Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/431 E. 2021/2066 K. 13.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/10/2018
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 13/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ: 13/12/2021

Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın istinaf edilmesi üzerine dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü;
Davacı vekili; davalı sigorta şirketine trafik sigortalı aracın 23/03/2015 günü yaptığı trafik kazasında davacının üvey kızı …’nün yaşamını yitirdiğini, yolcu konumundaki kızının desteğinden yoksun kalan davacının maddi zararlarına karşılık şimdilik 2.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan ticari faiziyle tahsilini istemiştir.
Davalı vekili; kusur ve zararın ispatı gerektiğini ve masraf ve vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; davanın esastan reddine karar verilmiştir.
İstinaf eden davacı vekili; tanık olarak beyanı alınan eski eş ve diğer tanıkların beyanları ile ölen nin davacı ile anne-kız ilişkisi ,bağı bulunduğundan desteklik olgusunun ispat edildiğini ileri sürerek davanın reddinin hatalı olduğunu ,ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksunluk tazminatı istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nun 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Dosya içinde bulunan delil ve belgelerin incelenmesinde; sistemden alınan aile nüfus kayıt tablosunda davacı ile eski eş …’nin 02/01/2001 tarihinde evlendikleri, bu tarihte muris …’nin 4 yaşında olup annesinin 1998’de ölmüş olduğu, davacı ile dava dışı babanın bu süreçte iki müşterek çocukları olduğu, ancak 25/11/2010 tarihinde boşandıkları ve adı geçenin başka bir kadınla evlendiği, müşterek çocukların velayetinin ise babaya verildiği, ölenin kaza tarihinde lise öğrencisi olduğu ve ölüm tarihine kadar da dava dışı babası ve yeni eşi ile birlikte oturduğu, bakım ve gözetiminin onlar tarafından yapıldığı, davacının müşterek iki çocuğunun velayetinin dava dışı babada olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar ölenin diğer kardeşleri ile birlikte davacı ile ilişkisini kesmediğine dair tanık beyanları bulunmakta ise de, davacının kazadan sonra 2017 yılında evlendiği, ölenin kaza tarihinde ise son sınıf öğrencisi olduğu , davacı ile ölen arasında desteklik ilişkisinin varlığının ispat edilemediği anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Bu nedenlerle 6100 Sayılı HMK’nın 355 vd maddeleri kapsamında yapılan inceleme neticesinde davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 madde ve bendi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İstinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkrası (b-1) bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı tarafından peşin yatırılan 148,60 TL istinaf başvurma harcı ile 54,40 TL istinaf karar harcının mahsubu ile Hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 59,30TL ilam harcından peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 4,90TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 13/12/2021 tarihinde 6100 Sayılı HMK’nun 361/1 ve 362/1-a maddeleri uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta süre içinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesi nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.