Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/2815 E. 2021/2293 K. 31.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/07/2021
DAVA: Sebepsiz Zenginleşmeye Dayalı Tazminat
KARAR TARİHİ: 30/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ: 12/01/2022

Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın istinaf edilmesi üzerine HMK’nun 352.maddesi uyarınca dosyanın ön incelemesi yapıldı, gereği düşünüldü;
Davacı vekili; davalının yaptığı başvuru üzerine müvekkili şirket nezdinde sigortalı aracın kazaya karıştığı iddiası ve zannı ile haksız ve yanılgılı şekilde davalıya 3.266TL ödeme yaptığını, ancak ödemeden sonra mahkemece yapılan yargılama sonucunda sigortalısının aracının kaza yapmadığının tespit edildiğini, illiyetsiz olay nedeniyle davalı şirkete yapılan ödemenin mesnetsiz ve dayanaksız kaldığından bahisle müvekkili sigorta şirketince yapılan ödemeler ile icra ve yargılama giderleri, vekalet ücreti olmak üzerine 8.054,66 TL’nin ödeme tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili; huzurdaki davanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak açılmış bir dava olduğunu, zamanaşımına uğramış olduğundan reddi gerektiğini, sebepsiz zenginleşme koşullarının bulunmadığını, davanın usul ve esastan reddini talep etmiştir.
Uyuşmazlık; sigorta şirketinin sigortalısı ve kendisi ile ilgisi olmayan bir kaza nedeniyle davalıya tazminat ödemek durumunda kalması sonucu uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Haklı bir neden olmaksızın başkasının mal varlığından veya emeğinden zenginleşmeye “sebepsiz zenginleşme” denir. TBK’nın 77/I.madde ve fıkrası uyarınca sebepsiz zenginleşen kimse, bu zenginleşmeyi aleyhine zenginleştiği kişiye geri vermek zorundadır.
Belirtmek gerekir ki haksız fiil ile nedensiz zenginleşmenin güttükleri amaç birbirlerinden faklıdır. “Nedensiz zenginleşme”de zenginleşenin mal varlığından alacaklı aleyhine oluşan zenginleşmenin alacaklıya verilmesi hedeflenirken, haksız fiil de ise mutazarrırın mal varlığındaki azalmanın telafisi amaçlanmaktadır. Yine sebepsiz zenginleşmede tazminat kapsamı davacının zarar miktarı ile sınırlı olmadığı gibi, bu davanın açılması için , tazminat davasının aksine, davalının kusurlu olması şart değildir.
Sebepsiz zenginleşmenin şartları; borçlunun mal varlığından bir zenginleşmenin meydana gelmesi, bu zenginleşmenin bir başkasının emeğinden yahut mal varlığından kaynaklanması, illiyet bağı ve söz konusu zenginleşmenin haklı bir sebebe dayanmamasıdır. Özellikle TBK’nın 77/II madde ve bendinde vurgulandığı üzere, zenginleşmenin geçerli olmayan veya gerçekleşmemiş ya da sona ermiş bir sebebe dayanması halinde haksız olduğu meydandadır. Yine kurulmamış, eksik kurulmuş, geçersiz hukuki nedene dayalı yahut hukuki sebebi sona ermiş kazandırmaların da “sebepsiz zenginleşme” oldukları aşikardır.
TBK’nın 79 ve 80.maddelerinde, sebepsiz zenginleşmede geri verim borcunda kural olarak “aynen geri verim” ilkesi benimsenmiş, iadenin kapsamı da nedensiz zenginleşenin iyi niyetli olup olmamasına göre tayin edilmiştir.
Bu açıklamalara göre somut olaya bakıldığında; davacı vekili, müvekkili sigorta şirketi nezdinde sigortalı olan aracın maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı iddia ve başvurusu üzerine, karşı araçta oluşan zararı poliçe teminatı kapsamında davalı sigorta şirketine ödemek durumunda kaldığını, ancak müvekkiline sigortalı aracın kaza ile bir ilgisi bulunmadığının mahkeme kararı ile sübuta erdiğini, yapılan ödemenin o tarihte de dayanaksız olduğunu, müvekkilinin sorumlu olmadığı bir ödemeyi yapması nedeniyle malvarlığında eksilme meydana geldiğini ileri sürerek malvarlığındaki eksilmenin telafi edilmesini istediği anlaşılmaktadır. Bu durumda davanın TBK’nın 77. Ve devamı maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşmeye dayalı olduğu görülmektedir (Benzer mahiyette Yargıtay 3.HD’nin 15.03.2016 tarih ve 2015/6295-2016/3904 – 25.02.2019 tarih ve 2017/14376-2019/1523 sayılı kararları). Ayrıca zenginleşmenin mahkeme ilamı ile oluşmuş olması nedensiz zenginleşme kurumunun uygulanmasına da engel değildir. (bu meyanda Yargıtay 3.HD’nin 24.09.2020 tarih ve 2020/2875-4786 sayılı kararı).
Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin, Bölge adliye mahkemelerinin iş bölümlerine ilişkin kararına göre 01.09.2021 tarihinden geçerli Antalya BAM İş Bölümünde 7.HD’nin görevini düzenleyen kısmın 8.fıkrasındaki “Kararı veren mahkemenin sıfatına, nitelendirmesine ve sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığına bakılmaksızın (sebepsiz zenginleşmeden) (TBK m. 77 ila 82) davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar” hakkında inceleme yetkisi Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7. H.D’ne verilmiştir. Anılan işbölümü kararı gereği, istinaf incelemesinin Antalya BAM 7.Hukuk Dairesince yapılması gerektiği düşüncesiyle aşağıdaki karar verilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davanın sebepsiz zenginleşmeden kaynaklandığı anlaşılmakla, Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin, Bölge adliye mahkemelerinin iş bölümlerine ilişkin kararına göre başvurunun incelenme mercii Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesi olduğu anlaşıldığından, DAİREMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın incelenmesi için 7.Hukuk Dairesine gönderilmesine 30/12/2021 gününde ve oy birliğiyle karar verildi.