Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/1991 E. 2022/2139 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/09/2020
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Rücuen Tazminat)
KARAR TARİHİ : 29/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/12/2022

Dairemizin yukarıdaki esas numarasında kayıtlı bulunan davanın Türk Milleti adına yapılıp bitirilen istinaf ön incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
09/07/2018 günü saat 16:20 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonet ile …. Sokağı takiben seyirle geldiği olay yeri kavşakta seyrine göre sağındaki kavşak kolundan :.. Sokağı takiben seyirle gelerek kavşağa giriş yapan sürücü … idaresindeki … plakalı otomobilin sol yan kısımları ile çarpışması akabinde bu çarpışmanın etkisiyle savrulan … plakalı otomobilin yol kenarında park halinde bulunan dava dışı … plakalı otobüse çarpması neticesinde … plakalı aracın hasar aldığı dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
Davacı vekili; müvekkiline kasko sigortalı bulunan … San. Ve Tic. Ltd. Şti’ye ait … plakalı araçta oluşan maddi hasar üzerine müvekkilinin sigortalısına 33.800,45 TL tazminat ödemesi yaptığını, kaza tespit tutanağında davalı …’in asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek, değişecek kusur oranları hususunda fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalının kusur oranına tekabül eden kısım olan 25.350,00 TL hasar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal fazi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı … Tic. Ltd.Şti. vekili; davalı şirketin dava konusu araçta işleten sıfatının bulunmadığını, motorlu aracın davalı şirketin adına kayıtlı olsa da aracın sevk ve idaresini yürüten diğer davalı …’ in davalı şirket çalışanı olmadığını, kazanın gerçekleştiği sırada araç ile yolculuk etmesinin amacının iş yeri ile ilgili bir iş için olmadığını, bu nedenlerle müvekkiline husumet yönetilmemesi gerektiğini, davacının dava dilekçesinde iddia ettiği kusur oranının gerçeği yansıtmadığını beyanla, davanın husumetten reddine, mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 25.350,00 TL hasar tazminatının ödeme tarihi olan 20/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davalı … Tic. Ltd.Şti. vekili müddeti içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özce;
1-Müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, zira müvekkili olduğu şirket her ne kadar aracın kayıt maliki olsa da, kaza yapan … müvekkil olduğu şirket çalışanı olmadığı gibi, yolculuğun da müvekkilli ile ilgili bir iş için olmadığını, bu haliyle kaza ile müvekkilli olduğu şirket arasında illiyet bağının kesildiğini,
2-Müvekkiline ait araç sürücüsüne atfedilen kusur oranını kabul etmediklerini, tarafların kazanın meydana gelmesinde eşit kusurlu olduklarını, yerel mahkemenin raporlar arasındaki açık çelişkiyi de gideremediğini,
3-Yerel mahkemenin gerekçesine uyuşmazlıkla ilgisiz hususlar yazdığını, asıl gerekçeyi açıklamadığını ileri sürerek yerel mahkemenin kararının kaldırılarak husumet itirazlarının kabul edilerek davanın husumet yönünden reddine, aksi kanaat hasıl olur ise davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava trafik kazası nedeniyle kasko rücu istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usule ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle kanıtların toplanması ve değerlendirilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine, mahkemenin ilamda yazılı şekilde ortaya koyduğu taktirine, mahkemenin değerlendirmesi ve vardığı neticede istinaf nedenleri yönüyle usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, yukarıda detaylı anlatılan kazada ATK tarafından tanzim edilen 19/08/2020 tarihli raporda davalıya verilen %85 kusur oranının mahkemece kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalının işleten olmadığı yönündeki iddialarını destekler mahiyette delilin dosyaya sunulmamasına, mahkeme kararı gerekçeli olup bir paragrafında sehven kalan bir şablon bulunmasının kararı gerekçesiz hale getirmeyecek olmasına göre, mahkeme kararı usul ve yasaya uygundur. Davalı … Tic. Ltd.Şti. vekilinin istinaf itirazlarının esastan reddi gerekir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
Davalı … Tic. Ltd.Şti. vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine; bakiye 1.300,25 TL istinaf karar harcının davalı … Tic. Ltd.Şti.’den tahsili ile hazineye gelir kaydına, başvuru giderlerinin Davalı … Tic. Ltd.Şti. üzerinde bırakılmasına; kullanılmayan avansların ilgililerine iadesine; avans iadesi, tebligat, kesinleştirme ve benzeri işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, 29/12/2022 gününde, oy birliğiyle ve HMK’nın 362/1-a madde ve fıkrası uyarınca kesin olarak karar verildi.

….