Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/2842 E. 2021/1894 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/01/2021
DAVA : Maddi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklı)

Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın istinaf edilmesi üzerinde dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü;
Davacı vekili; 06/09/2018 tarihinde davalı tarafın kusuruyla meydana gelen kazada müvekkiline ait aracın hasar gördüğü, delil tespiti dosyasında alınan bilirkişi raporuna göre araç hasarı ve mahrumiyet zararı olarak toplamda 10.200TL zarar oluştuğunun belirlendiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik bilirkişice belirlenen 10.200TL zararın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalı sürücü ve işleten vekili, kusuru ve zarar miktarını kabul etmediklerini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı sigorta vekili, başvuru konusu 06.09.2018 tarihli trafik kazasına karıştığı belirtilen … plakalı aracın … numaralı 04.05.2018/2019 vadeli Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin müvekili şirket tarafından düzenlendiğini, tarafların kusur durumu ve zarar miktarının belirlenmesi gerektiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
İlk derece Mahkemesince davanın kısmen kabulü ile 8.000TL hasar bedelinin dava tarihinden, 500TL araç mahrumiyet zararının kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İstinaf eden davacı vekili, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi tarafından dava konusu aracın değeri, hasar bedeli, araç mahrumiyet süresi ve zararının çok düşük belirlendiğini, araç mahrumiyet zararının bekleme süresi olan 44 gün üzerinden 2.200TL olarak belirlenmesi gerektiğini, kabul edilen tazminata kaza tarihinden faiz işletilmesi gerekirken dava tarihinden faize hükmedilmesinin hatalı olup, vekalet ücretine dair hüküm fıkrasının infazda tereddüt yaratacağını ileri sürerek kararın kaldırılmasını ve talepleri gibi karar verilmesini istemiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
1-Talep, çift taraflı maddi hasarlı trafik kazası sebebiyle araç onarım bedeli ve uğranılan mahrumiyet zararı ile fer’i nitelikteki faiz, delil tespiti giderleri ve noter masraflarının tahsiline ilişkindir. Davacının delil olarak dayandığı Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin … D. İş sayılı delil tespiti dosyasında makina mühendisi bilirkişiden alınan raporda aracın perte ayrılmayıp onarılması halinde 10.000TL tutarında parça değişimi ve tamir gideri olacağı, yeni araç alımı için gereken 10 günlük süre için günlüğü 40 TL’den 400TL mahrumiyet zararı bulunduğu, aracın pert sayılması gerektiği yönünde görüş bildirildiği, yargılama sırasında makine mühendisi bilirkişiden alınan 10/05/2020 tarihli raporda ise … plakalı aracın onarım maliyetinin yüksek olması sebebiyle pert işlemi görmesi gerektiği, tespit edilen 12.000TL tutarındaki piyasa rayiç değerinden 4.000 TL sovtaj bedeli düşüldüğünde zararın 8.000TL olacağı , 10 gün üzerinden günlüğü 50TL’den 500TL araç mahrumiyet zararı olacağının bildirildiği anlaşılmakla, yeni araç alımı için gereken makul sürenin 10 gün olarak belirlendiği, aracın ağır hasarlı oluşu ve piyasa değeri gözetilerek pert sayılmasının uygun olduğu, araç mahrumiyet zararları belirlenirken yeni araç alımı için gereken makul süre için zarar hesabı yapılacağı gözetildiğinde bilirkişilerce belirlenen ve Mahkemece de kabul gören 10 günlük mahrumiyet süresinin ve alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamına ve gerçek zarar ilkesine uygun olduğu görülmekle davacı vekilinin zararın miktarına ilişkin istinaf istemi yerinde değildir reddi gerekir.
2-Haksız fiillerde temerrüt haksız fiil tarihinde gerçekleşmiş olacağından, dava dilekçesi ile kaza tarihinden itibaren yasal faiz talep edilmiş iken, mahkemece araç hasar bedeli olan 8.000TL yönüyle davacı aleyhine olacak şekilde dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi ve yine hükmün 7 nolu bendinde “4.080 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili” şeklinde hüküm kurulmuş olup, birden fazla davalı bulunmakla bu husus infazda tereddüte yol açacağından davacı vekilinin bu yönlere ilişen itirazları yerindedir kabulü gerekir.
3-Yukarıda açıklanan nedenler ve tüm dosya içeriğine göre; davacı vekilinin bilirkişi raporuna ve araç mahrumiyet zararı miktarına ilişkin istinaf isteminin reddine, faizin başlangıcına yönelik istinaf istemi ile vekalet ücreti ile ilgili kısma yönelik isteminin kabulüyle faizin davalı sürücü ve işleten yönüyle kaza tarihinden başlatılması, davalı sigorta şirketi yönüyle davadan önce istemde bulunulmuş olmakla 19/12/2018 tarihinde temerrüdün gerçekleştiği kabul edilerek temerrüt tarihinden itibaren faiz başlatılması, faizin başlangıcı ile vekalet ücretine ilişkin kısmının düzeltilmesi için , 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkrası (b-2) bendi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
I-Davacı vekilinin istinaf isteminin 6100 Sayılı HMK’nun 353/1 fıkra (b-2) bendi gereğince KABULÜNE,
II-Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas – … Karar sayılı 29/01/2021 tarihli kararının KALDIRILMASINA, düzelterek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle;
III-1-Davanın kısmen kabulü ile; 8.000TL’nin davalılar … ve … yönüyle 06/09/2018 kaza tarihinden, davalı sigorta şirketi yönüyle temerrüt tarihi olan 19/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Araç mahrumiyet zararı 500TL’nin kaza tarihi olan 06/09/2018 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 580TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 174,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 405,80 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.180,50 TL dava masrafı ve 556,2TL yargılama gideri 617,57TL delil tespiti ve noter masrafı eklenerek toplamda 2.564,37TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranları dikkate alınarak 2.130TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacının artan gider avansı var ise iadesine,
6-Davalı tarafın artan gider avansı var ise ilgilisine iadesine,
7-AAÜT 13/1 maddesi uyarınca kabul edilen miktar gözetilerek 4.080TL maktu vekalet ücretinin tüm davalılardan müşterek – müteselsil tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’nin 3/2 maddesi uyarınca (ret sebebi ortak olan davalılar lehine tek avukatlık ücretine hükmolunur) tarifenin 13/2 maddesi gözetilerek,(hükmedilen ücret reddedilen miktarı geçemeyeceğinden) 1.700TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
IV-İstinaf harç ve yargılama yönünden;
1-Davacının peşin yatırdığı istinaf karar harcının talebi halinde iadesine,
2-Kaldırma kararının niteliğine göre davacının sarf ettiği istinaf giderinin üzerinde bırakılmasına,
3-Artan gider avansının talep halinde davacıya iadesine,
4-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans ve harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme ve müzakere sonucunda 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olarak 16/11/2021 gününde ve oy birliğiyle karar verildi.
……