Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/913 E. 2022/1169 K. 12.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 12/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 12/09/2022

Davacılar vekili; müvekkili … ve …. ile birlikte destek …’ın da içinde yolcu olarak bulunduğu ve davalı …’in kullandığı otomobilin yolun sağında park halinde bulunan davalı ….’ün işleteni olduğu ve diğer davalı ….’in kullandığı otobüse arkadan çarpması sonucu davacıların eş ve babası ….ın öldüğü, kazadan sonra …. Sigorta tarafından bir miktar ödeme yapılmış ise de davacıların zararını karşılamadığını ileri sürerek desteğin ölümü nedeniyle davacı eş için şimdilik 5.000 TL, davacı çocuklar için 1.000’er TL ile maddi tazminat ile davacı eş için 80.000 TL çocuklar için ise ayrı ayrı 30.000 TL manevi tazminatın davalı sürücüler ve işleten gerçek kişilerden tahsilini talep etmiş, 13/05/2019 tarihli dilekçe ile maddi tazminat yönüyle 88.898,52 TL’nin davalı …. ve …. Sigorta’dan 352.586,52 TL’nin davalı …. ve … Sigorta’dan tahsilini istemiştir.
Davalı …. ; kazanın karşı tarafın kusuru ile meydana geldiğini, ölenin ve davacıların uzaktan akrabası olduğunu, ölenin isteği ile davacıları Antalya’ya götürmek üzere aracına aldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalılar …. ve …. vekili; davalı …in diğer davalı ….’ın Elektrik Firmasında gece bekçisi olarak çalıştığını, 25/12/2014 günü saat 6.30 civarında yönetimindeki minibüs ile Antalya’ya seyir halindeyken sağ arka lastiğin patlaması sebebiyle onarmak için aracı yolun sağına emniyet şeridine çektiğini, dörtlüleri yaktığını, gereken önlemleri almış olduğundan dolayı olayda kusuru bulunmadığını, ölenin emniyet kemeri takmadığından müterafik kusurlu olduğunu, istenen manevi tazminatın yüksek olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı …. Sigorta vekili; sigortalı araç sürücüsünün olayda kusuru bulunmadığını, tüm kusurun tedbirsiz ve dikkatsiz seyreden otomobil sürücüsünde olduğunu savunmuştur.
Davalı …. Sigorta A.Ş. Vekili; Kazaya karışan otomobilin Zmms sigortacısı olup poliçe teminat limitinin 268.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, kazadan önce ise 15/04/2015 tarihinde 63.349,00 TL ödeme yapıldığı ve ibra alındığını, hatır taşımacılığı nedeniyle indirim yapılması gerektiğini belirterek tazminat yönüyle ancak yasal faiz isteneceğini savunmuştur.
Mahkemece; davacılar …. ve …. tarafından açılan maddi tazminat davasının reddine, davacı eş …. için istemin tam kabulü ile 88.898,52 TL’nin davalı … ve …. mirasçılarından ve …. Sigorta’dan tahsiline, 352.586,92 TL’nin davalı ….’dan kaza tarihinden yasal faiziyle 176.093,92 TL’nin davalı … Sigorta’dan 16/04/2015 tarihinden işleyecek yasal faiziyle tahsiline, yine davacı eş için desteğin kaybı nedeniyle 30.000 TL davacı çocuklar için 10.000’er TL manevi tazminata yasal faiziyle birlikte hükmolunmuştur.
İstinaf eden davalı …Sigorta vekili;
1-Desteğin anne babasının pay hesabında dikkate alınmadığını,
2-Davacılar ve murisin araçta hatır için taşınması nedeniyle hatır indirimi yapılması gerektiğini,
3-Tazminat hesabının aktüerler siciline kayıtlı aktüer tarafından yapılması gerektiğini, bilirkişinin bu sıfatı bulunmadığını,
İstinaf eden davalılar … ve diğerleri vekili;
1-İsnad edilen kusuru kabul etmediklerini,
2-Tazminattan ölenin müterafık kusuru nedeniyle indirim yapılmadığını,
3-Manevi tazminat isteminin reddi gerektiğini, %15 kusurlu kabul edilen müvekkilerinin manevi tazminatın tamamından müştereken ve mütüselsil sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu
İleri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Dava, trafik kazası nedenli maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından inceleme ve görüşmeler HMK’nın 353 ve 355’inci maddeleri uyarınca istinaf sebepleriyle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
1-Davacılar murisinin ölümüyle sonuçlanan kazada dosyada yargılama sırasında ATK’dan alınan ve mahkemece de benimsenen …. tarihli raporda davalı sürücü ….’in aracını yolun sağındaki 2 metrelik bankete iyice yanaştırmayıp, trafiği tehlikeye düşürecek şekilde sağ şeride taşar vaziyette park ettiğinden ve arkadan gelen sürücüleri uyarır (dörtlüler dışında) başkaca uyarıcı önlem almadığından %15, davalı …’nun ise dörtlüleri açık aracı görerek tedbirli davranması gerekirken aracın sol arka kesimine gelip çarpması karşısında asli ve ağır kusurlu olup %75 kusurlu, ölenin emniyet kemeri takmadığından %10 kusurlu olduğu yönünde değerlendirme yapıldığı, kurallara uygun ve nizami şekilde park ve duraklama kuralına uymayan arkadan gelen sürücüleri uyarıcı ikaz işaret ve levhaları kullanmayan davalının aldığı önlemin yeterli olduğundan bahsedilemeyeceğinden kazanın oluşunda kusurunun bulunduğu, kaldı ki olayla ilgili ceza yargılamasında da davalı sürücünün sanık olarak yargılandığı ve Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi …. esas – …. karar sayılı dosyasında taksirle ölüme ve yaralamaya neden olmak suçu sabit görülerek HAGB kararı uygulandığı ve kararın Yargıtay 12. Ceza Dairesinin …. esas sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği ve kusura ilişkin oluşun kesinleştiği anlaşılmakla bu yöndeki itirazlarının reddi gerekir.
2-Olay tarihinde 45 yaşında olan davacılar desteğinin vefat ettiği tarihte annesi ….’ın sağ olup destekten sonra 31/01/2022 tarihinde vefat ettiği, desteğin mirasçı olarak eşi ve 2 çocuğunu bıraktığı, hükme esas alınan …. tarihli hesap raporunda işlemiş ve işleyecek dönemde ölenin gelirinin 1/2’sini eşi davacı …’a ayıracağı varsayımı ile hesaplama yapıldığı, desteğin rapor tarihi itibariyle de hayatta olan annesinin pay hesabında dikkate alınmadığı, ölenin %10 kusurlu olduğu kabul edilerek davalıların ATK raporunda bildirilen kusur oranlarına göre zararın bölüştürüldüğü, %15 kusura göre 88.898,52 TL sürücü …. , %75 kusur oranında 444.492,60 TL davalı …. sorumlu olacağının hesaplandığı, davalı …. Sigorta’nın yaptığı 63.349,42 TL’lik ödemenin güncelleme ile 91.906,08 TL olacağı belirtilerek mahsubu ile 352.585,92 TL olarak zarar hesaplandığı, bilirkişinin davadan önce yapılan ödemeyi Yargıtay uygulaması doğrultusunda güncellemeyip davacının aleyhine olacak şekilde bu tutarın her yıl için ayrı ayrı %10 artış esasına göre rapor tarihi itibariyle değerini hesapladığı, Yargıtay uygulamasına göre yapılan güncelleme ile ödemenin güncel değerinin 22.599,91 TL işlemiş faiz ilavesi ile birlikte 85.949,33 TL olarak hesaplanarak ödenecek tazminattan mahsubu gerekirken davacı aleyhine olacak şekilde eksik tazminat hesaplanmış rapor bu yönüyle usulsüz ise de, davacı vekilinin istinafı bulunmadığından ve yapılan hesaplama bu yönüyle davalının lehine olmakla usuli kazanılmış hak oluşturmaktadır. Yine davalı …. Sigorta vekilince hesap raporuna karşı yapılan itirazda 19/09/2019 tarihli dilekçe ile pay dağılımı ile ilgili açık bir itiraz ileri sürmediğine göre bilirkişi hesap raporundaki pay hesabına ilişkin itirazın reddi gerekir.
3-Her ne kadar davalılar …. ve …. mirasçıları tarafından hesaplanan tazminattan müterafık kusur indirimi yapılmadığı ileri sürülmüş ise; tazminat hesabında ölenin emniyet kemeri takmamış olması nedeniyle %10 kusurlu olduğu hesabıyla tazminat hesaplanmış olmakla yapılan indirim Yargıtay uygulamasına aykırı olup müterafık kusur nedeniyle tazminattan %20 oranında indirim yapılması gerekmektedir.
4-Davalı …. ve sigortacısı …. Sigorta tarafından hatır taşıması itirazında bulunulduğu halde ilk derece mahkemesince bu konuda olumlu olumsuz bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Davacılar desteğinin ücret karşılığı taşındığı yönünde bir delil ve savunmada bulunulmamıştır. Davalı sürücü tarafından da karar istinafa taşınmamıştır. Ancak davacı ….’ın ceza soruşturması sırasındaki beyanında olay günü saat 6.00 sıralarında akraba ve komşuları olan …. ile birlikte ailecek Akdeniz Üniversitesine gitmek için yola çıktıklarını beyan ettiği ve yine davalı sürücü ….’nun Manavgat 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki savunmasında …’ın tedavisi için hastaneye götürmek üzere abisinden aldığı araç ile yola çıktıklarını ve yolda söz konusu kazanın meydana geldiğini beyan etmiş olması karşısında davacı tarafın araçta hatır için taşındığının kabulü gerekir.
5-Tüm bu nedenlerle davacılar murisinin kazaya karışan ve ….’nun sevk ve idaresindeki araçta hatır için taşındığı anlaşılmakla Yargıtay uygulamaları doğrultusunda desteğin kaybı nedeniyle uğranılan zarardan %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılması gerekirken indirim yapılmadığı, bu nedenle davalı …. Sigorta vekilinin bu yöne ilişkin itirazının haklı olduğu sonucuna varılmakla istinaf isteminin bu yönden kabulü ile yine ölen desteğin olay esnasında emniyet kemerinin takılı olmadığı olayın oluş şekli ve dosya kapsamından anlaşılmakla ölüm olayının meydana gelmesinde müterafık kusurlu olduğu kabul edilerek hükmedilecek tazminattan Yargıtay uygulaması doğrultusunda toplamda %20 oranında müterafık kusur indirimi yapılması gerekirken %10 oranında kusur üzerinden indirimle hesaplama yapıldığı ve davalılar aleyhine hüküm verildiği, bu yönüyle davalılar …. ve …. mirasçıları vekilinin istinaf isteminin kabulü ile kararın müterafık kusur ve hatır taşıması indirimi yapılmak üzere taraflar lehine oluşmuş usuli kazanılmış haklarda gözetilmek suretiyle kaldırılması ve düzeltilerek yeniden hüküm kurulması diğer istinaf istemlerinin reddine karar verilmesi gerekmektedir.
6-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının desteğinin kaybı nedeniyle 88.898,52‬ TL maddi tazminatın davalılar …. ve … mirasçılarının sorumlu olacağı belirtilmiş, tazminat hesabında ölenin %10 kusurlu olduğu kabul edilerek hesaplama yapılmış ise de, Yargıtay kararları uyarınca müterafik kusur indiriminin %20 oranında olacağı gözetilerek hesaplanan tazminattan %10 oranında ilaveten indirim yapılmak suretiyle davalı karşı araç sürücüsü, işleteninin sorumlu olacağı tazminat miktarı 80.008,66 TL bulunduğundan istinaf eden davalılar …. ve …. mirasçılarının bu miktar uyarınca sorumlu tutulması, desteğin içinde bulunduğu araç sürücüsü işleteni ve trafik sigortasının hatır taşıması indiriminden yararlanabileceği gözetilerek davalı …. Sigorta’nın bu konuda kararı istinafa taşıması diğer davalılar …’nun kararı istinaf etmemiş olması karşısında davalı …. Sigorta aleyhine hükmolunan 176.093,92 TL’den %20 hatır taşıması indirimi yapılması sonucu 140.875,13 TL oranında davalı …. Sigorta’nın tazminattan sorumlu olacağı hesap edilmekle hükmün bu yönlerden HMK’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilmesi kararı istinaf etmeyen davalılar yönüyle davacı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğundan usuli kazanılmış haklar gözetilerek önceki hükmün aynen korunmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklandığı üzere,
I-Davalı … Sigorta vekili ile davalılar …. , … ve … vekilinin istinaf isteminin KABULÜ ile HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak aşağıdaki şekilde yeniden oluşturulmasına,
II- a-Maddi tazminat davası yönünden
1-Davacılar …. ve …. yönünden davanın reddine,
2-Davacılar …. ve ….yönünden yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
3-Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada reddedilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 2.000,00 TL vekâlet ücretinin davacılar …. ve …’tan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı …. yönünden davanın KABULÜ ile 88.898,52 TL’nin davalılar …. ve …. mirasçıları 25/12/2014’den davalı …. Sigorta AŞ dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizinden sorumlu olmak üzere davalılar …. , …. Mirasçıları ve …. Sigorta AŞ’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE (davalılar …. , …. , …. ve …’ün sorumluluğu 80.008,66 TL ile sınırlı olmak kaydıyla),
352.586,52 TL’nin davalılar …’dan 25/12/2014 tarihinden, davalı …. Sigorta A.Ş. Yönüyle ise 16/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline (davalı ….Sigorta A.Ş.’nin sorumluluğunun 140.875,13 TL ile sınırlı sorumlu tutulmasına),
5-Alınması gerekli 30.157,84 TL harçtan, peşin olarak alınan 502,08 TL ile ıslah yoluyla alınan 1.187,18 TL harcın mahsubu ile kalan 28.468,58 TL harcın davalılar …. , …. mirasçıları ve davalı …. Sigorta AŞ yönünden 4.383,39 TL ile sınırlı olmak üzere müşterek ve müteselsilen, kalan 22.395,92 TL’sinin ise davalılar …. ve …. Sigorta AŞ’den müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına, (Davalı …. Sigorta’nın sorumluluğu 9.623,18 TL ile sınırlı olmak üzere)
6-Davacının peşin ve ıslah yoluyla yatırdığı toplam 1.689,26‬ TL karar harcının 1.082,00 TL’sinin davalı …. Sigorta Şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen, 607,26 TL’sinin ise davalılar … Sigorta A.Ş ile …. müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacının yaptığı 1.669,23 TL yargılama giderinin 1/2’sine denk gelen 834,62 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına,
9-İlk derece mahkemesi karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 33.131,06.-TL vekâlet ücretinin davalılar …. ve …. Sigorta AŞ’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …. verilmesine (Davalı …. Sigorta A.Ş’nin 17.333,14 TL ile sınırlı sorumlu tutulmasına),
10-İlk derece mahkemesi karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 12.356,81 TL vekâlet ücretinin davalılar davalılar …. , …. mirasçıları ve davalı …. Sigorta AŞ’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’a verilmesine (davalılar …. , …. , … ve …’ün sorumluluğunun 11.201,13 TL ile sınırlı sorumlu tutulmasına ,
b-Manevi tazminat davası yönünden;
1-Davanın kısmen kabulü ile, davacı …. için 30.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL tazminatın davalılar …. , …. ve …. mirasçılarından 25/12/2014’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine;
2-Alınması gerekli 3.415,50 TL harcın davalılar …. , … ve …. mirasçılarından müştereken müteselsilen alınmasına,
3-Davacı tarafça manevi tazminat davası yönünden yapılan dava ilk masrafı 33,50.-TL, tebligat gideri 430,20.-TL, müzekkere gideri 181,03.-TL, bilirkişi ücreti 710,00.-TL, adli tıp gideri 314,50.-TL olmak üzere toplam 1.669,23.-TL yargılama giderlerinin 1/2’sine karşılık gelen 834,62.-TL yargılama giderlerinin davada kabul ve reddedilen miktar dikkate alınarak hesaplanan 298,10.-TL yargılama giderinin davalılar …. , …. ve …. mirasçılarından müştereken müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlasının davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya iade edilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davalılar …. , …. ve …. mirasçılarından müştereken müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE,
6-Avukatlık Asgari Ücret tarifesinin 10. maddesi uyarınca davada reddedilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalılar …. ve …. mirasçılarına VERİLMESİNE,
III-İstinaf harç ve yargılama giderleri yönünden;
1-Kararı istinaf eden tarafların yatırdıkları istinaf ilam harçlarının talepleri halinde kendilerine iadesine,
2-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin takdiren taraflar üzerinde bırakılmasına,
3-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgililerine iadesine,
4-Avans iadesi, kesinleştirme, kararın temyiz edilmemesi durumunda harç tahsil müzekkeresinin düzenlenmesi ve sair işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 12/09/2022 tarihinde 6100 Sayılı HMK’nun 361/1 ve 362/1-a maddeleri uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta süre içinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.