Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ : 12/07/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/07/2023
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen kararına karşı davacı vekili ile davalı …Ş. vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, dosyada duruşma yapılmasını gerektiren eksiklik görülmediğinden Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca istinaf incelemesinin duruşmasız yapılmasına karar verilerek, dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVACI İSTEMİNİN ÖZETİ:
Davacı vekili dava …
Davalı …Ş. vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından davacı tarafa 27/10/2017 tarihinde 27.708,94 TL tazminat ödemesi yapıldığı, yapılan bu ödeme nedeniyle müvekkilinin üzerine düşen tüm hukuki sorumluluğu yerine getirdiği, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru, poliçe limiti ve kapsamıyla sınırlı olduğu, kusurun, maluliyet durumunun ve tazminat miktarının usulünce belirlenmesi gerektiği, davacının talep ettiği geçici iş görmezlik talebi ve tedavi gideri talebinin sigorta poliçe teminatı dahilinde bulunmadığını beyanla davanın reddini istemiştir.
Davalı … davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER :
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosya örneği, davacının yaralanması ve tedavisine esas tıbbi belgeler, kusur raporu, maluliyet raporları, tazminat bilirkişisi raporu, sosyal ve ekonomik durum araştırma tutanağı, tüm dosya kapsamı.
İDM KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesince verilen kararda özetle; trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sürücünün tam kusurlu olduğu, davacının trafik kazası sonucu %5 maluliyete uğrayacak ve iyileşme süresi 9 aya kadar uzayabilecek derecede yaralandığı, davadan önce yapılan ödemenin davacının sürekli iş görmezlik zararını tam olarak karşılamadığı, davacı tarafın manevi tazminat isteminden feragat ettiği gerekçesiyle, manevi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine, maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile 7.535,12 TL geçici iş görmezlik tazminatı, 15.148,06 TL sürekli iş görmezlik tazminatı ve 310,00 TL tedavi ulaşım gideri olmak üzere toplam 22.993,18 TL maddi tazminatın davalı … şirketi yönünden dava tarihinden, diğer davalı yönünden 06/01/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline, tedavi giderine dayalı maddi tazminat davasının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’ndan ilk alınan rapora göre müvekkilinin özür oranının %10, ikinci kez alınan rapora göre müvekkilinin özür oranının %5 olarak belirlendiği, tazminat hesabının %5 orana göre yapıldığı, maluliyet raporu arasındaki çelişkiler giderilmeden karar verilmesinin doğru olmadığını beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davalı …Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi tarafından müvekkili şirketçe yapılan ödemenin o tarih itibariyle zararı karşılayıp karşılamadığı tespitinin yapılması gerektiği, doğrudan güncelleme yapılmasının doğru olmadığı, müvekkili tarafından yapılan ödeme ile davacı tarafın zararının karşılandığı, davacının kasksız ve ehliyetsiz olarak motosiklet kullandığı için müterafik kusurunun bulunduğu ve tazminattan kusuru oranında indirim yapılması gerektiği, geçici iş görmezlik tazminatından müvekkilinin bir sorumluluğu bulunmadığını beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … istinaf yasa yoluna başvurmamıştır.
G E R E K Ç E
Uyuşmazlık, trafik kazasına bağlı yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi gereğince kasten veya taksirle başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. Bedensel zarara uğrayanların aynı kanunun 54. maddesi gereğince maddi tazminat ve aynı kanunun 56/1 maddesi gereğince manevi tazminat isteme hakları bulunmaktadır. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. maddesi gereği motorlu araç işleteni doğan zararlardan sürücü ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91, 97 ve 99. maddeleri gereği trafik kazasına ve zarara sebebiyet veren motorlu aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı, yasa ve genel sigorta şartları kapsamına dahil maddi zararlardan işletenle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Davacının sürücüsü olduğu motosikletle, davalıların sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu otomobil arasında meydana gelen trafik kazası sonucu davacı yaralanmış ve bu yaralanmasından dolayı uğradığı maddi ve manevi zararının tahsilini talep etmiş, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda manevi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine, maddi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili ile davalı …Ş. vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
6100 Sayılı HMK.’nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde gösterilen istinaf sebepleri ile sınırlı yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
1-Davacının Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesinden aldığı … tarihli raporla dava öncesi davalı … şirketine yazılı başvurduğu, bu rapora göre sağ femur diafiz opere kırığı ve sol dize bağlı hareket kısıtlılığı nedeniyle %5 özürlü olduğu, yargılama sırasında Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’ndan alınan … gün ve … karar sayılı rapora göre ise davacının maluliyet oranının %10 olarak belirlendiği, rapora itiraz üzerine aynı yerden alınan … gün ve … sayılı raporda “Kişinin kalça eklem hareket kısıtlılığına bağlı alt ekstremite özürlülük oranı, nötral sıfır metoduna göre diz fleksiyondayken ölçülen kalça eklem hareketlerine göre hesaplanması esas olduğu ancak Kurulumuzun … tarih, … nolu mütalaasında kişinin kalça eklem hareket kısıtlılığına bağlı alt ekstremite özürlülük oranı, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Kliniği’nin …..tarihli muayenesinde belirtilen ölçülere göre hesaplanırken sehven diz ekstansiyondayken kalça eklem hareketlerinin değerlendirmeye alındığı, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin … tarih, … sayılı engelli sağlık kurulu raporu ile Kurulumuzun … tarih, … nolu mütalaası arasındaki farkın bundan kaynaklandığı belirtilmek suretiyle Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre kas-iskelet sistemi, alt ekstremiteye ait sorunlarda özürlülük oranları, eklem hareket açıklığı, Tablo 3.9’a göre diz eklem hareket kısıtlılığına bağlı alt ekstremite özürlülük oranı %10 olduğuna ve Tablo 3.2’ye göre kişinin tüm vücut engellilik oranının %5 (yüzdebeş) olduğu” mütalaa edilmiştir.
Davacının davadan önce sigorta şirketine sunduğu rapora göre özürlülük oranının %5 olduğu, dava dilekçesinde davacının özür oranının daha fazla olduğunun da iddia edilmediği, Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’nun ikinci raporunda özür oranını hesaplanırken diz fleksiyonu yerine sehven diz ekstansiyonuna göre kalça eklem hareketlerinin değerlendirilmeye alındığının bildirildiği, bu haliyle Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun her iki raporu arasında esasında aynı inceleme nedeniyle iki ayrı maluliyet oranının oluşmadığı, ilk raporda değerlendirmenin sehven diz ekstansiyonuna göre hesaplama yapılmış olmasından dolayı maluliyet oranının yüksek çıktığının tespiti yapıldığı, kaldı ki davacı tarafça Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesinden alınan raporla Adli Tıp Kurumu adasında alınan rapor arasında da çelişki bulunmadığından davacının maluliyet oranının yeniden tespiti ve Adli Tıp Kurumu’nun her iki raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumu Üst Kurulundan rapor alınmasına yönelik istinaf talebi yerinde görülmemiştir.
2-Hükme esas alınan tazminat bilirkişinin raporunda davalı … şirketi tarafından yapılan ödemenin, ödeme tarihindeki veri ve koşullara göre davacının zararını karşılayıp karşılamadığı değerlendirildiğinden davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebebi reddedilmiştir.
3-Davacının maluliyetine esas yaralanması kemik kırığına bağlı gelişen dizde hareket kısıtlılığıdır. Adli Tıp Kurulu verilerine göre koruyucu giysi kullanmak doku harabiyetini ve kaybını önlemekle birlikte kemik kırığını önlemede bir etkisi bulunmamaktadır. Bu nedenle davacının koruyucu giysi kullanmaması müterafik kusur olarak kabul edilmemiştir.
4-Davalı vekili, geçici işgörmezlik tazminatının tedavi gideri kapsamında olup, poliçe teminatı dahilinde bulunmadığını savunmuş ise de, Yerleşik Yargıtay içtihatları gereğince geçici iş görmezlik zararlarının bedeni zarar teminatı ile zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında sayılmasından dolayı, zorunlu mali mesuliyet sigorta şirketleri geçici iş görmezlik zararlarından sorumlu olduklarından, davalı … şirketinin geçici iş görmezlik ve tedavi yol gideri tazminatına yönelen istinaf talebine değer verilmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenler ve tüm dosya içeriğine göre; ilk derece mahkemesince taraflarca gösterilen delillerin toplanmasında, değerlendirilmesinde esas ve usul bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı ve davacı vekili ile davalı …Ş.’nin tüm istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkrası (b-1) bendi uyarınca istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekili ile davalı …Ş. tüm istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkra (b-1) bendi gereğince istinaf başvurularının ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı tarafından peşin yatırılan 162,10 TL istinaf yoluna başvuru harcı ile 59,30 TL istinaf karar harcının Hazineye gelir kaydına, bakiye 120,60TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak Hazineye verilmesine,
3-Davalı …Ş. tarafından peşin yatırılan 162,10 TL istinaf yoluna başvuru harcı ile 392,66 TL istinaf karar harcının Hazineye gelir kaydına, bakiye 1.178,00 TL istinaf karar harcının bu davalıdan alınarak Hazineye verilmesine,
4-Yapılan istinaf giderlerinin yapan taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Artan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde yatıranlara iadesine,
İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 12/07/2023 tarihinde, davacı yönünden gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 6100 Sayılı HMK’nun 361/1 ve 362/1-a maddeleri uyarınca 2 hafta süre içinde, davacının temyiz yasa yoluna başvurması halinde temyiz dilekçesinin tebliğ tarihinden itibaren 6100 Sayılı HMK’nun 366 ve 348/1 maddeleri uyarınca 2 hafta süre içinde katılma yoluyla, Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.
….