Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/1675 E. 2022/1907 K. 12.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ İSTİNAF KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/06/2020
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 12/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 12/12/2022

Yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararın davacı, davalılar … , … ve … vekili ile …. Sigorta A.Ş tarafından istinaf edilmesi üzerinde dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
Davacı vekili; müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı araçla davalı … ın maliki … ın sürücü olduğu … plakalı aracın 11/02/2016 günü saat 19:40 sıralarında çarpışması sonucu maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini, dosyada bulanan ifadelere davalı sürücünün %100 kusurlu olduğunu, kazadan sonra davalı … ile ilgili Antalya Cumhuriyet Savcılığında … soruşturma numaralı dosya ile kamu davası açıldığını, davalı sürücü davacı tarafa zararını karşılayacağını beyan ettiğini, … ‘ ın 05/10/2015 tarihinde vefat etmesi sebebi ile mirasçıları olan eşi … sürücü olan oğlu … (hem sürücü hem de … ‘ ın mirasçısı olması nedeni ile) ve … ın işleten sorumluluğu devam ettiğini, sorumlulukları kusura dayanmayan objektif tehlike sorumluluğu olduğunu, beyanla arttırılmış haliyle 26.326,36 TL sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı ve 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limiti dahilinde maddi tazminattan sorumlu olmak kaydı ile davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı …. Sigorta A.Ş vekili; davaya konu kazaya karışan … plaka sayılı araç .. Sigorta A.Ş. Nezdinde …. nolu Trafik Sigorta Poliçesi ile 01/08/2015-01/08/2016 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, sigorta şirketinin ZMMS gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğu poliçe limiti ( Sakatlanma ve Ölüm Kişi Başına 290.000,00TL) ile sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluğunun police limitiyle sınırlı olmakla beraber; masraf, vekalet ücreti sorumluluğu da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, poliçe limiti maktuen ödenecek rakam olmadığını, sigortacı yönünden sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü belgelerin ibrazından itibaren (8) iş günü içinde, böyle bir başvuruda bulunmadığı takdirde dava tarihinde muaccel hale geldiğinden bu tarihler öncesinde sigorta şirketi açısından faiz sorumluluğu da bulunmadığını, aleyhine açılan davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme; 11/02/2016 günü davacı … un sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davalı … ‘ ın maliki … ‘ ın sürücü olduğu … plakalı aracın çarpışması neticesinde kazanın meydana geldiği anlaşılmış olup, meydana gelen kazada davalı sürücünün kusuru bulunması nedeniyle davalı sürücünün, araç işletenin ve sigorta şirketinin davacıya karşı sorumlu olduğu kanaatine varıldığı, buna göre hüküm kurmaya ve denetime elverişli oluşa ve yasaya uygun, kusur, maluliyet ( ATK 2.ihtisas … günlü davcaının %4 kalıcı ve 4 ay geçici işgöremezliği bulunduğuna ilişkin rapor ) ve aktüerya bilirkişi raporları sonucu davacının kaza nedeniyle, geçici iş gücü kaybından kaynaklanan maddi zararı 4.709,83 ‬TL, sürekli iş gücü kaybından kaynaklanan maddi zararı 21.616,53 TL hesap edilmekle toplam 26.326,36 TL üzerinden maddi tazminat davasının kabulüne karar vermek gerektiği, manevi tazminat davası yönüyle: yasal düzenlemeler, emsal içtihat ve açıklamalarda belirtilen ilkeler çerçevesinde davacı lehine takdiren isteğin kısmen kabulü ile 10.000,00 TL’ye hükmetmiştir.
Sürelerinde verdikleri istinaf dilekçeleri ile;
Davacı vekili; hal ve şartlara dosya kapsamına göre manevi tazminat tutarının az olduğunu,
Davalılar … , .. ve … vekili; mahkemenin manevi tazminatı kısmen kabul etmesine karşılık bu yönden tüm masrafı davalılara yüklemesinin hatalı olduğunu, manevi tazminat yönüyle giderlerin ayrıca hesap edilmesi ile haklılık haksızlık oranına göre taraflara yükletilmesi gerektiğini, sürücü davalı … dışındaki kimselerin davaya katılması ve aleyhlerine hüküm kurulmasının doğru olmadığını,bu kimselere husumet yöneltilemeyeceğini, sunmak istedikleri delillerin toplanmadığını, hukuki dinlenilme haklarını ihlal edildiğini, kusurun hatalı belirlendiğini, soruşturma sırasındaki tanık beyanlarından anlaşılacağı üzere,vekil edenin ana yola çıkmak için beklediği sırada,mahalde bulunan otobüsten ötürü, davacının vekil edeni aracını farkedemeyerek gelip çarptığnı, bu olguya göre kusur değerlendirme yapılması gerektiğini, ATK raporunun varsayıma dayalı olup hükme esas alınamayacağını, yine davacı motor sürücüsünün ehliyetnamesinin bulunmadığını, maluliyet tespitinin de hatalı olduğunu, davacının sağlam olduğunu,davacı muayene edilmeden … hastanesi kayıtları esas alınarak iş göremezlik raporu düzenlenmesinin doğru olmadığını, yine davacının emekli olup boşta gezdiğini,bir gelir ve çalışması olduğu ispat edilememesi karşısından lehine iş göremezlik hesaplanmasının doğru olmadığını, tazminatların fahiş belirlendiğini,özellikle hal ve şartlara göre manevi tazminat talebinin reddi icap ettiğini, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise, dosya kapsamına vekil edenlerin mali durumlarının çok zayıf olmasına göre manevi tazminatın çok fazla olduğunu,
Davalı … Sigorta A.Ş; mahkemece maddi meselenin taktirinde hata yapıldığı ve eksik incelemeye dayalı hüküm kurulduğunu, hükme esas alınan kusur raporunun eksik,dosya kapsamına aykırı çelişkiyi gidermeyen nitelikte olmasına rağmen hükme esas alındığını, oysa çelişkiyi giderecek şekilde … heyeti veya …. heyetinden rapor temini icap ettiğini, öte yandan dizlik takmayan davacı müterafik kusurlu olduğu için hesap edilen tazminattan bu sebeple %20 nispetinde indirim yapılmamasının usulsüz olduğunu, hesaplanan geçici iş göremezlik tazminatından vekil edeni sigorta şirketinin sorumlu olmayacağını, bu hususta mesuliyetin tümüyle SGK’ya geçtiğini,
İleri sürerek hükmün kaldırılması ile talebi gibi karar verilmesini istemişlerdir.
Dava, trafik kazası sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Duruşma açılmasını gerektiren gerektiren sebep bulunmadığından HMK’nın 353. ve 355. maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür.
Buna göre;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usule ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle kanıtların toplanması ve değerlendirilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine, mahkemenin ilamda yazılı şekilde ortaya koyduğu taktirine, dosyadaki delillere ve trafik mevzuatı hükümlerine göre tali yolda seyrederken kavşağa geldiğinde solunda otobüs beklemesine rağmen aniden ana yola çıkan ve sol tarafından gelen davacı yönetimindeki motora çarpan davalı sürücü …. tam kusurlu görülmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına, mahkemenin hesaplamaya dayanak kıldığı ATK 2.İhtisas Kurulu’nun … günlü maluliyet raporunun davacının yaralanmasına, tıbbi evraklara ve hadise günündeki yönetmelik hükümlerine uygun olmasına, salt manevi tazminata ilişkin yargılama gideri sarf edilmediğinden bu talep kalemine ilişkin takdir edilen yargılama giderlerinde bir usulsüzlük görülmemesine, ölen işleten 2918 Sayılı KTK’nın 85.maddesi uyarınca zarardan sorumlu olmakla bu yönüyle işletenin külli halefi olan davalı mirasçıların tazminatla yükümlü tutulmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, emekli davacı için efor zararı olarak asgari ücret nazara alınarak tazminatların hesap edilmesinin usul ve yasaya uygun olmasına, kaza tarihi, paranın satınalma gücü, davacıdaki maluliyetin oran ve derecesi, davalının kusur nispetine göre belirlenen manevi tazminatın hakça oluşuna, mahkemenin değerlendirmesi ve vardığı neticede istinaf nedenleri yönüyle usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, 6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi kapsamında yapılan inceleme neticesinde istinaf talebinin yerinde olmadığının anlaşılmasına göre davacı, davalılar .. , … ve … vekili ve davalı … Sigorta A.Ş istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1.madde ve bendi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacı, davalılar … , … ve … vekili ile … Sigorta A.Ş’nin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE, davacı yönünden alınması gerekli 80,70 TL karar harcından peşin olarak yatırılan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, davalılar yönünden alınması gerekli 4.279,8‬0 TL karar harcından peşin olarak yatırılan 1.069,94‬ TL’nin mahsubu ile bakiye 3.209,86‬ TL’nin (davalı …. Sigorta A.Ş 1.348,76‬ TL’sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan alınarak Hazineye irat kaydına, taraflarca yapılan başvuru giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kararın taraflara tebliği ile avans ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, dair 12/12/2022 gününde, oy birliğiyle ve HMK’nın 362/1-a madde ve fıkrası uyarınca kesin olarak karar verildi