Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/2850 E. 2021/1902 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/06/2021
DAVA: RÜCUEN TAZMİNAT (Trafik Kazasından Kaynaklı )
KARAR TARİHİ: 17/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ: 17/11/2021

Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın istinaf edilmesi üzerine dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü;
Davacı vekili; davalı …’nın sevk ve idaresindeki araç ile, 28/11/2017 tarihli kira sözleşmesi ile dava dışı şirketten kiralanan ve şirket çalışanı …’ın kullandığı araca arkadan çarpması sonucu meydana gelen çift taraflı maddi hasarlı trafik kazasında kiralık araçta oluşan hasar bedelinin (şirket çalışanı kusurlu olmasa da alkollü olması nedeniyle) dava dışı kiraya veren şirkete ödendiğini ileri sürerek, ödediği hasar bedelinin arkadan çarpmak suretiyle kazaya tam kusuru ile sebebiyet veren araç sürücüsü davalı ve trafik sigortasından rücuen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı Sigorta vekili; davanın zaman aşımı nedeniyle, aktif husumet yokluğundan, başvuru şartı yerine getirilmediğinden, usulden ve esastan reddini istemiştir.
Davalı …; davanın zaman aşımından, aktif dava ehliyeti bulunmadığından, reddini, kusur yokluğundan reddini istemiş,istenen miktarın fahiş olduğunu savunmuştur.
Mahkemece; kaza tarihi olan 23/04/2018 tarihinden itibaren davanın açıldığı 24/01/2021 tarihine kadar (Covit 19 tedbirleri ile eklenen süreler dahil) iki yıllık zaman aşımı süresinin dolduğu kabul edilerek davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İstinaf eden davacı vekili; davanın rücuen tazminat davası olduğu KTK.109.maddesi ile 2 ve 10 yıllık zamanaşımı sürelerinin öngörüldüğü, müvekkilinin 28/06/2018 tarihinde icra dosyasında dava dışı araç malikine 33.370,56TL ödediğini, davalının kimliğinin sigorta arabuluculuk başvurusu sonucu 2021’de öğrenildiğini, arabuluculuğa başvurulmakla zaman aşımı süresinin (21/10/2020 – 03/12/2020 tarihleri arasında) duracağını ileri sürerek kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir
Dava, trafik kazasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
1) 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda trafik kazalarından kaynaklı zamanaşımı 109.maddede düzenlenmiştir. 109.maddenin 1. fıkrasında – Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı, aynı maddenin 4.fıkrasında ise motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu haklarının, kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrayacağı belirtilmiştir.
2)Dosya içeriği, tarafların dayandığı ve davanın niteliği gereğince toplanan deliller uyarınca , zarara sebebiyet veren kazadan dolayı zarar gören aracı kiralayan davacı şirketin , dava dışı araç malikine araçta oluşan hasar nedeniyle ödeme yaptığı, karşı tarafta yer alan davalı sürücünün kusuruna denk gelen kısma isabet eden ödemenin KTK’nun 109/4 maddesi uyarınca tahsilini talep ettiği anlaşılmaktadır. Davalılar tarafından süresinde zamanaşımı itirazında bulunulmuş olmakla maddenin 4.fıkrasına göre istemin zamanaşımına uğrayıp uğramadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Buna göre davacının zarar görene ödeme yaptığı 28/06/2018 tarihinden itibaren davanın açıldığı 24/01/2021 tarihine kadar yasa maddesinde öngörülen 2 yıllık süre geçmiş olmakla ve zarara sebebiyet veren trafik kazasına ilişkin Denizli C.Başsavcılığının … sayılı soruşturma dosyası içeriğinden ilgililerin olaydan hemen sonra belirlendiği, davacı şirket çalışanı dava dışı sürücü ile karşı araç sürücüsü davalının savunmasının alındığı anlaşılmıştır. Arabuluculuk başvurusunun yapıldığı 21/10/2020 tarihi itibariyle de 2 yıllık sürenin dolmuş olduğu görülmekle davacı vekilinin istinaf başvurusu yerinde görülmediğinden esastan reddi gerekir. Mahkemece, zamanaşımı itirazının KTK’nın 109/1.fıkrası uyarınca değerlendirilmesi istemin niteliğine (rücu hakkına dayalı) uygun düşmemiş ise de varılan sonuç itibariyle zamanaşımından ret kararı doğru olmakla istinaf isteminin HMK’nun 353/1-b,2 maddesi uyarınca esastan reddi gerekir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının tüm istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkra (b-1) bendi gereğince başvurunun ESASTAN REDDİNE,
2-Peşin yatırılan 162,10 TL başvuru harcı ile 59,30TL istinaf karar harcının Hazineye gelir kaydına,
3-Artan gider avansının iadesine, yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kesin olan iş bu kararın taraflara tebliği, avans ve harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
İlişkin dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 16/11/2021 tarihinde, 6100 sayılı HMK’nun 353. maddesi (1-a) bendi gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi.