Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/203 E. 2023/481 K. 10.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/11/2020
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 10/04/2023
YAZIM TARİHİ : 10/04/2023

…. günü, saat 18.30 sıralarında davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyoneti ile seyrederken olay mahalline geldiğinde sol tarafında bulunan sokağa manevra yapmak istediği sırada yaya olarak yolun karşısına geçmeye çalışan davacıya çarpması neticesinde dava konusu kaza meydana gelmiştir. Adli trafik bilirkişisinden temin edilen kusur raporuna göre davalı sürücü ilk geçiş hakkı bulunan yayaya geçiş hakkını vermediği için olayda asli ve tam kusurlu, davacı ise kusursuz bulunmuştur.
Davacı vekili; kaza nedeniyle müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, görülen ceza yargılamasında davalının cezalandırılmasına karar verildiğini, müvekkilinin farklı hastanelerde tedavi gördüğünü, kaza nedeniyle beyin travması yaşadığını, sosyal güvencesinin karşılamadığı tedavi ve yol gideri bulunduğunu ileri sürerek artırılmış haliyle 12.393,25 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 3.746,10 TL bakıcı gideri ve 4.721,00 TL tedavi masrafının tüm davalılardan, 20.000 TL manevi tazminatın ise davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan işleyecek yasal faiziyle alınarak davacıya verilmesini istemiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili; müvekkilinin sorumluluğunun sigortalının kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, poliçede teminat altına alınmayan zararlardan müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalı sürücünün tam kusurlu olduğu olayda davacının araz bırakmadan 9 ayda iyileşeceği, iyileşme süresinin ilk 3 ayında başkasının bakımına muhtaç olacağı kabul edilerek maddi tazminat isteminin tümden kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminata hükmolunmuştur.
Müddetinde verdikleri istinaf dilekçelerinde özetle,
Davalı … ;
a-Faturalandırılmamış ve ispatlanmamış bakıcı gideri gibi hususları hesaplamaya dahil eden 09/10/2019 tarihli raporu kabul etmediğini,
b-Kusurun tespiti noktasında kaza mahallinde keşif yapılarak, ATK Trafik İhtisas Dairesi, Karayolları veya üniversite heyetinden rapor alınması gerektiğini, davacının müterafik kusuru bulunup bulunmadığının araştırılmasını,
c-Hüküm altına alınan manevi tazminatın yüksek olduğunu,
Davalı …Şirketi vekili;
a-Olayın meydana gelmesinde davacının da kusuru bulunduğunu,
b-İyileşme süresi ve bakıcı giderinin fazla hesaplandığını,
c-Manevi tazminatın yüksek belirlendiğini,
ileri sürerek kararın kaldırılması ile talepleri gibi hüküm kurulmasını istemişlerdir.
Dava, trafik kazası nedenli maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından inceleme ve görüşmeler HMK’nın 353 ve 355’inci maddeleri uyarınca istinaf sebepleriyle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle davacıya ışık kontrolsüz kavşakta yaya geçidi üzerinde çarpan davalı tarafın tam kusurlu olduğuna dair görüş bildiren 01/04/2019 tarihli raporun hükme esas alınmasında, yine davacının tedavi sürecinde bakım ihtiyacı olduğu bildirilen 3 aylık süreçte bakıcı tutulduğuna dair belge ibrazı gerekmemekte olup, bu ihtiyaç doğrultusunda usulünce aylık brüt asgari ücret üzerinden hesaplanan bakıcı giderine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacının yaralanmasının boyutu, iyileşme süresi ve davalının kusuruna nazaran davacı lehine hüküm altına alınan manevi tazminat tutarının fazla olmamasına göre, mahkeme kararı usul ve yasaya uygundur. Davalıların istinaf itirazlarının esastan reddi gerekir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
İstinaf başvurusunun esastan reddine; alınması gereken 2.108,07 TL istinaf karar harcından, müstenif davalıların yatırdıkları toplam 1.054,04 TL’nin mahsubuna, bakiye 1.054,03 TL’nin müstenif davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına; başvuru giderlerinin müstenif davalılar üzerinde bırakılmasına; kullanılmayan avansların ilgililerine iadesine; avans iadesi, tebligat, kesinleştirme ve benzeri işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, 10/04/2023 gününde, oy birliğiyle ve HMK’nın 362/1-a madde ve fıkrası uyarınca kesin olarak karar verildi.