Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/263 E. 2021/1997 K. 03.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA: Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ: 03/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ: 03/12/2021

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Denizli Emniyet Müdürlüğü hizmetlerinde kullanılmakta olan … plaka sayılı hizmet aracının 12/05/2015 günü seyir halinde iken …’ün maliki bulunduğu ve …’nın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın resmi araca sol yan kısmından çarpması sonucu maddi zarar oluştuğu, kaza sonucu … plakalı resmi hizmet otosunda meydana gelen hasar bedeli, iş gücü ve değer kaybının tespiti için Denizli 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığı, bilirkişi raporuna göre 4.624,63.-TL tamir gideri, 1.050,00.-TL iş gücü kaybı, 2.000,00.-TL değer kaybı olmak üzere araçta toplam 7.674,63.-TL zarar olduğunun belirtildiği, zarar bedelinin davalı taraftan tahsil edilemediğini, araçta meydana gelen zararın yanı sıra 746,00.-TL tespit yargılama gideri ve 300,00.-TL tespit vekalet ücreti de tahsil edilememiş olmak üzere toplam 1.046,80.-TL’nin tespit karar tarihi olan 26/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, iş bu davadan kaynaklanacak yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirketin yargı çevresinde bulunduğu İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle davanın yetkisizlikle red kararı verilmesi gerektiğini, davacı tarafın müvekkil şirkete başvuru yapmadan bu davayı açtığını, 6704 sayılı Kanun uyarınca davadan önce başvuru yapmanın zorunlu hale geldiğini, bu nedenle esas hakkında inceleme yapılmasına gerek olmadan davanın usulden reddi gerektiğini, 6704 sayılı Kanunla 2918 sayılı Kanunun 97. Maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinde itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir” şeklinde değiştirilmiş, anılan maddeye göre zarar görenin dava yoluna gitmeden önce sigorta şirketine başvuruda bulunması gerektiği, ancak davacı tarafından müvekkil şirkete davadan önce bir başvuruda bulunulmadığını, aracı kullanamamaktan kaynaklanan zararlar poliçede açıkça teminat verilmemiş ise teminat harici olduğunu, Denizli 3. Sulh Hukuk Mahkemesinden yapılan hasar tespitinin davalı sigorta şirketinin katılımı olmadan tek taraflı olarak yapıldığını, bu nedenle yapılan masrafları kabul etmediklerini, müvekkil şirketin tespit ve yapılan masraflar nedeniyle hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, müvekkil şirketin dava konusu kazadan haberi olmadığını, kazanın hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde iddia edildiği gibi meydana geldiğinin ispatı gerektiğini, söz konusu olayın haksız fiilden kaynaklandığını, müvekkil şirketin sorumluluğunun poliçe sebebiyle değil haksız fiil sebebiyle olduğunu, taraflar arasında ticari bir ilişkinin olmadığını, bu sebeple davacı tarafın ancak dava tarihindin itibaren yasal faiz talep edebileceğini, davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden ücreti vekalet ve mahkeme masraflarından da sorumlu tutulmamaları gerektiğini, davacının davasını ispatı halinde müvekkil şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise asıl alacak yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece mahkemesince ” Davalı … hakkında davanın reddine,
2- 4.624,63.-TL araç hasar bedelinin davalı sigorta şirketi yönünden (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) dava tarihi olan 16.03.2017 tarihinden itibaren, diğer davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 12/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
3-700,00.-TL araç mahrumiyet zararının kaza tarihi olan 12/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline,
4- 2.000,00.-TL araç değer kaybı zararının kaza tarihi olan 12/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline,” karar verilmiş, karar davacı idare vekilince istinaf olunmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: değişik iş tespit dosyasında 300 tl vekalet ücretine dair hüküm kurulmadığını, ayrıca vekalet ücreti hükmünde davalı sigorta şirketinin de dahil edilmesi gerektiğinin belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava Trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat talebine ilişkindir
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davacı idare vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davalı vekili yargılama giderlerin ve vekalet ücreti yönünden istinaf itirazında bulunmuştur.
Davacı tarafça Denizli 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası üzerinden yaptırılan tespit işleminde hükmedilen vekalet ücreti de yargılama giderinden sayılacağından bu bedelinde yargılama giderlerinden gösterilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, devamla sigorta şirketinin de hasar bedelinden sorumluluğu bulunduğundan vekalet ücreti hükmünde davalı sigorta şirketinin de haklarında tazminat hükmü kurulan diğer davalılarla beraber müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulmalı gerekirken bu hususun atlanılması da doğru görülmemiştir.
Harç, kamu düzeni ile ilgili olup, buna ilişkin düzenlemelerin hakim tarafından resen nazara alınması gerektiği uygulamada ve öğretide tartışma konusu değildir.
Somut olaya gelince; mahkemece davalı sigorta şirketinden hasar bedeli üzerinden nispi karar ilam harcı alınması gerekirken bu miktarın dörtte birinin alınması da hatalı olup bu yönden de kararın kaldırılarak yeniden hüküm kurulması gerektiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi uyarınca kamu düzeni ve istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kabulüne karar verilerek ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm tesis edilmek suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-Davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas – … Karar sayılı kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, kaldırılan kararın yerine YENİDEN HÜKÜM TESİSİ İLE;
” Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1- Davalı … hakkında davanın reddine,
2- 4.624,63.-TL araç hasar bedelinin davalı sigorta şirketi yönünden (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) dava tarihi olan 16.03.2017 tarihinden itibaren, diğer davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 12/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
3-700,00.-TL araç mahrumiyet zararının kaza tarihi olan 12/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline,
4- 2.000,00.-TL araç değer kaybı zararının kaza tarihi olan 12/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline,
5-Dava açıldığında harç alınmadığından alınması gerekli 500,35 TL nispi karar ve ilam harcının ( Sigorta şirketinin sorumluluğu 315,86 TL ile sınırlı olmak üzere) davalılar … ve … ve sigorta şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan 1.073,40 TL bilirkişi, müzekkere ve tebligat gideri, Denizli 3. Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan 775,40 Tl bilirkişi, 300,00 tl vekalet ücreti müzekkere ve tebligat gideri olmak üzere toplam 2.148,80 TL’nin kabul ve ret oranına göre hesaplanan 2.050,80 TL’nin davalılar … ve … ve sigorta şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı vekilince yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın HMK 333.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra istek halinde iadesine,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. gereğince kabul olunan kısım üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar …. ve .. ve sigorta şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
” ŞEKLİNDE YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE,
B-Davacı harçtan muaf olduğundan harç hususunda karar verilmesine yer olmadığına,
C-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
D-İstinaf aşamasında; yapılan 213,00 TL yargılama giderinin davalılar … ve … ve sigorta şirketinden müşterek ve mütesilsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
E-Kararın tebliği ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
03/12/2021 gününde, oy birliğiyle ve HMK’nın 362/1-a madde ve fıkrası uyarınca kesin olarak karar verildi.