Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/2390 E. 2021/1666 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/06/2021
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle)
KARAR TARİHİ: 19/10/2021
YAZIM TARİHİ: 19/10/2021

Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın istinaf edilmesi üzerinde dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü;
Davacı vekili ; 18/12/2020 tarihinde meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsünün tam kusuru neticesinde meydana gelen kazada, araç sürücüsünün vefat ettiğini, aracın … sigorta şirketi tarafından ZMMS sigortalı olduğu, Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığının … Esas sayılı dosyası ile soruşturma başlatıldığı, kaza tespit tutanağında ve kusur raporunda meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsü …’nin kusurlu olduğu, …’nin ölümü nedeniyle eşi … ve 2008 doğumlu oğlu …’nin destekten yoksun kaldıklarını, bu sebeplerle her bir davacı için şimdilik 10.000,00’er TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili ;kaza mahalli mahkemesinin yetkili olduğunu, 2918 sayılı Kara yolları Trafik Kanunu’nun 97.maddesine göre ve ZMMS Genel Şartları C.7 maddesine göre hak sahibi öncelikle sigorta şirketine usulünce başvurmanın zorunlu olduğunu, yargılamaya konu olayda ise davacı yan zararın hesaplanması için zorunlu olan belgeleri ibraz etmediklerini bu nedenle başvurunun usulüne uygun yapılmadığını, bu sebeple dava şartı noksanlığı sebebi ile davanın reddini, davaya konu poliçenin teminat dışı olduğunu, davacının taleplerinin haksız ve kanuna aykırı olduğunu bu nedenlerle usulden reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, rizikonun teminat hacici olduğu belirtilip Yargıtay HGK’nın 2021/17 – 19 E. – 2021/181 K. sayılı ilamı gerekçe gösterilerek dava reddedilmiştir.
Davacı vekili istinafında ; davaya konu kazanın AYM’nin 2918 sayılı yasanın 90 ve 92 maddelerinin kimi bölümlerini iptal kararından sonra vuku bulması sebebiyle taleplerinin teminat dahilinde olduğunun kabulü edilmesi gerektiğini, dosyanın karar çıkması nedeniyle vekalet ücretinin yarısına hükmedilmesi gerekirken mahkemece tam vekalet ücretine hükmedildiğini bu yönden hatalı olduğunu, bu sebeple mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
1-Ayrıntısı Yargıtay (Kapatılan) 17.HD’nin içtihatlarında ve 4.HD’nin 10/06/2021 gün 2021/2515 E. – 2021/2764 K. Sayılı ilamı ile özellikle Hukuk Genel Kurulunun 20/04/2021 tarih 2020/(17)4-191 E. – 2021/514 K. İle aynı tarih 2021/(17)4-86 E. – 2021/516 K. Sayılı ilamlarında ayrıntılı biçimde açıklandığı üzere Güvence Hesabına yönelik açılan davalarda yeni genel şartların yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra meydana gelen kazalarda, aynı şekilde trafik sigortası bulunan araçlar için bu tarihten sonra düzenlenen poliçeler sebebiyle hak sahibinin, ya da desteğin kendi kusuruyla kazaya sebebiyet vermesi durumunda geride kalan hak sahiplerinin destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyeceklerdir. Ölen desteğin sürücü ya da işleten olması neticeyi değiştirmeyecektir.
2-Bu açıklamaya göre çekici ve dorsenin şoförü olan 1964 doğumlu … 18/12/2020 tarihinde idaresindeki aracı Bandırma ilçesinde tır parkına park edip ,araçtan biraz uzaklaştığı sırada aracın hareket ettiğini fark etmesi üzerine aniden araca yönelip sağından vasıta içine girerek aracı durdurmaya çalıştığı sırada, araçlar arasına sıkışarak vefat ettiği anlaşılmaktadır. Davacılar müteveffanın sürücülüğünü yaptığı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasından destekten yoksun kalma tazminatı talep etmektedirler. Kaza ve poliçe tarihinde ve yukarıdaki izahlara göre riziko sigorta teminatı dışında kaldığından gerekçesi hatalı olsa da nihayetinde davanın reddine hükmedilmesi usul ve yasaya uygundur. Ayrıca davanın esastan reddine karar verilmiş olması, somut olayda Avukatlık Asgari Ücret tarifesinin 6.maddenin uygulama koşullarının bulunmaması sebebiyle vekalet ücretinin usulünce belirlenmiş olması da nazara alınarak davacıların istinaf başvurusunun reddi gerekir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
Davacıların istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE; yeterli harç alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, başvuru giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına, ilişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 19/10/2021 tarihinde 6100 Sayılı HMK’nun 361/1 ve 361/1-a maddeleri uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta süre içinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.