Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/2669 E. 2022/1082 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA: Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ: 05/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 05/07/2022

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen kararına karşı davacı vekili, davalı …. vekili, davalı …Ş., davalılar … ve … Ltd. Şti. vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, dosyada duruşma yapılmasını gerektiren eksiklik görülmediğinden Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca istinaf incelemesinin duruşmasız yapılmasına karar verilerek, dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ

DAVACI İSTEMİNİN ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının yolcu olarak bulunduğu ve sürücülüğünü davalı …’in yaptığı … plaka sayılı araç ile davalı …’nın sürücüsü, davalı …Ltd. Şti.’nin işleteni olduğu ….plaka sayılı araç arasında meydana gelen trafik kazası sonucu davacı müvekkilinin yaralandığı, davalı …Ş.’nin … plaka sayılı, davalı …. İse …plaka sayılı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğunu beyanla belirsiz alacak şeklinde açılan davada artırılmış haliyle 10.525,91 TL geçici işgörmezlik tazminatı, 91.565,99 TL sürekli işgörmezlik tazminatı, 1.559,85 TL bakıcı gideri ve 307,00 TL tedavi ulaşım giderinin işleyecek faiziyle birlikte tüm davalılardan, 100.000,00 TL manevi tazminatın 23/12/2015 olay tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılar …, … ve … Ticaret Ltd. Şti.’nden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 28/05/2021 tarihli ıslah dilekçesiyle sürekli işgörmezlik tazminatını 185.274,13 TL’ye çıkarmıştır.
DAVALI CEVABININ ÖZETİ:
Davalı …Ş. vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ….plaka sayılı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalının kusuru, poliçe limiti ve kapsamı ile sınırlı olduğunu savunmuştur.
Davalı …. vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ….plaka sayılı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalının kusuru, poliçe limiti ve kapsamı ile sınırlı olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir.
Davalılar … ve … Ltd. Şti. vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; trafik kazasının meydana gelmesinde karşı araç sürücüsünün kusurlu olduğu, maluliyetin Adli Tıp Kurumu tarafından belirlenmesi gerektiği, talep edilen manevi tazminat miktarının zenginleşme amacını taşıdığını beyanla davanın reddini istemiştir.
Davalı … davaya süresinde cevap vermemiştir.
DELİLLER :
Davacının tedavisine esas belgeler, maluliyet raporları, kusur raporu, tazminat bilirkişi raporları, sosyal ve ekonomik araştırma tutanakları, tanık beyanı, tüm dosya kapsamı.
İDM KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesince verilen kararda özetle; trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sürücü …’in %70, davalı sürücü …’nın %20 ve dava dışı … %10 kusurlu olduğu, davacının trafik kazası sonucu %23 maluliyete uğrayacak ve 9 aya kadar iyileşebilecek derecede yaralandığı gerekçesiyle alınan tazminat bilirkişi raporuna göre; 197.666,89 TL maddi tazminatın davalı … şirketlerinden 25/03/2016 dava tarihinden itibaren işleyen, diğer davalılardan 23/10/2015 olay tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline (sigorta şirketlerinin sorumlulukları poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla), 60.000,00 TL manevi tazminatın 23/10/2015 olay tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalılar …, … Ticaret Ltd. Şti. ve …’ten müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin maluliyet oranlarının gerçekte daha fazla olduğu için eksik maddi tazminata hükmedildiği, ayrıca hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğu, yargılama giderlerinin hesaplanmasında hataya düşüldüğü, manevi tazminatta harç sorumluluğunun müvekkili üzerinde bırakıldığı beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davalı …. vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin işletenin kusuru ile sorumlu iken tüm tazminattan diğer davalılarla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasının doğru olmadığı, tazminat hesabında PMF 1931 yaşam tablosunun ve progresif rant yönteminin kullanılmasının hatalı olduğu, hatır taşımazı indirimi yapılması gerektiği, geçici iş görmezlik zararı, tedavi gideri ile bakıcı tazminatının sigorta poliçe teminatı dışında olduğu, hükmedilen tazminata yasal faiz hükmedilmesi gerektiğini beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddini istemiştir.
Davalı …Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; trafik kazasının iş kazası olduğu ve davanın iş mahkemelerinde görülmesi gerektiği, hükme esas alınan maluliyet raporunun olay tarihinde geçerli olan yönetmelik hükümlerine uygun olması gerektiği, kaza ile irtibatlı olmayan durumların maluliyetin hesaplanmasına dahil edildiği, avans faizine hükmedilmesinin hatalı olduğu, iki kez ıslah yapılma yasağına rağmen, ikinci ıslaha göre hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, geçici iş görmezlik zararının poliçe teminatı dışında olduğunu beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddini istemiştir.
Davalılar … ve … Ticaret Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde özetle; görevli mahkemelerin iş mahkemeleri olduğu, alınan maluliyet raporlarına yaptıkları itirazların dikkate alınmadığı, kamyonet kasasında yolculuk yapan davacının müterafik kusurunun bulunduğu, iki kez ıslaha izin verildiği, ıslahla yasal faizin avans faizine dönüştürüldüğü, taraflarına %20 kusur izafe edilmesine rağmen hükmedilen tazminatlardan müteselsil sorumlu tutulmalarının doğru olmadığı, hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğunu beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili istinaf yasa yoluna başvurmamıştır.

G E R E K Ç E

Uyuşmazlık, trafik kazasına bağlı yaralanmadan kaynaklanan haksız fiil nedeni ile maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi gereğince kasten veya taksirle başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. Bedensel zarara uğrayanların aynı kanunun 54. maddesi gereğince maddi tazminat ve aynı kanunun 56/1 maddesi gereğince manevi tazminat isteme hakları bulunmaktadır. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. maddesi gereği motorlu araç işleteni doğan zararlardan sürücü ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91, 97 ve 99. maddeleri gereği trafik kazasına ve zarara sebebiyet veren motorlu aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı, yasa ve genel sigorta şartları kapsamına dahil maddi zararlardan işletenle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Davalı …’in sürücüsü olduğu … plaka sayılı araç ile davalı …’nın sürücüsü olduğu …. plaka sayılı araç arasında meydana gelen trafik kazası sonucu, … plaka sayılı kamyonetin kasasında yolcu olarak bulunan davacı yaralanmıştır. Davalı …. Ticaret Ltd. Şti. …. plaka sayılı aracın işleteni, davalı …Ş. …. plaka sayılı aracın, davalı …. ise …. plaka sayılı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısıdır. Davacı yaralanmasından dolayı uğradığı maddi ve manevi zararın tahsilini talep etmiş, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; 197.666,89 TL maddi tazminatın davalı … şirketlerinden 25/03/2016 dava tarihinden itibaren işleyecek, diğer davalılardan 23/10/2015 olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline (sigorta şirketlerinin sorumlulukları poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla), 60.000,00 TL manevi tazminatın 23/10/2015 olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar …, …. Ticaret Ltd. Şti. ve …’ten müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili, davalılar …, … Ticaret Ltd. Şti. vekili, davalı …. vekili ve davalı …Ş. vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
6100 Sayılı HMK.’nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde gösterilen istinaf sebepleri ile sınırlı yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
1-Trafik kazası, davacının da aralarında bulunduğu işçilerin çalışacakları bahçeye nakli sırasında meydana gelse de; davacı ile davalılar arasında işçi ve işveren ilişkisi bulunmadığı, davalıların işveren vekili ve temsilicisi sıfatlarının olmadığı dikkate alındığında davaya asliye ticaret mahkemesinde bakılmasında usul ve yasaya aykırı bir yön görülmemiştir.
2-Somut olaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sürücü … %70 oranında, davalı sürücü … ise %20 oranında kusurludur. Bilirkişi raporuna göre dava dışı …. ise kendisine ait bahçede çalıştırılmak üzere kamyon kasasında aralarında davacının da bulunduğu tarım işçilerini taşıtması nedeniyle %10 kusurlu bulunmuştur.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunun 61. maddesi gereğince birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları taktirde haklarında müteselsil sorumlulara ilişkin hükümler uygulanır. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 88/1 maddesi gereğince bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur. Yine Türk Borçlar Kanunu’nun 163. maddesi gereğince zarara uğrayan borcun tamamının veya bir kısmının ifasını dilerse borçluların hepsinden, dilerse yalnız birinden isteyebilir. Borcun tamamından tüm borçluların mesuliyeti borç ödeninceye kadar devam eder. Bu durumda davalı sadece kendi kusuruna karşılık gelen zararı ödeyerek sorumluluktan kurtulamaz. Zarara sebebiyet veren kişi birden fazla ise, kendi kusurundan fazlasını ödemesi halinde diğer müteselsil sorumlulara rücu hakkına sahiptir (TBK. 62, 167/2 md). Davalı araç sürücülerinin kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunun dosya kapsamından sabit olmasına göre, kusuru nispetinde tazminata karar verilmesini talep edemeyeceği, bu iddiasını zarar görenin zararını karşıladıktan sonra zararın doğmasında kusuru bulunduğunu iddia ettiği kişi veya kişilere karşı açacağı ayrı bir rücu davasında ileri sürebileceği dikkate alındığında, davalı sürücü ile dava dışı üçüncü kişinin kusuru nispetinde indirim yapılması gerektiğine yönelik davalı istinafları yerinde görülmemiştir.
3-Vekaletnamesi itibariyle davadan feragat yetkisi bulunan davacı vekili Av. … istinaf aşamasında 18/05/2022 tarihli dilekçesi ile davalı … şirketleri tarafından yapılan ödeme nedeniyle maddi tazminat istemi ve fer’ilerin konusuz kaldığını beyanla maddi tazminat davasından feragat etmiştir.
6100 Sayılı HMK’nın 310/1 maddesi gereğince; feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.
Aynı yasa maddesinin 2 fıkrası gereğince; feragat, hükmün verilmesinden sonra yapılmışsa, taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi, dosya kanun yolu incelemesine gönderilmez ve ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesince feragat doğrultusunda ek karar verilir.
Davacı tarafın istinaf aşamasındaki maddi tazminat isteminden feragati nedeniyle tarafların istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine, feragatin ilk derece mahkemesinin kararından sonra davalı … şirketleri tarafından yapılan ödeme nedeniyle yapılmasından dolayı hakkın özünden vazgeçme niteliğinde olmadığı ve davalı … şirketlerince tazminat dışında faiz, yargılama giderleri ve vekalet ücretleri de ödendiğinden, taraflar lehine vekalet ücreti ve yargılama giderleri takdirine yer olmadığına karar verilmelidir.
4-Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Olay tarihi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tarafların kusur durumu, davacının yaralanma derecesi, hak ve nesafet kaideleri ile birlikte yukarıda açıklanan ilkeler kapsamında değerlendirildiğinde, ilk derece mahkemesince davacı yararına 60.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi ulaşılmak istenilen manevi tatmin (doyum) için yeterli olduğu, fazla ya da az olmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
5-Davacı taraf, davaya konu tazminatlar için temerrüt faizi olarak avans faizine karar verilmesini ıslah dilekçesiyle talep etmiştir. Islah yoluyla, dava dilekçesindeki faiz türünün değiştirilmesinin mümkün olmasına ve davacı yanın bu değişikliği yapmış olmasına; zarara neden davalı yanlara ait araçların da ticari araç olması karşısında hükmedilen manevi tazminatlara avans faizi uygulanmasında yasaya engel bir durum görülmemiştir (Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesinin 22/10/2018 ve 2015/11957 esas, 2018/9334 karar sayılı ilamı).
6-Kabule göre, maddi tazminat yönünden davacı tarafından yatırılan harçların tamamının davalılardan tahsiline karar verilmiş olmasına rağmen, manevi tazminat yönünden davacı tarafından yatırılıp mahsubuna karar verilen 341,53 TL harcın davalılardan tahsili gerekip gerekmediği konusunda bir karar verilmemesi hatalı olmuştur.
Hal böyle olunca; açıklanan nedenler ve tüm dosya içeriğine göre; davacı vekili ile davalılar … ve …. Ticaret Ltd. Şti. vekilinin manevi tazminat miktarlarına yönelen ve yerinde görülmeyen istinaf istemlerinin 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkrası (b-1) bendi gereğince esastan reddine, davacı vekilinin manevi tazminat için mahsubuna karar verilen harcın davalılardan tahsili konusunda karar verilmediği ile davacı vekili, davalılar …, …. Ticaret Ltd. Şti. vekili, davalı …. vekili ve davalı …Ş. vekilinin maddi tazminata yönelen istinaf istemlerinin kabulüyle 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkrası (b-2) bendi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, kabul edilen istinaf nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi suretiyle; davacının açtığı maddi tazminat davasının vaki feragat nedeniyle reddine, davacının açtığı manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 60.000,00 TL manevi tazminatın 23/12/2015 olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar …, … Ltd. Şti. ve …’ten müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekili ile davalılar … ve … Ticaret Ltd. Şti. vekilinin manevi tazminat miktarlarına yönelen ve yerinde görülmeyen istinaf istemlerinin 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkrası (b-1) bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin manevi tazminat için mahsubuna karar verilen harcın davalılardan tahsili konusunda karar verilmediği ile davacı vekili, davalılar …, …. Ticaret Ltd. Şti. vekili, davalı …. vekili ve davalı …Ş. vekilinin maddi tazminata yönelen istinaf istemlerinin KABULÜNE,
3-İlk derece mahkemesi olan Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas – ….Karar sayılı 13/07/2021 tarihli kararının 6100 Sayılı HMK’nun 353/1 fıkra (b-2) bendi gereğince KALDIRILMASINA,
4-Düzelterek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle;
a)Davacının açtığı maddi tazminat davasının vaki feragat nedeniyle REDDİNE,
b)Davacının açtığı manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile 60.000,00 TL manevi tazminatın 23/12/2015 olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar …, …Ticaret Ltd. Şti. ve …’ten müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
c)Davacının peşin yatırdığı 360,68 TL harcın Hazineye gelir kaydına, bakiye 3.737,92 TL karar ve ilam harcının davalılar …, … Ticaret Ltd. Şti. ve …’ten müteselsilen alınarak Hazineye verilmesine, davacının yatırdığı 29,20 TL başvurma harcı ile 360,68 TL peşin harcın davalılar …, …Ticaret Ltd. Şti. ve …’ten müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
ç)Davacının maddi tazminat davası için yatırdığı 776,00 TL tamamlama harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
d)Maddi tazminat davasında taraflarca sarf edilen yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
e)Manevi tazminat davasında davacı tarafından yapılan 104,00 TL yargılama giderinden, kabul ret oranına göre hesaplanan 62,00 TL kısmının davalılar …, …. Ltd. Şti. ve …’ten müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
f)Davacı maddi tazminat davasından, davalı … şirketleri tarafından yapılan ödemeler nedeni ile feragat ettiği ve bu feragatin hakkın özünden vazgeçme niteliğinde olmadığı, davacının davalı … şirketlerinden vekalet ücreti alacağını tahsil ettiği gözetildiğinde, maddi tazminat davası nedeniyle taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
g)Davacı manevi tazminat davasında kendisini vekil aracılığıyla temsil ettirdiğinden, kabul edilen miktara göre ilk derece mahkemesi karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 8.600,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar …, …. Ticaret Ltd. Şti. ve …’ten müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
ğ)Davalılar …, ….Ticaret Ltd. Şti. ve … manevi tazminat davasında kendilerini vekil aracılığıyla temsil ettirdiklerinden, ret edilen miktara göre ilk derece mahkemesi karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 6.000,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
h)Karar kesinleştiğinde artan gider avansının ilgililerine iadesine,
5-Davacı tarafından peşin yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının mahsubuyla Hazineye gelir kaydına, 59,30 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
6-Davalı …. tarafından peşin yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının Hazineye gelir kaydına, 3.375,75 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
7-Davalı …Ş. tarafından peşin yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının Hazineye gelir kaydına, (3.176,87 TL + 180,75 TL) 3.357,62 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
8-Davalılar … ve … tarafından peşin yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının Hazineye gelir kaydına, 4.402,35 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde iadesine,
9-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin yapan taraf üzerinde bırakılmasına,
10-İİK.’nun 36/5 maddesi gereğince davalı …. tarafından Antalya Genel İcra Dairesinin … takip sayılı dosyasına icranın geri bırakılması kararı için yatırılan teminatın iadesine,
11-Artan istinaf gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıranlara iadesine,
İlişkin dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 05/07/2022 tarihinde, manevi tazminat hükmü yönünden kabul ve ret dava değerleri dikkate alındığında 6100 sayılı HMK’nun 362. maddesi (1-a) bendi gereğince KESİN olarak, maddi tazminat hükmü yönünden 6100 Sayılı HMK’nun 361/1 ve 362/1-a maddeleri uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta süre içinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.