Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/11/2019
KARAR TARİHİ : 31/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/01/2022
Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın istinaf edilmesi üzerine HMK 352. maddesi uyarınca dosyanın ön incelemesi yapıldı, gereği düşünüldü;
Davacı dava dilekçesi ile; davalı şirket nezdinde ZMMS sigortalı araç sürücüsünün tam kusuruyla meydana gelen kazada yaralanması sonucu Denizli Devlet hastanesince düzenlenen rapora göre %18 oranında malul kaldığından bahisle, geçici işgöremezlik süresi yönüyle 500 TL, sürekli işgöremezlik zararı nedeniyle 500 TL,yaralanması dolayısıyla yapmak zorunda kaldığı masraf ve giderler için 500 TL olmak üzere şimdilik 1.500 TL maddi tazminatın davalı Sigorta şirketinden tahsilini istemiştir.
Davalı şirket vekili; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; kazada davacının tam kusurlu olduğundan bahisle davanın esastan reddine karar verilmiştir.
Davacı süresi içinde verdiği İstinaf dilekçesi ile; olay mahalli olan kavşakta tali yol olan sokaktan gelen davalı şirkete sigortalı araç sürücüsü geçiş önceliği kuralına uymadığından kazanın oluşunda tam kusurlu olmasına rağmen hatalı şekilde düzenlenen ATK kusur raporuna itibar edildiğini, Yargıtay uygulamaları doğrultusunda Karayolları Fen Heyetinden kusura dair rapor aldırılması gerekirken tüm kusuru kendisine yükleyen ve olaya uygun düşmeyen eksik ve hatalı incelemeye dayalı rapora istinaden verilen kararın kaldırılmasını ve talebi gibi karar verilmesini istemiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından inceleme ve görüşmeler HMK’nın 353 ve 355’inci maddeleri uyarınca istinaf sebepleriyle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
1- Mahkemesince yargılama sırasında bilirkişi …’den alınan …. tarihli raporda toplamda 13 metre genişliğindeki çift yönlü caddede seyreden davacının; sol taraftaki sokaktan çıkarak karşıya düz yönde seyretmekte olan ve caddenin sağ şeridini (gidiş şeridini) geçerek karşıdan gelen araçlara ait (ters yön) şerit içinde bulunan ve caddedeki geçişini tamamlamak üzere olan davalının idaresindeki araca çarpmak suretiyle şerit ihlali yaptığı olayda dikkatsiz ve tedbirsiz davrandığından tam kusurlu olduğu yönünde görüş bildirildiği, sözkonusu rapora davacının süresi içinde itiraz etmesi üzerine ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan … tarihli raporun da aynı doğrultuda olup, raporların birbirini teyit ettiği ve uyumlu olduğu, mahkemece de benimsendiği görülmüştür.
2- Somut olayda; davaya konu trafik kazasının … günü saat 10:45 sıralarında gündüz vakti açık havada,meskun mahalde, cadde ile sokağın kesiştiği kontrolsüz (ışıksız) kavşakta meydana geldiği, davacının idaresindeki motosikletle caddeyi takiben seyrettiği, olay mahalli kavşağa geldiğinde kendisinin seyir yönüne göre sağındaki sokaktan gelerek kavşak içinden geçip karşı sokağa düz istikamette geçiş yapmak isteyen ve kavşağa girmiş olan otomobile, caddenin karşı yönden gelecek araçlara ayrılan şeridi üzerinde çarpması suretiyle meydana gelen kazada, davacının kendi şeridinde konumunu muhafaza edip güvenli şekilde şeridinde seyretmesi gerekirken, karşı (ters) istikametteki araçlara ait şeride girdiği ve kazanın karşı şerit üzerinde olduğu, tespit edilmiştir. Her ne kadar kavşakta ilk geçiş hakkı caddeden seyreden araçlara ait ise de; sokak içinden nizami şekilde gelerek kavşağa girmiş olup geçişini tamamlamak üzere olan araç bulunduğu takdirde diğer araçların kendi güvenlik ve tedbirlerini alarak güvenli bir şekilde kavşak içinin boşalmasını beklemesi, veya kendisinin ve diğer tarafın can-mal güvenliğini tehlikeye atmayacak şekilde müteyakkız hareket etmesi gerekir. Tazminat istemine konu kazada davacı tarafın buna riayet etmeyerek ilk geçiş hakkının kendisine ait olduğundan hareketle etkili şekilde hız azaltma ve fren tedbiri vb önleme başvurmadığı gibi hatalı manevra ile şerit ihlali yaparak ters yöndeki şerit üzerinde bulunan araca çarparak kazaya sebebiyet verdiği, bu nedenle alınan kusur raporlarının oluşa ve dosya kapsamına uygun olduğu, olayın yeterince aydınlandığı anlaşılmakla mahkemece anılan raporlara itibarla davacının tam kusurlu olduğunun kabulü ile şartları oluşmayan davanın reddine karar verilmesinde esas ve usul bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı ve davacının istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkrası (b-1) bendi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden istinaf isteminin 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkra (b-1) bendi gereğince ESASTAN REDDİNE, peşin yatırılan 148,60 TL istinaf başvuru harcı ile 54,40 TL istinaf karar harcının Hazineye gelir kaydına, bakiye 4,90 TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak Hazineye verilmesine, istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kararın tebliği vs işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 31/12/2021 tarihinde 6100 Sayılı HMK’nun 361/1 ve 362/1-a maddeleri uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta süre içinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.
….