Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/1652 E. 2021/1717 K. 27.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/11/2020
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın istinaf edilmesi üzerine dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp, düşünüldü;
Davacı vekili dava dilekçesinde;
30/06/2013 tarihinde maliki …, sürücüsü … ve ZMM sigortacısı … olan … plaka sayılı aracın davacıların oğlu …’ye çarparak hayati tehlike geçirecek şekilde ağır yaralanmasına sebep olduğunu, kaza sonucu …’nin malul kaldığını, …’nin bu durumundan dolayı kendisi ile davacı anne ve babanın derin elem ve ızdırap duyduklarını ileri sürerek, … için 40.000,00 TL, anne … için 20.000,00 TL, baba … için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 80.000,00 TL manevi tazminat ile davacı … için 10.000 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek banka reeskont faiziyle birlikte sigorta poliçesi kapsamında olmaması durumunda davalılar … ve …’dan, poliçe kapsamında olması durumunda (kasko sigortası varsa) her üç davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili;
Kendilerine bir başvuru bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar … ve … vekili;
Müvekkillerinin olayda bir kusurlarının bulunmadığını, Antalya 7. Sulh Ceza Mahkemesinin … E.sayılı dosyasında davanın devam ettiğini, davacı …’ın 17 yaşında olduğunu, okula gitmediğini, bu nedenle çalışmadığı, SGK kaydının bile olmayabileceğini, maddi tazminat taleplerinin reddinin gerektiğini, manevi tazminat talebinin ise fahiş olduğunu savunmuştur.
Mahkemece;
Maddi tazminat yönünden (davacı …’ın yargılama devam ederken vefat etmesi nedeniyle) davalılar … ve … açısından kaza(olay) tarihi olan 30/06/2013 tarihinden, davalı …. Açısından dava tarihi olan 25/07/2013 tarihinden itibaren geçerli yasal faizi ile birlikte 2.458,39.-TL maddi(sürekli iş göremezlik) tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak miras payları oranında (eşit olarak) davacılara verilmesine, fazlaya dair taleplerin reddine, manevi tazminat yönünden davalı sigorta şirketi hakkındaki manevi tazminat talebinin reddine, davalılar … ve … açısında kaza(olay) tarihi olan 30/06/2013 tarihinden geçerli yasal faizi ile birlikte davacı müteveffa … için 12.000,00.-TL, davacılar … ve …için ayrı ayrı 5.000,00.-TL olmak üzere toplam 22.000,00.-TL manevi tazminatın bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya dair taleplerin reddine dair hüküm kurulmuştur.
Davalılar … ve … vekili istinaf dilekçesi ile; davacı … nin dava konusu kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunu, bu durumun dosyadan alınan raporlar ile de sabit olduğunu, bir an için mahkemenin kabulünün doğru olduğu düşünülse bile, bu sefer de BK-52. maddesi uyarınca davacının ağır kusuru nedeniyle tazminat verilmemesi ya da azaltılması gerektiğini, davacı …’ın dosya üzerinden belirlenen maluliyet oranını kabul etmediklerini, …’ın maluliyet oranının ölüm tarihine göre hesaplanması gerektiğini, hükmedilen manevi tazminat oranının fahiş olduğunu, dosyada arabuluculuğa gidilmemesine rağmen bu konuda vekalet ücretine hükmedildiğini, reddedilen miktara ilişkin vekalet ücretinin yazımında da maddi hata yapıldığı;
Davalı … Sigorta vekili istinaf dilekçesi ile kusur ve maluliyet oranlarını kabul etmediklerini, ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmişlerdir.
Dava, trafik kazası sebebiyle uğranılan cismani zararın tazmini ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren bir cihet bulunmadığından inceleme ve müzakereler HMK’nın 353 ve 355.maddeleri uyarınca istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Davalılar hakkında hüküm altına alınan maddi tazminat tutarı 2.458,39 TL olup kesinlik sınırının altında olduğundan, davalı sigorta şirketinin istinaf başvurusunun tümden ve usulden, davalılar … ve … vekilinin maddi tazminata yönelik istinaf kesinlikten reddine karar vermek gerekir.
Davalılar … ve … vekilinin manevi tazminata yönelik itirazlarının incelenmesine göre; mahkemece hükme esas alınan kusur oranlarının kazanın meydana geliş şekline ve mevzuat hükümlerine uygun olarak tespit edilmesine, davacı merhum …’ın maluliyet oranının ATK genel kurulunca kaza tarihinde geçerli yönetmelik hükümlerine göre usulünce belirlenmesine, hüküm altına alınan manevi tazminat tutarlarının kaza tarihi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, merhum …’ın maluliyet oranı ve sair hususlara göre hak ve nesafet kuralları çerçevesinde takdir edilmesine, vekalet ücreti ile ilgili istinafa konu edilen hususların mahkemesince karardan sonra düzeltilmiş olmasına göre mahkemece verilen 18/11/2020 tarihli karar usul ve yasaya uygundur. Davalılar … ve … vekilinin tüm istinaf itirazlarının esastan reddi gerekir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı sigorta şirketinin istinaf başvurusunun USULDEN REDDİNE, davalılar … ve …’nın maddi tazminata yönelik istinaf başvurularının USULDEN, manevi tazminata yönelik istinaf başvurularının 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkra (b-1) bendi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı sigorta vekili tarafından peşin yatırılan 162,10 TL istinaf yoluna başvuru harcının Hazineye gelir kaydına, diğer davalılar tarafından peşin yatırılan 162,10 TL istinaf yoluna başvuru harcının Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı sigorta şirketinden alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 41,98 TL’nin mahsubu ile bakiye 17,32 TL’nin davalı sigorta şirketinden alınarak Hazineye gelir kaydına, davalılar … ve …’dan alınması gereken 1.502,82 TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 417,68 TL ‘nin mahsubu ile bakiye 1.085,14 TL’nin adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Yapılan masrafların davalılar üzerine bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıranlara iadesine,
İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 27/10/2021 tarihinde 6100 Sayılı HMK’nun 361/1 maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.

……