşıması indirim yapılması gerektiğini, kazada emniyet kemeri takmayarak müterafik kusurlu davranan davacının bu durumunun hiç irdelenmediği ve bu sebeple tazminattan gerekli indirim yapılmadığını
İlk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri gibi karar verilmesini talep etmişlerdir.
Dava, trafik kazası nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. Ve 355. Maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usule ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle kanıtların toplanması ve değerlendirilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine, mahkemenin ilamda yazılı şekilde ortaya koyduğu taktirine, kaza tespit tutanağı, ceza mahkemesi kararı ve mahkemece ATK Ankara Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesinden temin edilen rapora göre, davalı sürücünün tek taraflı kazada tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına, kaza tarihine, paranın satın alma gücüne, davalı sürücünün tam kusurlu olmasına göre takdir edilen manevi tazminatların fazla olmamasına, tazminata dayanak trafik kazası Antalya İli, … İlçesi, … Mahallesine giden yol ile bağlantısı olan stabilize çift yönlü, araç trafiğinin olduğu, orman içi yolda meydana gelmekle rizikonun sigorta teminatı kapsamında bulunmasına mahkemenin değerlendirmesi ve vardığı neticede istinaf nedenleri yönüyle usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı ile davalıların ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki sair istinaf itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-
A-) Hakim, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Medeni Yasa’nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. (Yargıtay 4 HD’nin 08/02/2016 tarih ve 2015/2733-2016/1298 sayılı içtihadı) kazanın oluş şekli, biçimi, davacılardan …’daki maluliyetin derecesi, paranın satın alma gücü, hakkaniyet ilkesi nazara alındığında mahkemece davacılar … ile … lehine hükmedilen manevi tazminat yeterli ise de kazazede davacı … lehine belirlenen manevi tazminat miktarı az olmuştur. Bu yönüyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabul edilmesi gerekir.
B-) Gerekçeli kararın hükmün kısmının 15 ve 16. bentlerinde davacılar … ve …’ın manevi tazminat taleplerinin reddedilen kısmı yönüyle davalılar lehine fazla vekalet ücretine hükmedilmiştir. Şöyle ki karar tarihinde ki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10. maddesinden önce manevi tazminatlarda vekalet ücreti kabul veya reddedilen tutarları aşamaz. Bu durumda anılan davacıların 5.000,00’er TL manevi tazminat istedikleri, mahkemece 3.000,00’er TL manevi tazminata hükmedildiği için reddedilen miktar 2.000,00 TL’dir. Dolayısıyla kendisini vekil ile temsil ettiren davalı taraf için her bir davacının davası yönüyle 2.000,00 TL vekalet ücretine hükmedilmelidir. Davacının bu açıdan da istinaf başvurusunun kabulü gerekir.
3-
A- Bilindiği üzere 6098 sayılı TBK’nun 51/1. maddesinde hakimin tazminatın kapsamını ve ödeme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği, 52/1. maddesinde ise zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında yahut artmasında etkili olmuş ya da tazminat hükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakimin tazminatı indirebileceği veya tamamen kaldırabileceği düzenlenmiştir. Aynı madde gereğince emniyet kemerinin takılmaması, kask kullanılmaması, koruyucu önlemlerin alınmaması, alkollü olduğunu bildiği kimsenin veya ehliyeti bulunmayan kişinin sürücülüğünü yaptığı araca binmesi gibi durumlar zararın doğmasında yada artmasında etkili davranışlar olarak kabul edildiğinden zarar görenin müterafik kusurunu oluşturur. Tazminattan indirim sebebi olarak ön görülen bu kusur kazanın oluşuna etki eden bir kusur olmayıp zararın artmasına sebep olan bir kusurdur. Bu eylemlerin müterafik kusur olarak kabul edilebilmesi ve belirlenen tazminattan bu sebeple indirim yapılabilmesi için anılan kusurlu eylemin zararın doğmasında yada artmasında etkili olmuş olması gerekir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin yerleşik uygulamalarına göre müterafik kusur durumunda manevi tazminat için takdir edilecek oranda makul bir miktar indirim yapılması gerekir.
B-Hatır taşıması ise, zarar görenin ücret mukabili taşınmadığı bir taşıma türüdür. Bir olayda hatır taşımasının varlığının kabul edilebilmesi için taşımanın ücretsiz olması yeterli olmayıp, taşıma işinin ailevi bir yükümlülüğün icrası kapsamında da gerçekleştirilmemesi gerekir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin istikrarlı uygulamasına göre hatır taşımacılığı varsa hükmedilen manevi tazminat için takdir edilecek oranda makul bir miktar indirim yapılması gerekir.(Yargıtay 17. HD. 01/12/2016 gün, 2014/21879 Esas ve 2016/11087 Karar). Ayrıca hatır taşıması savurmasının hatır için taşıyan tarafça cevap süresi içinde usulünce ileri sürülmesi gerekir.
C-Bu açıklamalara göre müterafik kusur yönüyle davacı kazazede … beraber pikniğe gittiği arkadaşı olan yaşı küçük ve ehliyetnamesi bulunmayan davalı …’ın … plaka sayılı aracı kullanmasına izin vermiş, bu kimse aracı belgesiz kullanırken de yanında seyahat etmesinden ötürü müterafik kusurlu sayılmalıdır. Bu sebeple müterafik kusur nazara alınarak anne baba için takdir edilen manevi tazminat yeterli ve çocuk için belirlenen miktar az görüşmüş ise de davacı kazazede …. lehine belirlenen maddi tazminatlardan %20 nispetinde müterafik kusur indirimi yapılmalıdır. Yine bilindiği üzere hatır taşıması indiriminden ancak süresinde ve usulüne uygun bu yolda defiide bulunan kimseler yararlanabilirler (Buna ilişkin Yargıtay (kapatılan) 17.Hukuk Dairesi’nin 18.09.2018 tarih ve 2015/14982-2018/7878 sayılı içtihadı). Somut dosyada davalı sigorta şirketinin süresinde sunduğu cevap dilekçesinde hatır taşıması defiinde bulunduğu ve fakat davalı sürücü …’nın bu mahiyette bir itirazı bulunmamaktadır. Bu durumda maddi tazminatlardan ise sadece davalı sigorta şirketi yararına %20 nispetinde hatır taşıması indirimi uygulanmalıdır. Bu indirimler hakkaniyet düşüncesiyle yapıldığından bu sebeple reddedilen tutar yönüyle kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar yararına masraf ve vekalet ücretine hükmedilmemelidir. Bu yönleriyle de davalıların istinaf başvurularının kabulü gerekir.
4-HMK 353/1-b/2 madde ve bendi uyarınca yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanununun olaya uygulanmasında ve delillerin taktirinde hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde istinaf mahkemesince yeniden esas hakkında karar verilebilir.
5-Açıklanan tüm bu sebeplerle; tarafların istinaf başvurularının kabulüne hükmün kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile maddi tazminat yönüyle talebin kısmen kabulü ile, 800,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatının davalı …. yönüyle 23.05.2015 kaza gününden, davalı sigorta şirketi açısından ise 29.12.2017 temerrüt gününden işleyecek yasal faiziyle birlikte (davalı sigorta şirketinin 640,00 TL’lik miktarla sınırlı olarak sorumlu tutulmasına), ıslah edilen 106.07,69 TL’nin ise 15.09.2020 artırım tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine (davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı ve 84.838,15 TL ile sorumlu tutulmasına), manevi tazminat istemi yönüyle taktiren istemin kısmen kabulü ile, davacı …. için 18.000,00 TL, davacı …. için 3.000,00 TL ve davacı … yararına 3.000,00 TL manevi tazminatın 23.05.2015 kaza gününden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’dan tahsili ile davacılara verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine hükmetmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
I- Davacılar vekili, Davalı … vekili, … A.Ş. vekilinin istinaf başvurularının KABULÜNE,
A-İlk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, ve hükmün HMK’nın 353/1-b/2 madde ve fıkrası uyarınca AŞAĞIDAKİ GİBİ YENİDEN TESİSİNE,
1-)Davacı …’ın maddi tazminat talebinin KABULÜ ile; 800,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalı … bakımından kaza tarihi olan 23.05.2015 tarihinden, davalı … Sigorta A.Ş bakımından 29.12.2017 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte (davalı sigorta şirketinin 640,00 TL’lik miktarla sınırlı olarak sorumlu tutulmasına) ıslah edilen 106.007,69 TL’nin ise 15.09.2020 artırım tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine (davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı ve 84.838,15 TL ile sorumlu tutulmasına),
2-)Manevi tazminat istemi yönüyle taktiren istemin KISMEN KABULÜ ile, davacı …. için 18.000,00 TL, davacı … için 3.000,00 TL ve davacı … yararına 3.000,00 TL manevi tazminatın 23.05.2015 kaza gününden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’dan tahsili ile davacılara verilmesine,
-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-)Maddi Tazminat yönünden alınması gerekli 7.296,03-TLharçtan peşin alınan 17.10 TL. ile ıslah ile alınan 452,75- TL. Harç olmak üzere toplam 469,85-TL harcın mahsubu ile bakiye 6.826,18- TL. Harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, hazineye irat kaydına, (sigorta şirketinin bakiye harcın 5.460,94 TL’lik kısmından sorumlu tutulmasına)
4-) Manevi Tazminat yönünden alınması gerekli 1.639,44- TL. Harçtan peşin alınan 512,31-TL. Harcın mahsubu ile bakiye 1.127,13- TL. harcın davalı …’ dan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-)Maddi Tazminat için Davacı tarafından yatırılan 35.90- TL başvurma harcı ve 17,10-peşin harç ve ıslah ile alınan 452,75- TL. Olmak üzere toplam 512,31- Harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ a verilmesine,
6-) Davacılar tarafından yapılan 682,00-TL Adli Tıp fatura bedeli, 450,00-TL bilirkişi ücreti, 788,70-TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 1.920,70-TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.721,10-TL nin sigorta şirketinin sorumluluğu 1.536,56-TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
7-)Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 16.638,00- TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı …’ a verilmesine,
8-)Manevi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00- TL vekalet ücretinin davalı …’ dan alınarak davacı …’ a verilmesine,
9-) Manevi Tazminat yönünden hesaplanan 3.000,00-TL. Vekalet ücretinin davalı …’ dan alınarak davacı …’ a verilmesine,
10-) Manevi Tazminat yönünden hesaplanan 3.000,00-TL. Vekalet ücretinin davalı …’ dan alınarak davacı …’ a verilmesine,
11-)Reddedilen Manevi Tazminat yönünden hesaplanan 2.000,00-TL vekalet ücretinin davacı …’ dan alınarak davalı …’ a verilmesine,
12-)Reddedilen Manevi Tazminat yönünden hesaplanan 2.000,00-TL. Vekalet ücretinin davacı …’ dan alınarak davalı …’ a verilmesine,
13-)Reddedilen Manevi Tazminat yönünden hesaplanan 2.000,00- TL: vekalet ücretinin davacı …’ dan alınarak davalı …’ a verilmesine,
14-)Sarf edilmeyen gider avansın kararın kesinleşmesinden sonra iadesine,
II-İstinaf incelemesi yönünden;
1-İstinaf başvurusunda bulunan taraflarca peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının istek halinde taraflara İADESİNE,
2-Davacının istinaf aşamasında sarf ettiği 162,10 TL İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcı ve 715,00 TL posta gönderi ücreti toplamından oluşan 877,10 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı … Sigorta A.Ş’nin istinaf aşamasında sarf ettiği 162,10 TL İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcı ve 11,00 TL posta gönderi ücreti toplamından oluşan 173,10 TL’nin davacıdan alınarak davalı … Sigorta A.Ş’ye verilmesine,
4-Davalı …’ın istinaf aşamasında sarf ettiği 162,10 TL İstinaf Kanun Yoluna Başvurma Harcı ve 60,50 TL posta gönderi ücreti toplamından oluşan 222,60 TL’nin ddavacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
5-Kullanılmayan avansların ilgililerine iadesine,
6-Avans iadesi, tebligat, kesinleştirme ve benzeri işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
12/06/2023 gününde, oy birliğiyle ve HMK’nın 362/1-a madde ve fıkrası uyarınca kesin olarak karar verildi.

….